Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
  #1  
Alt 03.06.2025, 20:15
KIRKTA_BIT
 
Beiträge: n/a
Standard Domuz eti haramdır....ya KUL HAKKI?

Domuz eti haramdır, evet. Ama Kuran’da iftira atmak ve gıybet etmek, ölmüş kardeşinin etini yemek gibi anlatılır.
Bu sadece bir mecaz değildir, insanın vicdanını sarsan ilahi bir uyarıdır.

Şimdi soruyorumm?

Ddomuz eti yememek için gösterilen titizliği, aynı ciddiyetle kul hakkı yememek, iftira atmamak ve gıybet etmemek için gösterse bu millet,
işte o zaman yaya değil aya gideriz biz, aya!

Çünkü asıl yükseliş, bedenle değil; ahlakla, vicdanla ve erdemle olur.
Temiz tabaklara sözüm ona haram, yani domuz eti bulaştırmayanlar, keşke aynı özeni dillere ve kalplere de gösterebilseydi.

Zira Cenab-ı Allah sadece mideye haramı değil
dile, göze, kulağa ve kalbe de haram kıldı.

Haram bazen bir lokma değil, bir kelimedir; dudaktan çıkar ama kalpleri zehirler.
Haram sadece mideyi değil, onuru, merhameti ve kardeşliği de kirletir.

Unutmayalım:
Bir toplumda kul hakkı çiğneniyorsa, ne kadar dua edilirse edilsin, o toplum asla ilerleyemez. Çünkü Allah, önce adalet ister.

"Zanların çoğundan kaçının. Çünkü bazı zanlar günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Kiminiz, kimini arkasından çekiştirmesin. Sizden biri, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. Allah’tan sakının! Allah, tevbeleri çok kabul eden, çok merhametli olandır."
(Hucurât Suresi, 12. Ayet -Yaşar Nuri Öztürk- Meali)"

Geändert von KIRKTA_BIT (06.06.2025 um 14:20 Uhr).
  #2  
Alt 10.09.2025, 12:12
Benutzerbild von Tabula_Rasa
Tabula_Rasa Tabula_Rasa ist offline
Benutzer
 
Registriert seit: 18.06.2025
Beiträge: 35
Standard 🌑 Siyasal İslamcılık: Din Değil, İktidarın Maskesi

Siyasal İslamcılık, İslam'ın kutsal değerlerini halkı kandırmak, susturmak ve yönetmek için araçsallaştıran bir ideolojidir. Dindar değildir; dindar görünür. Ahlaklı değildir; ahlak satar. Merhametli değildir; korku üretir.

Kur'an’ın mesajı bireysel ahlaka, adalete ve özgür iradeye dayanır. Siyasal İslamcılık ise bunların tam tersidir. Çünkü amacı hakikat değil, iktidardır. Ve bu iktidarı korumak için her şeyi –yalanı da, zulmü de, talanı da mubah görür.

Bugün Türkiye’nin yaşadığı yıkımın temelinde işte bu zihniyet vardır. Eğitim gerilemiş, kadınlar hedef alınmış, gençlik umutsuzluğa sürüklenmiş, adalet ayaklar altına alınmıştır. Bunu yapanlar camiye sığınıyor, ancak halkın sofrasına uğramıyor.

Siyasal İslamcılar dine değil, sadece kendi çıkarlarına inanırlar. Onların “şeriatı” halk için değil, sadece kendileri için vardır. Onlar için hukuk, Allah’ın adaleti değil, sarayın talimatıdır.

Ama halk uyanıyor. Artık “din elden gidiyor” yalanlarıyla kimse kandırılamıyor. Artık herkes biliyor: Elden giden din değil, sizin saltanatınızdır.

Bizler hem demokrasiye hem dine inanan insanlarız. Dinin istismar edilmediği, herkesin inancına saygılı, laik bir hukuk devletini savunuyoruz. Çünkü gerçek adalet; ne saraydan gelir, ne Diyanet’ten. Gerçek adalet halkın vicdanından doğar.

Ve bu yüzden…
Sadece bir iktidarı değil, o iktidarın taşıyıcısı olan siyasal İslamcı zihniyeti de tarihin çöplüğüne göndereceğiz.
  #3  
Alt 10.09.2025, 13:10
Benutzerbild von Tabula_Rasa
Tabula_Rasa Tabula_Rasa ist offline
Benutzer
 
Registriert seit: 18.06.2025
Beiträge: 35
Standard

Tarikatlar Kapatılmalıdır – Afganistan Gibi mi Olmak İstiyoruz?

Türkiye Cumhuriyeti, laik bir hukuk devleti midir? Yoksa Orta Çağ karanlığını örnek alan, aklı ve bilimi dışlayan bir din devleti mi? Bu soruya artık net bir yanıt verme vakti gelmiştir.

Tarikatlar Devlet İçinde Devlet Olmuş Yapılanmalardır

Başta Menzil Tarikatı olmak üzere, Türkiye’de faaliyet gösteren bütün tarikatlar, artık sadece dini yapılanmalar değil; ekonomik, siyasi ve ideolojik örgütlerdir. Kamuda kadrolaşan, siyasete yön veren, milyarlarca liralık bağışlarla semiren, devleti içeriden kemiren bu yapılar, derhal ve gecikmeden kapatılmalıdır.

Tarikatlar:

Bilime düşmandır.

Kadın haklarına düşmandır.

Demokrasiye düşmandır.

Cumhuriyet'e düşmandır.

En önemlisi, insan aklına düşmandır.

Biat kültürünü yücelten, çocukları “mürid” diye hiyerarşik ilişkilere sokan, “şeyh”leri sorgulanamaz ilan eden bu yapıların modern bir toplumda yeri yoktur.

Hiçbir tarikat “maneviyat” değil, güç, para ve nüfuz peşindedir. Bunlar, dini kullanarak halkı sömüren, hurafelerle zihinleri esir alan, ele geçirdiği her kurumu çürüten paralel yapılardır.

Afganistan, gerçek Sünni Hanefi Şeriatı ile Yönetilen Bir Ülke

Tarikat, cemaat, şeriat isteyenler varsa adres belli: Afganistan.

Afganistan %70 Sünni Hanefi’dir. Ve şu anda tam da bu mezhebin "şeriat kuralları" ile yönetilmektedir:

Kadınlar okula gidemez, çalışamaz, sokağa çıkamaz.

Sanat, müzik, tiyatro yasaktır.

Düşünce özgürlüğü yoktur.

Muhalefet öldürülür, susturulur.

Şeriat mahkemeleri sopa, kırbaç ve idamla karar verir.

İşte size gerçek bir Sünni Hanefi şeriat devleti.

Bunu isteyen varsa derhal gitsin oraya, ve orda yaşasın!

Ama bu ülke Atatürk'ün kurduğu laik, çağdaş ve hukuk temelli bir Cumhuriyettir. Türkiye; Menzil'in, Taliban'ın, IŞİD'in, “şeyh”lerin, “hocaefendi”lerin ülkesi değildir. Bu ülke bilim insanlarının, emekçilerin, öğretmenlerin, kadınların, gençlerin, düşünen bireylerin ülkesidir.

Bu Ülkenin Yolu Belli:

Tarikatlar derhal kapatılmalı

Şeriat özlemiyle yanan herkes, hukukun karşısına çıkarılmalı

Laiklik ve Cumhuriyet ilkeleri, yeniden ve kararlılıkla savunulmalıdır

Son Söz:

Afganistan şeriatı isteyen Afganistan’a gitsin.
Türkiye, asla bir tarikat devleti olmayacak!
Türkiye, laik kalacak!
Antwort


Themen-Optionen Thema durchsuchen
Thema durchsuchen:

Erweiterte Suche

Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu