| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
![]() |
#11
|
||||
|
||||
![]() Bugün Pazar
----------- Bugün pazar. Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldamadan durdum. Sonra saygıyla toprağa oturdum, dayadım sırtımı duvara. Bu anda ne düşmek dalgalara, bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım. Toprak, güneş ve ben... Bahtiyarım... Vasiyet -------- Yoldaşlar, nasip olmazsa görmek o günü, ölürsem kurtuluştan önce yani, alıp götürün Anadolu"da bir köy mezarlığına gömün beni. Hasan beyin vurdurduğu ırgat Osman yatsın bir yanımda ve çavdarın dibinde toprağa çocuklayıp kırkı çıkmadan ölen şehit Ayşe öbür yanımda. Traktörlerle türküler geçsin altbaşından mezarlığın, seher aydınlığında taze insan, yanık benzin kokusu, tarlalar orta malı, kanallarda su, ne kuraklık, ne candarma korkusu. Biz bu türküleri elbette işitecek değiliz, toprağın altında yatar upuzun, çürür kara dallar gibi ölüler, toprağın altında sağır, kör, dilsiz. Ama bu türküleri söylemişim ben daha onlar düzülmeden, duymuşum yanık benzin kokusunu traktörlerin resmi bile çizilmeden. Benim sessiz komşulara gelince, şehit Ayşe"yle ırgat Osman çektiler büyük hasreti sağlıklarında belki de farkında bile olmadan. Yoldaşlar, ölürsem o günden önce yani, - öyle gibi de görünüyor - Anadolu"da bir köy mezarlığına gömün beni ve de uyarına gelirse, tepemde bir de çınar olursa taş maş da istemez hani... Kim ne derse desin, Nâzım Hikmet Türk ve dünya edebiyatının gelmiş geçmiş en büyük şairidir. Bu tartışılmaz. |
#12
|
||||
|
||||
![]() İstanbul"u Dinliyorum
--------------------- İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı Önce hafiften bir rüzgar esiyor; Yavaş yavaş sallanıyor Yapraklar, ağaçlarda; Uzaklarda, çok uzaklarda, Sucuların hiç durmayan çıngırakları İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı; Kuşlar geçiyor, derken; Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık. Ağlar çekiliyor dalyanlarda; Bir kadının suya değiyor ayakları; İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı; Serin serin Kapalıçarşı Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa Güvercin dolu avlular Çekiç sesleri geliyor doklardan Güzelim bahar rüzgarında ter kokuları; İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı; Başımda eski alemlerin sarhoşluğu Loş kayıkhaneleriyle bir yalı; Dinmiş lodosların uğultusu içinde İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı; Bir yosma geçiyor kaldırımdan; Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar. Birşey düşüyor elinden yere; Bir gül olmalı; İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul"u dinliyorum, gözlerim kapalı; Bir kuş çırpınıyor eteklerinde; Alnın sıcak mı, değil mi, biliyorum; Dudakların ıslak mı, değil mi, biliyorum; Beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arkasından Kalbinin vuruşundan anlıyorum; İstanbul"u dinliyorum. Orhan Veli Kanık Anlatamıyorum -------------- Ağlasam sesimi duyar mısınız, Mısralarımda; Dokunabilir misiniz, Gözyaşlarıma, ellerinizle? Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu Bu derde düşmeden önce. Bir yer var, biliyorum; Her şeyi söylemek mümkün; Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; Anlatamıyorum. Orhan Veli Kanık Fadime Kız ---------- İki elinde su dolu iki kova Bahçe dibi serviye doğru Fadime kız geliyordu Anası çamaşırları yumuş Çitin üstüne seriyordu Ağası çömelmiş duvar dibine Çenesi dizlerine dayalı Tütün içiyor. Oktay Rıfat Horozcu Anısındayım Hafifçe ısırılmış bir elmanın dilindeyim Elmanın kokusundayım Anısındayım -kimbilir kimin- Anılarda görünür, düşlerde görünmez insan Düşlerde görünen anlamlardır Özelliklerdir bir de belli belirsiz. Ve İnsansız anı yoktur. Var mıdır? Edip Cansever Türkiyem -------- Seni boydan boya sevmişim, Ta Kars"a kadar Edirne"den. Toprağını, taşını, dağlarını Fırsat buldukça övmüşüm. Sen vatanımsın, ekmeğimsin Duyduğum, bildiğim zafersin yıllarca.. Zonguldak"ta 63 numara Nazlı sahiller Akdeniz"de. Sevdasın ciğerlerimde parça parça Yarı kalmış dileğimsin... Sen Koçhisar"da tuzum, Sille"de kızım... Çift kulaklı Sürmene bıçağı belimde. Varmışım çiğ köfte yemeye Adana"ya Dadaloğlu"ndan bir koçaklama dilimde: - Şu yalan dünyaya geldim geleli.. Hey vatanım, bacım, sağdıcım, emmim Senden bir yara her yerimde. Desteye güreşmişim Kırkpınar"da. Durmuş da yorgunluk çıkarmışım, Bir akşam vakti Dört bardak kırtlama çayla Erzurum"da.. Ardahan"a varmışım yollar uzamış Bel vermiş, yol vermemiş dağlar. - Yüce Tanrı dört yanını bezemiş, Beni yakan bir Konyalı kızımış.. Seni boydan boya sevmişim Ta Edirne"ye kadar Kars"tan. Taşını, toprağını, yiğidini, Fırsat buldukça övmüşüm... Turgut Uyar Yazmam Daha Aşk Şiiri Oydu bir bakışta tanıdım onu Kuşlar bakımından uçarı Çocuk tutumuyla beklenmedik Uzatmış ay aydınlık karanlığıma Nerden uzatmışsa tenha boynunu ------------------------------ Dünyanın en güzel kadını oydu Saçlarını tarasa baştan başa rumeli Otursa ama hiç oturmaz ki Kan kadını rüzgardı atların Hep andım ne yaşanır olduğunu En çok neresi mi ağzıydı elbet Bütün duyarlıklara ayarlı Öpüşlerin türlüsünden elhamra Sınırsız denizinde çarşafların Bir gider bir gelirdi işlek ağzı Ah şimdi benim gözlerim Bir ağlamaktı tutturmuş gidiyor Bir kadın gömleği üstümde Günün maviliği ondan Gecenin horozu ondan Cemal Süreya Bu Aşk Burada Biter ------------------- Bu aşk burada biter ve ben çekip giderim Yüreğimde bir çocuk cebimde bir revolver Bu aşk burada biter iyi günler sevgilim Ve ben çekip giderim bir nehir akıp gider Bir hatıradır şimdi dalgın uyuyan şehir Solarken albümlerde çocuklar ve askerler Yüzün bir kır çeçeği gibi usulca söner Uyku ve unutkanlık gittikçe derinleşir Yan yana uzanırdık ve ıslaktı çimenler Ne kadar güzeldin sen! nasıl eşsiz bir yazdı! Bunu anlattılar hep, yani yiten bir aşkı Geçerek bu dünyadan bütün ölü şairler Bu aşk burada biter ve ben çekip giderim Yüreğimde bir çocuk cebimde bir revolver Bu aşk burada biter iyi günler sevgilim Ve ben çekip giderim bir nehir akıp gider Ataol Behramoğlu |
#13
|
|||
|
|||
![]() ich wollte mal eins meiner lieblings Dichter auflisten....
MISTIK ÖYKÜSÜNDEN Hatirla seni öldüren hamami Aeschylus. Ellerimde su mermer kafa uyaniverdim Dirseklerim kopuyor, gücüm tükendi Nereye yapsam, nereye yakistirsam onu bilmiyorum. Bir düs içinde yükselirken ben Bir düs içine düsüyordu o Hayatimiz birlesti, ayrilmak güç. Gözlerine bakiyorum: Ne açik, ne de yumuk Konusmakta direnen o agiza konusmaktayim Cildin ötesine geçen yanaklari tutuyorum Ama daha fazla takat kalmadi bende oy. Ellerim yitmede ve geri gelmede bana Her seferinde birazi daha kopuk. YORGO SEFERIS |
#14
|
|||
|
|||
![]() Asik Veysel den olsun ...
Gocamanlaraaa bir Diyar misali!!! KARA KAS ALTINDA ELA GÖZ OLSAM Her sabah her sabah suya giderken Yâr yolunda toprak olsam toz olsam Bakis dört köseyi seyran ederken Kara kas altinda ela göz olsam Ugrunu ugrunu giderken yola Nice dilsizleri getirir dile Gövel ördek gibi inerken göle Ya bir sahin olsam ya bir baz olsam Veysel ördek olsun sen de göl yârim Yeter artik kerem eyle gel yârim Lale sümbül mor menekse gül yârim Sen bir çiçek olsan ben bir yaz olsam |
#15
|
||||
|
||||
![]() man kann ja nicht behaupten,dass alle Türken rassisten sind.Aber es nicht bißchen auffällig,dass ich keinen türkischen Freund habe??Woran liegt das bloß??Ich bin ja kein blinder Kuh.Wieso klappt es mit den Deutschen?Wieso verstehe ich mich mit den Deutschen besser?
Das Problem bei den Türken/Kurden ist,dass die Probleme unter dem Tisch gekehrt werden.Man tut so als ob man tolerant ist,aber die Wahrheit sieht doch anders aus. Es ist echt schwierig das Kurden/Türken mit einander zusammen kommen,ein Grund dafür ist auch die Schulbildung und die Gesellschaft an sich. Die Türken/Kurden sind Gesellschaftsmenschen,also wenn einer wie etwas ungewöhnliche Meinung hat wird er Radikal abgelehnt. Ich kenne viele Türken die von sich aus eigentlich sehr tolerant sind,aber die können nicht über ihr eigenen Schatten springen und die eigene Meinung sagen. Also,ich habe gesehen,dass du Atatürk anhänger bist,ich als türkischer Kurde habe nichts gegen Atatürk im gegeteil.Wie gesagt mein Onkel ist bei der CHP und das einiges.Es ist nicht,wo her kommst oder was du bist.Es ist wichtig,was für eine Einstellung man hat. Na ja...es reicht heute.. |
#16
|
||||
|
||||
![]() ist es ein starkes Stück,dass die Türken nicht Rassistisch eingestellt sind?
Die ganze Welt redet und weiss es,dass die Türkei gegen Minderheiten immer Radikal war. Nur die Türken wollen nichts davon wissen.Wie ich schon erwähnt habe,so lange die Türken die eigentlichen Probleme unter dem Tisch kehren,so lange gilt für mich,dass die türkische Regierung keine Demokratische Verfassung ist.Also von der PKK wollen wir garnicht reden,bei dennen gibt es sowieso keine demokratische Verfassung. Das nämlich die Minderheiten genauso behandelt werden müssen wie die Mehrheit.So sah es leider in den letzten Jahren auch nicht aus. Wer das nicht so sieht,der ist wohl blind oder radikal eingestellt. |
#17
|
|||
|
|||
![]() Es ist ein generelles Problem.. Akzeptanz, Toleranz etc..
Was auffällt ist dann eher das vorallem die Türken in der Türkei immer toleranter werden anderen Religionen, Kulturen, Nationen gegenüber und das hier mehr sich dagegen richten.. Für Türken sollte es eigentlich garkein Thema sein.. Als Ausländer in einem Land mit einer anderen Religion, Kultur!! |
#18
|
||||
|
||||
![]() Ben büyük ozan Aşık Veysel"e dil uzatmam, haddime düşmez.
Aşık Veysel şairlerin ustasıdır, kabul. Atışmak gibi olmasın, ancak, Aşık Veysel ustadır, Nâzım Hikmet başkadır. Neden mi? Buyrun inanmayanlara iki örnek daha: Mavi Gözlü Dev, Minnacık Kadın ve Hanımelleri O mavi gözlü bir devdi. Minnacık bir kadın sevdi. Kadının hayali minnacık bir evdi, bahçesinde ebruli hanımeli açan bir ev. Bir dev gibi seviyordu dev. Ve elleri öyle büyük işler için hazırlanmıştı ki devin, yapamazdı yapısını, çalamazdı kapısını bahçesinde ebruli hanımeli açan evin. O mavi gözlü bir devdi. Minnacık bir kadın sevdi. Mini minnacıktı kadın. Rahata acıktı kadın yoruldu devin büyük yolunda. Ve elveda! deyip mavi gözlü deve, girdi zengin bir cücenin kolunda bahçesinde ebruli hanımeli açan eve. Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev, dev gibi sevgilere mezar bile olamaz: bahçesinde ebruli hanımeli açan ev.. Türk Köylüsü --------------- Topraktan öğrenip kitapsız bilendir. Hoca Nasreddin gibi ağlayan Bayburtlu Zihni gibi gülendir. Ferhad"dır Kerem"dir ve Keloğlan"dır. Yol görünür onun garip serine, analar, babalar umudu keser, kahbe felek ona eder oyunu. Çarşambayı sel alır, bir yâr sever el alır, kanadı kırılır çöllerde kalır, ölmeden mezara koyarlar onu. O, «Yûnusû biçâredir baştan ayağa yâredir,» ağu içer su yerine. Fakat bir kerre bir derd anlayan düşmeyegörsün önlerine ve bir kerre vakterişip : «-Gayrık yeter!...» demesinler. Ve bir kerre dediler mi : «İsrafil sürunu urur mahlukat yerinden durur», toprağın nabzı başlar onun nabızlarında atmağa. Ne kendi nefsini korur, ne düşmanı kayırır, «Dağları yırtıp ayırır, kayaları kesip yol eyler âbıhayat akıtmağa...» Söze gerek var mı yahut başka örneklere? |
#19
|
|||
|
|||
![]() gelmis, gecmis Zamanin Ustalaridir..
|
#20
|
|||
|
|||
![]() Bir tane canim var ama, yüz bin bedenim.
Can neymis? Neymis ki beden? Iste ben’im. Bir baskasi var ya: iste ben, ben! O, beni Sevsin diye bir baskasi oldum kendim. |