| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum |
Hilfe | Kalender | Heutige Beiträge | Suchen |
|
Themen-Optionen | Thema durchsuchen |
|
|||
Peygamber in Bunlari yaptigina dair
Kanitin ne ?..
Hadis deme de üzme beni Olur mu ?.. ) |
|
|||
AKP nin Yeniden Ve daha Güclü olarak
Gelecek olmasi seni fena kizdirmisa benziyor..
Baksana Toplumu toptan Cehennem e Postaliyacaksin maazallah ) Bir de Cumhurbaskanini da Bu "Göbegini kasiyan adamlar sececek " Ne fena di mi ?.. Ah demokrasi Ah Hakimiyete sahip Olan cahil Millet.. Bu Cyber Melaikelerin senden cektigi nedir yane ) |
|
|||
He he he
Bu soruyu sormak nereden aklima geldi biliyormusunuz !?
Cevreme bakiyorumda söyle dogru dürüst kurana göre islami gercekden yasayan kimselere rast gelemiyorumda ondan. ___________________________________ Dico"lar da Bulamazsin ) Cevre yanlis ) Ahmaklik Günes ile alevi birbirine Karistirir; Ve Gördügü her sakalliyi Müslüman sanir ) |
|
|||
disco olacakti ya :o) o.T.
ohne Text
|
|
|||
Dogrudur !..
Senin dinine göre Islam Küfürdür.
Islam a göre de Senin anlayisin Küfür. Bunda sasilacak bir sey yok ) |
|
|||
Disko ! O ne !?
Alpi sen beni herhalde senin dinkardeslerine benzetiyorsun !?
|
|
|||
Günahlarin ahlaksizli suclusu allahmi !?
Kuran, “İnsan zayıf yaratılmıştır” diyor (Nisa, 28). Böylece insandaki zayıflıktan kaynaklanan suçun bir bölümü Yaratan’a ait oluyor. Ayartmaya düşmemeleri için Allah erkeklere, cariyeleriyle birleşmelerini caiz kılmıştır (Nisa, 3; Ahzab, 52).
Muhammet, evlatlığı Zeyd’in karısıyla evlenmişti. Kuran’a göre Muhammet, kendisini isteyen her kadını alabilir. (Ahzab, 37; Ahzab,51) Bunun dışında Allah -Kuran’a göre- dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola eriştirir (İbrahim, 4; Fatır, 8). Bu durumda bireylere fazlaca bir ahlâki sorumluluk düşmüyor. |
|
|||
Muhammed ahlaksizlik yapsin diye ayet ..
Muhammed keyfine göre ahlaksizlik yapabilsin diye allah ayet görndermis:
Aişe, Ahzab suresinin 50. Ayetine tepki gösterdi. Bilindiği gibi o ayetin içeriği şöyledir: “Mehirlerini verdiğin eşlerini; Allah’ın sana ganimet olarak nasip ettiği cariyeleri; seninle birlikte göç eden amca, hala, dayı, teyze kızlarını; seninle evlenmek istiyorlarsa, salt sana özgü bu durum olarak, hepsini helâl kıldık. Onlar mehirlerini Peygamber’e bağışlayabilirler. Bu konuda güçlük çekmeyesin diye onların da üzerlerine neyi farz kıldığımızı bildirdik; Allah bağışlayandır, acıyandır.” Aişe’nin ayet konusundaki tepkisi şu noktada olmuş: “Bir kadın kendini Peygamber’e mi armağan edermiş? Ne kadınlar varmış şu dünyada!” Aişe’nin sıra konusunda, Peygamber’in dilediği karısının yanında daha fazla kalması konusunda da soruları olmuş. Ne var ki, tam o soruların yöneltildiği sırada bir ayet daha gelir: Ahzab suresinin 51. Ayeti. Şöyle: “Ey Paygamber, bunlardan kimi istersen geri bırakır, dilediğini alabilirsin. Boşadığını yeniden almanda da bir vebal yoktur sana..” Muhammed, bu uygulamayı yıktı, oğulluğu ve azadlı kölesi olan Zeyd’in karısı Zeynep’le evlendi. Zeynep aynı zamanda Peygamber’in halasının kızı. Ve zaten, baştan Zeyd’le evlenmek istememiş. Peygambere bir gönül yakınlığı var. Ama yine de onun uygun görmesi sonucunda Zeyd’le evlenmiştir. Muhammed bir gün Zeyd’le görüşmek için onun evine gider. Zeyd yoktur. O sırada Zeynep içeride çamaşır yıkamaktadır. Duygular coşar. Muhammed şu sözleri söylemekten kendini alamayarak evden çıkar. “Ya mukallibel kulum!” (Ey kalpleri evirip çeviren Allah’ım, gönlümü çeviriverdin!) Zeyd eve gelince Zeynep olayı ona anlatır. Zeyd, içinde karısını yitireceği gibi bir önseziyle Peygamber’e koşar. “Zeynep’I sevdinse, ben boşayayım, sen al” der. Muhammed’in karşılığı: “O nasıl söz? Karını boşama, Allah’tan kork!” Ancak, içten içe, boşamasını da istemektedir. Bu istek, Ahzab suresindeki 51.ayetinde ortaya çıkar.(kaynak: Bu ayetle ilgili tefsirler, taberi tefsiri) Zeyd, Zeynep’I boşar. Böylece Ahzab suresindeki (37.ayet) şu sözler de açıklık kazanmış olur: “Şimdi madem ki Zeyd onunla ilişiğini kesti; biz onu sana eş yaptık.” Şem’un kızı Marya, Kıpti kökenli ve Hristiyandır. Muhammed’e Mısır Mukavkıs’I (piskopos) dört cariye armağan eder. Marya, bunlardan biri. Peygamber’in ona karşı özel bir düşkünlüğü olduğu anlaşılıyor. Aşağıdaki olay bunu göstermekte. Muhammed bir gün karılarından Hafsa’nın odasına girer. Odada Hafsa değil, Marya bulunmaktadır. O sırada Hafsa, babasının evine gitmiş. Muhammed ve Marya, Hafsa’nın yatağında birleşirler. Tam o sırada Hafsa içeri girer. Muhammed henüz işini bitirmemiştir. Hafsa’ya biraz beklemsini söyler; bazı açıklamalarda bulunacaktır ona. Sonunda Hafsa, kendisini tutamaz şöyle konuşur: “Nasıl iştir bu? Bir köle ile benim günümde ve benim yatağımda birleşiyorsun?” Peygamber kendisine bir müjdesi olduğunu söyler ve hemen ekler: Kendisinden sonra Ebu Bekir, daha sonra da babası Ömer halife olacaktır. Ne var ki Hafsa hiç de oralı olmayacak, tepkisini sürdürecektir. Peygamber bu kez yemin verir: “Vallahi billahi bir daha onunla beraber olmayacağım, ama sen de olayı kimseye söyleme.” Ne var ki, Muhammed Marya’yı bir türlü unutamamaktadır. Imdadına bir ayet; şu sözlerle başlayan bir ayet: “Ya Muhammed, karıların memnun olacak diye, helal şeyden niçin kendini yoksun bırakırsın; Allah çok bağışlayan ve acıyandır.” Obür cariye Reyhane Yahudi’ydi. (Kaynak: Tahrim suresi, 1.ayet) Söz konusu ayetin gelişi konusunda bir de bal şerbeti öyküsü ileri sürülür; ama ayetin asıl dayanağı yukarıdaki öyküdür. Aişe, bu ayetler üzerine kendini tutamamış, “Görüyorum ki,” demiş, “Senin Allah’ın yalnız senin şeyinin keyfi için koşturuyor.” (Kaynak: Buhari, Tefsir/7; Tecrid, Hadis/1721; Müslim, Rıda/49,50-Hadis/1464; Ibni Mace, Nikah/57-Hadis/200; Ahmet Ibn-i Hanbel, 6/134, 158, 261) |
|
|||
kocum be
serefsizligini ispatlamaya devam et..dinsizin yazdigi isteden alinitlari kopya cek dur burda
it itin kuyruguna basmazmis degilmi |
|
|||
hahahaha
bosanip evlenenler simdi ahlaksiz öylemi
hahahahahaha cok komiskin sen ya oglum bi akil sahibi ol sonra gel yazilar kopyala buraya komik oluyorsun |