Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum > Gesellschaft & Soziales


Hilfe Kalender Heutige Beiträge

Antwort
 
Themen-Optionen Thema durchsuchen
  #29811  
Alt 23.09.2006, 13:26
Benutzerbild von geceminyildizi
geceminyildizi geceminyildizi ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Zügelt euch Bitte in eurer Ausdrucksweis

ok, sanal alem burasi ama bu kadar küfür neyin nesi ya, kim daha cok küfür edecek diye rekabet var sanki...

mann mannn
  #29812  
Alt 23.09.2006, 13:28
Benutzerbild von geceminyildizi
geceminyildizi geceminyildizi ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Hayirli Ramazanlar

Hepinizin Ramazan ayi mübarek olsun, hayirlara vesile olur insaAllah

selam ve dua ile...
  #29813  
Alt 23.09.2006, 13:31
Benutzerbild von xbaburx
xbaburx xbaburx ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard AYVAYI YEDİK!!

Öyleyse ayvayı yedik!

Hakan Albayrak
halbayrak@yahoo.com
23.09.2006


“Kamusal alan”dan kovulan Din, vicdanlardan da kovulmaya başladı. Bidayette siyasi bir düzenleme olan laiklik, ‘toplumsal mantalite’ye dönüşüyor. ‘Ayıptır, günahtır’ gibi ikazlar pek umursanmıyor artık. Gündüz vakti sokak ortasında bağıra bağıra fuhuş propagandası yapan bir travestiye “ayıp oluyor” diyecek olmuştum da, kadınadam bana istihzayla bakıp, “Ne yani, paramı sen mi vereceksin?” demişti. Öyle ya; ahlaki değerlerin serbestçe tartışılabildiği, ama maddi menfaat ve zevkleri tartışmanın “kişilik hakları”na tecavüz sayıldığı bir ‘ortam’da yaşıyoruz.

Muhammed Esed diyor ki:

“(Laik) düzenler siyasi, iktisadi ve içtimai mekanizmalarını yalnızca insanların arzu ve heveslerine ve devamlı değişen maddi ihtiyaçlarına göre düzenlemişlerdir. Eğer bunu insan için doğal ve arzulanan bir şey olarak kabul edersek; buna bağlı olarak, gerçekte ‘hak ve batıl’ kavramlarının bağlayıcı bir öz taşımadıklarını ve bunların toplumsal ve siyasal şartların gereklerine uygun olarak şekil alabilen birtakım gölgeler olmaktan ileri gitmediklerini de kabul etmeliyiz. Bu düşüncenin kendi mantığı içinde sürdürülmesi, kişiyi, insan

hayatında herhangi bir ahlaki müeyyidenin varlığını inkara götürür. Çünkü ‘mutlak’ olarak açıklanmadıkça ahlaki müeyyide kavramı doğası gereği anlamını yitirir. Adalet-zulüm, iyilik-kötülük kavramlarının insanlar tarafından konulduğu (bunların içinin insanlar tarafından doldurulduğu) ve bunların

toplumsal düzen ve çevre değiştikçe değiştikleri kanaati vicdanımızda yer edecek olursa; onların artık güvenilir rehberler gibi hayatta bizi doğru yola

götürmeleri mümkün değildir. Bunun sonucunda biz hayati meselelerimizde, bütün ahlaki değer yargılarını bir kenara bırakır ve yalnızca kişisel çıkarlarımızı göz önünde bulundururuz. İşte bu çıkarlar da kişiler, toplumlar ve milletler arasındaki ilişkilerde devamlı artan bir bunalımı doğurmakta ve insana verilmiş mutluluğun bir parçasını da devamlı yıkmakta, dünyanın huzurunun bozulmasının nihai yorumunu vermektedir.” (İslam’da Yönetim Biçimi / Muhammed Esed / Yöneliş Yayınları, İstanbul 2002).

*

Hak ve batılın, haram ve helalin, iyi ve kötünün, doğru ve yanlışın “göreceli” sayıldığı bir toplumda çocuk pornosu ve satanizm dahil her melanetin önü açıktır. Laik mantalite topluma bir kere hakim oldu mu, “herkesin doğrusu kendine” anlayışı bilinçaltlarına bir kere yerleşti mi, hiçbir devlet baskısı ahlaki çürümenin önüne geçemez.

Alemlerin Rabbi Allah’a isyan etmiş insanların beşeri otoritelere isyan etmelerini kim, nasıl engelleyebilir? “Kamu vicdanı” edebiyatı niye sapık, cani, seri katili ve fakat karizmatik Hollywood kahramanlarından daha etkileyici olsun? Din olmadan kime, hangi ahlakı, ne adına vazedeceksiniz? Arsızlık kötüdür, hırsızlık kötüdür, katillik kötüdür diyecekseniz, bunu ne adına söyleyeceksiniz? Laiklik adına mı? Sözünüzü niye dinlesinler sizin? Siz kimsiniz? Nihayet beşer değil misiniz? “E, ben de beşerim!” diyor karşınızdaki; “Senin sözüne karşı benim sözüm, hodri meydan!”

Sevgilisine, “Ailemi ortadan kaldıralım da rahat edelim, kafamıza göre takılalım, keyfimize bakalım” diyen o cani kız, şimdilik uç bir örnek de olsa, Din’in toplumsal hayattaki tayin edici rolüne son vermenin ne büyük felaketlere yol açabileceğini gösteriyor bize.

Din’in yerine ikame edilmeye çalışılan hiçbir şey kalplere inşirah vermiyor. Cennet müjdesinin ulaşmadığı, ulaştırılmadığı kalpler acıyla kıvranıyor ve acıyı bastırmak için sahte cennetlere koşuyor. “Sınırsız özgürlüğü tatmak”, “Sekste bütün tabuları yıkmak”, “kafayı bulmak”, “uçuşa geçmek”, “çılgınca eğlenmek” ve bunlar için gerekli ortamı ve finansmanı hiçbir ahlaki kriter gözetmeden oluşturmak, yeni neslin hayat tarzı haline geliyor. Bu hayat tarzında asil duygulara, ulvi gayelere yer yok. Aile, vatan, millet mefhumlarına da yer yok...

“Derin devlet” ricalinin bu konularda ne düşündüğünü çok merak ediyorum. “Atatürk heykelleri ve Anıtkabir dimdik ayakta. Başörtüsü yasağı da sürüyor. Tarikat ve cemaatlerden başka sorunumuz yok” diye düşünüyorlarsa –ki öyle görünüyor- ayvayı yedik!
  #29814  
Alt 23.09.2006, 13:35
Benutzerbild von xbaburx
xbaburx xbaburx ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Hümanizm bir dindir`

Arslan TEKİN


Biri "Ben hümanistim." derse, onu "insansever" olarak anlarız, değil mi? Medenî dünyada yaşayan herkes insanı sever. İnsanı sevmeyenler "insan" değildir. İnsanı sevdiğini göstermesi için "hümanizm"den medet umuyorsa başka fikir taşıyordur. Aydınlanma halkımız için pek aydınlık değil ama hümanizm çok bilinen bir kavramdır. Bir araştırmadan yola çıkarak "hümanizm"in aslında ne olduğunu, bazı çevrelerin aydınlanma yanında hümanizmadan bahsediyorsa neyi kastettiğini öğreneceğiz.
Makalenin adı: "Hümanizm bir din midir?" Yazarı: Hakan Gündoğdu. D.E.Ü. İlâhiyat Fakültesi Felsefe Tarihinde araştırma görevlisi… Makale 2000 yılında "Dinler Tarihi Araştırmaları II"de çıkmış ama tebliğ olarak 1998`de Konya`da sunulmuş.

Makalenin adı bile hümanizmin bir din gibi idrak edildiğini göstermeye yeter.
Size "hümanizm"in ne olduğunu bu uzun makaleye dayanarak satır başlarıyla vereceğim:
-Son elli yıl içinde Batı dünyasında ve özellikle ABD`de yapılan anketlerde "dininiz" sorusuna bazıları "hümanist" yazmayı tercih etmişlerdir.
-Hümanizmin kökleri antik çağa uzanır. Protagoras: "İnsan her şeyin ölçüsüdür." demiştir. Dar anlamda ise 14. yüzyılın son yarısında İtalya`da ortaya çıkan ve daha sonra Avrupa ülkelerine yayılan felsefî ve edebî bir hareketi temsil eder.

-Değişik hümanist anlayıştan bahsedilebilinir. Muhafazakâr Katolikler de, komünistler de "hümanist" olduklarını söyleyegelmişlerdir. 1969`da Papa Paul: "Roma Katolikliği bir tür Hristiyan hamanizmidir ve tek gerçek hümanizm de budur." demiştir. Sovyetler Birliğinin İdeolojik Felsefe Enstitüsünün başı olan F. N. Fedoseyev da komünizmin tek gerçek hümanizm olduğunu iddia etmiştir.

-1933`te I. Hümanist Manifesto, 1973`te II. Hümanist Manifesto yayınlanmıştır. Birincisinde "dinî hümanizm"den, ikincisinde ise hümanizmden veya naturalistik hümanizmden bahsedilmiştir. 1980`de de Seküler Hümanist Deklarasyon yayınlanmıştır.

-1933 Manifestosunun ardında 18. yüzyıl aydınlanmasının din ve modern kültür problemini çözme teşebbüsü vardır. Modern kültür akla ve deneye (rasyonalizm ve emrizm`e) dayandığı için din ve modern kültür problemi bir bakıma din ve akıl problemi olarak ele alınabilir. Tom Paine "Akıl Çağı" kitabında "Ne Roma, Yunan, Yahudi, Protestan kiliselerince öne sürülen âmentüye inanıyorum ne bildiğim başka herhangi kiliseninkine. Benim kilisem aklımdır." demiştir.

-1920`lere gelindiğinde Tanrısız bir dinin makul olabileceği fikri taraftar bulmuş ve şu iki görüş ortaya çıkmıştır: 1) Dindeki hakikatler beşerî tecrübenin hakikatleridir. Yani Tanrı insanı değil ama insan Tanrı`yı yaratmıştır. Bu sebepten artık modern insanın Tanrı`ya inanmasının imkânı yoktur. 2) Dinî hakikatler beşerî tecrübenin ürünü olduğuna ve beşerî tecrübe ise sürekli bir tekâmülü ihtiva ettiğine göre insanlığın dinî bilinci de bu tekâmülün içindedir. Bu açıdan bakıldığında Tanrı`dan ziyade insana dayanan hümanizm, insanlığın dinî evrimindeki gelecek olumlu adım olarak görülmüştür.

-Hümanist, hakikat araştırmasında "varlık"tan değil "bilgi"den yola çıkmıştır. Rasyonalizmi ve daha çok da emprizmi güvenilir bilgi kaynağı olarak görmüştür. Yeni deneyin doğrulayabildiği "empirik akıl" (zekâ) hakikatin kriteri kabul edilmiştir. Böyle bir temelden yola çıkan hümanist için kâinat kendi başına var olmuştur yani yaratılmamıştır. İnsan ise kendi başına var olan kâinatın bir parçasıdır ve bu kainattaki bir tekâmülün ürünüdür. Ahlâkın temeli Tanrı veya başka herhangi bir tabiatüstü varlık değil, insanın kendisidir. Bu dünyanın dışında bir öte dünya yoktur. 1933`te "Hümanist Manifesto"nun taslak metnini hazırlayanlardan Sellars: "Din, insan hayatının, insanın konumunun, nesnelerin mahiyetinin sorgulanmasıdır. Bu sebeple de hümanizm bir din olarak görülebilir." demiştir.
  #29815  
Alt 23.09.2006, 13:48
Benutzerbild von xbaburx
xbaburx xbaburx ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard dogmatizm üzerine bir yazı

A. TURAN ALKAN
23.09.2006 CUMARTESİ

Bütün kamu ajanları dogmatiktir: Sezer de dahil

Efendim, dogma kavramının lügât manâsını geçen yazıda vermiştik. Şimdi birkaç örnek vererek meseleye vuzuh kazandıralım.


Meselâ her samimi Marksist için Marksizm bir dogmadır. "Ama nasıl olur, Marksizm bilimsel bir inşâ değil midir?" diye itiraz edenler olabilir. Karl Marks, fikriyatını o zamanlar pek popüler durumdaki ütopyacı sosyalistlerden ayırmak için yaptıklarına "bilimsel sosyalizm" adı vermişti. Marksistler, tarihi diyalektiğin bilimsel bir yönteme, deney ve gözlemlere dayanıp doğrulandığına, toplumsal değişimlerin, tabiatta olduğu gibi belli kanunlara bağlı olduğuna inanırlar. Böylesine esaslı kanunlara bağlı olan şey, kendiliğinden bilimsel sayılacaktır.

Ee, Marksizm bilimsel midir peki?

Hayır değildir, nitekim başka bilim adamları, Marks"ın gözlemlediği hadiseleri yeniden gözden geçirerek, teorideki yanlışları işaretlemişlerdir. Marksizm, özellikle XIX. yüzyıl ekonomi-politiğini kavramak için değerli bir teorik çerçeve sunar ama günümüzde bu inşânın "bilim" olduğunu ileri sürenlere artık tuhaf nazarlarla bakılıyor.

Ama adam "illâ ki ben Marksist"im" diyorsa, yapacak bir şey yok; zevkler, renkler ve dogmalar tartışılmaz.

Dogma"ya başka hangi örnekleri verebiliriz?

Bütün dinler otomatik olarak "dogma" kapsamına girerler; herhangi bir dinin mahiyetini sorgulayabilir, benimser veya reddedersiniz ama reddedenler olduğu gibi reddederler, benimseyenler de "öyle olduğuna inandıkları" için kabullenirler.

Dogmaların içini açıp bakamayız; dogmalar bizden şüphe veya eleştirel akıl değil inanç talep ederler. Dinlerin inşâ ettiği bütün, bilimin bilinen metodlarıyla anlaşılıp incelenemeyeceği için dinleri dogma kapsamına alabiliriz.

Birilerinin de kasdettiği dogma tam tamına buydu galiba; ama zannımca bütün dinler meyânında İslâm"ı daha dogmatik buldukları gibi yaygın kanaat oluştu. Önemli değil, geçelim.

Bir başka dogma örneği daha verebiliriz; meselâ bizim Anayasamız, bazı maddeleri itibariyle dogma niteliğini taşımaktadır. Meselâ 4. madde böyledir, okuyalım: "Anayasa"nın 1"inci maddesindeki devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile 2"nci maddesindeki Cumhuriyet"in nitelikleri ve 3"üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez."

"Değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez" kaydı, meselâ temel postülaları itibariyle ayniyle dinler için de geçerlidir, Marksizm için de. Değiştirirseniz kendisi olmaktan çıkıp başka bir şey haline gelir.

Demek ki bizim Anayasa"mız da dogmatik bir koruma şemsiyesinin altında muhafaza edilmektedir.

Dahası var: Anayasa"nın beşinci kısmı"nda zikredilen 174. maddede, daha dogmatik bir koruma kalkanı ile karşılaşıyoruz. Aynen iktibas ediyorum: "Anayasa"nın hiçbir hükmü, Türk toplumunu çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarma ve Türkiye Cumhuriyeti"nin lâiklik niteliğini koruma amacını güden, aşağıda gösterilen inkılâp kanunlarının, Anayasa"nın halkoyu ile kabul edildiği tarihte yürürlükte bulunan hükümlerinin, Anayasa"ya aykırı olduğu şeklinde anlaşılamaz ve yorumlanamaz."

Yani "filan İnkılâp Kanunu, aynı Anayasa"nın (söz gelişi) 17. maddesine muhaliftir" gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi"ne müracaat edilemez. Hakikaten (ve üstelik bilimsel açıdan) öyle olsa bile böyle bir iddiada bulunmanızı 174. madde engellemektedir.

İşte dogma ve dogmatizm böyle bir şeydir.

Yani Cumhurbaşkanı da dahil, bir kamu görevlisi, görevine başlarken Anayasa"ya sadık kalacağına yemin ettiğinde, aynı zamanda Anayasa"nın dogmatik karakterini muhafazaya da yemin etmiş olmaktadır ve böyle bir kamu görevlisinin sağda solda, "ben her nevi dogmaya karşıyım" diye yağıp-gürlemesinin felsefî ve mantıkî açıdan iler-tutar tarafı bulunmamaktadır.

Vesselâm.



23.09.200
  #29816  
Alt 23.09.2006, 14:15
Benutzerbild von dueslerinkadini
dueslerinkadini dueslerinkadini ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard AvanakCik

...........

ne inatci herifsin bäää.....

Illede annenle yasadiklarini benimle yasamak istiyorsan, sorry, sansin yok.

Ha, fantazine (Seytanin hayran kaldigi) karsi gelemem..... Ama o fantazi Nefsinin Ürünü....
Nefisde Imanini gösterir....

Sag olasin SoytariYobaz, gercek Nefsinin Imanini gene meydana sundugun icin...


devam....devam.....devam....


ha, sunuda unutmim yanim:
Harbi yahu, Ananda az azgin gari degilmis yani.... neler neler ögretmis bä sana.... vaktini bos gecirmemis kadincagiz

Dolly Buster tirnagi gelemez yahu Ananin
  #29817  
Alt 23.09.2006, 14:22
Benutzerbild von dueslerinkadini
dueslerinkadini dueslerinkadini ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Imanli TOP gardaschimizin Yazisi ;)

Alem!!! Okuyun.... Okuyunda Imana gelin: Örnek Mümin kardesimizin imanli ve tam bir Müslümana yakisir sözleri kulaklarimiza küpe yolumuza Rehber ola.....

Her Müslümana nasip olmaz bu kadar Imanli, Terbiyeli, Dürüst, Insancil ve Örnek bir Kul olmak!!!
Ama aramizdan 1 kisi dahi basarabilirse, Islam icin büyük bir kazanctir....


ZITAT:

22
Sep
--------------------------------------------------------------------------------
20:08 AVCI52

bu agactan inmelere kim müslüman derse imanindan süphe ederim !

delikamlikadin /deligikanlikadin

seninde agactan inme oldugun belli.
siz insanlarin maymundan türedigine inaniyorsunuz.
size hayvan denildigi zaman kiziyorsunuz.

dolly buster meselesine gelince bak onu bile taniyorsun demekki ayni yatagi ve ayni rolleri paylasmissiniz.sikisken biri oldugun belli


senin kaliten hangi dini gösteriyor ?
benimki cirkef dini ise seninkide seytana hizmet etme dinidir?
kemalistin dinimidiyr yoksa ?
Sen dinsizsin cünkü hic birsey ianmiyorsun.
peygamberi bile bir fahise ve hayat kadinina benzetiyorsun.

ic güdülerine yeni düsüyorsun herzaman.

insanin is güdüsü olmaz ancak hayvanlarin ic güdüsü olur.
insanin akli ve mantigi vardir.
sende de akil mantik olmadigi icin daldan inmesin deligikanlikadin.

kim kime ilgi gösterdigi de meydanda sapsal yaratik gb me not birakan sensin.

***************************************

Bu Mümin kardesimiz Cehennetlik degilse, hepmizin sonu Cehennemdir



loooooooooooooooooooool

ay ölcem gülmekten
  #29818  
Alt 23.09.2006, 14:28
Benutzerbild von dueslerinkadini
dueslerinkadini dueslerinkadini ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Utandirdi benim gibi Imansizi

AvciTOPgardaschimiz yözümü gizartti

Bakin ey müminler.... su ibret güzel sözlere... tatli diline....

Kalbi tertemiz parliyo yahu



22
Sep
--------------------------------------------------------------------------------
16:12 AVCI52

Delikamlkikadin

aleme ibret olsun diye yazilarin burada kalacak.

benim yazilarimida görmek isteyen foruma religion & glauben
baka bilir.

sen kurani insanlar tarafinda yazildigini savunmaktasin.bende foruma 4 madde ekledim.
ben ayet ve belgeler le koydum.sizden bana bunun kuranin insanlar tarafinda yazildigini ispet edin dedim.

senden gelen cevap ne oldu.mantikli bir aciklama yapmadin ne sen ne de arkadaslarin.

senin yazdigim;
bosver ver bunlari.
zaten osurasir vardi.
coktandir da kabiz olmstum.

ilkel bir cevap.kuranin ayetlerine siciyorsun.

hani islamiyeti iyi biliyordun ?

ne oldugu bilginligine ?

neden kuranin insanlar tarafindan yazildigini ispat edemiyorsun ?


**********************************************

AVCItopGardasch for President


lol
  #29819  
Alt 23.09.2006, 14:37
Benutzerbild von dueslerinkadini
dueslerinkadini dueslerinkadini ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard kardeschim babur....

ellerine saglik, pek uzun yazmis yada kopyalamissin.... lakin yazdiklarina birde kendi fikrini, kendi yorumunu ve düsünceni eklesen?
  #29820  
Alt 23.09.2006, 14:40
Benutzerbild von geceminyildizi
geceminyildizi geceminyildizi ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard tztzt..

Du und Avci habt doch beide minderwertigkeitskomplexe und braucht die Aufmerksamkeit anderer....habt ihr denn nur hier diese Virtuelle Welt!??! geht mal an die frische luft, biraz insan icine cikinda medeniyet görün !
Antwort



Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu