| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
![]() |
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum |
Hilfe | Kalender | Heutige Beiträge | Suchen |
![]() |
|
Themen-Optionen | Thema durchsuchen |
|
|||
![]() Simdi MÜSLÜMAN olmanin ölcüsü bumu oldu :-) Sen ENIS´e tasch cikartirsin...
|
|
|||
![]() "Die Fähigkeit zu lieben erfordert einen Zustand intensiver Wachheit und gesteigerter geistiger Vitalität. Wenn Liebe so viel heisst, wie gegenüber einem jeden eine Haltung einnehmen, wenn Liebe ein Charakterzug ist, dann muss sie notwendigerweise nicht nur in unseren Beziehungen zu unserer Familie und zu unseren Freunden, sondern auch in den Beziehungen zu all denen zu finden sein, mit denen wir durch unsere Arbeit, unser Geschäft oder unseren Beruf in Kontakt kommen. Es gibt keine Arbeitsteilung zwischen der Liebe zu den eigenen Angehörigen und der Liebe zu Fremden. Ganz im Gegenteil ist letztere die Vorbedingung für erstere. Würde man diese Einsicht ernst nehmen, so würde das in der Tat eine recht drastische Veränderung in unseren gewohnten sozialen Beziehungen bedeuten."
|
|
|||
![]() Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
Dilimizde akşamdan kalma bir küfür Salonlar piyasalar sanat sevicileri Derdim, günün birinde insan arasına çıkarmaktı seni Yakanda bir amonyak çiçeği Yalnızlığım benim sidikli kontesim Ne kadar rezil olursak o kadar iyi. Kumkapı meyhanelerine dadandık Önümüzde; altınbaş, altın zincir fasulye pilakisi Ardımızda görevliler hızır paşalar Sabahları açıklarda bulurlardı leşimi Öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri Çöpçülerin elleriyle okşardım seni Yalnızlığım benim süpürge saçlım Ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi Baktım gökte bir kırmızı, bir uçak Bol çelik, bol yıldız, bol insan Bir gece sevgi duvarını aştık Düştüğüm yer öyle açık seçik ki Başucumda bir sen varsın bir de evren Saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi Yalnızlığım benim çoğul türkülerim Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi. Sevgi Duvarı - Kendine İyi Bak Yan yana geçen geceler unutulup gider mi Acılar birden biter mi Bir bebek özleminde seni aramak var ya Bu hep böyle böyle gider mi. Suya hasret çöllerde beyaz güller biter mi Dikenleri göğü deler mi Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya Bu hep böyle böyle gider mi. Kendine iyi bak beni düşünme Su akar yatağını bulur, Kendine iyi bak beni düşünme Su akar yatağını bulur, İçimdeki fırtına, kör kurşunla diner mi Kavgalar kansız biter mi Bir mavzer çığlığında seni aramak var ya Bu hep böyle böyle gider mi Şu kahpe dünya seni bana düşman eder mi Dostluklar birden biter mi Bir kardeş selamında seni aramak var ya Bu hep böyle böyle gider mi Kendine iyi bak beni düşünme Su akar yatağını bulur, Kendine iyi bak beni düşünme Su akar yatağını bulur, Sevgi Duvarı - Karar Vermek Zor Malatya’ dan çıktım yola, yollar yanıyor Düşman sarmış dört yanımı, kurşun saçıyor Düşmüşüm bir çukura, canım yanıyor Yaşasam mi ölsem mi Karar vermek zor. Beyler deresinde kardaş pusu kurdular Dağda çadır çadır aştılar tüfek çaktılar İki er kardeşi canımdan, canımdan vurdular Yaşasak mi ölsek mi Karar vermek zor. Sevgi Duvarı - Şiddet Ya dinle, ya dinle, ya dinle ya dinle yada git Bu şiddet olmazsa hiç olmaz, Ya dinle ya git Ya dinle ya dinle ya dinle ya dinle ya git Bu şiddet olmazsa hiç olmaz Ya dinle ya git Ya dinle ya dinle ya dinle ya dinle yada git Bu şiddet olmazsa hiç olmaz Kokun burda rengin burda yüzümde saçlarımda Kanım kanımda akıyor ey Bağdat biz hep sizleyiz Ya dinle ya dinle ya dinle ya dinle ya da git Bu şiddet olmazsa hiç olmazsa Ya dinle ya git Bağdatlım, emekçim, Kardeşim ha, kardeşim ha Tuttuğum zafer olsun hep böyle Güzel kardeşim güzel Bağdatlım Tuttuğum zafer olsun hep böyle Ya şimdi, ya şimdi, ya şimdi ya hiç Ya şimdi, ya şimdi, ya şimdi ya hiç Gözüm kardeşim canım kardeşim Benim kardeşim, benim kardeşim Yarın geç olur, yarın geç olur, tuttuğun zafer olsun hep böyle Yarın geç olur, yarın geç olur, tuttuğun zafer olsun hep böyle Ya dinle ya dinle ya dinle ya dinle ya da git Bu şiddet olmazsa hiç olmaz Ya dinle ya git Ya dinle ya dinle ya dinle ya dinle ya git Bu şiddet olmazsa hiç olmaz Ya dinle ya git Sevgi Duvarı - Hep Sonradan Ne sen Leyla’ sın ne de ben Mecnun Ne sen yorgun ne de ben yorgun Kederli bir akşam içmişiz sarhoşuz hepsi bu. Hep sonradan gelir aklım başıma hep sonradan sonradan Hep sonradan gelir aklım başıma hep sonradan Hep sonradan gelir aklıma hep sonradan, sonradan Hep sonradan gelir aklım başıma, hep sonradan. Ne sen bulutsun ne de ben yağmur Ne sen mağrur ne de ben mağrur Hüzünlü bir akşam susmuşuz durgunuz hepsi bu. Hep sonradan gelir aklım başıma, hep sonradan, sonradan Hep sonradan gelir aklım başıma, hep sonradan Hep sonradan gelir aklıma, hep sonradan, sonradan Hep sonradan gelir aklım başıma, hep sonradan Sevgi Duvarı - Şiire Gazele Senin eşkin meni düşürdü dile Ne çe aşığh olur bülbüller güle Hasret çektim, könül verdim, seni sevdim men, Hasret çektim, könül verdim, seni sevdim. Böyle bir güzele, eşkimir gazele, Şiire gazele könül verdim şiire gazele Eger menden ayrıl, gezip dolansın Menim bu eşkime yigane kalsın Alışaram, ot tutaram, hem yanaram men Alışaram, ot tutaram, hem yanaram. Bunuda bilmerem, sensiz men gülmerem Könlümü vermerem, heç kesemem könlümü vermerem Sevgi Duvarı - Doruklara Sevdalandım Filiz filiz harelendim dağlara uymak için Kan gölünde kurulandım hayatı duymak için Kavgalara kuyulandım sabaha varmak için Kavgalara kuyulandım sabaha varmak için. "Kekik kokusu duydum Kekik kokusu koynunda huysuz gecenin Uyandım birdenbire Haydi dedim yüreğim gidelim bu şehirden Bu şehir koparmak istiyor beni özlemlerimden Yorgunum; Çünkü yorgunluğumun yaşamak gibi bir anlamı var Yine de yaşamaktan duyduğum mutluluğun tadına Düşmanlarım ulaşamazlar..." Katarlar gelir geçer bir geceden bir geceye Yüreğim yare yare iz bırakır bin acıya Gün olur şafaklanır karanlıklar bin parçaya Gün olur şafaklanır karanlıklar bin parçaya. Denizlerde dalgalandım taşları oymak için Doruklara sevdalandım ışığa doymak için Irmaklarda durulandım dağları duymak için Irmaklarda durulandım dağları duymak için. "Bir kuş çiz yavrum yüzüme gözyaşınla Bir kuş tel tel kirpiklerim kanat olsun Bir kuş çırpınan kalbi dudağımda Bir kuş yavrum sıcaklığın beni bulsun. Bahar gelmiş balam benim Bahar gelmiş dayanmış Dalda yaprak bebeciğim Suda köpük uyanmış Kuzulara özenmiş kızım benim Körpe sesler dinlenmiş Ay ışığında yanmış yavrucuğum Onun için beyazmış." Şarkılar gelir geçer bir heceden bir heceye Yüreğim yare yare yankılanır bin acıya Gün olur ufalanır karanlıklar bin parçaya Gün olur ufalanır karanlıklar bin parçaya Tedirgin - Munzurlu Munzurdan bir kus indi Karali karali Gittim baktim kanatlari Yarali yarali Kirvem belli dersim daglari Marali marali marali Kirvem kirvem kirvem kirvem Hey avci vurmus gor kac gundur yarali Munzurdan bir tas su verim de olem diyor Hem agliyor hem bir turlu soyluyor Biz de soyleyelim birlikte olelim Munzur benim kirvem olur kime vereyim Kirvem yine bela kirvem yine bela Duman olmus daglar yolum karanlik Kirvem yine bela kirvem yine bela Kor olmus daglar yolum karanlik Aaahh diz cokup illede Anam anam anam diyor Burna haber salinda daye daye daye Ahhhh donup gitsem su daglara diyor Kirvem daglarda nerde oldugunu bilem Ahhhhh daglara git ates yak orda oldugunu bilem Ahhhh kirvem uzat uzat ayaginin altini opem Munzurdan bir tas su verim de olem diyor Hem agliyor hem bir turlu soyluyor Biz de soyleyelim birlikte olelim Munzur benim kirvem olur kime vereyim Kirvem yine bela kirvem yine bela Duman olmus daglar yolum karanlik Kirvem yine bela kirvem yine bela Kor olmus daglar yolum karanlik Tedirgin - Tedirgin Sarı sıcak yazılar uzak Dost uzanan eller uzak Karanlıklar kurmuş tuzak Benim sonum dünden belli Haramiler sarmış yolumu Güvercinler muhbir ucar Telden tele fermanım gider Benim sonum dünden belli Gözlerim dolar kan sanırım Betonlar boğar nefessiz kalırım Şahidim yoktur Perdeler örtük İnanamassın ağlarsın Geceler mi sen, benmi yorgunum Mermiler mi sen, benmi yangınım Düşlerim tutsak Yüreğim sürgün İçimde bir çocuk tedirgin Suskunum vurgunum tedirginim benim haylanmaz uslanmaz tedirgin... Dağlarda kar yollar uzar Yar belinden kollar uzar Hasımlarım kurmuş tuzak Benim sonum dünden belli Müfrezeler sarmış yolumu Menekşeler solgun açar Dilden dile fermanım gider Benim sonum dünden belli Gözlerim dolar kan sanırım Betonlar boğar nefessiz kalırım Şahidim yoktur Perdeler örtük İnanamassın ağlarsın Tedirgin - Mahur Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız O mahur beste çalar Müjgan"la ben ağlaşırız Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız Yalnız kederli yalnızlığımız da sıralı sırasız O mahur beste çalar Müjgan"la ben ağlaşırız Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı Hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı Gittiler akşam olmadan ortalık karardı Bitmez sazların özlemi daha sonra daha sonra Sonranın bilinmezliği bir boyut katar ki onlara Simsiyah bir teselli olur belki kalanlara Geceler uzar hazırlık sonbahara Tedirgin - Layla Saclarin savrulur turkulerime Deli ruzgar eser gecelerime Huzunler dolar bos kadehime Yuregim tutusur geceler boyu Aman be leyla can leyla Bosver bu aska ha leyla can leyla Son ver bu aska Cikmaz sokaklarda Kapina dustum Golgem pesi sira ayak sesleri Yagmur altinda Atese dustum Basimda savrulur sevda kulleri Aman be leyla can leyla Bosver bu aska ha leyla can leyla Son ver bu askki Tedirgin - Grev (Dilekçe) Oy bilesen ki ben haa Tas doven demir doven Oy bilesen ki ben haa Toz toprak icinde sanli Sufakatim vakti coktur ellerim magrur yavru oy bilesen ki ben haa yerden cevahir soken zincirini yitirmis dev feryadim grev hakkimi isterim grev hakkimi isterim GREV ! Tedirgin - Derin Bir Ah Çektim Derin bir ah cektin icim yandi Kiyamaz gozum gozlerine Ruyalarimdan gelip gecersin Varamaz elim ellerine Tren yolunda raylar uzar Uzarda nereye gider Ay"a gider, suya gider ,yola gider, yar gider Benimde basima gelenler adami kanser eder Benimde basima gelenler insani kanser eder Derin ah cektin icim yandi Dayanmaz gonlum hasretine Arzularimdan gelip gecersin Yaslanmaz basim dizlerine Gurbet olunca yollar uzar Uzarda nere gider Daga gider ,tasa gider, askka gider ,yar gider Benimde basima gelenler adami kanser eder Benimde basima gelenler insani kanser eder Derin bir ah cektin icim yandi Yetismez omrum gencligine Son nefesimden gelip gecersin Yagmaz gozum ellerine Daragacinda ipler uzar Uzarda nere gider Cana gider, kana gider, sona gider, yar gider Benimde basima gelenler adami kanser eder Benimde basima gelenler insani kanser eder Tedirgin - Yazamadım Uzak gecen baharlari Huzun satan hazanlari Gence kalem kiranlari Yazamadim yazamadim Kirik dokuk umutlari Sakincali tutkulari O cocuksu korkulari Yazamadim yazamadim Solgun suskun resimleri Goge yoldas denizleri Omrume goz dikenleri Yazamadim yazamadim Ses vermeyen geceleri Tanimi zor acilari Tek kisilik sancilari Yazamadim yazamadim Gun oksuzu odalari Uygun adim voltalari Ah zamansiz sorgulari Yazamadim yazamadim Yitip giden anilari Katledilmis duygulari Yarim kalmis sevdalari Yazamadim yazamadim Tedirgin - Sevemezsin Deli dolu bir aksam Vakit ayrilik Saatler yanlizliga donuyor magrur Yabanci dusler kalmis dunden geriye Yurekler pismanliga carpiyor magrur Adimi anamazsin ,yoluma cikamazsin Gonulden sevemezsin sen Gecmisi silemezsin, ruyama giremezsin Gercekten sevemezsin sen Beklenen olumlerin kacisi olmaz Bir yildiz bilinmeze kayiyor magrur Ben surgunum sen durgun Kacak bu sevda Dilim hep elvedaya donuyor magrur Haykirsam duyamassin Cagirsam gelemezssin Yurekten sevemezsin sen Zor gunde aramassin Hic yanliz kalamazsin Korkusuz sevemezsin sen "Oyle bir kusup gidisin vardi ki Seni vicdansiz ,insafsiz,kitapsiz" Tedirgin - Ah!.. Yüzünün yarısı göz kadife yansımalı bulutlu siyah ah bulutları eflatun o boy aynasından çıktı fransızın malı vişne asidi vardı tadında rujunun ah sinema yıldızı filan olmalı ağızlığı kristal son derece uzun bir kibrit çakıldı mı ah yağmurluklu kız alevinden anlamlı dumanlar üfürüyor ah çocuk yüzünde gül goncası ağız saçlarından incecik su tozu dökülüyor sığınak gibi derin ağaçlar gibi yalnız karartma başlamış ışıklar örtülüyor ellerinde ruh gibi ah portakal kokusu kırkmaları morsalkım göz kapakları saydam çok vapurun battığı bir liman orospusu bir hırsla öptüm ki ah ölürüm unutamam ay ışığında deniz akordeon solosu pırıl pırıl yaşadım üç dakika tastamam görkemli çadırında italyan lunaparkın sanki zeytin düşürür yerlere gözlerini ah tahtına kurulmuş bol sakallı bir kadın sutyenler tutmuyor çılğın göğüslerini kaşları ip incesi kumral kirpikleri kalın kim görse şaşırır sakalının süslerini tavana asılmış sosyalist saçlarından ah sabah sabah omuzları kan içinde işkence sonrası genç bir kadın militan yığınlar uğulduyor hummalı gençliğinde adı bile çıkmamış dudaklarından doğru yaşadığının sımsıkı bilincinde ... Tedirgin - Elektro Şok Cocuksu korkulari senle bastirdim Yaninda sofra kurdum kasik salladim Kana kana ictim seni agustosta Rakimda buz oldun sisemde bugu Karanlik sokaklari sahipsiz mezarlari Seninle gectim sensiz bir hictim Usudum sobamda senle kavruldum Aciktim asimi senle pisirdim Elektrik elektrik bir acayip soktayim yuregim bitik Elektrik elektrik yay gibi gerinmisim sigortam atik Gecip vermez daglari seninle astim Uzaktaki dostlara senle ulastim Tak fisi bitir isi dedikleri bu Hep rahat yasamaya senle alistim Simdi los odalarda tutsagin oldum Yasal koridorlarda damgali puldum El kelepce kol kirik gonul caresiz Her bir dokunusunda titredim durdum Elektrik elektrik bir acayip soktayim yuregim bitik Elektrik elektrik yay gibi gerinmisim sigortam atik Elektrik elektrik bir acayip soktayim yuregim bitik Elektrik elektrik yay gibi gerinmisim sigortam atik Başkaldırıyorum - Beni Tarihle Yargıla Titrek bir mum alevinin havaya bıraktığı bulanık bir is, Ve göz gözü görmez bir sis değildik biz Beni bilimle anla iki gözüm, felsefeyle anla, Ve tarihle yargıla... Bal değildir ölüm bana, İdam gül değildir bana, Geceler çok karanlık, Gel düşümdeki sevgilim, Ay ışığı yedir bana... ”Ahh... Ben hasrete tutsağım, Hasretler tutsak bana Bıyığımdan gül sarkmaz, Bıyık bırakmak yasak bana, Mahpus bana, sus bana. Yağlık ilmek boynuma... Sevgili yerine Koynuma idamlar alır, idamlar alır yatarım, Ve sonra sabırla beklerim, Bulutları çekersiniz üstümden, Suçsuzluğumun yargılayıcılarını yargılarsınız, Ve o güzel geleceği getirirsiniz bana... Ölüm tanımaz işte o zaman sevgim, Tırnaklarımı geçirip toprağın sırtına, doğrulurum, Gözlerimde güneş koşar, Ve çiçekler ekersiniz, çiçekler ekersiniz toprağıma...” Duygu bana, öykü bana, Roman gibi her an bana Hücremde yalnızım gel, Gel düşümdeki sevgilim, Soyunup hazırlan bana. “Biraz sonra asmaya götürecekler beni, Biraz sonra dalımdan koparıp öldürecekler beni, Hoşçakalın sevdiklerim; Dört mevsim, yedi kıta, mavi gök... Bütün doğa hoşçakalın... Hoşçakalın sevdalılar, Çocuklar, üniversiteliler, genç kızlar, Sonsuz uzay, gezegenler ve yıldızlar, Hoşçakalın... Hoşçakalın senfoniler, oyun havaları, Sevda türküleri ve şiirler. Bildirilerimizin ve seslerimizin yankılandığı şehirler. Dağlarında yürüdüğümüz toprak, Yalınayak eylem adımlarıyla geçtiğimiz nehirler hoşçakalın... Hoşçakalın ağız tatlarım; Sıcak çorbam, çayım, sigaram... Havalandırma sıram, banyo sıram, kelepçe sıram... Parkamı, kazağımı, eldivenlerimi, ayakkabılarımı, Ve kalemimi, ve saatimi, Ve kavgamı bıraktığım sevgili dostlar Hoşçakalın, hoşçakalın...” Dostum bana, sevdam bana, Soluğunu geçir bana, Uyku tutmuyor gözüm, Anılar sıraya girdi. Gel anne süt içir bana. ”Hoşçakalın anılarımı bıraktığım insanlar, Mutluluğu için dövüştüğüm insanlar, Yedi bölge, dört deniz, Yedi iklim, altmış yedi şehir, Okullar, mahalleler, köprüler, tren yolları... Deniz kıyıları, balıkçı motorları, takalar, Asfalt yolu boyu dizilmiş fabrikalar, Ve işçiler ve köylüler... Hoşçakal ülkem Hoşçakal anne, hoşçakal baba, kardeşim, Hoşçakal sevgilim, hoşçakal dünya, Hoşçakalın dünyanın bütün halkları, Sınırlı olmayan mekâna, Sınırlı olmayan zamana gidiyorum ben; En sevda halimle, en yaşayan halimle, Gidiyorum dostlarım, Hoşçakalın, hoşçakalın... Beni yaşamımla sorgula iki gözüm, Beni yüreğimle, beni özümle, Bilimle anla beni, felsefeyle anla beni, Tarihle anla beni, Ve öyle yargıla. |
|
|||
![]() Der Islam ist letztlich eine satanische Religion.
Allah ist nicht der Gott der Bibel, sondern ein grausamer, blutrünstiger Götze, letztlich ein Dämonenfürst. Mohammed ist nicht der Prophet, sondern schlicht und einfach ein falscher Prophet (Mt 24,11+24). Mohammed ist ein verführter Verführer! Der Koran ist eine Inspiration aus teuflischer Quelle. Moslems sind von Gott geliebte, erlösungsbedürftige Menschen, für die Jesus Christus sein Blut und Leben gegeben hat. Sie brauchen das allein rettende Evangelium (Apg 4,12). <a href="redirect.jsp?url=http://www.sermon-online.de/search.pl?lang=de&id=4820&title=&biblevers=&search string=&author=0&language=0&category=0&play=0" target="_blank">http://www.sermon-online.de/search.pl?lang=de&id=4820&title=&biblevers=&search string=&author=0&language=0&category=0&play=0</a> |
|
|||
![]() ohne Text
|
|
|||
![]() ohne Text
|