| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
![]() |
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum |
Hilfe | Kalender | Heutige Beiträge | Suchen |
![]() |
|
Themen-Optionen | Thema durchsuchen |
|
|||
![]() Surelerin, Ayetin inis sebeplerini bilmeden, yani arkasindaki Sosyo-Kültürel olayi sorunlari bilmeden Kuranin Ayetleri anlasilamaz ....
O yüzden Tefsir okunmasini öneriyorum.... Allah katindaki DIN olayina aciklik getireyim... tabi kapasitemin ve bilgimin el verdigi kadar.... "Allah katindaki DIN Islamdir" diyor Kuran... Ayet var... O halde ne demek istoyor.... diger Resüller Müslüman degildide neydi... yani onlar ne olacak.. bir HZ. Isa yada HZ. Süleyman ne olacak... onlar Müslüman degildiler.. o halde cennet yokmu onlara.... ??? Yada Allahin DINI nedir... odami Müslüman ??? Sorular arttikca artiyor... Ben sadece bu konulara deginerel kisa kisa cevaplamayi denemk istiyorum. ------------------------------ Allahin DINi olamdigi aciklamak cok kolay.... Yani böyle manyakca bir düsncenin olmasi bile, akla mantiga hic bir seye sigmadigi cok aciktir... Kuranda öyle bir Ayet ve anlayis yok.... Akilsal olarak Allahin DINI olsa... diyelim Müslümanlik.. o halde kendi kendine DIN cikarmis olacak... yani insanlar icin DESEGIN ettigi dini kendisi icin uygulayacak... das geht irgendwie nicht... tam manyakca ve akil disi düsünce... resmen DELI SACMASI Baska bir versiyonu.. diyelim Allah Müslüman dininde degilde, baska bir DINe mensup.. Islamdan daha üst boyuttaki bir DIN... o halde Allahinda Allahi olmasi lagzim.... yani Allahin üstüne 2 ci bir Allah cikarmis oluruz... buda kaainata Sünnetullaha ve akla aykiri... o halde buda olamadi... Demekki ENISIN inandigi ve ibadet ettigi Allahin DINI yok.... ezeli ve ebedi olan bir güce, kaainatin yaraticisi bizler icin DIN öngörür... kendisi her seyin yaraticisi ve üstünde olandir... akla hayale sigan her seyin... O halde Allah nedir ???? Benim anlayisimla Allahi bir güc veya Enerji olarak tanimlamak mümkün. Ben Kaainati… yani evreni ve iceriginin herseyini ALLAHIN bir gölgesi olarak görüyorum, yani ici disi olmayan bir olay. Süleyman Ates Hocam bu konuyu bence en güzel aciklayanlardan bir tanesi O söyle diyor Evrende isik ve karanlik vardır. Aslında bütün evren enerjiden olusur. Enerji de bir bakima nurdur (isik). Isigin olmadıgı yer karanliktir (dunkle Materie) Tanriyi gercek varlik, evreni de gölge varlik olarak tanima biçimindedir. Yani gercekte var olan Allah"tır. Evren, Allah"ın isim ve sifatlarinin görüntüsüdür. Evrenin varlıgı gercek degil, gölge varliktir. Yani ucsuz bucaksiz, herhangi bis kisitlama boyutu olamyan ebedi ve ezeli tektir… Yani asil olarak ne demek istenildigini anliyorum, ama kelime olarak becerip anlatamiyorum. Yani ben Allahi bu sekilde algiliyorum…. Ucsuz bucaksiz veya sinirsiz tek….. bu konuyu Ahmed Huluside cok klas sekilde anlatmisti. ------------------------ Diger husu ise Insalar icin cizilen DIN… Bu olay kanatimce Allahi tarif etmekten cok daha basit… Cünkü benim anladigima göre, Allah katindaki tüm Semavi DINLERin temeli aynidir… Yani Orijinal Haliyle HZ. Isa Vahyiisi, HZ. Muhammed Vahyiisi veya diger Resüllerin Vahyiileri aynidir, yani ayni kaynaktandirlar. O yüzdendirki, HZ. Musaya inan ilk 10 kanunlar, yani die 10 Gebote, dahlen gecerlidirler ve hic bir zaman gecerliliklerini kaybetmeyeceklardirde… Cünkü evrensel, veya zaman üstü olan bu degerler, Allah katinda her zaman gecerli olacaktir, cünkü Allah’in sisteminde degisiklik olmaz sözü bunun kaniti ve yani zamandada Kuranin Sünnet kavraminin aciklamasi (Fetih 23) Kuranin bazi Ayetlerinde mesela HZ. Süleyman yada HZ. Ibrahim Müslümandi kelimeleri geciyor… Eger Müslümanlik önceden yoktuysa hangi DINdi onlarikisi…. Demekki, tüm DInler birdir, birbirlerini tamamlayici olarak inmislerdir ve esasiyla hepside Islamdir… ve tüm DINlerin Vahyiileri gecerlidir… Ehli-Kitap diyor Kuran.. yani gercek Kitap anlaminda kullaniyor…. demekki hükmü falan filan kalkma olayi yok.. yani simdi Musanin 10 kanunlari gecerli degilmi ??? Was für eine Schwachsinige Vorstellung. Tüm DInler birdir, birbirlerinine ilave olrak inmislerdir, hepsinin kaynagi aynidir ve su aniyle tüm Vahyiiler gecerlidir, eger bir sonraki Vayhyiide o hükümler yenide düzenlenip tasarlanmissa… Bu bakis acisindan Müslümanlikta gecerlidir, Hiristiyanlikta gecerlidir, Musevilikte gecerlidir… tabaiki her ücüde ESASIYLA…. Yani su anki piyasada döne halleriyle degil… O yüzden Kurani Kerimin Bakara Suresi 62 ve Maide Suresi 69 a söyle söyleniyor Bakara 62 Süphe yok ki, iman edenler, yahudiler, hiristiyanlar ve sabiiler, bunlardan her kim Allah"a ve ahiret gününe gercekten iman eder ve salih amel islerse elbette Rabbleri katında bunların ecirleri (mükafatlari) vardir, bunlara bir korku yoktur, bunlar mahzun (üzgün) da olacak degillerdir. Maide 69 Muhakkak ki inananlar, yahudiler, sabiiler ve hiristiyanlardan kim Allah"a ve ahiret gününe iman eder ve güzel amel islerse, onlar icin bir korku yoktur, onlar mahzun (üzgün) da olmayacaklardir. Demekki her kim bu DInlerden herhangi birisine nmensup olup, Salih Amel.. yani hayirli isler, iyilikler yapar, Allaha ve Ahiret gününe inanirsa….. o kisilerin korkmasina gerek yoktur… onlar Allah katinda mükafatlandirilacaklardir… Dememki sadece Müslüman kelimesiyle, ne cennet nede insanlik kazaniliyor… Bir ilave daha… Ali-Imran 113-114 113 Hepsi bir degildirler. Kitap ehli icinde dogruluk üzere bulunan bir ümmet (topluluk) vardır ki, gecenin saatlerinde onlar secdeye kapanarak Allah"ın ayetlerini okurlar. 114- Allah"a ve ahiret gününe inanirlar, iyiligi emrederler, kötülükten vazgecirmeye calısirlar, hayir islerinde de birbirleriyle yarisirlar. İste onlar iyi insanlardandir. Demeki IYI insan olmak icin illa Müslüman kelimesini agzimizda sakiz yapmaya gerek yok…. Iyi insan evrensel olan insandir, yani iyilik yapan ve emreden insandir. Iyilik yapki iyi olasin ve sonuc olarak he kim iyilik yaparsa iyi insan olarak toplumda gecer… Bu Ayetlern gösteriyorski, Cehennem azabini en kisa sürede gecmenin yolu Allah inanmak, Ahiret gününe inanmak ve Salih Amel islemektir…. Burada Resüllerin simi gecmiyor… Resüllerde Cehennem serüvesninden gececektirler, onlarda hesap verecekti Allah katinda.. -------------------------- Bana göre Fazit Tüm insanlik Cehennem serüveninden gececektir. Ebedi azap, yani Cehennemde kalmak Allahin Rahmeniyetine yani Kuranin ruhuna aykiri. En cani kafirler bile, uzun süre azap cektikten sonra cennete girecektir. Cennete en kisa yoldan girmenin yolu, Semavi DINlerden gecer. Tevsiye olrak Kurandaki DINI söyleyebilirim, ama ayni anda temeliyle Hiristiyanlik ve Musevilikde insani kisa yoldan, yani fazla cehennem serüvenini yasmadan, cennete tasir Bilmem anlatabildimmi…. Olaylar cok net aslinda, ama kapasitem geregi ancak bu kadar anlatabildim Selamlar, Sevgiler Enis hierauf reagieren |
|
||||
![]() selam,
bakin size irticacilarin sevmedigi bir sarkinin sözlerini yaziyorum. bu sarkiyi muhsin yaziciogulu, erbakan, erdogan, tarikatcilar gibi tipler hic sevmez.....bende bilmiyordum ve ilginc buldum... "bugün bize bir pir geldi" sarkisinin sözleri: "eyvallah sahim eyvallah hak la ilaha illalah.....yezidler sehit etti imamlarin hepsini...." simdi bu sözlere karsi cikan "dinci" diye gecninen tipler, ve türbancilar acab niye karsilar? sözlere bakin...herhalde bu gercek islami ve dini sözcüklerden nefret ediyorlar... |
|
|||
![]() Bilmiyorum bu safii kermanji enigi niye böyle kasitli olarak Alevilere takiliyor? Asagilik duygusuna kapilmis olsa gerek. Benim annemde Alevi ve akrabalarimin bir kismi da Alevi. Ve sayet babamin tarafinin örfleri ve adetleri ne ise annemin tarafinin ki de öyle. Her ikisi de Türkmen asilli. Bu safii kermanji ve devlet istastiklerinde belge ile kayitli ve RESMEN pkk"li olan sahis, evli kadini bile kacirmaktan cekinmeyem sikhina nerde ise Allah diye tapmaktan utanmasa cekinmeyecek olan bir kemanji böyle kendini üstün bir varlik olarak görmeye calisiyor?
Dimi loo gurbaney? ;-)) |
|
|||
![]() Surdan gecerken bir selam veriyim dedim ;-))
|
|
|||
![]() ben begeniyorum... kaldiki en klas sah ben olurdum valla.... pähhhhh
|
|
||||
![]() İslâm’da yönetim nizamı kesinlikle cumhuriyet değildir. Zira Cumhuriyet düzeninde sistem, egemenliğin halka ait olduğu demokrasi fikri üzerine kurulmuştur. Buna göre, halkın bizzat kendisi yasama ve yönetim hakkının sahibidir. Halk, yöneticiyi seçme, azletme, anayasa ve kanun yapma ya da mevcut anayasa ve kanunları değiştirip kaldırma hakkına sahiptir.
Halbuki İslâmi yönetim nizamında İslâm akidesi ve şer"i hükümler nizamın temelini oluştururlar. Bu nedenle İslâmi yönetim sisteminde egemenlik halkın değil, şeriatındır. Ümmet ve Halife, yasama (kanun koyma) hakkına sahip değildir. Şeriat (kanun) koyan Allahu Teâla’dır. Halife"nin görevi ise ancak ve ancak Allah"ın Kitabından ve Rasulünün sünnetinden anayasa ve kanunlar için hüküm benimsemekten ibarettir. İslâmi yönetim sisteminde ümmet Halife"yi istediği zaman keyfi olarak azletme hakkına sahip değildir. Halifenin azlinin şartlarını koyan ve azleden şeriatın bizzat kendisidir. Ümmet ancak Halifeyi seçme hakkına sahiptir. Zira, İslâm yönetim ve yönetme yetkisini ümmete vermiştir. Cumhuriyet rejimi, başkanlık sistemi ile de temsil edilir. Bu yönetim şeklinde devlet başkanlığı ve başbakanlık yetkileri tek elde (Cumhurbaşkanında) toplanır, ayrıca bir başbakan bulunmaz. Tıpkı bugün Amerika"da olduğu gibi yönetim işi için Cumhurbaşkanına bağlı bakanlar bulunur. Cumhuriyet düzeni, parlamenter sistemle de temsil edilebilir. Bu tarz Cumhuriyetlerde ise bir Cumhurbaşkanı ve bakanlar kurulunu yöneten bir başbakan bulunur. Yönetim yetkisi başbakan ve bakanlar kurulundadır. Cumhurbaşkanını bu noktada bir yetkisi yoktur. Bugün Almanya ve Fransa’da uygulandığı gibi. Hilafet nizamında ise bakanlık kurumu yoktur. Yani, Halifenin yanında, kendilerine ait bazı uzmanlık alanları ve yetkilerinin devredildiği demokratik anlamdaki bakanlıklar söz konusu değildir. Hilafet sisteminde halifenin yardımcıları vardır. Bunlar, Hilafet işlerinin ve sorumluluklarının yerine getirilmesinde halifeye yardımcı olan vezirlerdir. Bunlar, "Tefviz vezirleri" ve "Tenfiz vezirleri" olmak üzere iki grup yardımcılardan oluşurlar. Halife yardımcıları ile ilişkilerini başbakan ya da yürütme organının başı sıfatıyla değil, bizzat devlet başkanı sıfatı çerçevesinde yürütür. Zira, Halifenin yanında kendilerine yetki devredilmiş bakanlar kurulu adı altında bir yönetim organı söz konusu değildir. Tüm yetkiler halifenin elindedir. Yardımcılar, şeriat çerçevesinde Halifeye verilen yetkilerin uygulanmasında yardımcı olurlar. Cumhuriyet sistemi, ister başkanlık sistemi, ister parlamenter sistem şeklinde uygulansın cumhurbaşkanı halk ve halkın temsilcileri karşısında sorumludur. Dolayısı ile, her iki durumda da halk ve temsilcilerinin Cumhurbaşkanını görevden alma yetkisi vardır. Zira, Cumhuriyet sisteminde egemenlik bizzat halkın kendisine aittir. Bu durum ise müminlerin hilafet sisteminden oldukça farklıdır. Her ne kadar Emirü"l mü"min, ümmet ve onun temsilcileri önünde sorumlu olsa ve onlarca muhasebe edilse de ümmet ve temsilcilerinin Halifeyi azletme yetkisi yoktur. Halife ancak görevden alınmasını gerektiren şeriata ters bir durum karşısında "Mezalim Mahkemesi"nin kararıyla azledilebilir. Cumhuriyet sisteminde ister başkanlık ister parlamenter demokrasi şeklinde tezahür etsin başkanlık görevi belli bir süre ile sınırlıdır ve bu süre aşılamaz. Halbuki Hilafet sisteminde halife için belli bir süre tahdit edilmez. Halife şeriatı uyguladığı sürece yönetici vasfına sahiptir. Yani, Halife yönetim işinde Allah"ın Kitabı ve Rasulullah"ın sünnetinden benimsediği hükümleri uyguladığı sürece -ki bu süre ne kadar uzun olursa olsun- Halifelik vasfına sahiptir. Ne zaman ki Halife şeriata karşı tavır alır, İslâm’ın hükümlerini uygulamaktan uzak düşerse Halifelik vasfı sona erer. Şeriata karşı tavrın süresi ister bir gün isterse bir ay olsun fark etmez hemen azli gerekir. Buraya kadar anlatılanlarla Hilafet sistemi ile Cumhuriyet sistemi, cumhurbaşkanı ile Halife arasındaki fark açıkça ortaya konulmuştur. Bu nedenle "İslâm nizamı, cumhuriyet nizamıdır" veya "İslâm cumhuriyeti" demek asla caiz değildir. Zira, gerek yönetim şekilleri gerekse öz itibari ile söz konusu farklılıklardan ve üzerine bina edildikleri fikri esaslar bakımından iki sistem arasındaki büyük farklılıklar çok açıktır. _________________ "Allah´in Indirdikleri ile Hükmetmiyenler Hainlerin, Zalimlerin, Kafirlerin ta kendileridir" (Maide 44, 45, 47) |
|
|||
![]() daha hayirlidir...
Cünkü hilafet tek kisi... yani Diktatörlük sistemi üzerine HZ. Muhammede tarafindan degil... insanlar tarafindan kurulmusdur.. Tek amaci ise, insanlari kölelestirmek ve Müridlestirmektir.... yani HALK GAHIL kalsinki bas kaldirmasin yada istedigimizi yaptiralim gibisinden... Böyle bir Sistemde bastaki Lafta Haci HOcalar , Slatanat sürer... Halk ise Cehalet icinde kavrulur ve Allahsiz olmaya baslarlar.... Cünkü yanlis bir seyi kabul edecegine, etmemesi onlar icin daha hayirlidirda ondan... Mesela Arap Alemi... hele hele Iran Alemiki, tam anlamiyla Safsata icerisindeler... cünkü onlarin Allahlari HZ. Muhammedin Allahi degil... onlar Allah yerine baska insanlari koymuslar... Mesela Humeyni usw... Trde ise HZ. erbakan bir aralar yarim Allah olmustu... 5 kisi onun elini ayagini yikayarak abdest aldiriyorlardi..... ------------------ Fazit des ganzen..... Begendiginiz veya begenmediginiz insanlarin hayat serüvenine bakin ve onlarin elde ettikleri itibara yada basarilara bakin. ve birde hayatlarini ne sekilde sona erdirdiklerine bakin... Eger kim huzurlu ve rahat bir sekilde hayat sürmüsse ve insanlik onu degerli insan olarak görüyorsa... o halde o kisi hayatinda basarili olmustur... Olay bu kadar basittir... Müslüman kelimesini idrak etmektir önemli olna.. yoksa agzinda sakiz etmisin neye yararki... ? HIC BIR SEYE |