| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
![]() |
#1
|
||||
|
||||
![]() MEHMET TANRIVERDİ ve YAZILARI
gelişmiş ve gelişmekte olan dünya ülkelerinde, insanlar siyasetle ilgilenmiyor gibi görünürler.. sanırsınız ki hiç kimse bi halt bilmiyor! o yüzden ilgilenmiyor.. seçimlere 2-3 gün kala bir hareketlilik başlıyor.. neden ! çünkü insanların uğraşması gereken çok daha önemli işleri var.. siyasilerin birçoğunu sevmeseler dahi, onlara karşı bir güvenleri var.. o yüzden gönül rahatlığıyla işleri, güçleri ile ilgilenmeye devam ediyorlar.. fakat herkes bilgili, herkesin siyasetle alakalı bir fikri var.. doğruyu, yanlışı; eksiyi, artıyı sonuna kadar biliyorlar.. ve onların siyasileri de zaten seçim meydanlarında birbirlerini yemiyorlar.. A lideri çıkıp vaatlerini anlatıyor, B lideri çıkıp vaatlerini anlatıyor, tv programlarında seviyeli tartışmalara, açık oturumlara katılıyorlar, halkın gözüne hangisi girerse, halk oyunu o lidere veriyor.. ülkemizde ki durum! herkes siyasetle ilgileniyor, kimse siyasetle alakalı bir şey bilmiyor, herkes bildiğini iddia ediyor, savundukları düşünceyi çürütsen bile, ‘yeseler de Müslüman gardaşım bu adamlar’ diyor.. senin de elini kolunu bağlıyor! yani aslında bağlayamıyor ama sen acıyorsun böyle düşünen insana ve Allah’a havale ediyorsun… seçim meydanları ! zaten hepiniz biliyorsunuz izliyorsunuz düzeysiz siyaseti.. ve bu siyasetin, söylemlerin sahiplerini.. konuşmaya bile gerek yok.. gelişmiş dünya ülkelerinin aksine, Türkiye’de aylar öncesinden insanlar başlar kulis yapmaya! neden, çünkü aslında bi halt bilmiyordur ve bu sebepten dolayı, biliyormuş havalarıyla egosunu tatmin ediyordur.. oysa kıçına alacak donu yoktur! ama peşinde koştuğu liderin villaları, cipleri, gemileri bile vardır… fakat o garibanında çevresine atacağı bir hava vardır!! mesela, tutturmuşlar chp genel başkanından için ‘ssk’yı batırdı’ şimdi halk zaten kulaktan dolma bilgilere bayıldığı için, sen ne söylersen ona inanacak.. bi kere din-iman-kuran naraları attın ya! artık sen nedersen o! kul hakkı yesen de Müslüman bir lidersin! yalan söylesen de öylesin, insanların gözleri önünde iki yüzlülük yapsan da sen Müslüman bir lidersin.. insanlar bana inanacak değil ya! sana inanacak elbet.. ben yinede yazayım içimde kalmasın, insanlar neye, kime inanırsa inansın umrumda da değil bundan sonra.. ülkenin şimdiki hali, bir tecavüz mağduruna ‘zevk aldın mı’ diye sormaya benziyor! ama tek bir farkla, o mağdur bu soruya ‘evet aldım’ demez.. fakat bu ülke halkının bu soruya verdiği yanıt ‘evet aldık’ oluyor… kılıçdaroğlu 1998 yılında ssk genel müdürlüğü görevinden ayrılmıştır.. kılıçdaroğlu’nun müdürlüğünde, sosyal güvenlik açığı bütçenin %7 sini oluşturuyordu.. milli gelirin de %2 sini oluşturuyordu.. 2009 yılına gelindiğinde (akp hükümeti 7 yıldır görevde) sosyal güvenlik açığı milli gelirin %5.1 ini oluşturuyor! 1998 yılında açık 1,4 milyat tl iken, 2009 yılında 47,7 milyar tl olmuştur.. alttakini üsttekine bölerseniz 30 katı olduğunu göreceksiniz.. yıl 2011, bu yıl bütçeden sgk ya ayrılan ödenek tam 58,9 milyar tl! yani milli gelirin %5,4 ü.. kılıçdaroğlu’nun müdürlüğü döneminden kat kat fazlası.. peki başbakanın söylemlerine baktığınızda, ‘ssk’yı batırdı’ lafını hiç düşürmüyor ağzından.. şimdi utanıp susması gereken bir başbakan var ortada! o dönem ssk genel müdürüyken kendisi sadece bir bürokrat değil miydi bu adam! kime karşı sorumluydu! ‘sağlık bakanlığına’ peki bu ülkede gidişattan ne zamandan beri bakanlar yerine bürokratlar sorumlu tutuluyor! şimdiye baktığımızda 9 yıldır ülkeyi yöneten bir hükümet var.. ve kılıçdaroğlu ssk sına bakarak tam 30 kat ssk nın zarar etmesine neden olan bir akp hükümeti var! oysa ne güzelde söylemişti geçenlerde hükümetin akp’li çalışma ve sosyal güvenlik bakanı ‘bürokratlar sorumlu tutulmamalıdır’ diye! kısaca kılıçdaroğlu döneminde ki sgk açığı olan 2milyar tl ye ‘ssk yı batırdı’ diyenler; 9 yıllık akp hükümetinde açığı tam 28 milyar 706 milyon tl olan sgk için neden ‘akp sgk yı batırdı’ demiyorlar!! açığın oluşmasında, genel müdürler değil, hükümet sorumludur.. benim burada taraf tuttuğumu düşünenler yanılırlar.. bu bilgiler türk istatistik kurumunun verileridir.. isteyenler devletin resmi sitesi olan ve istatistikleri tutan bu siteye göz atabilirler.. kısaca burada anlatmak istediğim, meydanlarda halkın bu söylemlere inanması.. oysa araştırmacı bir toplum olsak ve kendi menfaatlerimizi düşünsek, koyun gibi her halta alkış tutmayız, bi parça sorgulayıcı bir toplum olup, daha sağlıklı kararlar veririz.. MEHMET TANRIVERDİ 14 MAYIS 2010 |
#2
|
||||
|
||||
![]() Kılıçdaroğlu SSK’nın başında 1992′den 1999′a kadar genel müdür olarak görev yapmış.
1992 yılına kadar zarar etmeyen Sosyal Sigortalar Kurumu, Kemal Kılıçdaroğlu ile 7 yıl boyunca her sene zarar etmiş. Bu yıllarda ortaya çıkan yolsuzlukar, hırsızlıklar cabası. %350 zarar ettirdiği devlet kurumu için SSK’nın zarar etmesinin arkasında devletin ve kanunların olduğunu belirtiyor. SSK yolsuzluğunda DGM'de yargılanmaktan Kılıçdaroğlu'nu Rahşan Affı kurtardı Soruşturmayı yürüten DGM savcısı, soruşturma kapsamında Kılıçdaroğlu’nun görüşünü aldı. Kılıçdaroğlu ve diğer SSK yöneticileri yargılanmaktan Rahşan affı sayesinde kurtuldu İHALESİZ SARF MALZEMESİ ALINDI Sarf malzemesi alımı, yani ameliyatlarda ve diğer tedavilerde kullanılan ürünlerin alımına ilişkin usulsüzlük, SSK’nın 1992 yılında ilaç şirketleri ile yaptığı protokol ile başlamış. Protokole göre, sarf malzemeleri ihalesiz olarak firmalardan alınıyordu. Bu uygulama ilk olarak SSK’da başladı. Ardından diğer sosyal güvenlik kurumlarına da yayıldı. Uygulama 2001 yılına kadar sürdü. Sosyal güvenlik kurumlarına ihalesiz olarak sarf malzemesi alımları ile ilgili inceleme sonucunda kurumda toplam 5 milyar dolarlık vurgun yapıldığının ortaya çıktı. 29 FİRMA YÖNETİCİSİ MAHKUM OLDU Soruşturma kapsamında 60’a yakın firma yöneticisi hakkında dava açıldı. Bunların 29’u mahkum oldu. Mahkum olanların 9’u da 4.5 yıl yatıp çıktı. Bir kısmının cezaları da ertelendi. Yani dosya kapanmış oldu. Zararın gerçekleştiği yıllarda SSK’da ve diğer sosyal güvenlik kurumlarında görevli olan bürokratlar hakkında dava açılamadı, 55. hükümet döneminde geriye dönük af çıktı. Rahşan affı olarak bilinen af. Bu af nedeniyle SSK yöneticileri soruşturma konusu yapılmadı. 1992-1999 yılları arasında SSK Genel Müdürlüğü görevini yürüten Kılıçdaroğlu da bu bürokratlar arasında bulunuyor. Savcı, Kılıçdaroğlu’nu soruşturma kapsamında çağırmış. Yolsuzluklarla ilgili bilgi almış. Af nedeniyle, Kılıçdaroğlu sanık yapılmadı. Dosyada Kılıçdaroğlu’nun anlatımları ‘ifade sahibi’ olarak yer aldı. İlaç şirketleri ile ihalesiz alım protokolü O dönem ihalesiz mal alımı için ilaç şirketleri ile protokol imzaladı, 22 dolardan ithal edilen bir stent devlete 2 bin 450 dolara satıldı. Bunun gibi birçok ürün, fahiş fiyatlarla ihalesiz devlete satıldı. Bir stentte 1000 kat artış olur mu? Zitat:
1998'de 1TL -> 4,3 Dolar'di 2009'da 1TL -> 0,63 Dolar'di 1998 yılında SSK açığı 6 Milyar Dolar idi 2009 yılında SSK açığı 27 Milyar Dolar idi. Yani 4.5 katı. 1998 yilinda SSK'linin gidebilecegi 306 hastane vardi 2009 yilinda SSK'linin gidebilecegi hastane sayisi 1244 idi. Yani 4 kati. 1998 yilinda saglik ocagi sayisi 4800 idi. 2009 yilinda saglik ocagi sayisi 56000 idi Yani 11 kati. 1998 yilinda bir hasta ortalama 3 gün doktor beklerdi. 2009 yilinda bir hasta ortalama 1 saat bekliyor. 1998 yilinda hasta muayene icin doktorun özel muayenehanesi gitmeliydi ve para öderdi. 2009 yilinda hasta hicbir ücret ödemeden hastanede muayene ediliyor. 1998 yilinda hasta ilaclarini bulamazdi ve ortalama 1 ay ilaclarini beklerdi. 2009 yilinda hasta ilacini bulamazsa ertesi sabah muhakkak teslim ediliyordu. 1998 yilinda cihazlari olmayan hastaneler vardi 2009 yilinda en modern cihazlarla donatilmis hastaneler görüyoruz. 1998 yilinda parasi olmayan hasta alinmazdi 2009 yilinda her hasta parasi olsun veya olmasin muayene ve tedavi ediliyor. FARK BU!!!! |