sadece bir kerecikle ve ilk seferinde yasanabilinecek birsey degil bence. Ask aski yasadikca ögrenilir. (Tabii ki ben de isterdim bir defada gercek aski tanimayi.. ama...askin gözü kör iste, karpuz gibi, kavun gibi, koklayamiyorsun iste.)

insan iki defa ayni sekilde asik olamaz. Çünkü her yeni ask sadece eskisinin devami olarak kalir o zaman. Her ask farklidir. Hiç biri birbirinin aynisi degildir. Bu yüzden daha önce yasadigi bir aski (özellikle ilk askini) arayanlar beyhude çaba harcamis olurlar.

yazmamis olabilirimde

yani heveslenmek mi yoksa ?

heves
hefes
hevez
hefez

?????

[tclady18]

ohne Text

[tclady18]

ohne Text

Dogrusu "heves".
Keske sizlere Türkçe"yi dogru kullanma konusunda yardimci olabilseydik. Ben yurtdisindan olan arkadaslarimin Türkçelerini mümkün oldugu kadar düzeltmeye çalisiyorum.
Bu konuda biz de suçluyuz sizlere karsi.
Cevap için tesekürler.
Saygilar

Hayatta en güzel duygu sevmek ve sevdigin kisi tarafindan sevilmek. Gerçekten bütün benligimizle sevdigimizde, asik oldugumuzda birgün bu ask bitmek zorunda kalirsa o askimizi unutmamiz ne kadar sürer ?
Onu gerçekten unutabilir miyiz ?,
Aklimiz unutmamiz gerektigini söylediginde kalbimiz neden hep buna karsi çikar ?
NEDEN NEDEN NEDEN basit sebepler yüzünden, küçük hesaplar yüzünden, basit korkular yüzünden gerçekten seven insanlara aci çektiriyoruz ?
Niçin aska ihanet ediyoruz ? Niçin aska ihanetin asla mutluluk getirmeyecegini unutuyoruz ?
ASK en yüce ideal ve bence dinden sonra en kutsal sey de ask... bu yüzden ask hiçbir seye alet edilmemeli... çünkü o en yüce ideal
Sahip olabilecegimiz en degerli iki seyden biri.

yani simdi sizinkisi sadece Gramatigi düzeltme icin miydi ? neyse o olsun...

unutmayin ki Yurtdisinda dogan, büyüyen TR asilli Gencler genelinde 2-3 Dil ile günlerini gecirmekde.. Buda haliyle bir takim karisikliklara veya ilgisizce yazi yazarken kontrölsüzlüge yol acabilir ;-)

Dil, kültürün temel dinamiklerindendir. Milletlerin gücü, dil ve düsüncelerinin gücüyle dogru orantılıdır. Bir toplum, dilde, düsüncede ne kadar zengin ise, o kadar güçlü sayılır. Bir fert, kendi dilini ne kadar iyi kullanıyor ve baskalarıyla ne kadar rahat diyalog kurabiliyorsa, o ölçüde kendi olarak kalmasını teminat altına almıs demektir. Aslında dil, insanın varlık ve hâdiselere bakısını, esyanın hem bütün olarak, hem de parçalar hâlinde ihsasını teminde de en önemli bir unsurdur. Hangi zaviyeden bakılırsa bakılsın, dilin, kültür hayatımızda belirleyici bir rol üstlendigi açıktır.

Dil, bir konusma ve düsünme vasıtası olmanın yanında, geçmisteki zenginlikleri günümüze, bugünkü birikim ve yeni terkiplerimizi de gelecege intikal ettirmede önemli bir köprü vazifesi görmektedir. Bir millet, atalarından tevarüs ettigi ve simdilerde de yeni terkip, yeni biçim, yeni sekillere sokarak degerlendirdigi topyekûn zihni, fikri, ilmi müktesebat ve zenginliklerini, ancak bütün bunları kucaklayabilecek güçlü bir dille gerçeklestirebilir. Zira bir millet, ne ölçüde zengin ve renkli bir dille konusabiliyorsa, o ölçüde düsünüyor; ne seviyede düsünüyorsa, o çerçevede de konusabiliyor demektir.
Ve sonuç olarak dilin korunması çok önemli. Birkaç nesil sonra gurbetteki kardeslerimizin Türkçe konusabilmesi sizlere bagli ya da sizlerin Türkçe"yi güzel kullanmaniza bagli. Su an siz -sanirim- 3. nesilsiniz. Benim arkadaslarim var gurbette TR"ye geldiklerinde , kendi aramizda konusurken birden bire Almanca"ya geçiyorlar. Eger Türkçe her nesil tarafindan biraz daha budanip daha az kullanilir hale gelirse eninde sonunda unutulur gider. Eger bir millet dilini kaybederse, sahip oldugu diger degerleri de kaybetmeye mahkumdur.
Saygilar

....ist wirklich alles meine schuld und das macht mich wirklich fertig...