| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
![]() |
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum |
Hilfe | Kalender | Heutige Beiträge | Suchen |
![]() |
|
Themen-Optionen | Thema durchsuchen |
|
|||
![]() ohne Text
|
|
|||
![]() Masal veya degil
ama DEMIS ! |
|
|||
![]() Peygamberimiz (s.a.s.), dünyaya hiç ehemmiyet vermezdi. Hz. Ömer (r.a.), bir gün Allah Resûlü"nün huzuruna girdi.
Efendimiz, yattigi hasirin üzerindeydi ve yüzünün bir tarafina hasir iz yapmisti. Odasinin bir yaninda islenmis bir deri, bir diger kösesinde de, içinde birkaç avuç arpa bulunan küçük bir torba vardi. Iste Allah Resûlü"nün odasinda bulunan esyalar bundan ibaretti. Hz. Ömer (r.a.), bu manzara karsisinda rikkate geldi ve agladi. Allah Resûlü niçin agladigini sorunca da Ömer (r.a): "Ya Resûlallah! su anda kisralar, krallar saraylarinda kus tüyünden yataklarinda yatarken, kâinat, yüzü suyu hürmetine yaratilmis olan Sen, sadece kuru bir hasir üstünde yatiyorsun ve o hasir, Senin yüzünde iz birakiyor. Gördüklerim beni aglatti." cevabini verir. Bunun üzerine Allah Resûlü, Ömer"e (r.a.) su karsilikta bulunur: "Istemez misin ya Ömer, dünya onlarin, âhiret de bizim olsun." (Buharî, "Tefsir", 21) Baska bir rivâyette ise Efendimiz söyle buyururlar: "Dünya ile benim ne alâkam olabilir? Ben bir yolcu gibiyim, bir agaç altinda gölgelenip, sonra da orayi terkederek yoluna devam eden bir yolcu." (Tirmizî, "Zühd", 44; Ibn Mâce, "Zühd", 3) ============================== Alpi abi inanmak veya inanmamak senin elinde...! Ama Hz. bunu söyleyince yüce Peygamber durum äyöe olmasaydi ona ITIRAZ ederdi degilmi ? Velhasil vel kelam böylede olmasa RESÜLE hürmet ve saygida sanirim birsey söylememe gerek yok ! |
|
|||
![]() Bir aralar zannediyorum Cennet ve cehennem olayini tartismistik....
Bu hususta Ayetleri sormustu Keiro kardesimiz... Bu konuya yien müfessirlein su an en büyügü olan Süleyman Hoica aciklama getimis... Zümer: 59/53 "De ki: Ey nefislerine karşı aşırı giden kullarım, Allah"ın rahmetinden umut kesmeyin. Allah bütün günahları bağışlar. Çünkü O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir". Bu ayette günahkâr kullara, Allah"ın rahmetinden umut kesmemeleri, Allah"ın bütün günahları bağışlayacağı, O"nun gafur ve rahîm olduğu bildirilmektedir. Ve buna ilave olarak Bakara 62, Maide 69... ve benzeri Ayetleri söyleyebiliriz... Her zaman dedigim gibi olay Kuranin RUHANIYETINI anlamak ve kavramaktir... Link <a href="redirect.jsp?url=http://www.gazetevatan.com/cat/sates.asp?kid=29" target="_blank">http://www.gazetevatan.com/cat/sates.asp?kid=29</a> |
|
|||
![]() geldi...
Simdi dünyada o kadar sakal varki... hepsini bir araya toplasan... bin tane Resül cikar onlardan.... Cogu sahtedir... belki aralarinda 1 tane dogru olani cikabilir... ama kim bilecekki ????? Kutsiyeti Islam önderinin bir parcasi oldugu icin saygi duyariz... yoksa sadece Allahtir kutsal olan ve insanda kutsaldir... mecaz anlamda kainatta yani evrende bulunan her sey kutsaldir.. her seyin yeri ve bir görevi vardir |
|
||||
![]() kardesim isinsu, türkce klavus icin memnun kalirim, devamli örenmege niyetliyin...musevi sana daha hos`sa, buyrun.
Gösteris sirke dogru bir yolculuk, benden uzak bil, Allah korusun, cehenneme dogru... Kusursuz kul varmi??? Sei nicht so streng mit mir-)))wie ist es inhaltlich??? Ich bin ein gedeutschter Türke, dafür aber genetisch kein getürkter Türke...habe Nachsicht und verzeih mir bitte-))) |
|
||||
![]() MÜSLÜMANLAR ÜZERİNDE KAFİRLERİN HEGEMONYASININ OLMASI HELAL DEĞİLDİR
İslâm ümmeti, kendisi efendidir. Kararının kaynağı ve işinin zamanına hükmeden kendisidir. Onun üzerinde başka birisi için bir otorite yoktur. İslâm ümmeti dünyada 13 asra yakın devletlerarası konuma hakim, dünya siyasetini belirleyen birinci devlet idi. Bugün, Hilâfet"in güneşinin batmasından sonra, azgın kafirler için bir fırsatı ganimet oldu. Ümmetin kararları, o azgın kafirlerin ellerine geçti, siyaseti onlara tâbi oldu, ekonomisi onlara bağlandı, silahları onlara bağlı kaldı, efendiliği onların ayakları altında kaldı, serveti onlara ganimet oldu. Halbuki Allahu Teâla, bütün bunları müslümanlara haram kılmıştır, şöyle demiştir: "Allah kafirler için mü"minler üzerinde asla bir yol kılmaz." (Nisa: 141) |
|
||||
![]() >-"Hayrunnisa, bu aksam benim evimde "cagri" filmini izlemeye >ne dersin? Cola Turka ve saray krakerlerim de var..." > >(*)
>Abdullah: >-"Fatma bu geceki ilahi konserine iki biletim var, gidelim mi?" >Fatma: >-"Hayirlisi olsun Abdullah..." > >(*) >(*) >-"Bir huri kadar güzel gözlerin var Gülbenaz..." >-"Deme öyle Müttalip, bi fena oluyorum..." >-"Derim valla, 3. karimdan bile güzelsin..." >-"Ayy cok utandim..." > >(*) >-"Hayrunisagül, ben ciddi bir iliski düsünüyorum, evlenmelik, >söyle sen ne dersin?" >-"Allah derim Abdülkerem!" >-"Elhamdülillah." > >(*) >-"Seni begendim, kendime müstakbel zevce olarak sectim, >yarin aksam hazirlan da gülhane"de gezelim, birbirimizi taniyalim...." -"Ay bilmem ki... Kikir kikir... Bi gören olur ikimizi basbasa.... Yok. basbasa degil, benim iki hatun da gelecek. hem hava >almis olurlar." >-"Anladim ben seni." > >(*) >-"Her sabah ezaninda uyandigimda aklima siz geliyorsunuz. Keske >5 vakit birlikte olsak..." > >(*) >-"Allah seni inandirsin, son kirdigim cevizin bir yarisinda Allah, diger yarisinda Feraye yaziyordu..." >-"Oyle mi Nazim?" >-"Evet askim, billahi ya..." >-"Valla bu iste sanki bi ugursuzluk var ama peki Nazim." >-"Askim! Ferayem! Ha?!? Evet, sanki..." > >(*) >-"Birer hurma yeseydik beraber?" > >(*) >-"Allahin izni peygamberin kavli ile benle cikar misin Kevsersu?" -"Tabii Mücahitcan neden olmasin?" >-"Hadi gel öyleyse, Yeni Cami"de güvercinleri yemlemeye gidelim." -"Tamam, sonra da Eyüp Sultan"a romansimiz daim olsun diye dua >etmeye gidelim Mücahitcan." > > |
|
||||
![]() Memleketimizde birçok camide Hz. Peygamber s.a.v.’e ait sakal-ı şerifler bulunuyor. Mübarek günlerde bunlar ziyaret ediliyor. Müminler, o mübarek Peygamber’den bir hatırayı gözleriyle görmenin vecd ve huşusu ile doluyorlar. Diğer tarafta ise bir tartışma: Bu sakal-ı şerifler ve diğer kutsal emanetler gerçekten Peygamberimiz’e mi ait?
“Niye bir başka İslâm ülkesinde değil de Türkiye’de?” denilebilir. Fakat Peygamber s.a.v. Efendimiz’in hırkalarının, sancağının, kılıçlarının, yayının; dört büyük halifenin kılıçlarının; Hz. Musa a.s.’ın asasının, Hz. İbrahim a.s.’ın tenceresinin, Topkapı Sarayı Mukaddes Emanetler Dairesi’nde muhafaza ediliyor olması, mübarek saç tellerinin de Türkiye’de bulunmasını makul ve mantıklı kılmaz mı? Bildiğimiz kadarıyla dünyanın hiçbir yerinde Peygamberimiz’e ait olduğu iddia edilen başkaca bir mukaddes emanet yok. |