İstanbul’un kült mekanları

Neredeyse her gün İstanbul’un çeşitli yerlerinde bir gece kulübü açılıyor. Fakat bunların sadece birkaçı gece hayatının bir parçası oluyor.

Türkei Reisen:

Flüge ab 99 €

4-Sterne Hotel ab 149 €

Hergün bir yenisi eklenen İstanbul gece kulüplerinin içinde sadece birkaç tanesi vardır ki, kapısına kısa bir süre sonra kilit vurmak zorunda kalmasın. Bunlardan birisi, sosyetenin boy gösterdiği „Reina“. Tanınmış simaların akın ettiği İbiza atmosferine sahip kulübün yanı sıra kült statüye erişmiş Kemancı, Roxy ve Babylon gibi başka gece kulüpleri de var elbette. Bu eğlence mekanları, açıldıkları günden beri İstanbul’un top adresleri arasında yer alıyorlar ve gece hayatı dendimi yine akla ilk onlar geliyor.

Taksim’deki üç katlı „Kemancı“, doksanlı yılların başında kurulduğundan bu yana Türk Rock gibi alternatif müzik stilini sevenlerin vazgeçilmez uğrak yeri olmuştur. Kemancı aynı zaman Newcomer grupların sahne aldığı ve burada canlı performans sergilediği bir kulüp olmakla da meşhurdur. Reina’nın kapıcıları ve güvenlik görevlileri engeline takılıp içeri giremeyenler şanslarını Kemancı’da deneyebilirler. Burada içeri girmekte genelde zorluk çekilmiyor.

Kemancı’nın başarıyla yürüttüğü canlı müzik konsepti birçok başka gece kulübü tarafından da uygulanıyor. Bunlardan birisi yine Taksim’deki „Roxy“. Aradaki fark, burada çok çeşit müzik stilini bulabiliyorsunuz. Roxy’de Türk Rock ve Pop’un yanı sıra Jazz, Wave ve Techno’da çalınıyor.

Dans etmek isteyenler ise müzik kulüpleri arasında neredeyse efsane sayılan Babylon’u tercih ediyorlar. Fatih Akın’ın „Crossing the Bridge“ isimli İstanbul belgeselinde tanıttığı birçok müzisyen burada sahne alıyor; bunlardan birisi de Baba Zulu. Doksanlı yılların sonunda açılan Babylon’da Jazz, dünya müziği ve electronica gibi dünyanın çeşitli yerlerinden deneysel müzik gösterileri de yapılıyor.