Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
  #1  
Alt 19.03.2015, 09:26
sarioglan
 
Beiträge: n/a
Standard Orhan Karataş: Devleti özel şirketi Gibi Görüyor

DEVLETİ ÖZEL ŞİRKETİ GİBİ GÖRÜYOR

Meslek hayatımın çok büyük bölümü siyaset takip etmekle geçti. 30 yıllık gazetecilik geçmişimin son 15 yılında günlük yazılar yazıyorum. Siyasi partileri, hükümetleri değerlendirmek, gördüğümüz yanlışlara dikkat çekmek, haklı olanı ve doğruyu savunmak hem işimizin bir parçası, hem de vicdan ve ahlakımızın gereği. Cumhurbaşkanlığı makamını hep üstte tuttuk. Çok mecbur kalmadıkça veya açık ve aleni bir yanlış görmedikçe Cumhurbaşkanlarını siyasetin dışında görüp, eleştirmedik. Eleştirilerimizde de son derece saygılı ve ölçülü olmaya dikkat ettik.
DEVLETİN BAŞI
Cumhurbaşkanlığı hem Anayasa gereği, hem de uygulamada devletin en üst makamıdır. Anayasanın 104 maddesi, "Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyetini ve Türk Milletinin birliğini temsil eder; Anayasanın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir" diyor. Dolayısı ile devletin başına saygılı olmak bu ülkenin her vatandaşı için bir görevdir. Ancak, Cumhurbaşkanlarına da bu saygıya uygun bir davranış içinde olmalıdır. Bu da onun görevidir. Nitekim, Erdoğan öncesindeki bütün Cumhurbaşkanları bu duruma dikkat etmiş ve karşılığında saygı görmüşlerdi. Hem makamın itibarı korunmuş, hem devlet ciddiyeti sağlanmış, hem de her hangi bir meseleye müdahaleleri durumunda sonuç almışlardı.
AKP'NİN BAŞI
Sayın Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasıyla birlikte her şey değişti. Anayasa aynı, kanunlar aynı, teamüller aynı, makam aynı, ama uygulama öncekilerin tam tersi. Cumhurbaşkanı günlük siyasetin tam ortasında. Devletin başı gibi değil, hükümetin ve AKP'nin başı gibi hareket ediyor. Türkiye Cumhuriyetini ve Türk milletini değil, AKP'yi ve AKP seçmenini temsil ediyor. Oy istiyor, siyaset yapıyor ve taraf oluyor. Anayasanın uygulanmasını değil, yok edilmesini, ortadan kaldırılmasını savunuyor. Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetmek yerine, devlet organlarının kendisine ve partisine arka bahçe olması için çabalıyor.
NASIL SESSİZ KALALIM?
Bu şartlarda Cumhurbaşkanı makamının yıpranması kaçınılmaz hale geliyor. Nitekim, biz de bütün dikkatimize ve gayretimize rağmen Cumhurbaşkanının siyasetin içine bu kadar gömülmesinin sonucu olarak, kendisini sık sık eleştirmek zorunda kalıyoruz. Emin olun ki, bu durum hiç hoşumuza gitmiyor. Ancak, söylenenler, savunulanlar, yapılanlar karşısında sessiz kalmamız düşünülemez.Daha dünkü konuşmasını duyup da, sessiz kalmak veya bunları kabullenmek nasıl mümkün olabilir? Sayın Cumhurbaşkanı AKP'ye 400 milletvekili isteyerek Anayasayı ve ettiği yemini ayaklar altına almakla kalmıyor, hükümetin alınana giriyor, muhalefete ayar vermeye çabalıyor ve anlaşılmaz, inanılmaz, eşi benzeri olmayan devlet ve görev tanımlamaları yapıyor.
NERESİNİ DÜZELTELİM?
Yeni Anayasa ve Başkanlık sistemi ile ilgili gördüğümüz yanlışları ve bu konudaki ısrarın altında yatan sebepleri dünkü yazımızda değerlendirmiştik. Şimdi yeni bir durum daha ortaya çıktı. Yeni Türkiye, Başkanlık Sistemi ve yeni anayasa ile bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa Türkiye de öyle yönetilmeliymiş. Şimdi bu cümlenin neresinden başlayıp, neresini düzeltelim? Bir ülke nasıl şirket gibi, hem de çok ortaklı bir anonim şirket gibi yönetilebilir? Dünyada bunun bir tek örneği var mıdır? Şirket şahısların şahsi malıdır, devlet bir milletin ortak değeridir. Şirketin ortakları olur. Devlet tektir ve bölünmez bir bütündür. Şirketin tek bir amacı vardır, o kar etmektir. Devletin amacı önce güvenliği ve huzuru sağlamak, hukuku ve demokrasiyi işletmektir. Nitekim Anayasa Türkiye Cumhuriyetini, "toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti" olarak tanımlıyor. Şirket anlayışı ile toplumun huzurunu, milli dayanışmayı, adalet anlayışını, insan haklarına saygıyı, Atatürk milliyetçiliğine bağlılığı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olmayı nasıl sağlayacaksınız? Hadi aklı başında birisi çıksın bunun mümkün olabileceğini söylesin de görelim. Cumhurbaşkanının bu sözü, devleti nasıl özel şirketi gördüğünün çarpıcı ve ibret veren itirafıdır.
SİCİLİNE UYMUYOR
Sayın Erdoğan'ın duyan herkesi hayrete düşürdüğünü zannettiğim bir başka sözü daha var. Ülkede Kürt sorunu yokmuş. Bu söz doğru olmaya doğru da, sayın Erdoğan'ın siciline uymuyor. Bize göre de bu ülkede Kürt sorunu yoktur. Sorun ihanettir. Birilerinin meydanı boş bulup bu ülkeyi bölmek için her türlü kalleşliği yapmasıdır. Ancak, bu sorun AKP öncesinde ortadan kaldırılmış ve ülke kendilerine öyle teslim edilmişti. İhaneti azdırıp yeniden bir sorun haline dönüştüren, adına da "Kürt sorunu" diyen, bizzat Erdoğan'ın başında bulunduğu hükümetlerdir. Adını koymakla kalmamış, bir de şeref masaları kurmuş ve İmralı canisini tek ve değişmez muhatap haline getirmişlerdir. Daha birkaç hafta önce Dolmabahçe Sarayında bunlarla karşılıklı oturup Sevr Anlaşması imzalayan sanki kendileri değilmiş gibi, çıkıp "Kürt sorunu yoktur" demek, bu milletin aklıyla alay etmek değilse nedir? O zaman bebek katiline neyin sekretaryasını kuruyor, Kan dillilere gönderdiğiniz heyetlerle neyin pazarlığını yapıyorsunuz?
ÜZÜLÜYORUZ
Üzülüyoruz. Memleketin durumuna üzülüyoruz, milletin bu kadar basit ve hafif görülmesine üzülüyoruz, devletin şirket gibi değerlendirilmesine üzülüyoruz, Cumhurbaşkanlığı makamının bu kadar yıpratılmasına üzülüyoruz. Ve bu mantık, bu zihniyet devam ettikçe bu üzüntünün daha da ağırlaşacağı ve her vatandaşı kapsayacağı muhakkaktır. Çok şükür ki, 7 Haziran yakın bir tarihtir ve bütün bu yanlışların, bu yetersizliklerin, bu kayıpların düzeltilmesi için Türk milletinin önüne tarihi bir fırsat çıkmıştır.

ORHAN KARATAŞ
Antwort


Themen-Optionen Thema durchsuchen
Thema durchsuchen:

Erweiterte Suche

Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu