| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
![]() |
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum |
Hilfe | Kalender | Heutige Beiträge | Suchen |
![]() |
|
Themen-Optionen | Thema durchsuchen |
|
|||
![]() önceleri Diyanet ileri baskanligina sordugum dorunun cevabi...
Diyanetin bas örtüsü ile ilgili din anlayisi Sayýn Enis Kaya Ýslam’ýn ortaya koyduðu hükümlerin hikmetlerini anlamaya çalýþmanýz, Ýslâmî açýdan yanlýþ bir tutum deðildir. Çünkü Ýslam dini, akýl ve mantýkla çeliþen bir din deðildir. Bu bakýmdan dilekçenizde dile getirdiðiniz hususu sormak en doðal hakkýnýzdýr. Evet, baþ örtüsü Allah’ýn emridir ve Allah asla mantýksýz bir emir vermez. Yeter ki mantýk selim bir mantýk olsun. Baþ örtüsünün farz oluþunu inkar etmemekle birlikte çeþitli nedenlerle baþýný örtmeyen hanýmlar ise, ortada bir zaruret yok ise týpký namaz kýlmayan kiþiler gibi günah iþlemiþ olurlar. Öncelikle þunu ifade edelim ki, kadýnýn mahremi olmayan erkekler karþýsýnda el yüz ve ayaklarý dýþýnda vücudunun diðer kýsýmlarýný usûlüne gör örtmesi konusunda bütün Ýslam alimleri görüþ birliði içerisindedir. Ancak Hanefi mezhebinin dýþýndaki diðer fýkhî mezheplere göre, kadýnýn yabancý erkekle karþý yüzünü de göstermemesi gerekir. Herhangi bir fitne söz konusu olacak ise Hanefi mezhebine göre de yüzü örtmek gerekli hale gelir.Yani Hanefi mezhebinin dýþýndaki mezheplerin görüþleri, sizin dilekçenizde daha mantýklý olduðunu söylediðiniz doðrultudadýr. Þu kadar var ki, bu hususta Hanefi mezhebinin görüþü, Ýslam dininin orta yol anlayýþýna daha uygun düþmektedir. Þöyle ki, örtünme konusunda, ne tamamen açýlýp saçýlma ve ne de günlük yaþamda hareket imkanlarýnýn sýnýrlarýný daraltacak yollara baþvurmanýn her ikisinde de bir takým sakýncalar bulunmaktadýr. Birincisinde haram bakýþlara imkan vermek suretiyle harama giden yollarý kolaylaþtýrma söz konusudur. Ýkincisinde ise sýnýrlarý çok sýký tutmaya çalýþmanýn getireceði güçlükler vardýr. Bu bakýmdan kesin bir fitne söz konusu olmadýðý sürece kadýnlarýn yüzlerini örtmelerinin zorunlu olmamasý içtihadý, toplumsal yaþamýn gerçeklerine daha uygun düþmektedir. Elbette yüz, insan kiþiliðinin en anlamlý parçasýdýr. Kiþinin üzüntüsü, kederi, sýkýntýsý, neþesi, sevinci yüz ifadesinden anlaþýlýr. Bunun gibi kiþinin iç dünyasý da yüzüne yansýr. Kur’an-ý Kerim’de çoðu kez ”yüz”, kiþinin tüm benliði anlamýnda kullanýlmaktadýr. Fakat kadýnýn cazibesi, tek baþýna yüzüyle deðil, ancak saçlarýyla kendini gösterir. Bunu anlayabilmek için, saçýný kökünden kazýtmýþ bir kadýnýn durumunu düþünmek yeterlidir. DÝYANET ÝÞLERÝ BAÞKANLIÐI |
|
|||
![]() önceleri Diyanet ileri baskanligina sordugum dorunun cevabi...
Diyanetin bas örtüsü ile ilgili din anlayisi Sayýn Enis Kaya Ýslam’ýn ortaya koyduðu hükümlerin hikmetlerini anlamaya çalýþmanýz, Ýslâmî açýdan yanlýþ bir tutum deðildir. Çünkü Ýslam dini, akýl ve mantýkla çeliþen bir din deðildir. Bu bakýmdan dilekçenizde dile getirdiðiniz hususu sormak en doðal hakkýnýzdýr. Evet, baþ örtüsü Allah’ýn emridir ve Allah asla mantýksýz bir emir vermez. Yeter ki mantýk selim bir mantýk olsun. Baþ örtüsünün farz oluþunu inkar etmemekle birlikte çeþitli nedenlerle baþýný örtmeyen hanýmlar ise, ortada bir zaruret yok ise týpký namaz kýlmayan kiþiler gibi günah iþlemiþ olurlar. Öncelikle þunu ifade edelim ki, kadýnýn mahremi olmayan erkekler karþýsýnda el yüz ve ayaklarý dýþýnda vücudunun diðer kýsýmlarýný usûlüne gör örtmesi konusunda bütün Ýslam alimleri görüþ birliði içerisindedir. Ancak Hanefi mezhebinin dýþýndaki diðer fýkhî mezheplere göre, kadýnýn yabancý erkekle karþý yüzünü de göstermemesi gerekir. Herhangi bir fitne söz konusu olacak ise Hanefi mezhebine göre de yüzü örtmek gerekli hale gelir.Yani Hanefi mezhebinin dýþýndaki mezheplerin görüþleri, sizin dilekçenizde daha mantýklý olduðunu söylediðiniz doðrultudadýr. Þu kadar var ki, bu hususta Hanefi mezhebinin görüþü, Ýslam dininin orta yol anlayýþýna daha uygun düþmektedir. Þöyle ki, örtünme konusunda, ne tamamen açýlýp saçýlma ve ne de günlük yaþamda hareket imkanlarýnýn sýnýrlarýný daraltacak yollara baþvurmanýn her ikisinde de bir takým sakýncalar bulunmaktadýr. Birincisinde haram bakýþlara imkan vermek suretiyle harama giden yollarý kolaylaþtýrma söz konusudur. Ýkincisinde ise sýnýrlarý çok sýký tutmaya çalýþmanýn getireceði güçlükler vardýr. Bu bakýmdan kesin bir fitne söz konusu olmadýðý sürece kadýnlarýn yüzlerini örtmelerinin zorunlu olmamasý içtihadý, toplumsal yaþamýn gerçeklerine daha uygun düþmektedir. Elbette yüz, insan kiþiliðinin en anlamlý parçasýdýr. Kiþinin üzüntüsü, kederi, sýkýntýsý, neþesi, sevinci yüz ifadesinden anlaþýlýr. Bunun gibi kiþinin iç dünyasý da yüzüne yansýr. Kur’an-ý Kerim’de çoðu kez ”yüz”, kiþinin tüm benliði anlamýnda kullanýlmaktadýr. Fakat kadýnýn cazibesi, tek baþýna yüzüyle deðil, ancak saçlarýyla kendini gösterir. Bunu anlayabilmek için, saçýný kökünden kazýtmýþ bir kadýnýn durumunu düþünmek yeterlidir. DÝYANET ÝÞLERÝ BAÞKANLIÐI |
|
|||
![]() Sayýn Enis KAYA
Bazý kiþiler Namaz’ýn 3 vakit olduðu hakkýndaki iddiasý Ýslami Kaynaklar bakýmýndan deðeri bulunmayan indi bir sözdür. Beþ vakit namaz; Kitap, Sünnet ve Ýcma ile sabittir. Kur’an-ý Kerim’de namazýn farz olduðu bildirilmiþtir. Hz. Peygambern de vakitleri kavlen ve fiilen açýklamýþ bulunmaktadýr Her 24 saatte beþ vakit namazýn kýlýnmasý ve orucun da buna göre tutulmasý lazým geleceðine kail olmuþlardýr ki, doðrusu da budur. Ýslam"a göre, yeni bir gün güneþin batmasýyla baþlar. Bakara 2/238 âyetinde geçen orta namazýnýn; sabah, öðle ve ikinde namazý olduðu konusunda çeþitli görüþler ileri sürülmüþtür. Ancak kuvvetli olan görüþ, bunun ikindi namazý olduðudur. Ýslam"ýn beþ temel esasýndan biri olan namaz, günün belli zaman dilimleri içerisinde yerine getirilmesi gereken bir farzdýr. Vakit, namazýn þartlarýndan biri ve farz olmasýnýn sebebidir. Yüce Allâh Kur"an"da, "Þüphesiz namaz, vakitli olarak farz kýlýndý" (Nisa 4/104) buyurulmaktadýr. Bu nedenle, namazlarýn vakitlerinden önce kýlýnmasý caiz olmadýðý gibi, vaktinden sonraya býrakýlmasý da caiz deðildir. Kur"an"da namaz vakitlerinden açýkça bahsedilmediði gibi, nasýl kýlýnacaðý da bildirilmemiþtir. Namazýn nasýl kýlýnacaðýný ancak hadislerden öðrenebiliriz. Ayný þekilde namazlarýn vakitleri de Hz. Peygamber tarafýndan gösterilmiþtir. Cebrâil (a.s) Hz. Peygamber"e gelerek namazý bir defa ilk vakitlerinde, bir defa da son vakitlerinde kýldýrarak namazýn vakitlerini göstermiþ (Müslim, Salât, 138), Hz. Peygamber de ashabýna bu vakitleri bildirmiþtir (Müslim, Mescid ve Mevâdiu"s-Salat, 138). Asr-ý Saadetten günümüze kadar da namaz vakitleri 5 olarak kabul edilmiþ ve öylece kýlýnmýþtýr. Namaz vakitlerinin bundan aþaðý olduðunu söyleyen çýkmamýþtýr. Diðer taraftan, namazla ilgili Kur"an ayetleri bir bütün olarak ele alýndýðýnda, beþ vakte iþaret edildiði görülür. "Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah"a saygý ve baðlýlýk içinde namaz kýlýn." (Bakara 2/238) ayetinde namazlardan ve orta namazýndan bahsedilmektedir. "Namazlar" ifadesi çoðuldur, bu nedenle en az üç vakit olmasý gerekir. Ayrýca bir de "orta namazý"ndan bahsediliyor; dolayýsýyla en az beþ vakit olmalýdýr. Belki orta namazýnýn üç vakit içerisine dahil olacaðý ileri sürülebilir. Ancak namazla ilgili diðer ayetlere de baktýðýmýzda üç vakitten fazla namaza iþaret edildiði görülecektir; þöyle ki, "güneþin batýya yönelmesinden, gecenin kararmasýna kadar (belli vakitlerde) namaz kýl; bir de sabah vaktinde namaz kýl. Çünkü sabah namazý þahitlidir." (Ýsra 17/78) ve "Haydi siz, akþama ulaþtýðýnýzda (akþam ve yatsý vaktinde) sabaha kavuþtuðunuzda, gündüzün sonunda ve öðle vaktine eriþtiðinizde Allah"ý tesbih edin (namaz kýlýn). Göklerde ve yerde hamd O"na mahsustur." (Rum 30/17-18) ayetlerinde açýk olarak dört vakitten bahsedilmektedir. Bunlardan baþka Nisa, 4/103; Hûd, 11/114; Ýsra, 17/78; Rûm, 30/17-18; Nûr, 24/36; Kâf, 50/39-40 ayetlerinde de beþ vakit namaza veya vakitlerine mücmel olarak iþaret eden ifadeler bulunmaktadýr. Bu ayetler Rasûlullah"ýn söz ve uygulamalarý ile açýklanmýþ, onun açýkladýðý þekilde bütün Müslümanlar tarafýndan amel olarak günümüze kadar devam etmiþtir. Asr-ý Saâdetten bu yana Müslümanlar, beþ vakit namaz kýlmýþ ve hiç kimse bunun aksini söylememiþtir Bu itibarla "Kur"an"da beþ vakit namazýn bulunmadýðý" iddiasýnýn hiçbir ilmi deðeri bulunmamaktadýr. Bilvesile Kurban Bayramýnýzý þimdiden tebrik eder, saðlýk, mutluluk ve baþarýlar dileriz. DÝYANET ÝÞLERÝ BAÞKANLIÐI |
|
|||
![]() ohne Text
|
|
|||
![]() YAHU SEN BU KADAR DENGESIZ BIR CÜMLEYI NASIL YAZDIN !YAKISMIYOR
|
|
|||
![]() Her kafir diyen gizli gizli icmiyor yada genel evine gitmiyor sende su an büyük bir suclama yapiyorsun dikkatini cekerim baskalarindan istemedigin seyleri sunarken kendin yapiyorsun belkide vardir böyleleri olabilir ama hepsini bir kazana koymak dogru olmaz..
Sevgilerimle Birsen |
|
|||
![]() Ancak temmenim BerlinFatih adindaki ruhen cünup meczupi bir sahis ile fikir atismasina girip fikirlerini cürütmek idi. Gördüm ki cevapi gayet basit bir cümleden ibaret idi. Dolayisi ile O"na onun anladigi dilde o"na mevzuyu tarif ettim.
Yardan asagi kirk BerlinFatih gibi meczup atmis asagidan bir esek cikmis. Adam basmakalip sekilde buralara ya baskalarinin yazilarini kopyaliyor ya da üc bes cümle yazdiktan sonra cevaplari esgeciyor ve baska bir konu aciyor. Detayli bir sekilde tartismaya cesaret gösteremiyor cünkü imani hayali bir insaat üzerine kurulmustur. Yikilmaya pekte cazip zira mantik ce deneysel delil ile desteklenmeyen inancin hüsn-ü kuruntu oldugunu bilmemektedir. |
|
|||
![]() ehliyetsiz sünnetcilerinin icaat ettigi putperestlik mantik dini degildir. Olsa olsa manti ve kavurma dinidir. Zurnanin zirt ettigi delikte burasi zaten!
|
|
|||
![]() ....hamlede Müslüman ANADOLULARI dogrudan dogruya hiristiyan yapamayacaklarini bildikleri icin, genc nesilleri DINSIZ olarak yetisdirmek ve hasil olan maneviyat bosluguna da tahrif edilmis sacma sapan bir hiristiyanligi yerlesdirmek metodunu tatbik ediyorlar....!
Misyonerlerin bu siyasetini su tabirle aciklamak yerinde olur: >>Agac gövdesi, kendi dallarindan yapilan bir balta ile kesilir...<< Onlara göre Türk aydini Teyfik Fikretin oglu Haluk gibi olmalidir. Bilindigi gibi Rober Kollejde ögretmenlik yapan babasinin TELKINIYLE Haluk, önce dinini, sonra da milliyetini degistirerek Protestan bir Amerikan vatandasi oldu. Misyonerlik faaliyetleri, halen ve bilhassa memleketimizde olanca hiziyla devam etmektedir. Günümüzde de ayni metodlar, ayni oyunlar, okul acmalar sürüp gitmekdedir. Bu okullarda zehirlenmis olarak yetisen ve cogu defa idareci mevkiylerine gecen gencler, SINSI SÖMÜRÜCÜLERIN emellerine alet olmakdadir.. Öyleki, yabanci okullarda ve hatta bizim bazi okullarimizda yetisen ve sonra da mühim mevkiylerde ve özellikle dis islerinde vazife alan bu kimseler, kendi öz memleketlerine örf, din ve benliklerine ve dolayisiyla milletine, müstemlekecilerden daha fazla zarar vermekdedirler. Bunu cok iyi bildikleri ve büyük ölcüde muvaffak olduklari icin hiristiyanlar-misyonerler-bütün agirliklarim EGITIME yöneltdiler (burda Fetullah Hoca efendiyi SAYGI ile aniyorum – Onun Okullarinda ise tam tersi IMANLI piril piril gencler yetismekte) Bu gayeyle yeni yeni okullar, kollejler, yüksek okullar, fakülteler, üniversiteler, kresler, ana okullari acib gönüllerince egitim yapmaktadirlar…! Bunlarin ders kitablari, hemen hemen yabanci baskili olub hiristiyani hayat ve düsüncesiyle, PORNO telKINleriyle doludur. • Erkek ve kiz ögrencilere yurt temin etmek, • Kulübler acmak, • Huzur evleriyle ilgilenmek, • Kimsesizlere yer bulup yerlesdirmek, • Eglence islerine önem vermek ve bu isler icin gönüllü temin etmek. • Kütüphaneler acmak, • Basini, genis capda kollamak, • Izci kamplari kurmak, • Hapisleri, hastalan ziyaret etmek, onlara hediye ve hizmet vermek... Misyoner faaliyetlerinin can damarlaridir.. Bütün bunlara karsilik, biz ne yapmakdayiz?. Bunlarin el atdiklan egitim ve sosyal faaliyetlerin tümüne ne zaman sahib cikacagiz?.. Yoksa Akif Bey merhumun isaret etdigi gibi: ………………Misyonerler, gice gündüz yeri devretmedeler) ………………(Ulema, vahy-i ilahiyi mi bilmem, bekler..) deyip gecisdirecegiz!.. Yoksa, gene Akif Bey merhumun su istegini mi yerine getirecegiz: ………………Tükürün, milleti alcakca vuran darbelere, ………………Tükürün, onlara alkis dagitan kahbelere.. ………………Tükürün, Ehl-i Salih"in o hayasiz yüzüne, ………………Tükürün, onlarin asla güvenilmez sözüne.. ………………Medeniyyet denilen maskara mahlûku görün; ………………Tükürün, maskeli vicdanina asrin, TÜKÜRÜN. Bütün bu olumsuz gelismelere ragmen: Kilisenin, havranin, misyonerin, hahamin eceli gelmisdir.. Bunu bilelim... Bunlarin tümünün helaki: Atomdan, hidrojenden, füzeden, roketden degil; kendi icinden-gencliginden gelecek..Bunlarin gayr-i sahih babalari olan Amerika"nin da akibeti böyle olacak.. Neden mi, bakin su resmi istatisdik sonucuna: 1993 senesinde gitdigim Amerika"da elde etdigim resmi bir istatistige göre: Amerika"da aile hayati ve bilhassa gencligin durumu tek kelimeyle fecaatdir.. Resmi istatistige göre Amerika"da: 1 - Icki-fuhus, cinsi sapiklik, uyusturucu, ilkokullara kadar yayilmis.. 2 - Oniki yasina gelmis kiz cocuklarinin % 80"i bakire degil. 3 - Bosanma nisbeti % 90.. 4 - Ücüncü defa evlilik % 60"in üstünde. 5 - Kiliseye devam: Yaslilarin tekelinde..ve daha neler-neler!.. Onun icin bazi muhafazakar aileler, cocuklarini AHLAKSIZLIKTAN, daha dogrusu bu gidisden korumak icin özel ilkokullar acmak sevdasindalar.. Türkiyemizde ve diger Islam ülkelerinde ise; her türlü baski, tehdid ve zulme ragmen imanli bir genclik saha kalkmis, vaziyetde... YOLUMUZ ACIK OLSUN !! |