Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum > Gesellschaft & Soziales


Hilfe Kalender Heutige Beiträge

Antwort
 
Themen-Optionen Thema durchsuchen
  #24111  
Alt 11.09.2005, 10:40
Benutzerbild von xstudentxnrw
xstudentxnrw xstudentxnrw ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard senin niyetin önce alimleri, sahabeleri

ve hadisleri yok sayip sonra Kurani yok saymakmi?
  #24112  
Alt 11.09.2005, 10:50
Benutzerbild von xstudentxnrw
xstudentxnrw xstudentxnrw ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard YEZİDİLİĞİN TARİHİ

Yezidilerin kökenleri ve tarihleri ile ilgili somut, yeterli bilgi ve belgeler mevcut değildir. Yezidilik inancının öncülü Şeyh Adiy"in Adaviler (Adaviyye) tarikatıdır. Yezidilerce, Yezidi inanç sisteminin kurucusu ve peygamber olarak kabul edilen Şeyh Adiy Bin Musafır, aslında Kadiri tarikatının kurucusu Abdülkadir Geylani ile birlikte İslam alimi İmam Gazeli"den ders almış; Müslüman inançlı bir sufi olarak kabul edilmektedir. 1072 yılında Lübnan"da Baalbek"te dogan Şeyh Adiy, 1116 yılındaki Mekke"ye hac ziyaretinden sonra öldüğü 1162 yılına kadar Laleş Vadisi"ndeki (Kuzey Irak"taki Duhok İli "nin yaklaşık 29 km. doğusunda, Musul"un da 57 km. kuzeyindedir) eski bir Hıristiyan manastırını dergaha çevirerek mürit yetiştirmiştir. Adiy bin Musafir 1162 yılında öldüğü zaman Laleş"teki dergahına gömülmüş ve türbesi çok geçmeden hac ziyareti için gelinen tapınağa dönüştürülmüştür. Şeyhin vefatından sonra makamına yeğeni Abu"l Bereket bin Sahr seçilmiş; onun önderliğindeki müritleri "Adaviler" adıyla anılmaya başlamıştır. Tarikat ise Adavilik ve bilahare Sehbetilik diye adlandırılmıştır. Adaviliğin antik inançlarla sentezlenmesi ve Hakkari yöresindeki aşiretler arasında yaygınlaşması, tarikatın başına geçen Şeyh Adiy"in torunu Hasan bin Adiy döneminde olmuştur. Moğolların bölgeyi istilasından sonra 13 ve 14. yy.da bölgedeki otorite boşluğundan yararlanan Yezidilik faaliyeti, Musul, Hakkari, Botan çayı yöresi, Cizre, Nusaybin, Mardin, Van ve Urmiye"deki aşiretler arasında kök salmıştır. 1415 yılına kadar unutulan ancak bu tarihten itibaren taraftar kazanmaya başlayan ve bilahare Yezidilik adını alan Şeyh Adiy"in öğretisinin öncülü olduğu bu yeni dinin sembolü, tavus kuşudur. Ama bu sembol, tavus kuşundan ziyade horoza benzemektedir. Dinlerinin çok eski olduğunu, kurulusu üzerine tarihi bilgilerin zaman içinde unutulduğunu, kaynaklarının kaybolduğunu söyleyen Yezidilerle ilişkiye geçerek, dinleri üzerinde bilgi edinmek isteyen gerek Müslümanlar gerek 18 ve 19. yy.larda bölgeye gelen Hıristiyan misyonerler de pek bir şey öğrenememişlerdir. Çünkü Yezidilik bir sır dini olduğu için Yezidiler, kendilerine sorulan soruları, soranların duymak istediklerine göre yanıtlamışlardır.
------------------------------------------

SIR gibi saklamalarin manasi ne? Yoksa sonradan bazi insanlar tarafindan cikarilda diyebilmek icinmi böyle ediyorlar?
  #24113  
Alt 11.09.2005, 10:52
Benutzerbild von xstudentxnrw
xstudentxnrw xstudentxnrw ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Farkli dinlere ait bazı unsurları ihtiva

eden ve kökeni yeterince açık olmayan bir inanç sistemidir.


BUNUNLA kalkip müslümanlari lekelemeye calisanlar biraz ileri gitmiyorlarmi?
  #24114  
Alt 11.09.2005, 11:03
Benutzerbild von xstudentxnrw
xstudentxnrw xstudentxnrw ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard bir baska kaynak!

YEZIDIYYE

Seyh Adiy bin Musafir bin Ismail bin Musa bin Mervan bin el-Hasan bin Mervan"a (ö.1160 ya da 1162 Lales, Musul) dayandirilan Islâm disi inanç akimi. Akim üyeleri halk arasinda seytana tapanlar (seytanperest, abade-i iblis) ve çerag söndürenler olarak adlandirilir. Inanç sistemleri eski Iran inanislarinin etkisiyle olusmustur.

Yezidilik"in ortaya çikisi ve adlandirilisi konusunda mezhepler tarihine iliskin eserlerde degisik görüsler öne sürülür. Bir görüs, Yezidî adlandirmasinin Haricilik"in Ibâdîlik kolundan ayrildigi söylenen Yezid bin Ebi Üneys"ten geldigini ve bu nedenle topluluga Yezîdi denildigini savunur. Diger bir görüse göre Yezidî adi, eski Iran inançlarindaki iyilik tanrisi Izd ya da Yezdan kelimesinden gelmektedir. Yezidîlik de Iran ve Asur inanç ögelerinin karismasindan ortaya çikmistir. Çagdas arastirmalar bu görüsleri dogrulamamakta, Yezidîlik"i dogrudan Seyh Adiy ile iliskilendirmektedir.

Seyh Adiy, Umeyyeogullarina mensup, döneminde büyük ün kazanmis bir mutasavviftir. Bölge halkini irsad amaciyla Hakkari"ye gelmis, ölüm yeri olan Lales"te bir zaviye kurmustur. Düsünce ve inançlari bütünüyle sünnî Müslümanlik sinirlari içinde kalmis, kendisinin hadis ehlinden ve selef mezhebinden oldugunu söylemistir. Itikadu Ehli"s-Sünne ve"l-Cemaa isimli eserinde sünnî Müslümanlarin inançlarini ve bunlarin kurtulan topluluk (firka-i naciye) oldugunu savunur. Yezidîlik"in temel kitaplari olan Kitabu"l-Cilve ile Mushaf-i Res (Kara Kitap), Seyh Adiy"e isnad ediliyorsa da, arastirmalar bunlarin çok sonralari yazildigini ortaya koymustur. Seyh Adiy"in ölümünden sonra yerine geçen Seyh Hasan döneminde, özelikle Siilerin Yezid bin Muaviye"ye saldirmalarina ve lânetlenmelerine karsilik Seyh Adiy"in izleyicileri Yezid"i savunma adina sünnîligi kötüye kullanarak hem Yezid, hem de Seyh Adiy hakkinda asiri inançlar gelistirdiler. Bu inançlar zamanla Seyh Adiy ve Yezid"in insan üstü varliklar oldugunu savunan Yezidîlik"in temel inançlarini olusturdu.

Kitabu"l-Cilve ve Mushaf-i Res"te açiklanan Yezidîlik inançlarina göre, bütün yaratilmislardan önce Melek Tavus vardi. Abtavus (Abd Tavus) onu kendi seçilmis yolunu aydinlatmasi için yeryüzüne gönderdi. Abtavus,. öncesiz ve sonrasizdir. Yabancilar yaninda asagilanma konusu olmamasi için adi ve nitelikleri söylenmez. Bu inanç, Mushaf-i Res"te biraz daha açilir. Buna göre Allah baslangiçta beyaz bir inci yaratarak bunu Enfer adli kusun üstüne koydu. Kirk bin yil onun üzerinde oturdu. Sonra ilk olarak pazar gününü yaratti. Bu gün, sufi seyhler ile bir tutulan yedi melegin en büyügü olan Azrail"i yaratti. Azrail, Melek Tavus"tur. Pazartesi günü Melek Derdail"i yaratti. Bu da Seyh Hasan"dir. Sali günü Melek Israfil"i yaratti ki bu, Seyh Sems"tir. Çarsamba günü Melek Mikail"i yaratti. Bu, Seccadeddin"dir. Cuma günü Melek Cebrail"i Yaratti. Bu, Nasiruddin"dir. Cumartesi günü de Nurail"i yaratti ki bu da, Fahreddindir. Allah, Melek Tavus"u meleklerin reisi yapti. Sonra yedi kat gögü yeri günesi ve ayi yaratti. Daha sonra, son yaratilan Melek Fahreddin, insan ve hayvanlari yaratarak bunlari hirkasinin yakasina koydu. O zaman meleklerle birlikte inciden çikti ve öyle bir bagirdi ki, inci dört parçaya ayrildi. Inciden akan sularla deniz meydana geldi. Dünya da deliksiz desiksiz, yusyuvarlak oldu. Allah, Cebrail Seccadeddin"i bir kus sekline sokarak saliverdi. O da incinin parçalarindan günesi, ayi, yildizlari, daglari, bitkileri, meyve agaçlarini ve arsi yaratti. Allah, bir gemi yaratarak içinde otuz binyil yolculuk etti, sonunda gelip Lales"e oturdu.

Mushaf-i Res"te anlatilan bir baska yaratilis inancina göre, yer ve gök yaratilmadan önce Allah, karanlik bir uzay durumundaki buharlar üzerinde dolasiyordu. Sonra bir papagan yaratti ve kirk yil ona hükmetti. Sonunda kizdi ve onu öldürdü. Tüylerinden daglar ve kayalar, nefesinden hava, dumanindan gök meydana geldi. Gökyüzünü direksiz diktikten sonra ve kendisi de oraya çiktiktan sonra, kendi nur ve cevherinden günes, ay, fecr, safak, sabah yildizi ve diger yildizlari yaratti. Arkasindan ilki seytan olmak üzere yedi melegi yaratti. Seytan kibre düsünce, cehenneme atildi ve orada yedi bin yil kaldi. Yaptigina pismanlik duyarak öyle agladi ki, göz yaslarindan yedi büyük küp doldu. Allah onu bagisladi, diger meleklere üstün kildi. Ona Melek Tavus adini vererek onunla birlesti. Gözyaslari ile dolu yedi küp, Seyh Adiy"in yeryüzünden dönüsüne kadar cehennem atesini söndürmek üzere orada sakli bulunmaktadir.

Muhsaf-i Res"te bazi yasaklar da yer almaktadir. Yiyeceklerden marul, bakla, lahana, balik, geyik, horoz eti yemek haramdir. Özellikle horoz kutsaldir. Melek Tavus"un Adiy bin Musafir tarafindan tunçtan yapilan dört heykeli horoz seklindedir. Koyu mavi elbise giymek, helaya girmek, hamamda yikanmak haramdir. Hamam ve helalar seytanlarin oturduklari yerlerdir. Seytan, kaytan (ip), satt (sel), ser (kötülük), mel"un (lanetli), lanet ve nal kelimelerinin kullanilmasi da yasaklar arasindadir.

Günümüz Yezidilik"inde önemli degisiklikler görülmektedir. Bugün Allah"in varligina, O"nun yedi kat gögü ve yeri yarattigina, her seye kadir olduguna, evrendeki isleri yarattigi melekler araciligi ile yönettigine inanilmakta, bununla birlikte O"nun en büyük üç melegin Melek Tavus, Seyh Adiy (Adiy bin Musafir) ve Sultan Yezid (Yezid bin Muaviye) oldugu söylenmektedir. Allah, insanlar sapikliga düstükçe, meleklerden birini insan kiliginda onlara dogru yolu göstermek üzere yeryüzüne gönderir. Allah"in binbir adi vardir ve bunlarin en güzeli Hüda adidir. Yezidîlik"te kelime-i sehadet, Seyh Hadi"nin (Adiy bin Musafir) Hüda"nin melegi ve Yezidilerin müsridi, Sultan Yezid"in Hüda"nin melegi, yerin nuru ve insanligin sevinci; Melek Tavus"un (seytan) Hüda"nin melegi ve elçisi oldugunu söylemekten olusur. Bu inanç, aksam yatarken, sabah kalkarken tekrar edilir.

Yezidilik"te baslica dinî görevler namaz, oruç, hac ve zekattan olusur. Namaz, dogus ve batisi arasinda günese dogru yönelerek dua etmektir. Namazdan önce yalniz eller ve yüz yikanarak abdest alinir. Namaz büyük bir gizlilik içinde yerine getirilir. Baskalarinin yaninda ibadet etmek zorunda kalinirsa, eller günese karsi çevrilerek yüze sürmekle yetinilir. Özel ve genel olmak üzere iki tür oruç vardir. Özel oruç, yalniz din adamlari tarafindan tutulur. Bu oruç; Aralik ve Temmuz aylarinda yirmiser ve arkasindan Seyh Adiy"in türbesine yapilan ziyaret sirasinda da kirk gün olmak üzere toplam seksen gündür. Genel oruç, her yezidînin aralik ayi basinda tuttugu üç günlük oruçtan ibarettir. Oruç, sabahleyin günes dogustan hemen önce baslar, günes battiktan sonra sona erer. Gün boyu yemek içmek yasaktir; ancak bir ikram edilmesi durumunda geri çevrilmez, yenilir ya da içilir. Ayrica Hizir-Ilyas için üç gün oruç tutmak da bir gelenektir. Hac, 23-30 eylül arasinda Adiy bin Musafir"in Lales"teki türbesine yapilan ziyarettir. Yezidîlerin en alt tabakasini olusturan müridlere özgü bir görev olan zekât, gelirinin yüzde onunu seyhlere, yüzde besini pir"e ve yüzde iki buçugunu fakire vermektir.

Yezidîler kendi içlerinde sekiz sinifa ayrilirlar. Bu siniflar, yukaridan asagiya dogru, Mir, Baba Seyh, Fakir, Kavval, Seyhler, Pir, Kuçek ve Mürid adlarini tasir. Yezidî inanisina göre Seyh Hadi, dünyadaki görevini tamamladiktan sonra yerine Hala Mira kabilesinden Berekat"i birakmistir. O günden bu güne, bu kabileden birisi Mir seçilir. Mir, din isleriyle ugrasir. Bu kabile üyeleri baska kabile ve siniflardan kiz alip vermezler. Mir, her tür dünya isinde de tek söz sahibidir.

Baba Seyhlik yezidilerin en yüksek fetva makamidir. Mir bulunmadigi zaman ona Baba Seyh vekâlet eder. Baba Seyh saç ve sakalini hiç kesmez, bastan ayaga beyaz elbise giyer. Baba Seyhler yalniz Seyh Fahreddin"in soyundan gelenler arasindan seçilir. Vaaz, telkin, nasihat ve aileler arasi uyusmazliklari çözmekle görevlidir. Sürekli olarak yezidîler arasinda dolasir, sirtlarina giydikleri hirkalari ölünceye kadar çikarmazlar. Boyunlarina meftul denen bir tasma takarlar. Fakir olabilmek için, zaruri haller disinda tek kil bile kesmemis olmak sarttir. Kavuallar, Adiy bin Musafir"in türbesi çevresinde oturan görevlilerdir. Bunlar yilda bir kez Yezidî köylerini dolasir, yanlarinda tasidiklari Melek Tavus heykellerini öptürerek ve çevresinde tavaf ettirerek hac görevini yapamayanlara bu görevi eda etmelerini saglarlar. Bu hizmetlerinin bedeli, yanlarinda bulundurduklari kutsal testilere (serbik) sadaka konularak ödenir. Adani, Semsani ve Katani kabilelerinin üyeleri Seyhler sinifini olusturur. Bunlar okuma-yazma isleriyle ugrasir, irsad eder, cenaze törenlerini yönetirler. Beyaz cübbelerinin üstüne siyah bir külah ve kirmizi bir kusak takarlar. Zekât toplama ve dagitma isini yönetmek seyhlerin görevidir. Pirler, Yezidîlere yol gösteren yaslilardir. Hacca gelenlerin yiyecek, içecek ve diger ihtiyaçlarinin karsilanmasi pirlerin görevidir. Adiy"in türbesine bekçilik edenlerin baskanlarina Kuçek denir. Bunlar da Kavallar gibi Melek Tavus heykelleriyle köyleri dolasirlar. Yezidîlerin en alt sinifini olusturan Müridler, çiftçilikle ugrasan köylülerdir. Ancak kendi siniflarindan kimselerle evlenebilirler. Baslica görevleri, "efendilerimiz" dedikleri üst siniflara hizmet etmek ve vergi vermektir. Yezidîlerde son derece kati olan bu siniflar arasinda geçis imkânsizdir.

Yezidîler, yeni dogan çocuklarini hemen sünnet ettirirler. Mümkün olabilirse ilk hafta içinde, olmazsa iki yasina kadar Adiy bin Musafir"in Lales"teki türbesi çevresindeki zemzem dedikleri suya üç kere daldirarak vaftiz ederler.

Yeryüzündeki toplam sayilarinin üçyüz bin dolayinda oldugu tahmin edilen yezidîler Türkiye"de Mardin"in Midyat, Urfa"nin Viransehir, Siirt"in Kurtalan ve Besiri ile Batman"in köylerinde, Hakkari çevresinde; Gürcistan"da Tiflis, Batum; Azerbaycan"da Bakü ve Erivan"in köylerinde; Irak"ta Singal (Sinçar) daglarinda ve Iran"in muhtelif yerlerinde yasamaktadirlar. Türkiye"deki sayilarinin on bin dolayinda oldugu sanilmaktadir.

Ahmet ÖZALP
  #24115  
Alt 11.09.2005, 11:18
Benutzerbild von franzbeckenbauer
franzbeckenbauer franzbeckenbauer ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Diskrimminierung der Frau im islam

Ich habe mich schon immer gefragt, warum wird in muslimischen Ländern die Frau besonders arg diskriminiert. Es muß ja irgendeinen tieferen Grund dafür geben... Was ist dort geschehen, daß dies solch extreme Ausmaße angenommen hat...???
Ich meine, gestern im Netz eine Antwort für mich gefunden zu haben. Im arabischen Raum soll die Sonne als knorriges, altes Weib gesehen werden, während der Mond mit einem Knaben assoziiert wird. Man sieht dies deshalb so, weil die unbarmherzige heiße arabische Wüstensonne alles auszehrt und austrocknet, während der Mond in der angenehmen, kühlen Nacht sein Licht spendet. Das ist verständlich. In unserem Sprachraum, indem wie im arabischen die Sonne weiblich ist, sieht das ganz anders aus. Wir freuen uns über die wärmenden Strahlen der Sonne. Einen kleinen Hauch von Wüstensonne allerdings haben wir im Sommer 2003 erlebt... Also assoziieren die Muslime, ausgehend von den Arabern, das Weibliche mit etwas Häßlichem, Unangenehmen und das Männliche mit etwas Angenehmen. Dies ist wahrscheinlich so tief im kollektiven Unterbewußtsein verankert, daß man sich schwerlich aus diesem Denkmechanismus herauslösen kann.
  #24116  
Alt 11.09.2005, 11:22
Benutzerbild von xp0mpalanejatx
xp0mpalanejatx xp0mpalanejatx ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard POMPALA OLMADI tekrar pompala !

Onun onay verdiklerini alir kullanir ve basimizin üzerinde tasiriz.
Onay vermediklerini ise cöpe atariz.
demissin...
farzumehalörnekbeispiel...
ben cok fitne fücür kurani cok iyi bilen ehli sünnah well sex cemaatin aciklarini cok iyi kavramis bir yahudiyim..ve bundan bin küsür yil önce 55 tane dötümden laf ürettim ve felanca sahabeden rivayet diye ve bunlar hadisdir diyip ortaliga saldim..ülemayirasidin inceledi inceledi inceledi wooow dedi kurana ters düsmüyor demekki bunlar gercek sünnet...kihkihkih
simdi ne oldu ..akil akil gel bana takil...
yani uydurmasyon laflarima tüm cemmaati müslümü dombalttimmi ? yes it is...
eehh pompalaaaaaa haydi pompalaaaaaaaa...
rebel moves
  #24117  
Alt 11.09.2005, 11:45
Benutzerbild von xp0mpalanejatx
xp0mpalanejatx xp0mpalanejatx ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard HAYALMI görüyorsun evlat !!!!!!!!!!!!!!

peygamber öldü.gitti..
su an kemikleri toz oldu.. bu kadar ahmak olmazsiniz halen peygamber basimizda söylemlerle..
beyniniz yikanmis sizin..
hadis ilmiymis..
hadis madis sünnet münnet gec bunlari kuranda elestirilip yerden yere vurulan yahudi uygulamalari atmasyonlarini kopya etmekden baska birsey degildir sizin fikihiniz...
fikihmis..
hem kuran kendisi der en güzel hadis kurandir..kuran varken masalara efsanelere keloglanin maceralarina araplarin seks fantasilerine ne gerek varki ?
ne oldugunu bilmediginiz seyleri savunursunuz ya ne komik...
ha biraz kulaga hos ggelsin diyede israilayat dersiniz...fikihimiz israilata dayanir..LOL
bunlar seytan sacmaliklari..
en iyisi siz yine kurana dönün bu atalarinizin sacmaliklarini unutun...
sonra pompayi fena yersiniz diger dünyada
  #24118  
Alt 11.09.2005, 11:58
Benutzerbild von xp0mpalanejatx
xp0mpalanejatx xp0mpalanejatx ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Hadislam değil İslam @1@1@1@!!!!!!!!!!!!

İslam:
*islam özel isim değildir; kök olarak teslimiyet/barış anlamına gelir. İbrahim"le yeni bir aşamaya ulaşan (4:125; 22:78) ve tüm peygamberler ve elçiler tarafından iletilen ilahi sistem Allah tarafından bu kelimeyle tanımlanır (5:111; 10:72; 98:5).
*yalnızca Allah"a teslim olmaktır (2:112,131; 4:125; 6:71; 22:34; 40:66).
*doğa ile uyumlu evrensel ilkeler sistemidir (3:83; 33:30; 35:43).
*yalnızca öznel deneyimler değil nesnel kanıtları da ister (3:86; 2:111; 21:24; 74:30).
*bir savın doğruluğunu kabul etmek için kalabalıklara veya duygulara değil aklın ölçüsüne başvurmamızı bekler (17:36; 4:174; 8:42; 10:100; 11:17; 74:30-31).
*bilgi, eğitim, ve öğrenime önem verir (35:28; 4:162; 9:122; 22:54; 27:40; 29:44,49).
*insanın yeryüzündeki yaratılışını bilimsel olarak araştırmamızı öğütler (29:20).
*Allah ile insanın arasına din adamlarının ve şefaatçıların girmesini reddeder (2:48; 9:31-34).
*dinden çıkar sağlamayı yasaklar (9:34; 2:41,79,174; 5:44; 9:9).
*bireyin özgür ve sorumlu davranmasını, ve yetkisiz yetkililere boyun eğmemesini savunur (6:164).
*her türlü inanç ve düşüncenin özgürce açıklanabilmesini savunur (2:256; 18:29; 10:99; 88:21-22).
*kamu işlerinde yöneticilerin seçilmesini ve toplu danışmayı gerekli görür (42:38; 5:12).
*yönetime bütün vatandaşların katılmasını sağlayan bir demokrasiyi önerir (58:11).
*rüşveti yasaklar; çıkar gruplarının ve şirketlerin yönetimde tekel olmasının önlemlenmesini öğütler (2:188).
*yönetici seçiminde ehliyet ve adalet ilkelerinin gözetilmesini emreder (4:58).
*herkes için adaleti savunur; ve hukuk sözkonusu olunca hiçbir ırkı, dini veya mezhebi kayırmaz (5:8).
*yönetim ya da bireylerce hakkı yenen herkese tazminat almak veya adaleti gerçekleştirmek için dilekçe ile şikayette bulunabilme hakkı tanır (4:148).
*sosyal yardım, ekonomik özgürlük ve zenginliğin paylaşılmasını teşvik eder (2:215, 59:7).
*her bireyin yaşama hakkına son derece saygı gösterir (5:32).
*bir toplumun niteliğinin kendisini oluşturan üyelerin niteliğine bağlı olduğunu prensip edinir (13:11).
*kişinin özel yaşamına saygı göstermemizi emreder (49:12).
*delillerle kanıtlanıncaya kadar her sanığı suçsuz sayar (49:12).
*tanıklık edecek olanları olası tehditlerden korur (2:282).
*suçsuz kimseleri başkasının suçundan sorumlu tutmaz (53:38).
*kişilerin malvarlığını güvence altına alır (2:85,188; 4:29; ancak 24:29 ve 59:6-7"deki durumlar istisnadır).
*üretmeyen ekonomiden uzak durmamızı öğütler (2:275; 5:90; 3:130).
*yoksullara bakmamızı ve yardım etmemizi ister (6:141; 7:156).
*insanların ırk ve cins farklılığını bir avantaj olarak görmemizi ve Adem"in çocukları olarak birbirimize olan eşitliğimizi vurgular (49:13).
*kadınları erkekler gibi saygin kabul eder (3:195; 4:124; 16:97).
*bilincin önemini vurgular (5:90).
*bütün ulusları birbiriyle barış içinde yaşamaya çağırır (2:62; 2:135-136, 208).
*dünyayı bütün insanların evi sayar ve bir ülkeden diğer ülkeye göç etmeyi herkesin hakkı kabul eder (4:97-98).
*saldırganları güçle caydırıp barışı gerçekleştirmemizi ister (60:8,9; 8:60).
*"altın kaplamalı bronz" kuralı, yani bağışlamanın teşvik edildiği hukukta suç, suçlu ve ceza arasında benzerlik kuralını izler (42:20; 7:33).
*hakkı yenenlere ve baskı görenelere arka çıkmamızı emreder (4:75).
*insanlara doğruluk ve güzel ahlakta yarışmayı öğütler (16:90)
*insanları, barış, dürüstlük ve nezaket gibi iyi şeylere özendirip kötülükten caydırmaya çağırır (3:110)
*ahlaki değer ölçülerinin yüksek tutulmasını ister (25:63-76; 31:12-20; 23:1-11).
*doğal çevreyle uyum içinde yaşamamızı emreder (30:41).
*Allah"ın onayladığı tek yasa/sistem"in islam olduğunu bildirir (3:19,85).
  #24119  
Alt 11.09.2005, 13:14
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Ben peygambere Yalan söyletenlerin

Yüzlerini Kizartmak icin yola cikmis biriyim..
Ve sana yine soruyorum:
Peygamber efendimiz buyurdu ki:

Ashabim gökteki yildizlara benzer hangisine sarilirsaniz dogru yolu bulursunuz..
Sözü Peygamber e mi aittir ?..
Bu sahabiler yildiz midir ?..

ayni hadis Sii ler de ehlibeytim yilzdizlardir olarak gecer.

Ehlibeyt mi yildizlardir?..

Bu Insanlar udul insan ( Günahsiz) midir ? ?

Buyrun söyleyin..

Bu yildiz olan Sahabilerin Birbirlerine yazdiklari mektuplari aciklayayim Görün yildizlari )
  #24120  
Alt 11.09.2005, 13:15
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Kiyas Ortada :o)

Tarikatlarinizla yezidilerin kiyasi yukardadir Okursan Ileri gidenin kim oldugunu rahatlikla görebilirsin )
Antwort



Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu