Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum > Gesellschaft & Soziales


Hilfe Kalender Heutige Beiträge

Antwort
 
Themen-Optionen Thema durchsuchen
  #32131  
Alt 10.03.2007, 00:54
Benutzerbild von aysenisahoca
aysenisahoca aysenisahoca ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard SERIAT GELECEK ZULÜM BITECEK

kafir düzenler son bulacak, bütün müslümanlarin yüzü gülecek.
Hz. Muha´mmed (S.A.V) müjdelemistir.

fiiii emanillah
  #32132  
Alt 10.03.2007, 02:36
Benutzerbild von 1insanol
1insanol 1insanol ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 390
Standard $eriat gelmistir

Önce kendi nefsinde yasayacaksin!

Sonra örnek teskil edeceksin!

Ilimde Irfanda en önde olacaksin.´siloganlarla degil, Hizmette yarisacaksin.
Yani sadece Allah`a kul olacaksin...Yoksa bas egmedigin bas,tas kalmaz dünyada.
Rumuzunu Islam`la dalga gecer gibi sözlerle süsleyip, Degerlerle oynamayacaksin ki; deger bulasin!

Saygi saygi degerlere!
  #32133  
Alt 10.03.2007, 02:59
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Yol da Yol a dair..

Ölümle yaşam arasındaki yolculuğum sürüyor, hala yolcuyum, ne güzel bir şey bu... Ama bir gün gelecek ve ben ölümün değişmezliği olacağım... Çocukken ne kolaydı herşey, artık gençliğin son demlerimdeyim, ölümü sağımda solumda görmekten kaçamıyorum... Değişmezliğe bürünmeden, katılaşmadan yapmak istediğim ne çok şey var ve ölümü korkunç yapanda bu... İstediklerim yaşama ait ama sonsuz yaşama; yani sevmeye dair... Doyasıya sevmek istiyorum, bir kızım olsun istiyorum, onunla yeniden doğmak, yeniden çocuk olmak, yeniden büyümek istiyorum... Ondan öğrenmek isteğim o kadar çok şey var ki... Ona şiirler okumak istiyorum, öyküler, hikayeler... Biraz daha büyüdüğünde tartışmak ve öğütler vermek... öğütlerini almak... Yaşamak yeniden, ölümsüzlüğü yaşamak...
Bunları yaşacak kadar şanslımıyım, bilmiyorum? Bilmek de istemem aslında. Geleceğin bilinmez olması güzel, yoksa yaşam çekilmez olur.
Daha bir saat önce bedenim acı çekiyordu, ruhum acı çekiyordu, acı çekiyordum... Bu acıları yaşarken geldi aklıma geldi gerçekleştiremediklerim. Bu yaşta bu kadar ölüm eksenli düşünmem sağlıklı olmasa gerek, ama bunun çözümlemesini meraklılarına bırakmak istiyorum...
Ölüm bedenimi işlevsiz hale getirdiğinde, ruhumda kendi kazanımlarını artıramayacak... Bu yüzden bu yolculuğu iyi değerlendirmek gerekiyor... Oldukça kötü bir dünyada yaşıyoruz, bedenimiz kölesi durumundayız. Artık bedenlerimiz çok rahat ediyor ama hiçbirimizi mutlu değiliz; çünkü ruhumuzu ve onun ihtiyaçlarını unuttuk... Asla sahip olamadığımız şeyleri sahiplenip kendimiz aldatıp duruyoruz. İnsan maddeye sahip olamaz ki. Sahip olabileceğimiz şeyler duygularımız ve düşüncelerimiz yanlızca... Sevmek gerek zenginleştirmek için yüreğimizi, ruhumuzu, sevmek gerek kurtulmak için yanlızlığımızdan. Ruhumuz yapayalnız ve acı çekiyor, ve biz onu görmezden geliyoruz... Sorunlarımızı çözmek yerine kaçıyoruz, acılarımızın kaynağını bulup iyileşmek yerine kendimiz uyuşturmayı tercih ediyoruz. Her yanlış acımızı derinleştiriyor... Doğru ile karşılaştığımızda korkular sarıyor heryanımızı... "Ama başkaları hala kendini kandırıyor..." En büyük savunumuz bu, başkalarının da yanlış yapması bizi rahatlatıyor ama bu hiçbirşeyi halletmiyor aslında, bunu da biliyoruz. Biliyoruz ki gerçekler acı veriyor... Ama gerçeklerle yüzleşecek cesareti bulduğumuzda, korkularımıza merhaba dedikten sonra acılarımız iyileşme yolunu tutuyor. Biraz zaman gerekiyor, kendimize bunu çok görüyoruz. Emek vermeden ne elde edilir ki? Biraz emek vereceğiz, acı çekeceğiz, seveceğiz... Karşılık beklemeden seveceğiz ama ne garipdir ki, hiçbirşey beklemeden ne yapsan bir karşılık doğuruyor kendine, doğuracak... Her samimi ve karşılık sevgi bir sevgi doğurur karşısında
Bunlar ütopya değil, rüya değil... Ama... Hayal diyeceksiniz tabii, çünkü beynimizin içine kazınıyor arzu edilen insan tipi... İsteniyor ki hep tüketen olsun, sahip olamadığı ve asla olamıyacağı şeyleri sahiplensin, sahiplenmeye çalışsın... Üretmesin hiç... En büyük üretim sevgidir, sevmesin hiç... Çünkü sevgi güzelliktir, doğurgandır, koruyandır... Sevginin var olduğu yerde herşey insan için üretilir, insanı yüceltmek için. Tüketmek amacıyal üretilmez sevginin varlığında, yozlaşma olmaz... Ama hızla yozlaşıyoruz, yabancılaşıyoruz içinden kopuk geldiğimiz doğaya... Sevgi bu yüzden tehlikede... Sürekli saldırılara uğruyor bu yüzden
Sevgiyi kim ölçebilir ki? Ama ölçü veriyor insanlığın düşmanları, tüketimde katkısı varsa seni seviyordur, gülleri dalından koparıyorsa seviyordur, satın alıyorsa seviyordur


Bakin insanlar fikir üretmeye calisiyorlar..
Demek sosyal olmadan sosyalist olunmuyor..

Dinazorluktan vazgecin..

Mina urgan Diye bir hanim vardi yanilmiyorsam onun Sosyalist yasamini okurken Acaba Mari Antaunet i
mi okuyorum diye sasalamistim..
"Bir dinazorun son günleri" mi neydi..

Evet dostlar sosyal olmadan sosyalist olmaya kalkanlar acikli bir yasam sürüyorlar..

Halkiniza tepeden bakmak yerine Halkiniz olun..
Belki o zaman bir ümit var..
  #32134  
Alt 10.03.2007, 12:23
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Disarda Kar yagiyor

"Hava çelik bir ustura gibi dışarda kar yağıyor
Zemherinin en acımasız günleri dışarda kar yağıyor
Öyle masallardaki gibi incecikten ya da lapa lapa değil
Döne döne buram buram dışarda kar yağıyor
Hava ustura gibi soğuk !..
Minicik elleriyle üşümüş ayaklarını ovuşturan çocuk
Geceleyin araba vapurunda ürkek gözlerle biletçiyi kolluyor
Dışarda kar yağıyor
Morarmış ellerini ısıtmaya yetmiyor nefesi
Kimi kimsesi gidecek bir yeri yok
Dışarda kar yağıyor
Sırtında paltosu yok
Dışarda kar yağıyor
Ayağında pabucu yok
Dışarda kar yağıyor
Hava soğuk çok soğuk çok
Bugün yılın bir çocuk günü olabilir
Bu yıl dünya çocuk yılı olabilir
Onun bunlardan haberi yok
Üşümüş acıkmış sıcacık bir çörek gibi güneşi düşlüyor
Sevilmemiş bilinmemiş unutulmuş
Dışarda kar yağıyor"*

YIL 2006 !..Son günlerden biri ..Zemherinin en acimasiz günleri..
En acimasiz insanlari..
Disarda KAR yagiyor.

ve ben sizi düsündükce bana Agustos ayi"n da bile kar yagiyor..üsüyorum.. utaniyorum !..

Ps: Bu dizeler saniyorum 1997 yilinda Dünya cocuk günü icin bestelenmis son derece güzel bir sarkiya aittir. Yazarini Ne yazik ki Bilmiyorum " Yil 1997 !.. Dünya cocuk yili " ve disarda kar yagiyor..
2007 de degisen bir sey olmadigina göre Varsin yagmaya devam etsin.
__________________
  #32135  
Alt 10.03.2007, 12:30
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Kedilere Dair !..

Evvel zaman icinde, kalbur saman icinde
Cok uzak degil, yakin bir ulkede
Sevimli, uslu, kucucuk gozlu
Kucuk kediler yasarmis

Yemekleri ortak, yataklari birmis
Sevincleri hepsininmis
Duman rengi, acik kahverengi
Kucuk kediler yasarmis

Yakin ulkenin yaninda
Donemeci donerken
Ruzgarlarin saginda
Ormanlarin solunda
Sesli, hirsli, kocaman gozlu
Buyuk kediler yasarmis

Sabahlari okumakla
Aksamlari dusunmekle
Gunduzleri konusmakla
Geceleri calismakla
Yorgun gozleri, sismis elleri
Buyuk kediler yasarmis

Siz kardesler hangi kedileri seversiniz?
Hangi kediler gibi yasamak istersiniz?
Sevimli, uslu, sesli, hirsli?
Hangi kedilerdensiniz?

)
  #32136  
Alt 10.03.2007, 12:43
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Bir Istanbul yazdi ki Bekir;

BEN İstanbul’u, eskiden genç, güzel, alımlı olan bir "hayat kadınına" benzetirim.

Şimdi yine de çekici...

Ama tenindeki kozmetik, koynuna giren áşıklarının bıraktıkları derin tükenişi silmeye yetmiyor.

Baldırında; kum, kömür, taş ocakları olan serseri hovardaların bıçak yerleri var.

Boğazının iki yanında, paralı müteahhitlerin teninde açtıkları derin diş izleri öyle duruyor.

O boğazındaki iki boncuklu gerdanlığı gösteriyor:

"Birisini NATO müteahhidi Süleyman Bey taktı... Şunu da ondan sonra koynuma giren borsacı Turgut Bey..."

Kimi zaman mutlu gözüküyor, Sarayburnu’ndaki gece álemlerini anlatıyor, gazelhanların kendisi için okudukları gazelleri anımsıyor. Şairlerin kendisi için yazdıkları şiirleri, bestecilerin uğruna yaptıkları unutulmaz bestelerini mırıldanıyor.

Ama uzun sürmüyor mutluluğu, bir anda hüzünlenip dalıyor:

"Eskiden neyim vardı biliyor musun?.."

"Neyin?.."

"Ahşap konaklarım, yalılarım... Bahçelerim, koruluklarım... Seni seviyorum deyip koynuma giren sattı-savdı hepsini..."

Artık kötü bir parfümü var.

Koylardan gelen keskin bir losyon...

Burnunda kocaman bir sivilce çıkmış "Gökkafes" diyorlar.

Sonra yine mutlanıyor, yeni zamparalarını sayıyor:

"Ofer, Dubaili Araplar, ecnebiler... Kimi zaman yerli-yabancı yatırım isteyenler birlikte geliyorlar, bilirsiniz grup şeyi yani..."

Muzip muzip gülüyor:

"Acarlar’ı ahlak zabıtası bastı, duymuşsunuzdur... Bir de imamlar gelmeye başladılar... Okuyup-üfleyip istediklerini yapıyorlar... Dikilmiş kule projesini eline alan yanaşıyor... Yeter ki açık bir yerimi bulsunlar, diken dikene..."

*

Ben o kadını otuz sene önce tanımış, herkes gibi sevmiş ve áşık olmuştum güzelliğine.

Benim gibiler sadece uzaktan bakıp onun hüzünlü şarkılarını söylediler.

Ama zengin zamparalar, şehvet salyalarını sile sile bütün güzelliğini aldılar elinden.

Teneke bigudileri, pudraları, kırmızı ruju, kalın fondöteni, akmış rimeli, kötü makyajı, sırasını bekleyen áşıklarıyla orada duruyor.

O İstanbul...

Bekir COSKUN
  #32137  
Alt 10.03.2007, 15:03
Benutzerbild von idealkizz26
idealkizz26 idealkizz26 ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Alpi bu eser Ünol Büyükgönenç"e ait !

aslinda bir sarki olarak düzenlimistir bu eser.
  #32138  
Alt 10.03.2007, 16:58
Benutzerbild von 1insanol
1insanol 1insanol ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 390
Standard Alpi,Paylastigin icin TSK

Evet yil 2007

keske sadeece kar yagsaydi

Bir parca ekmek bulmanin sevinciyle

Evine kosan cocuklarin

Minicik varliklarina kan yagmasaydi


KESKE sadece kar yagsaydi

Elleri ususede, minikler;

neseyle kar topu oynasaydi...


Ah benim neslimi, pasifize edenler ah,

Keske Topragin altinda olsamda

Bunca katliamlara ; sahit olmasaydim...

"Yer yüzünde fitneden eser kalmayincaya kadar Mücadele edin" buyururken yaratan

Ah kör Tagut ah

Uysaydim bu ilahi mesaja da;

Filistinde, Cecenyada,Bagdatta,

yapilanlara, ortak olmasydim:-(
  #32139  
Alt 10.03.2007, 17:27
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard stalinin

altinda isi biterse tabii!
  #32140  
Alt 10.03.2007, 18:58
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Yüregine saglik Kardes o.T.

ohne Text
Antwort



Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu