| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
![]() |
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum |
Hilfe | Kalender | Heutige Beiträge | Suchen |
![]() |
|
Themen-Optionen | Thema durchsuchen |
|
|||
![]() Millet e kakalanmak isteniyor..
Hadi Bir kac örnek vereyim.. Kandiller ..Nedir bu ? Nerede var ? Peygamber in hayatin da Kandil var mi ? Kuran da kandil var mi ? kutsal günler aylar Geceler nedir Bu maskaralik ? Sü+nnet olmak Nerede ? Peygamber in hayatinda var mi ß Bir yahudi gelenegi islam a neden din seklinde kakalaniyor ?.. Sakal a Tapmak hirka tavaf etmek Din mi ?.. Bidat olamayan tek bir cami göster Bidatsiz namaz kilan tek bir müslüman göster.. 2 rekatlik Cuma namazini kim Hangi hakla 16 rekat a cikardi ve adina utanmadan Islam diyor ? Sen hele Bir cevap ver bunlara.. Sonra gündende olan ve adina Islam denilen din in Islam mi yoksa ne oldugunu Tartisalim.. Neden 3 aylik Hac ibadeti ki Kuran da sabittir 3 günde yapilir insanlar telef olur ?.. Mirac masali kuran da nerede var ?.. Sünnet de nerede var ?.. Neden kadinlara cuma namazi men edilmistir ?.. Islam in neresinde var ? sebebi nedir ? |
|
|||
![]() Bakin Hanefi bas fakihlarin dan Ubeydullah el-KERHI ne der ?
** Mezhep kabullerimize uymayan her ayet ya tevil edilmistir ( sürgüne yollanmistir ) ve yahut da mensuhtur ( gecersizdir )** ( Ubeydullah el-kerhi ;er-risale ) Buyrun bu Incileri bu mezhebi Islam a yamayin bakalim neresine yamayacaksiniz ?.. |
|
|||
![]() Islam ile kuran ile uzaktan yakindan ilgili degildir..
Bir iplik cekersiniz bin yama dökülür.. Böyle bir din e Allah in dini demekten Allah a siginirim.. O Iplikleri ben cekecegim.. Düsen yamalari toplamak bakalim kimlere nasib olacak.. simdilik Hoscakalin.. Saglicakla |
|
||||
![]() Konuyu saptirmayi iyi beceriyorsun, belki kendin gibi zavallilari bu taktigin ile ikna edebilirsin ama Hakkin yolundan ayrilmayanlari asla.
Tekrar ediyorum, ölcü Kurandir, Kuran ile Hadisi ayirarak bir yere varamazsiniz. Olsa olsa bati dünyasinin yüz yillardan beri ugrastigi gibi, islami reform adi altinda yozlastirma cabasina bir piyon olursunuz. Buda kendi bileceginiz istir. |
|
||||
![]() Henüz bir asır bile olmamış, uluslararası hukuk alanında, New York Üni."nde okutulan "The International Law" eserinin yazılalı.. Çünkü, 1911"de yayınlanmış..
Bu kitabın, uzun süre uluslararası hukukçular için önemli bir kaynak olduğu kabul edilir.. Ama, bir tarafına, uzunca süre kimse pek değinememiştir. Theodor Woosley"in yazdığı bu kitabın verdiği ölçülere göre, insanlar, hukuk (haklar)a ehliyet ve bu hakların kullanılması açısından belli başlı üç ana gruba ayrılırlar.. Bu ölçüler o kadar iptidaîdir ki, Woosley, kendisinden 90 sene sonralardaki, Bush gibi birinin Amerikan Başkanı olacağını bilseydi, görüşlerini gözden mi geçirir; yoksa, "İşte, ideal insan tipi!" diye, alkışlar mıydı, tahmin etmek zor.. Çünkü, o, 90 sene öncelerde, insan haklarını kullanmaya ehliyet açısından insanları üç ana gruba ayırıyordu.. Buna göre, 1- Medenî insanlar.. 2- Yarı-medenî insanlar.. 3- İlkel ve putperest insanlar.. Bunların kim olduğuna ise, açık kriterler getiriliyordu.. Birinci grup, Hristiyan+Yahudilerdi.. İkinci grupta gösterilen "Yarı medenî"ler ise, Japonlar olarak gösteriliyordu.. Üçüncü grup, yani, ilkel ve putperest insanlar ise, ilk iki grubun dışında kalan, "bütün diğer insan toplulukları"ydı. Bu üç gruptan, insan haklarını belirleyen de; onları "en üst seviyede kullanmaya ehliyet sahibi" olan da, elbette "birinci grup", yani, hristiyan ve Yahudiler idi.. İkinci, yani "yarı-medenî" grupta yer verilen Japonlar ise, tabiatiyle, biraz daha kısıtlanmış olarak istifade edebilirlerdi, bu haklardan.. Eğer yerlerini bilmezler, hadlerini aşarlarsa, "medenî"ler tarafından yerlerine itilirlerdi, bu yarı-medenîler.. Ve amma, üçüncü grup, yani diğer bütün insanlar ise.. Onlar, insan haklarından istifade edemezler, ancak, medenî insanların koydukları ölçülere riayet ettikleri derecede, bu haklardan istifade etmek lûtfuna nail olabilirlerdi. (Burada hatırlayalım ki, bu gibi anlayışların serdedilebildiği o yıllardan yarım asır önce; 1855"lerde ise, Amerikan Kongresi"nde, insan hakları tartışılırken, "Evet, bütün insanlar eşit haklara sahib olarak doğarlar, ama, kadınlar ve zenciler insan sayılabilirler mi?" tartışması yapılabiliyordu!..) Ve hatırlayalım ki, II. Dünya Savaşı sonrasında ilân olunan ve bugün adetâ bir "laik-kutsal" metin halinde, karşısında bütün insanlığın eğdirilmek istendiği "İnsan Hakları Cihanşumûl (evrensel) Beyannamesi"nin hazırlanmasında, insanlığın dörtte birini kendisine bağlayan (vahy-i ilahî kaynaklı) İslâm ile; en azından bir o kadarını teşkil eden (beşerî irade kaynaklı) Budizm, Hinduizm ve Konfuçyüs dinlerinin de hiçbir etkileri sözkonusu olmamıştı.. Samuel Huntington"un, gelecekte, kaçınılmaz gördüğü bir "medeniyetler çatışması"nda; İslâm"la, Güney Asya dinlerinin de, "Judo-Chrétién" (yahudi-hristiyan) Batı dünyasına karşı tek bir cebhe oluşturacağı iddiası, bugünkü "uluslararası hukuk ölçülerinin kabul edilmesinde dışlanmış olanlar"ın birlikte tepki verebilecekleri varsayımından da kaynaklanmakta.. Ve B. Amerika"da yapılan son kamuoyu yoklamalarında, İslâm hakkında bilgisiz olmak ve İslâm"ı, terör teşvikçisi bir din, bir inanç sistemi olarak suçlamak konusunda en hızlı grubun da, "Beyaz Evangelistler" olduğu belirlenmiş.. (Bush"un da bu gruba aid olduğunu bir daha hatırlayalım..) İslâm, elbette ki bu gibi iddia ve ithamlardan berîdir, uzaktır.. Çünkü, o, insanlığın sadece son 1400 yılını değil, Hz. Âdem"den beri, bütün insanlık tarihini kuşatan ve bütün ilahî peygamberler eliyle insanlığa sunulan dinlerin adıdır.. Bunun için, biz Müslümanlar da kendimizi, bütün geçmiş ilahî peygamberlerin ve İbrahimî dinlerin bir mîrâscısı biliriz. Amma, Batı dünyasının kalburüstü kişileri, biz müslümanları tahrik ve akıldışı tepkilere sevketmek için olmalı, her gün, bir yeni cehalet sergiliyorlar.. Bunlardan birisi olan İtalya Reform Bakanı (Kuzey Birliği"nden) Roberto Calderoli olup, evvelki gün yaptığı açıklamada, "Medeniyetler Çatışması tezi, kısmen doğru... Çünkü, ortadaki çatışma, bir medeniyet ile, gayri medenilik arasındaki çatışmadır. İslâm, bir medeniyet olarak değerlendirilemez.." gibi laflar edip, böylece, üç yıl önce, "Batı medeniyetinin İslâm medeniyetinden üstün olduğu"nu söyleyen Başbakan Silvio Berlusconi"yi bile sollamıştır.. İlginçtir, İtalyan Komünist Partisi"nden Severino Galante bile, "İbn Sinâ"dan ve kullanmakta olduğumuz arab rakamlarından habersiz bir Bakan"ın, "İslâm"ın bir medeniyet olmadığı" şeklindeki sözü, bir yorumu bile hak etmemektedir.." demiştir. Geçen hafta da, Amerikan Kongresi"nin bir Cumhuriyetçi üyesi Tom Tancredo, "Kâbe"nin bombardıman edilmesi" barbarlığını dile getirebilmişti. Batı dünyasında, yeni bir "İslâmophobia" (İslâm korkusu) dalgası yükselirken, Batı kültür ve medeniyetinin boyutları ve muhtevasının ne, nasıl ve "imrenilecek bir dünya olup olmadığı" da, karşımıza bir daha çıkmaktadır. Selahaddin Cakirgil |