kizilgelincikk
senin gidişlerin benim susuşlarım olacak artık ve ağlamayacağım gözümden akan her damla yaş senin içinse eğer...
unutmayacağım..ama konuşmayacağım suskunluğum anlatacak bundan sonra sana olan nefretimi de...unutmak istediğim sadece senden nefret etmemi gerektiren hususlar o kadar...
ben seni artık sevmeyeceğim-ki sevmemeliyim..sen bende ki bu sevgiyi hakedemeyecek kadar bitirdin kendini...anlayabiliyor musun???
desem de farketmez sen nasıl olsa anlamak istediğin gibi anlıyorsun herşeyi...
sana şuan içimden dökmek istediğim o kadar çok yürek var ki,senden nefret ederken bile seni çok büyük sevebiliyorum...ben bu kadar büyüğüm...
ne kadar ikilemdeyim görüyor musun?..aşkımı da nefretimide karıştırdım birbirine..ve seni kattım tüm bunların içine..kendim yokum ama ..ben yokum artık..olmamam gerekli artık..anlayabiliyorum..sana olan nefretimle sevgimi ancak bu kadar anlatabiliyorum..
senden nefret ediyorum...
deli gibi seviyorum...
bu yüzden biraz garip bakıyorum bu aralar,ağlasam mı bana yaptıklarına,yoksa gülsem mi içimde büyük bir aşkı yaşatabildiğime???
bişeyler söyle,söz veriyorum bir daha bakmayacağım gözlerine..
ah affet bana ait değiller artık o gözler..bir başka bakış var gözlerinde anlayabiliyorum ama affet sevgilim senin gözlerinde başka birini görmeye alışamıyorum...
kizilgelincikk
Gül Kokuyorsun
Gül Kokuyorsun
Gül kokuyorsun bir de
Amansız, acımasız kokuyorsun
Gittikçe daha keskin kokuyorsun, daha yoğun
Dayanılmaz bir şey oluyorsun, biliyorsun
Hırçın hırçın, pembe pembe
Öfkeli öfkeli gül
Gül kokuyorsun nefes nefese.
Gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun
Ve acı ve yiğit ve nasıl gerekiyorsa öyle
Sen koktukça düşümde görüyorum onu
Düşümde, yani her yerde
Yüzü sararmış, titriyor dudakları
Şakakları ter içinde
Tam alnının altında masmavi iki ateş
İki su
İki deniz bazen
Bazen iki damla yaz yağmuru
Mermerini emerek dağlarının
Şiirler söylüyor gene
Ölümünden bu yana yazdığı şiirler
Kızaraktan birtakım şiirlere
Büyük sular büyük gemileri sever çünkü
Ve odur ki büyüklük
Şiir insanın içinden dopdolu bir hayat gibi geçerse
O zaman ölünce de şiirler yazar insan
Ölünce de yazdıklarını okutur elbet
Ve senin böyle amansız gül koktuğun gibi
Yaşamanın her bir yerinde.
Gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun
Bu koku dünyayı tutacak nerdeyse
Gül, gül! diye bağıracak çocuklar bütün
Herkes, hep bir ağızdan: gül!
Ve her şeyin üstüne bir gül işlenecek
Saçların, alınların, göğüslerin üstüne
Yüreklerin üstüne
Bembeyaz kemiklerin
Mezarsız ölülerin üstüne
Kurumuş gözyaşlarının
Titreyen kirpiklerin üstüne
Kenetlenmiş çenelerin
Ağarmış dudakların
Unutulmuş çığlıkların üstüne
Kederlerin, yasların, sevinçlerin üstüne
Ve her şeyin üstüne bir gül islenecek.
Bir rüzgar, bir fırtına gibi esecek gül
Yıllarca esecek belki
Ve ansızın dünyamızı göreceğiz bir sabah
Göreceğiz ki
Biz dünyamızı gerçekten görmemişiz daha
Geceyi, gündüzü, yıldızları
Görmemişiz hiç
Tanışmaya komamışlar bizi güzelim dünyamızla.
Öyleyse dostlar bırakın bu yalnızlıkları
Bu umutsuzlukları bırakın kardeşler
Göreceksiniz nasıl
Güller güller güller dolusu
Nasıl gül kokacağız birlikte
Amansız, acımasız kokacağız
Dayanılmaz kokacağız nefes nefese.
kizilgelincikk
Gülleri sana bırakıp dikenlere gidiyorum
Gidiyorum
bütün acılarımı vurup sırtıma
umutları bırakıp başucuna
ıtırları, menekşeleri, kırgüllerini bırakıp
şiirlerimi sarıp bohçama
yüreğimin yangınına gidiyorum
hoşca kal usulboylum, güzel gözlüm hoşca kal.
Gidiyorum
gözyaşlarımı papatya diye saçlarına takıp
yüreğimdeki yağmurlarla bir ırmağa akmaya gidiyorum
içimde yeşerttiğim tüm çimenler sana kalsın
sana kalsın baharçiğdemleri, kırgelincikleri, kırkkanatlılar
gülleri sana bırakıp dikenlere gidiyorum.
Gidiyorum
başımda gam, gözlerimde nem
bütün hatıraları bırakıp geride
usulca çekip kapıyı ardımdan
alıp başımı gidiyorum buralardan
şafak sökmeden kimseler görmeden
yağmurun yağmadığı çöllere gidiyorum
sevgi dolu yüreğimi bir ıssızda yakmak için.
Hoşça kal suyundan çimdiğim dere
kana kana içtiğim pınar
say ki yaşamadım bu yerlerde
nazlı çiçeklerini okşamadım baharın
bozguna uğramış bir bostanın hüznüyle
bir yaprağın ürpertisine yazıp ömrümü
çekip gidiyorum buralardan.
bayramin mubarek olsun güzelim
buranin en güzel kizina selam olsun benden
nerelerdesin be güzelim ara sira gelip bakiyom yoksun gelince bir not birakta görüselim
Selam Nasılsınız resimde cok tatli cıkmıssınız
.. .¶¶ . . ¶¶¶ ..¶¶ SeLam. . . . . . . . ¶¶¶ . . ¶¶¶.¶ .¶¶ . . . . . . .¶¶¶.¶. .¶¶¶. . .¶¶ . . . . . . ¶¶¶¶. . . ¶¶¶ . . .¶¶¶ . . . . . .¶¶¶¶¶ . . ¶¶¶¶.¶¶ .¶¶ . . . . . ¶¶¶¶. . . . ¶¶¶¶. . . ¶¶ . . . . ¶¶¶¶¶¶¶. . . . .¶¶. . . ¶¶ . . . . ¶¶¶¶¶¶¶¶. . . . ¶¶. . ¶¶ . . . . ¶¶¶¶¶¶¶¶¶ . . ¶¶. . ¶¶ . . . . . ¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶ ¶.¶¶ .¶¶. . . . .¶¶¶¶¶¶¶¶¶¶.¶¶ .¶¶¶¶¶ . . . . . ¶¶.´´´´ .¶¶¶¶¶¶¶. . . .¶¶. ´´ . ¶¶¶¶¶¶¶ . . ¶¶. . GüzeL . .¶¶¶¶¶¶¶ . ¶¶. . . . .¶¶¶¶¶¶. ¶¶. . . . . .¶¶¶¶¶¶¶. . . . . . . . . . .¶¶. . . . . . . . . ¶¶. . . .İnsan . . . . . . .¶¶. . . . . . . . . . . . ¶¶. . . . . . . . . . . . ¶¶. . . . . . . . . . . . ¶¶. . . . .SağLıçakLa.KaLın
senin gidişlerin benim susuşlarım olacak artık ve ağlamayacağım gözümden akan her damla yaş senin içinse eğer... unutmayacağım..ama konuşmayacağım suskunluğum anlatacak bundan sonra sana olan nefretimi de...unutmak istediğim sadece senden nefret etmemi gerektiren hususlar o kadar... ben seni artık sevmeyeceğim-ki sevmemeliyim..sen bende ki bu sevgiyi hakedemeyecek kadar bitirdin kendini...anlayabiliyor musun??? desem de farketmez sen nasıl olsa anlamak istediğin gibi anlıyorsun herşeyi... sana şuan içimden dökmek istediğim o kadar çok yürek var ki,senden nefret ederken bile seni çok büyük sevebiliyorum...ben bu kadar büyüğüm... ne kadar ikilemdeyim görüyor musun?..aşkımı da nefretimide karıştırdım birbirine..ve seni kattım tüm bunların içine..kendim yokum ama ..ben yokum artık..olmamam gerekli artık..anlayabiliyorum..sana olan nefretimle sevgimi ancak bu kadar anlatabiliyorum.. senden nefret ediyorum... deli gibi seviyorum... bu yüzden biraz garip bakıyorum bu aralar,ağlasam mı bana yaptıklarına,yoksa gülsem mi içimde büyük bir aşkı yaşatabildiğime??? bişeyler söyle,söz veriyorum bir daha bakmayacağım gözlerine.. ah affet bana ait değiller artık o gözler..bir başka bakış var gözlerinde anlayabiliyorum ama affet sevgilim senin gözlerinde başka birini görmeye alışamıyorum...
Gül Kokuyorsun Gül Kokuyorsun Gül kokuyorsun bir de Amansız, acımasız kokuyorsun Gittikçe daha keskin kokuyorsun, daha yoğun Dayanılmaz bir şey oluyorsun, biliyorsun Hırçın hırçın, pembe pembe Öfkeli öfkeli gül Gül kokuyorsun nefes nefese. Gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun Ve acı ve yiğit ve nasıl gerekiyorsa öyle Sen koktukça düşümde görüyorum onu Düşümde, yani her yerde Yüzü sararmış, titriyor dudakları Şakakları ter içinde Tam alnının altında masmavi iki ateş İki su İki deniz bazen Bazen iki damla yaz yağmuru Mermerini emerek dağlarının Şiirler söylüyor gene Ölümünden bu yana yazdığı şiirler Kızaraktan birtakım şiirlere Büyük sular büyük gemileri sever çünkü Ve odur ki büyüklük Şiir insanın içinden dopdolu bir hayat gibi geçerse O zaman ölünce de şiirler yazar insan Ölünce de yazdıklarını okutur elbet Ve senin böyle amansız gül koktuğun gibi Yaşamanın her bir yerinde. Gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun Bu koku dünyayı tutacak nerdeyse Gül, gül! diye bağıracak çocuklar bütün Herkes, hep bir ağızdan: gül! Ve her şeyin üstüne bir gül işlenecek Saçların, alınların, göğüslerin üstüne Yüreklerin üstüne Bembeyaz kemiklerin Mezarsız ölülerin üstüne Kurumuş gözyaşlarının Titreyen kirpiklerin üstüne Kenetlenmiş çenelerin Ağarmış dudakların Unutulmuş çığlıkların üstüne Kederlerin, yasların, sevinçlerin üstüne Ve her şeyin üstüne bir gül islenecek. Bir rüzgar, bir fırtına gibi esecek gül Yıllarca esecek belki Ve ansızın dünyamızı göreceğiz bir sabah Göreceğiz ki Biz dünyamızı gerçekten görmemişiz daha Geceyi, gündüzü, yıldızları Görmemişiz hiç Tanışmaya komamışlar bizi güzelim dünyamızla. Öyleyse dostlar bırakın bu yalnızlıkları Bu umutsuzlukları bırakın kardeşler Göreceksiniz nasıl Güller güller güller dolusu Nasıl gül kokacağız birlikte Amansız, acımasız kokacağız Dayanılmaz kokacağız nefes nefese.
Gülleri sana bırakıp dikenlere gidiyorum Gidiyorum bütün acılarımı vurup sırtıma umutları bırakıp başucuna ıtırları, menekşeleri, kırgüllerini bırakıp şiirlerimi sarıp bohçama yüreğimin yangınına gidiyorum hoşca kal usulboylum, güzel gözlüm hoşca kal. Gidiyorum gözyaşlarımı papatya diye saçlarına takıp yüreğimdeki yağmurlarla bir ırmağa akmaya gidiyorum içimde yeşerttiğim tüm çimenler sana kalsın sana kalsın baharçiğdemleri, kırgelincikleri, kırkkanatlılar gülleri sana bırakıp dikenlere gidiyorum. Gidiyorum başımda gam, gözlerimde nem bütün hatıraları bırakıp geride usulca çekip kapıyı ardımdan alıp başımı gidiyorum buralardan şafak sökmeden kimseler görmeden yağmurun yağmadığı çöllere gidiyorum sevgi dolu yüreğimi bir ıssızda yakmak için. Hoşça kal suyundan çimdiğim dere kana kana içtiğim pınar say ki yaşamadım bu yerlerde nazlı çiçeklerini okşamadım baharın bozguna uğramış bir bostanın hüznüyle bir yaprağın ürpertisine yazıp ömrümü çekip gidiyorum buralardan.