Biraz daha açayım!!! Nebi,
özüne inince kitabı olmayan peygamber anlamını belirtir.
İbranice ile Arapça birbirlerine oldukça yakın bir dildirler de. Her bir yahudi Arapça olarak Kuranı rahatlıkla okuyabilir de. Rab kelimesi de İbranicedir. Bu iki toplum o kadar içiçe girmiş bir toplumdur ki bazen her ikisi de aynı mı diye düşünülürde. Birbirlerine bu kadar düşmanlık yapmalarının temeli sadece din değildir birbirlerinden dinsel olarak kopmalarıdır.
Hem Yahudiler de, Hem Araplarda her iki dine mensup olan geçmişi çok eskilere dayanan ilişkiler bulunur.
Kuranın için de bir çok İbranice kelime vardır.
Neden bir den kişileşmektesin Özsu. İslamın bütün mezhep kollarının hepsi Tarikattır. Süfilikte bir Tarikattır. Mezhep yada Tarikat birer yorum farklılıklarının yollarıdır. Alevilikte bir Tarikattır. Sunnilikte, Şafilikte, Şiilikte vs hepsi birer Tarikattır.
Hıristiyanlığın değişik kollarının hepsi de birer Tarikattır. Ama bunlar büyük olan Tarikatlar. Bir de küçük olanlar vardır, onun, bunun topladığı bir kaç kişinin güdümünün altında bulunan CUKKACI Tarikatlar...
Ben hiç bir yerde Arap milliyetçiliği ile İslamı mutlak tek İslamdır diye bir yerde yazdığımı hiç hatırlamıyorum. Tam tersi İslamın en hoş görülü olan bölgesinin ve yorumunun Anadolu İslamı olduğunu sürekli savunmaktayım. Biraz ayıp kaçmakta yazılmayan şeyleri bu tür göstermek. Birileri yapsa ciddiye bile almam atlar geçerim. Fakat, sana yakıştıramadım. Kaldı ki Anadolu İslamının farklılığını bu sayfalarda sürekli ortaya koyan bir kişi olduğumu sanıyorum en art niyetlisi bile öğrendi. Ama, senin ile aramda bunu savunurken temel bir farkım var ben bunu Türk milliyetçiliği ve Irkçılığının içine sokmuyorum, tam tersi bu her iki hastalıklı akımın içinde uzun yüzyıllardır yer almadığı için bu hoş görülü Anadolu İslamını yaratabildi diyorum.
Hani Müsilman olsunda çamurdan olsun ama bizden olsun mantığını yaratmadılar. Fakat o hoş görülü İslamında içine ettiler, ne zaman Türkçülük denilen hastalıklı zümre ortaya çıktı, o İslam çıkarlar doğrultusunda Politize edildi ve birbirlerine ne dürüst bir yaşam hakkı nede olgun ve tahammüllü bir hoş görü ve güven ortamı istenilen ölçüde bırakıldı. Türkiye de her türlü dini gurupların sıkıntıları ve sorunları bulunmakta ve hepsi yasal bir çözüm istemekteler.
Şiddetin mecazisi olmaz, şiddet, şiddettir. Ve o ayet ile halen kadınlar dövülmekte ve aşağılanmakta. Din bu şiddet türünde temel bir etkendir. Bu şiddetin bitebilmesinin iki çaresi var önce Demokrasi ve onun evrensel hukuku, ikincisi eğitimdir, bu her ikiside istenilen ölçüde bulunmuyor o topraklarda.
Selamlar...
|