| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
![]() |
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum |
Hilfe | Kalender | Heutige Beiträge | Suchen |
![]() |
|
Themen-Optionen | Thema durchsuchen |
#8911
|
|||
|
|||
![]() Bu türkü nerden aklim geldiyse? Buralarda okudum ama nerde okudugumu cikaramadim
![]() Bu arada Belkis Akkale alevi degil sünnidir. Dogru bilinsin diye yaziyorum. Ta ezelden ezel sevgim sevginde Şu iki cihânda kevni mekânda Nizâm başlarında ulu divânda Ne sen beni unut, ne de ben seni... Geändert von Atlantis1 (28.09.2021 um 18:52 Uhr). |
#8912
|
|||
|
|||
![]() Güzel Aşık Cevrimizi Çekemezsin Demedim mi - Fatih Koca
Pîr Sultan Abdal Şah'ımız Hâkk'a ulaşır rahımız On İki İmam katarımız Uyamazsın demedim mi.... |
#8913
|
|||
|
|||
![]() Gecenin tam üçünde - Fikrek Kizilok
Bir gül biter icimde Tam bildigim bicimde Gecen tam ücünde Gecein tam ücünde... |
#8914
|
|||
|
|||
![]() Bülent Ersoy- Baharı Bekleyen Kumrular Gibi
Aslinda Bülent bey muhtesem bir sese sahip. Hayatinda aldigi yanlis kararlar dolaysi ile müzik dünyasinda hak ettigi yeri alamadi ve alamazda. Biz müslüman bir toplumuz. Bizim degerlerimiz var. Bir kadini sokak ortasinda öldürebilirisn ama elini tutamazsin ya da öpemezsin, bu bizim ahlaki degerlerimize kattiyan aykiridir. Bülent bey de bizim ahlakimizdan nasipini almistir.. Kur'an da kul hakkı yaziyormus, yazarsa yazsin. Seriatla yönetilmeyen ülkerin mali calinabilir, bunu hocamiz Hacibumbala hazretleri söylemedi mi? Maun süresi, Haci Bumbala hazretlerinin sözünden daha mi üstün? Sen hoca efendimize mi karsi geleceksin lan? Neyse yigidi ölüdür ama hakkini gene de yeme. Cäser'in hakkini Cäser'a vereceksin. Bülent bey bu sarkiyi cok güzel yorumlamis. Bir Tanri'yi bir de beni sakin unutma.... Geändert von Atlantis1 (26.10.2021 um 00:04 Uhr). |
#8915
|
||||
|
||||
![]() |
#8916
|
||||
|
||||
![]() |
#8917
|
||||
|
||||
![]() Müslüm Gürses - Ah Hüseyin Vah Hüseyin I Kızılbaş 2 © 2011 Kalan Müzik
Kerbela'nın yazıları Şehit düştü gazileri Fatma ana kuzuları Ah Hasanım vah Hüseynim.... Geändert von Tabula_Rasa (Gestern um 16:51 Uhr). |
#8918
|
||||
|
||||
![]() Yemen Türküsü - Sümeyra Cakir ve Ruhi Su
Şu Yemen'de akar sular akmıyor Cerrah gelip yaramıza bakmıyor Yiğitlerin hiçbirisi kalkmıyor Yemen çöllerinde kaldım Allah'ım Kahpe İngiliz’i ve onunla saf tutan Arap askerlerinden bir kaçini cehennemin dibine yollayarak, o topraklarda şehit düşen atam PEHLIVAN DELI MEHMET’I böylece rahmet ve gururla yâd etmiş oluyorum. Merak edene söyleyim o alevi geleneginden geliyordu, çok merak eden varsa Osmanlıca’da bir deyiş vardı: Atın iyisine ‘doru’, yiğidin iyisine de ‘deli’ derlermiş. Fahreddin Paşa (Medine ve Mekke Kahramanı, Çöl Kaplanı), I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı’nın Hicaz bölgesindeki Medine şehrini savunmakla görevlendirilmiş kahraman bir komutandır. 1916 yılında başlayan Şerif Hüseyin isyanı ve İngilizlerin desteklediği Arap kuvvetlerine karşı, kutsal toprakların düşman eline geçmemesi için canı pahasına direnmiştir. Açlık, susuzluk, hastalık ve kuşatma altındaki birlikleriyle birlikte Medine’yi tam 2 yıl 7 ay boyunca teslim etmemiş, Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra dahi “Padişah’tan emir gelmeden Medine’yi teslim etmem” diyerek direnişe devam etmiştir. Gelen teslim emrine karşı bile mukaddes topraklardan ve görevinden vazgeçmemiştir. Bu süreçte Kutsal Emanetleri trenlerle İstanbul’a göndererek İslam mirasını da korumuştur. Sonunda kendi kurmayları tarafından tutuklanarak zorla teslim edilmiştir. Ama onun gösterdiği direniş, fedakârlık ve vatanseverlik onu tarihe geçirmiştir. Bu yüzden ona, halk ve tarih “Medine ve Mekke Kahramanı” ve “Çöl Kaplanı” unvanlarını vermiştir. Kısacası Fahreddin Paşa, sadece bir komutan değil, vatan, iman ve onur için her şeyi göze alan gerçek bir kahramandır. Medine’yi savunarak, Osmanlı’nın onurunu sonuna kadar taşımış, ümmetin gönlünde ebediyen yer edinmiştir. Fahreddin Paşa,halk arasında “Medine ve Mekke Kahramanı” ve “Çöl Kaplanı” olarak bilinir – I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı'nın Hicaz bölgesinde Medine'yi savunmakla görevlendirilen kahraman bir komutandır. 1916’da başlayan Şerif Hüseyin isyanı ve İngiliz destekli Arap kuvvetlerine karşı, yokluklar içinde Medine’yi tam 2 yıl 7 ay boyunca kahramanca 600 damarlarinda Türk kani akan askerleri ile 20 binden fazla Ingiliz ve Arap askerklerine karsi tüsavunmuştur. Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası Osmanlı orduları silah bırakırken, Fahreddin Paşa “Padişah’tan emir gelmedikçe teslim olmam” diyerek direnişini sürdürmüş, İstanbul’dan gelen resmi emre bile itaat etmemiştir. Direnişi ancak kendi kurmaylarının ihanetiyle sona ermiştir. Bu süreçte, Kutsal Emanetleri büyük bir özenle İstanbul’a göndermiş, İslam mirasının korunmasını sağlamıştır. Gösterdiği büyük kahramanlık ve vatanseverlik sayesinde tarihe altın harflerle yazılmıştır. Bu yiğit komutana, Cumhuriyetin ilanından sonra Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından “Ömer Fahrettin Türkkan” adı verilmiştir. Bu isim, onun hem tarihsel mirasını hem de milletine bağlılığını simgeler. Özetle: Ömer Fahrettin Türkkan Paşa, vatan ve mukaddesat uğruna her şeyi göze alan, hem Osmanlı'nın hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin yüz akı bir asker; gerçek bir kahramandır. Onun Medine direnişi, inanç, sadakat ve onurun destanıdır. BOP: Türk’e Türk Eliyle Tarihini Sildiren Emperyal Proje Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), sözde “demokrasi” ve “özgürlük” getirme söylemleriyle ortaya atılmış; ancak gerçekte İslam coğrafyasını paramparça etmeyi, tarihini unutturmayı ve halkları köksüzleştirip emperyal güçlere bağımlı hale getirmeyi hedefleyen bir sömürge planıdır. Bu proje; sadece petrol haritalarını yeniden çizmek, sınırları değiştirmek ya da liderleri devirmekle kalmadı. Tarihi hafızayı da kazımayı amaçladı. Çünkü bir milleti yok etmek istiyorsan, önce onun geçmişini silmen gerekir. İşte BOP tam da bunu yaptı: Hem tankla hem de ihaleyle… Ecyad Kalesi, Mekke’de Osmanlılar tarafından inşa edilen ve Hicaz’daki Türk varlığını simgeleyen tarihi bir kale idi. Bu yapı, 1780’lerde Osmanlılar tarafından yapılmış; Mekke’yi koruyan, orada Türk’ün izini taşıyan bir semboldü. Ama ne yazık ki, 2002 yılında Suudi yönetimi bu kaleyi yıktı. Daha da acısı, bu yıkıma Türkiye’deki BOP ortakları sessiz kaldı. Birçok kişi, bir kalenin yıkıldığını sandı. Oysa o gün bir milletin hafızası, şerefi ve mirası yerle bir edildi. Bitmedi… Medine’de, Yavuz Sultan Selim döneminde inşa edilen tarihi surlar, BOP’un “modernizasyon” maskesiyle bir Türk inşaat şirketine yıktırıldı. Düşünebiliyor musunuz? 500 yıllık bir miras, Türk’ün eliyle yerle bir edildi. Kutsal topraklarda dikili duran her taş, ecdadın mührüydü. Ama BOP’un hedefi; bu mühürleri silmek, Osmanlı’yı Araplara “işgalci” gibi göstermek, Türk’ün İslam dünyasındaki saygınlığını yok etmekti. Ve ne yazık ki bunu, Türk’ün eliyle başardılar. Bugün birçok Türk genci, ne Ecyad’ı bilir, ne Medine surlarını… Çünkü tarih kitapları susturuldu, medya uyutuldu, yönetenler ise gurur duyması gereken geçmişine sırt çevirdi. BOP’un en büyük başarısı, Türk’e kendi tarihini unutturmak oldu. ASLA Unutma: Sana ait olanı sen yıkarsan, düşman başka bir şey yapmaz. Tarihini inkâr eden, geleceğini kaybeder. Ecdadının mirasını savunmazsan, bir gün senin mirasını da kimse umursamaz. Türk’ün eliyle Türk’ün tarihini sildirmek, işte asıl işgal budur. Ve bu işgale sessiz kalan herkes, o suça ortaktır. Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) Eşbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır Ben yazmaya üşünmiyorum, sizden okumaya üşenmeyin Geändert von Tabula_Rasa (Gestern um 22:59 Uhr). |
#8919
|
||||
|
||||
![]() Ruhi Su - Yörük Ali (dinlemek icin ---> linki tikayin)
Yürük Ali’nin adını Hazreti Ali koydular...... |