Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
  #1  
Alt 18.03.2009, 16:52
Benutzerbild von kalpsiizz
kalpsiizz kalpsiizz ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 679
Frage 18 Mart Çanakkale Zaferi Tarihteki ve Ulusal Yaşantımızdaki Yeri

Çanakkale Savaşı yalnız bizim tarihimizin değil yakın dünya tarihinin en önemli savaşlarından biridir. Çanakkale Boğazı'nı savaş gemileriyle zorlayarak aşma, böylece İstanbul'a kavuşma isteği Avrupa büyük devletlerinin öteden beri özlemidir.

1914 yılında I. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla İtilaf devletleri bu isteklerini gerçekleştirme fırsatının doğduğuna inandılar. Bu inançla İngiltere ve Fransa işbirliği yaparak 3 Kasım 1914 günü alacakaranlıkta Bozcaada'dan Boğaz'ın ağzına doğru yaklaştılar. Buradan istihkamlarımıza doğru ateş açtılar, İngilizler Seddülbahir ve Ertuğrul tabyalarını, Fransızlar da Anadolu yakasında Kumkale ve Orhaniye tabyalarını havan topu ile dövdüler. Cephaneliğimize isabet eden top mermisiyle on bir ton barut havaya uçtu, subay ve erlerimiz şehit düştü, İngiliz Donanma Komutanı Amiral Carden Çanakkale önlerinde gösteriler yaptı, düşman denizaltıları boğazı geçmeye kalktılar.

24 Kasım 1914 günü bir Fransız denizaltısı Boğaz sularında görüldü. bu denizaltıyı gören topçularımız düşman üstüne ateş yağdırmaya başladı. 2 Aralık günü İngiliz denizaltısı da bir deneme yaptı. Derinden engelleri aşarak Boğaz'a girdi. Yediyüzelli metre ilerde bulunan Mesudiye zırhlısına torpil atarak bu gemimizi batırdı. Zırhlımızda bulunan subaylardan on'u ve erlerimizden yirmi dördü şehit düştü.

19 Şubat 1915 günü düşman savaş gemileri öğleye kadar uzun menzilli bir bombardımana girişti. Boğaz'a iyice sokuldular. Tabyalarımız akşama doğru düşman savaş gemilerine karşılık verdi. Ertuğrul ve Orhaniye tabyalarından atılan ateş karşısında düşman oldukça bocaladı.

İtilaf devletleri gemileri diledikleri gibi ilerleyemiyor, amaçlarına ulaşamıyordu. Lodos fırtınasını başarısızlıklarının nedeni olarak görüyorlardı. Havalar düzelince yeni saldırılar düzenlendi. Yine sonuç alınamayınca düşman gemilerine komuta eden Amiral Carden görevden alındı. Yerine 17 Mart 1915 günü Robeck atandı. Yeni komutan 18 Mart 1915 günü donan*mayla Boğaz'a saldıracağını, yakında İstanbul'da olacağını Londra'ya bildirdi.

Bu arada Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanı Albay Cevat Çobanlı 17/18 Mart gecesi boğaz'a mayın hattı döşenmesi emrini verdi. Aldığı emir gereği Binbaşı Nazmi Bey Nusret Mayın gemisi ile o gece yirmi altı mayın, Boğaz'a on birinci hat olarak döşendi. Boğaz'daki mayın sayısı on bir hat olarak 400'ü aşmıştı.

18 Mart 1915: İngiliz ve Fransız savaş gemilerinden oluşan, o dönemin en büyük deniz gücü, üç filo olarak sabahleyin Çanakkale Boğazı'na girdi. Bu donanmanın ilk grubunu oluşturan filoda, İngilizlerin Queen Elizabeth zırhlısı ile İnflexible, Lord Nelson ve Agamemnon savaş gemileri bulunuyordu.

İkinci grupta İngiliz Kalyon Kaptanı komutasında Ocean, İrresistible, Wengeance Majestic gibi savaş gemileri yer almıştı. Üçüncü filo ise Prince, Bouvet, Suffren gibi Fransız savaş gemilerinden oluşuyordu.

İngilizler ve Fransızlar zayıf Türk savunmasını kolayca susturarak Boğaz'ı kolayca geçebileceklerim umuyorlardı. Bu umut ve güvenle 18 Mart 1915 günü düşman savaş gemileri şiddetli bir ateşe başladılar. Rumeli Mecidiyesiyle merkez bataryaları şiddetli bir ateşe tutuldu. Boğazdaki düşman gemileri Hamidiye istihkamlarına yüklendi. Bunu gören Dardanos bataryaları ateşi üzerlerine çekmeye çalıştı. Az sonra, tüm gemiler, Dardanos'a saldırdı. Dardanos tabyamız saldırılara şiddetle karşı koydu. Bu arada Mesudiye tabyası da ateşe başlamıştı. Mesudiye üzerine ateş açılınca Hamidiye onun yardımına koştu. Bu arada kıyı bataryalarımız düşman üstüne ateş yağdırmaya başladılar. Bunalan düşman kaçmak isterken topçu atışlarıyla karşılaşıyordu. Düşman gemilerine göz açtırılmıyordu. Karşılıklı bu korkunç bombardıman bir saat kadar sürdü. Bu karşılıklı bombardımanı bir yabancı yazar şöyle anlatıyor:

«İnsan manzarayı gözlerinin önünde canlandırabilir. Kaleler, toz duman bulutları içinde kaybolmuşlarda Yıkıntıların arasından arada bir alevler yükseliyordu. Gemiler, çevrelerinde fışkıran sayısız su sütun*ları arasında yavaş yavaş hareket ediyorlar, bazen duman ve serpintiler arasında iyice görünmez oluyorlardı. Tepelerden ateş eden havan toplarının alevleri görülüyor, ağır toplar yer sarsıntıları gibi gümbürdüyordu.»

Bombardıman sırasında Türk tabya ve bataryaları büyük zarar görmüştü. Amiral Robeck Fransız gemilerini geri çekerek İngiliz savaş gemilerini ileri sürdü. Tam bu sırada müthiş patlamalar oldu. Bouvet ve Suffren savaş gemileri mayına çarparak sarsıldılar, manevra kabiliyetini kaybettiler. Bir gece önce Nusret mayın gemisinin döşediği mayınlar görevlerini yapmışlardı. Boğazın berrak sulan üzerinde bir dev gibi yatan Bouvet ve Suffren'e tarihi Hamidiye bataryamızın keskin nişancıları ateş açtılar. Çanakkale Geçilmez kitabının yazarı Alan Moorehead olayı şöyle anlatıyor.

«Saat 13.45'de Suffren'in az gerisindeki Bouvet müthiş bir patla*mayla sarsıldı. Güverteden göğe kesif bir duman yükseldi. Gittikçe hızlanarak yana yattı, devrilip gözden kayboldu. Olayı görenlerden birinin ifadesine göre «Bir tabak, suda nasıl kayıp giderse o da öylece kayıp gitti.»

Türk tabyaları, Boğaz'ı geçmeye çalışan düşman gemilerine durmadan ateş ettiler. Bu arada düşman Boğazdaki mayınları temizlemek için mayın tarayıcılarını boğaza soktu. Tabyalarımız mayın tarayıcılarına ateş açtılar. Açılan ateş yağmur gibi yağmaya başlayınca düşmanlar panik içinde kaçtılar. Bu arada düşman savaş gemilerinden İnflexible, İrressitible büyük hasar gördü. Batanlar oldu. Daha sonra Queen Elisabeth ve Agamemnon yaralandı. İtilaf devletleri Çanakkale Boğazı'nı denizden aşamadılar. Büyük kayıplar vererek: Çanakkale Boğazı'nın geçilemeyeceğini öğrendiler.

İtilaf devletleri Çanakkale Boğazı'nın savaş gemileri ile aşamayınca bu kez çıkarma yapmayı planladılar. Artık Çanakkale kara savaşları başlı*yordu. Kara savaşında düşmanın nereden çıkarma yapabileceği tartışıldı. Mustafa Kemal Kabatepe ve Seddülbahir'den, Alman komutan Von Sanders ise Bolayır ve Anadolu yakasından çıkarma yapılabileceği görüşündeydi. Alman komutanı Von Sanders'in görüşü ağır bastı, ve askerler o yöreye yerleştirildi.

Düşman güçleri 25 Nisan 1918 sabahı Mustafa Kemal'in düşündüğü noktadan saldırdı. 19. Tümen Komutanı Mustafa Kemal Kocaçimen'de Conkbayır'da, savaştı. Cephanesi biten askerlere:

— Süngü tak emrini verdi. Daha sonra ;
— «Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir» dedi. Tarihin bu en büyük siper savaşı başlamıştı. Siperler arası uzaklık sekiz on metre kadardı. Türk siperlerinden hiçbir asker ayrılmıyordu. Şehit düşenlerin yeri hemen dolduruluyordu. Her adım başına bir mermi düşüyor; toprak adeta tüterek kaynıyordu. Düşman dalgalar halinde Conkbayır'a doğru ilerliyordu. Bu arada Mustafa Kemal, Anafartalar Grup Komutanlığına atandı. Anafartalar Savaşı'nda düşmanın attığı şarapnel misketi Mustafa Kemal'in göğsüne isabet etti. Ancak cebindeki saate çarptığından bir şey olmadı.

Kısa sürede Türk ordusu her yerde büyük başarılar kazandı. Düşman şaşkına döndü, bozguna uğradı. Çanakkale kara savaşlarının en önemli cepheleri; Kumkale, Beşike, Bolayır, Seddülbahir, Anbumu, Kabatepe, Conkbayırı ve Anafartalar'dır. 19 - 20 Aralıkta Anafartalar ve Arıburnu cephesi, 8 - 9 Ocak'ta Seddülbahir düşmanlar tarafından boşaltıldı. Böylece 1915 baharında parlak umutlarla karaya ayak basan birleşik düşman ordusu 1916 kışında bozguna uğrayarak çekip gitti.

Çanakkale savaşlarında 250 binin üzerinde askerimiz şehit düştü. Düşman kayıpları ise bu rakamın üstündedir.

Çanakkale savaşlarının unutulmaz kahramanı, Anafartalar Grup Komutanı Mustafa Kemal'in başarısı ilerde başlayacak Ulusal Kurtuluş Savaşı'mızın kaynağı oldu.

Bağımsızlığımızı savunmak, yurt topraklarımızı korumak için yapılan savaşlar kutsaldır. Çanakkale, Ulusal Kurtuluş Savaşımız kutsal destan savaşlara birer örnektir.
  #2  
Alt 18.03.2009, 16:54
Benutzerbild von kalpsiizz
kalpsiizz kalpsiizz ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 679
Standard

Tüm şehitlerimizin mekanı cennet olsun...

Şehitlerimiz canla başa bu memleketi bizlere emanet etmiştir. bizde gençlik olarak bu vatanı bu toprağı canla başka korumalıyız. şehitlerimize şükranlarımızı sunuyorum. onlara layık bir Türk genci olmak için çalışıyoruz
  #3  
Alt 29.03.2009, 13:46
GoerenBilir
 
Beiträge: n/a
Standard Gercekten öylme mi kalpsiz

Zitat:
Zitat von kalpsiizz Beitrag anzeigen
Tüm şehitlerimizin mekanı cennet olsun...

Şehitlerimiz canla başa bu memleketi bizlere emanet etmiştir. bizde gençlik olarak bu vatanı bu toprağı canla başka korumalıyız. şehitlerimize şükranlarımızı sunuyorum. onlara layık bir Türk genci olmak için çalışıyoruz
Calisipta ne yapiyoruz? Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti kurduktan sonra nutukta da yazili belge olarak tutulmustur sunlari söylemisti. Askeri savasi kazandik. Simdi daha bir zor savasi kazanmak zorundayiz. Bu savas cehalete karsi, geri kalmisliga karsi vesaire. Bu savasta ne kadar ilerleyebildik? Gönül isterdi ki bu savasi da kazanalim. 85'lik Hüseyin Üzmez'ler 14 kiza tecavüz edebiliyorlarsa ve doktolar gelipte kizda ruhsal bozukluk yoktur diye rapor yazabiliyorlarsa, daha yapilacak cok is var.

Yoksa yil 1919' Anarfartalar surda, Gelibolu burda bunlar bizim basarimiz degil. Basaranlarinda kemiklerini sizlatmayalim.
  #4  
Alt 29.03.2009, 13:48
GoerenBilir
 
Beiträge: n/a
Standard

Zitat:
Zitat von deniz1008 Beitrag anzeigen
in deutschland kümmert.

es ist doch ein witz das unsere auslandstürken permanent für die heimat bemühen während die heimat für seine auslandsktürken sich nicht bemüht.

tsss*
Simdiki hükemetle bu isler biraz zor gibi. Onlar Filistinli kardeslerinin dertlerine derman olmaya calisiyorlar. Nelererine gerek Türk asilli insanlarinin Avrupa ve diger dünya bölgelerindeki dertleri. Aci ama gercek
  #5  
Alt 29.03.2009, 19:49
Benutzerbild von kalpsiizz
kalpsiizz kalpsiizz ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 679
Standard

Ben ne edeyim abi..
  #6  
Alt 29.03.2009, 20:28
GoerenBilir
 
Beiträge: n/a
Standard

Zitat:
Zitat von kalpsiizz Beitrag anzeigen
Ben ne edeyim abi..
Sende haklisin, ama toplum adam olmaz bireyler adim olur. Bak Sana Atatürk'ten bir sey aktariyorum buruya:

Beni anlamak demek mutlaka yüzümü görmek demek degildir. benim fikirlerimi, benim duygularimi anliyorsaniz ve hissediyorsanız, bu kafidir!

Mustafa Kemal Atatürk (1881--......)

Sende bir Atatürk'sün onu anlayip ve o'nun davranislarini gelisitirip günümüzde uygularsan cok sey basarirsin kalpsiz.
  #7  
Alt 29.03.2009, 20:52
Benutzerbild von kalpsiizz
kalpsiizz kalpsiizz ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 679
Standard

herkes ATATÜRKÜN üstünde prip yapmaya alışmış hobi edinmiş artık , biz ne desek fayda etmez al şu seçime bak ampül kafalilar heryerde neredeyse lider !! tuncelide millete beyaz eşya dagıtan oy dilenen üst lerden ne beklersin, sonra cıkarlar Atatürkümüz ün yapmış oldugu dile getirmiş oldugu tüm şeylerden kendilerine malzeme yaparlar oy isterler bu üstlerin hiç biri ne atatürkçü nede milliyetçi hepsi çıkarcı ve amerika yalakası ! işde ben ne edeyim cevapda bunu demek istedim ....
  #8  
Alt 29.03.2009, 20:56
GoerenBilir
 
Beiträge: n/a
Standard Rahat Bırakın Benı

Zitat:
Zitat von kalpsiizz Beitrag anzeigen
herkes ATATÜRKÜN üstünde prip yapmaya alışmış hobi edinmiş artık , biz ne desek fayda etmez al şu seçime bak ampül kafalilar heryerde neredeyse lider !! tuncelide millete beyaz eşya dagıtan oy dilenen üst lerden ne beklersin, sonra cıkarlar Atatürkümüz ün yapmış oldugu dile getirmiş oldugu tüm şeylerden kendilerine malzeme yaparlar oy isterler bu üstlerin hiç biri ne atatürkçü nede milliyetçi hepsi çıkarcı ve amerika yalakası ! işde ben ne edeyim cevapda bunu demek istedim ....
Malesef isyan etmekte haklsin kalpsiz. Her tarafta Atatürk büstleri var göstermelikten herkes Atatürkcü kesiliyor ama gizlice de Atatürk ilke ve devrimlerinin icleri oyuluyor ve karsi devrim yapiliyor. Ama su da kesin ki bunu basaramayacaklar.

Benim duygularima tercüme olan bir siiri buruya aktariyorum:

Yıkın Heykellerimi



Ey milletim
Ben Mustafa Kemal'im
Cagin gerisinde kaldiysa düsüncelerim
Hala en hakiki mürsit degilse ilim
Kurusun damagim dilim
Özür dilerim

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Özgürlük hala
En yüce deger
Degilse eger
Prangali kalsin diyorsaniz köleler

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Yoksa cagdas medeniyetin bir anlami
Ortacaga tasimak istiyorsaniz zamani
Bas taci edebiliyorsaniz
Sanatin icine tüküren adami

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Yetmediyse acisi siddetin savasin
Anlami kalmadiysa
Yurtta sulh dünyada barisin
Eger varsa ödülü silahlanmayla yarisin

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Özlediyseniz fesi peceyi
Aydinliga yegliyorsaniz kara geceyi
Hala medet umuyorsaniz
Sihtan seyhten dervisten
Sifa buluyorsaniz
Muskadan üfürükcüden

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Esit olmasin diyorsaniz kadinla erkek
Karacarsafa girsin diyorsaniz
Yobazin gazabindan ürkerek
Diyorsaniz ki okumasin
Kadinimiz kizimiz
Budur bizim alin yazimiz

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Fazla geldiyse size
Hürriyet cumhuriyet
Özlemini cekiyorsaniz
Saltanatin sultanin
Hala önemini anlayamadiysaniz
Millet olmanin
Kul olun
Ümmet kalin
Fetvasini bekleyin seyhül islamin
Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi
RAHAT BIRAKIN BENI

Geändert von GoerenBilir (29.03.2009 um 21:00 Uhr).
  #9  
Alt 29.03.2009, 21:09
Benutzerbild von kalpsiizz
kalpsiizz kalpsiizz ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 679
Standard

Şiir zaten herşeyi anlatmış * ATATÜRK*ün bir lafi daha var ," Beni Türk hekimlerine emanet edin " ordan ne çıkarırsanız artık ! biz kimlere emanet ediyoruz ülkemizi..
  #10  
Alt 29.03.2009, 21:23
GoerenBilir
 
Beiträge: n/a
Standard

Zitat:
Zitat von kalpsiizz Beitrag anzeigen
Şiir zaten herşeyi anlatmış * ATATÜRK*ün bir lafi daha var ," Beni Türk hekimlerine emanet edin " ordan ne çıkarırsanız artık ! biz kimlere emanet ediyoruz ülkemizi..
Haklisin kalpsiz malesef durumlar hicte ic acici degil ama genede umudu kesme yurdundan. Günün en karanlik vakti safaga en yakin olani derler. Gün dogmadan neler dogarmis. Belki simdi anliyorsun Aziz Nesin'e niye hak verdigimi. Adamlar göz göre göre keriz yurduna konuluyor bir de bu yetmezmis gibi bu dalkavuklara secimlerde oylarini vererek prim yaptiriyorlar. Daha alinacak cok yol var. Bunlarin karsisina cikmak istiyorsak eger en güclü silahlarini pazifize etmemiz lazim. Din iman bunlardan degil Allah'tan sorulur. Karsilarina cikip sarap icesim geliyorda neyse...
Genclige Vazife'de Atatük'ün dahil haric düsman dedikleri kesim bunlar iste. Kestane biyikli, gümüs yüzüklü 4 karili son model merdecesleri kiclarinin altindan eksik olmayan sözüm ona dünya malinda gözü olmayan haci bumbalalar...
Antwort


Themen-Optionen Thema durchsuchen
Thema durchsuchen:

Erweiterte Suche

Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu