Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum > Gesellschaft & Soziales


Hilfe Kalender Heutige Beiträge

Antwort
 
Themen-Optionen Thema durchsuchen
  #17951  
Alt 23.05.2005, 21:08
Benutzerbild von kerio
kerio kerio ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 22
Standard ynö beyaz bunlar cagimizin samirileri

kabul ahbarlari, düzenbaz hokkabazlar. hepsi bu. ancak bu kadarlardir fazla degillerdir. ruhsuz kansiz. ama din kuru bilgileri beyine yerlestirmekle anlasilmiyor yasanmadikca. kalbe islemedikce o bilginin hicbir kiymeti yoktur. onun icin yunus taa yillar önce demistir.

ilim ilim bilmektir
ilim kendin bilmektir
sen kendini bilmez isen
ya nice okumaktir.

bunlar sirtinda yük tasiyan hind inekleri gibidir. herkes önünde egilir ama sirtindaki yükün mahiyetini dahi bilmezler.
  #17952  
Alt 23.05.2005, 21:17
Benutzerbild von wwahrheit
wwahrheit wwahrheit ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Ahmed Hulusi

Ahmed Hulusi de taktir ettigim sey bütün kitaplarini beles yükleyebilmektir. Cok okudum onu ve cok sevdim, bazi yerleri anlayamasam bile...Bazi yerler gercekten zoruma gitti..Istersen sen de yükle ve sorularimi sana yöneltim. Belki sen anlamissindir...
Evet, onlar kara hoca degiller...
  #17953  
Alt 23.05.2005, 21:35
Benutzerbild von wwahrheit
wwahrheit wwahrheit ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Zinanin cezasi öldürülmek mi?

Dünyanin bütün ucunda kadinlar ve genc kizlar zina yüzünden öldürülüyor. Bu konuda aslinda hicbir kimse dini düsünmüyor, aslinda Töre cinayetleri, ama malesef dini öne sürerekten bir neden ariyorlar. Bir genc kiz öldürüldü bir kac ay önce almanyada. Sebebi daha belli degil, ama herkes Törecinayeti oldugunu düsünüyor. Tanidiklarindan biri söyle dedi:,, Bu olayda gücüme giden, onun hileyle vurulmasidir dedi. Hileyle vurdular. AMA Islamda bir kadin uyarilir, sonra 4 sahit aranir ve idam cezasi kararlaninca kadin ölecegini bilir!"
Ve ben sok oldum.
Almanya gibi bi yerde ve bizim cagimizda nasil böyle düsünülür? Cok üzüldüm...
Ve cok kafama takildi bu olay.Bir kac gün bunun gercekten Allahin emrettigi bir sey oldugunu düsünüp Allaha sitem ettim, insallah safligimi affeder. Ama simdiki düsündügüm sey sudur ki: Allah sadece kuranda degildir, Allah kurandan cok daha büyüktür. Ve Allah herseyi daha iyi bilir...
Ama:,, Allah istemeseydi kursun degmezdi!" diyorlar. Nasil degmezdi? Hazreti peygamberimiz bile yaralanabilirken allahin bir garip kuluna degmicekmiydi kursun? Ama allah istedi diyorlar. Peki allah istediyse, neden bir cani almak günahtir? Bu halde yani katile hic bir günah yazilmiyormu? Allah istedi diye? Allah bize akil vermis mantik vermis. Resmen Seytan isi bu, anlayamiyorlar...Yada baska türlü teselli edemiyorlar kendilerini...Cok üzücü.
  #17954  
Alt 24.05.2005, 00:12
Benutzerbild von adnanhoca
adnanhoca adnanhoca ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Fitne

Fitne

Arapça"da bazı kelimeler -her dilde olduğu gibi- birden fazla manaya gelebilmektedir. Türkçe"de yüz kelimesinin farklı anlamları olduğu gibi Arapça"daki fitne kelimesinin de farklı karşılıkları bulunmaktadır.

Fitne, asıl olarak "altının diğer yabancı madenlerden ayrılması amacıyla kaynatılması işlemi" için kullanılan bir kelimedir. Kuran"ın birçok ayetinde fitne -kelime köküyle bağlantılı olarak- müminlerle, inkarcıların veya münafıkların birbirinden ayrılması için yaratılan imtihanlara verilen isimdir. Bu imtihanların temel vasfı, içinde saptırıcı unsurları da taşımasıdır. Yani insanın doğru yoldan sapması veya hidayete tabi olması bu imtihan karşısında gösterdiği tutuma bağlıdır. Hz. Musa"nın aşağıdaki duası fitnenin hem saptırıcı hem de hidayete erdirici yönü olduğunu göstermektedir:

Musa, belirlediğimiz buluşma zamanı için kavminden yetmiş adam seçip-ayırdı. Bunları da "dayanılmaz bir sarsıntı" tutuverince, dedi ki: "Rabbim, eğer dileseydin, onları ve beni daha önceden helak ederdin. (Şimdi) İçimizdeki beyinsizlerin yaptıklarından dolayı bizi helak edecek misin? O da Senin deneme (fitne)nden başkası değildir. Onunla sen dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirirsin. Bizim velimiz Sensin. Öyleyse bizi bağışla, bizi esirge; Sen bağışlayanların en hayırlısısın." (Araf Suresi, 155)

Dünyanın bir imtihan yeri olduğu ve imanın mutlaka sınanacağı Kuran"ın birçok yerinde hatırlatılmaktadır:

İnsanlar, (sadece) "İman ettik" diyerek, sınanmadan (fitneyle denenmeden) bırakılacaklarını mı sandılar?

Andolsun, onlardan öncekileri sınadık (fitneyle denedik). Allah, gerçekten doğruları da bilmekte ve gerçekten yalancıları da bilmektedir. (Ankebut Suresi, 2-3)

Diğer bir ayette de fitnenin iki türlü olacağı bildirilmiştir:

Her nefis ölümü tadıcıdır. Biz sizi, şerle de, hayırla da deneyerek (fitneye tabi tutarak) imtihan ediyoruz ve siz bize döndürüleceksiniz. (Enbiya Suresi, 35)

İnsanın çok mal sahibi olması ve birçok nimetle donatılması, Kuran"a göre hareket ettiği takdirde onun Allah"a yaklaşmasına vesile olur. Ama övündüğü ve sahip olduklarını Allah rızasına uygun biçimde sarfetmediği takdirde doğru yoldan sapmış olur. Böyle bir kişi için "mal fitnesine kapıldı", "mal fitnesine" düştü tabiri kullanılır. Bu kişi imtihanı kaybetmiş ve ahirette "hüsrana uğrayanlardan" olma noktasına gelmiştir.

Aynı şekilde başa gelen bir sıkıntı, bir hastalık, kişinin evini, ailesini kaybetmesi gibi durumlar da fitneye örnek verilebilir. Ancak insan burada isyan ettiği, umutsuzluğa ve üzüntüye kapıldığı takdirde, fitne onun iman sahibi olmadığını ortaya çıkarmış olur.

Mümin ise her türlü olayın Allah"tan geldiğini bilir ve her türlü olay karşısında Allah"tan razı olur, en büyük sıkıntıyı bile tevekkülle karşılar. Dünyaya ait hiçbir değer onun kalbinde yer tutmadığından bunların kaybından veya elden çıkmasından üzüntü duymaz. Bu ruh halinin Allah"ın rızasını kazanabilmek için en uygun olduğunu bilir.



ENIS SEN SADECE FITNECISIN !!! SENI IKI KISI POHPOHLUYOR DIYE HEMEN BIR BASKA HAVALARA GIRMEKTESIN YA !!! SEN 6 YIL ÖNCE NEYSE BUGÜNDE OSUN YANI BIR ARPA BOYU YOL ALAMADIN ! ! !

SENLE ZAMAN KAYBETMEYI NE COK SEVIYORUZ YA ! KENDIMI ANLAMIYORUM BAZEN ! FITNECISIN SEN BASKA BIR KELIME YOK SENIN ICIN !!!
  #17955  
Alt 24.05.2005, 00:14
Benutzerbild von adnanhoca
adnanhoca adnanhoca ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard ARKADASIM ÖNCE KAYNAKLARDAN BILGI VEREYI

RECM

Taşla öldürme, taşa tutma, birine taş atma, sövme, lânet etme, kovma, birinin namusuna iftira etme, kötü zanda bulunma; evli veya dul bulunan erkek veya kadının zina etmesi halinde Islâm mahkemesi kararıyla taşlanarak öldürülmesi anlamında bir fıkıh terimi. R.c.m kökünden mastar, çoğulu "rucüm" dür. Aynı kökten "racîm"; recm olunan, taşlanan, kovulan ve lânetlenen anlamındadır.

Kur"an-ı Kerim"de bu anlamda "recm" ifadesi bulunmamaktadır. Bir ayette gaybı taşlamak" (el-Kehf, 18/22), başka bir yerde, "yıldızları Şeytanlar için atış taneleri yaptık" (el-Mülk, 67/5) ayetinde "atış taneleri" anlamında "rucûm" çoğul olarak gelmiştir. Zina edenin taşlanması Sünnet, ve icma delillerine dayanır.

Zina bütün semavî dinlerde haram kılınmış ve çok kötü bir fiil olarak kabul edilmiştir. Islâm"da zina büyük günahlardan olup, ırz, namus ve neseplere yönelik olduğu için, cezası da hadlerin en şiddetlisidir.

Zinanın cezası, fiili işleyenin evli veya bekâr oluşuna, Islâmî emir ve yasaklarla yükümlü bulunup bulunmamasına göre kısımlara ayrılır. Dayak, taşla öldürme, sürgün ve Islâm devleti"nin koyacağı ta"zir cezası bunlar arasındadır.


--------------------------------------------------------------------------------

RECM CEZASI

Hz. Peygamber"in evli olarak zina edene recm cezası uyguladığı, tevatüre ulaşan hadislerle sabittir. Temelde kıyasa göre evlilere de yüz değnek (celde) cezası uygulanması gerekırken, bu konudaki hadislerle amel edilerek recm cezası öngörülmüştür.

Recm konusunda hükmü devam eden, fakat Kur"an ayeti olarak okunması neshedilen bir ayet de nakledilir. Abdullah b. Abbas (r. anhümâ), Hz. Ömer"in minberde şöyle dediğini rivâyet etmiştir. "Cenab-ı Allah Muhammed (s.a.s)"i hak ile göndermiş ve O"na Kitab"ı indirmiştir. Recm ayeti de O"na indirilen ayetlerden idi. Biz bu ayeti okuduk, ezberledik ve anladık. Resulullah (s.a.s) recmi uyguladı, ondan sonra biz de uyguladık". Korkarım, zaman geçince birileri çıkıp "Biz Allah"ın kitabında recmi bulamıyoruz" der ve Allah"ın indirdiği bir farzı terkederek sapıklığa düşerler. Şüphesiz recm, Allah"ın kitabında, evli olmak, şahit, gebelik veya ikrar bulunmak şartıyla, zina eden kimse aleyhine bir haktır" (Müslim, Hudûd, 15).

Hz. Ömer"in sözünü ettiği okunuşu mensuh ayet şudur: "Ihtiyar erkekle ihtiyar kadın zina ederlerse, onları recmedin" (Mâlik, Muvatta", Hudûd 10; Ibn Mâce, Hudûd, 9; Ahmed b. Hanbel, V, 132, 183). Hz. Ömer"in recmi, Medine minberinden ilân etmesi, içlerinde bir çok sahabe bulunan cematten hiç birinin buna karşı çıkmaması, recmin sabit olduğunu gösterir (Sahih-i Müslim Tercüme ve Şerhi, Ahmed Davudoğlu, Istanbul 1978, VIII, 350). es-Serahsî (ö. 490/1097). Ömer (r.a)"in şöyle dediğini nakleder:

"Eğer insanlar, Ömer Allah"ın Kitabına ilave yaptı demeyecek olsalar, "ihtiyar erkekle ihtiyar kadın zina ettikleri..." ifadesini Mushaf"ın haşiyesine yazardım" (es-Serahsî, el-Mebsût, Beyrut 1398/1978, IX, 37).

Hz. Peygamber"in recm cezasına uygulama örnekleri:

1. Işvereninin eşiyle zina eden bekâr işçiye yüz değnek ve bir yıl sürgün cezası, kadına ise recm uygulanmıştır.

Ebû Hureyre ile Zeyd b. Halid el-Cühenî (r.anhumâ)"dan nakledildiğine göre, zina eden kadının kocası ile, zina eden işçinin babası Resulullah (s.a.s)"e başvurarak bu konuda "Allah"ın kitabı" ile hüküm vermesini istemişlerdir. Işçinin babası şöyle dedi:

"Benim oğlum bu adamın yanında işçi idi. Onun hanımı ile zina etti. Bana, oğlum için recm gerektiği haber verildi. Ancak ben onun adına yüz koyunla bir cariye fidye verdim. Bu arada bilenlere danıştım, (oğlum bekâr olduğu için) ona yüz değnekle bir yıl sürgün cezası, bunun karısına ise recm cezası gerektiğini haber verdiler". Bunun üzerine, Hz. Peygamber şöyle buyurdu:

Nefsim kudret elinde olan Allah"a yemin ederim ki, aranızda Allah"ın kitabı ile hükmedeceğim. Cariye ve koyunlar geri verilecek. Oğluna yüz değnekle bir yıl sürgün gerek. Ey Üneys, sen de bu adamın karısına git. Eğer zinasını itiraf ederse, onu recmet". Üneys kadına gitmiş ve kadın suçunu itiraf etmiş, Hz. Peygamber"in emri üzerine de recmedilmiştir (Müslim, Hudûd, 25; Buhârî, Hudûd III, 38, 46, Vekâlet,13). Ebû Hanife"ye göre, yüz değnek yanında bir yıl sürgün, ayete ilâve niteliğinde olup, ayet inince bu ilâve kısım neshedilmiştir. Ancak Islâm devlet başkanı böyle bir cezayı ta"zir cezası olarak verebilir.

2. Zinasını dört defa ikrar eden Mâiz b. Mâlik (r.a)"in recmedilmesi.

Mâiz b. Mâlik, Hz. Peygamber"e gelerek "Beni temizle" dedi. Hz. peygamber "Yazık sana, çık git, Allah"a tövbe ve istiğfar et" buyurdu. Mâiz, pek uzaklaşmadan geri döndü ve "Ey Allah"ın Resulu! Beni temizle" dedi. Hz. Peygamber aynı sözlerle üç defa daha geri gönderdi. Dördüncü ikrarında "Seni hangi konuda temizleyeyim?" diye sordu. Mâiz; "Zinadan" dedi. Hz. Peygamber "Bunda akıl hastalığı var mıdır?" diye sordu. Böyle bir rahatsızlığı olmadığını söylediler. "Şarap içmiş olabilir mi?" diye sordu. Bir adam kalkıp içki kontrolü yaptı. Onda şarap kokusu tesbit edemedi. Hz. Peygamber tekrar "sen zina ettin mi?" diye sordu. Mâiz "Evet" cevabını verdi. Artık emir buyurdular ve Mâiz recmedildi. Recimden sonra onun hakkında sahabiler iki kısma ayrıldılar. Bir bölümü Mâiz"in helâk olduğunu, başka bir grup ise onun en faziletli tövbeyi yaptığını söylediler. Bu farklı yaklaşım üç gün sürdü. Daha sonra yanlarına gelen Resulullah (s.a.s) "Mâiz b. Mâlik için dua edin" buyurdu. "Allah Mâiz"e mağfiret eylesin" dediler. Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Mâiz öyle bir tövbe etti ki, bu tövbe bir ümmet arasında paylaştırılırsa onlara yeterdi" (Müslim, Hudûd, 22; eş-Şevkânî, Neylül-Evtâr, VII, 95,109; ez-Zeylaî, Nasbu"r-Râye, III, 314 vd.).

3. Gâmidiyeli evli kadının zinadan dolayı recmedilmesi.

Mâiz"in recmedilmesinden kısa bir süre sonra Ezd kabilesinin Gâmid kolundan bir kadın geldi ve "Ey Allah"ın elçisi! Beni temizle" dedi. Hz. Peygamber "Yazıklar olsun sana. Çık git, Allah"a tövbe ve istiğfar et" buyurdu. Kadın dedi: "Beni, Mâiz"i çevirdiğin gibi geri çevirmek istiyorsun" Hz. Peygamber, "Sana ne oldu?" diye sordu. Kadın kendisinin zinadan gebe olduğunu söyledi. Bunun üzerine "Sen mi?" buyurdu. Kadın "Evet" dedi. Hz. Peygamber "Doğuruncaya kadar git" buyurdu. Kadının bu arada geçimini Ensar"dan bir adam üstlendi. Daha sonra Hz. Peygamber"e gelerek; "Gâmidli kadın doğurdu" dedi. Çocuğun bakımını da Ensar"dan birisi üzerine aldı ve kadın recmedildi" (Müslim, Hudûd, 22, 23, 24; Ibn Mâc"e, Diyât, 36; Mâlik, Muvatta", Hudûd, II). Başka bir rivâyette, çocuk sütten kesilinceye kadar emzirmesine izin verildiği, recm sırasında Hâlid b. Velîd (r.a)"ın üzerine kan sıçraması üzerine kadın hakkında kötü sözler söylediğini işiten Hz. Peygamber"in şöyle buyurduğu nakledilir:

"Ey Halid! yavaş ol. Nefsim kudret elinde olan Allah"a yemin ederim. Bu kadın öyle bir tövbe etti ki, onu bir baççı (vergi memuru) yapsaydı, şüphesiz mağfiret olunurdu" Sonra kadının hazırlanmasını emrederek cenazesini kılmış ve kadın defnedilmiştir (Müslim, Hudûd, 23).

4. Evli bulunan Yahudi erkeği ile Yahudi kadınının zina sebebiyle recmedilmesi. Abdullah b. Ömer (r.a)"tan nakledildiğine göre, Hz. Peygamber"e, zina etmiş bir yahudi erkeği ile bir yahudi kadını getirmişler. Allah elçisi, yahudilere, Tevratta ki zina hükmünü sormuştur. Yahudiler; "yüzleri karaya boyanır, sırt sırta hayvan üzerine bindirilip sokaklarda dolaştırılır" demişler. Tevrat getirilmiş, ancak okuyan yahudi genci recm ayetine gelince ceza kısmını parmağı ile kapatıp atlayınca durumu farkeden ve yahudi iken Islâm"a giren Abdullah b. Selâm, Hz. Peygamber"e yahudinin Tevrat"ın üzerinden elini kaldırmasını emir buyurmasını istemiştir. Yahudi elini kaldırınca recm ayeti görülmüş ve her iki yahudi hakkında da evli olarak zina ettikleri için recm uygulanmıştır (Müslim, Hudûd, 26).

Bera b. Azıb (r.a)"ten nakledilen, iki yahudinin recmedilmesi olayı ise şöyledir: Hz. Peygamber"e, yüzü kömürle karartılmış ve dayak vurulmuş bir yahudi getirildi. Allah elçisi yahudilere evlilerin zinasının Tevrat"taki hükmünü sordu. Onlar, bu şekilde olduğunu söyleyince, bir yahudi bilginine "Sana, Tevrat"ı Musa ya indiren Allah aşkına soruyorum. Zina edenin Tevrat"taki hükmü nedir?" diye sordu yahudi bilgini; Tevrat"ta recim var. Fakat zina eşraf arasında artınca, şerefli birini getirirlerse serbest bırakır, yoksul biri yakalanırsa onu recmeder olduk. Bu iki sınıfa eşit ceza için recmi terkettik, kömürle boyayıp, dayak vurmayı recmin yerine koyduk". Bunun üzerine, Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Allahım! Senin emrini onlar değiştirdikten sonra ilk uygulayan benim. Bunun üzerine emir verdi ve yahudi recmedildi" (Müslim, Hudûd, 28).

Bazı Islâm müctehidlerine göre ehl-i küfür, müslüman mahkemesine başvurursa, hâkimin mutlaka Allah"ın hükmü ile amel etmesi gerekir. Onlar bu konudaki muhayyerliğin neshedildiğini söylerler, Hanefiler ve Imam Şâfiî"den bir görüşe göre bu esas geçerlidir. Ancak Ebû Hanife şöyle demiştir: "Islâm mahkemesine inkârcı karı-koca birlikte gelirlerse aralarında adaletle hükmetmek gerekir. Yalnız kadın gelir, kocası razı olmazsa hakim hüküm veremez". Ebû Yusuf ve Imam Muhammed"e göre ise hüküm verebilir (Ahmed Davudoğlu, Sahihi Müslim Terceme ve Şerhi, Istanbul 1978, VIII, 376).


--------------------------------------------------------------------------------

RECM CEZASI UYGULANMASI İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR:

1. Zina eden kadın veya erkeğin ergin olması.

2. Akıllı olması. Akıl hastasına had uygulanmaz. Akıllı ve ergin bir kimse akıl hastası ile zina etse, yalnız kendisine had uygulanır.

3. Evli olan gayrı müslime recm yerine değnek cezası uygulanır. Şâfiî ve Hanbelîlere göre pasaportla Islâm devletine gelen gayrî müslim yabancılara ne zina ve ne de içki içme cezası uygulanmaz.

4. Zinanın zor kullanarak olmaması gerekir.

5. Zinanın diri bir insanla olması gerekir.

6. Zina edilen kadının da ergin veya kendisine cinsel istek duyulan bir yaşta olması gerekir.

7. Zinanın bir şüpheye dayalı olmaması gerekir. Fasit nikahtan sonraki cinsel temasa had gerekmediği konusunda görüş birliği vardır. Velisiz veya şahitsiz evlenme gibi.

Zinanın bir para karşılığında olması halinde Ebû Hanife"ye göre her ikisine de had cezası uygulanmaz. Çünkü bu durum bir mehir karşılığında nikâh akdine benzemektedir. Burada şüpheden dolayı had düşer. Ancak fiil haram olduğu için ta"zir uygulanır. Ebû Yusuf ve Imam Muhammed"e göre bu durumda da had cezası verilir (Ömer Nasuhi Bilmen, Istilâhât-ı Fıkhıyye Kâmusu, Istanbul 1968, III,197 vd.).

8. Cinsel temasın önden olması. Arkadan ilişki yani livata için Ebû Hanîfe"ye göre yalnız ta"zir cezası uygulanır. Ebû Yusuf, Imam Muhammed ve Hanefiler dışındaki üç mezhebe göre ise livata haddi gerektirir. Yabancı bir kadına ön veya arka dışında karın, uyluk gibi başka bir yere temas ise yalnız ta"zîri gerektirir. Çünkü bu, şer"an kendisine bir şey takdir edilmeyen münker bir fiildir.

9. Had cezalarının uygulanabilmesi için Islâm devletinin varlığı şarttır. Çünkü dârul-harp veya dârul-bağy (âsiler ülkesi) de had cezalarını uygulamaya Islâm devletinin velâyet yetkisi olmaz ve bu hükümleri uygulamaya gücü yetmez.

10. Zina eden erkek veya kadının halen veya daha önce sahih nikâhla evlenmiş olması ve bu nikâh devam ederken eşiyle bir defa da olsa cinsel temasta bulunması şarttır. Böyle bir erkeğe "muhsan", kadına ise "muhsana" denir. Recm cezası için bu son niteliğin bulunması da gerekir.

Recm için muhsan sayılmada erkek veya kadında şu yedi niteliğin bulunması gerekir: Akıllı olmak, ergin bulunmak, hür ve müslüman olmak, sahih nikâhla evlenmiş bulunmak ve bu nikâhtan sonra eşiyle guslü gerektirecek şekilde cinsel temasta bulunmak. Bu şartlardan herhangi birisi bulunmazsa ceza yüz değneğe dönüşür. Zina edenlerden birisi muhsan olur, diğeri bekâr bulunursa; bekâra yüz değnek, muhsan olana ise recm cezası uygulanır.

Ebû Hanife ve Mâlik"e göre, bir erkek veya kadının muhsan sayılması için müslüman olması şarttır. Bu yüzden evli olan gayrı müslimlerin zinasına recm cezası uygulanmaz, çünkü recm, günahtan temizlenme yoludur. Zimmî ise günahtan temizlenmeye ehil değildir. Onun temizlenmesi ancak ahirette azapla gerçekleşir. Hz. Peygamber; Allah"a şirk koşan kimse muhsan değildir" (Zeylaî, Nasbü"r-Râye, III, 327) buyurmuştur. Bu görüşte olanlar için iki yahudinin Hz. Peygamber tarafından recmedilmesi olayı, Tevrat hükmüne göre olmuştur. Daha sonra bu neshedilmiştir (Zeylaî, a.g.e, III, 326; eş-Şevkânî, Neylül-Evtâr, VII, 92).

Şâfiî, Ibn Hanbel ve Ebû Yusuf"a göre, recmin uygulanması için zina edenin müslüman olması şart değildir. Bir zimmî zina suçuyla Islâm mahkemesine gelse had uygulanır. Müslüman bir erkek zimmî bir kadınla evlenip cinsel temasta bulunsa, her ikisi de "muhsan" olur. Delil, Hz. Peygamber"in iki yahudiye recmi uygulamasıdır. "Dulun dul ile zinasında taşlama vardır" (Müslim, Hudûd,12-14; Ebû Dâvud, Hudûd 23; Tirmizî, Hudûd, 8) hadisinin genel anlamı da başka bir delildir. Diğer yandan zina bütün semavi dinlerde haram kılınmıştır (bk. eş-Şîrâzî, el-Mühezzeb, II, 267; Ibn Kudâme, el-Muğnî, Kahire 1970, VIII, 163; ez-Zühaylî, el-Fıkhul-Islâmî ve Edilletüh, Dımaşk 1405/1985, VI, 43).

Zina Suçunun Sâbit Olması:

Zina, ya ikrarla ya da dört şahitle sabit olur.

1. Ikrarla Tesbit:

Zina ikrarında bulunanın akıllı, ergin olması ve zorlama altında bulunmaması gerekir. Ayrıca ikrarın dört defa yapılması gereklidır. Çünkü Mâiz b. Mâlik"e Allah elçisi dört defa ikrar esasını uygulamıştır. Hanefi ve Hanbelîlerin görüşü budur. Şâfiî ve Mâlikilere göre ise tek ikrar yeterlidir. Bunlar da işçinin kendi patronunun eşiyle zina etmesi olayına dayanırlar. Çünkü orada dört ikrardan söz edilmemiştir (Buhârî, Âhad,I, Şurüt, 9; Müslim, Hudûd, 25; el-Bâcî, el-Müntekâ, VII,135; Ibn Kudâme, el-Muğni, VIII, 191 vd.).

Diğer yandan dört ikrarın ayrı meclislerde yapılması gerekir.

2. Zinayı dört şahitle ispat: Zinanın müslüman, erkek, adaletli ve hür dört erkek şahitle ispat edilmesi gerekir (en-Nisâ", 4/15; en-Nûr, 24/4,13). Şahit sayısı dörtten az olur veya dördüncü şahit "sadece bunları bir yorgan altında gördüm" gibi kesin zinaya delâlet eden beyanda bulunmasa, ilk üç şahide "zina iftirası (kazf)" cezası uygulanır. Zina isnat edilenden had düşer. Çünkü Hz. Ömer, Muğîre (r.a)"in zinasına şahitlik eden üç kişiye zina iftirası cezası uygulamıştır (bk. ez-Zühayli, a.g.e., VI, 48; "Kazf" maddesi).

Recm Cezasının Infazı:

Zina ikrarla sabit olmuşsa recm uygulamasına devlet başkanı veya infaz görevlisinin başlaması gerekir. Şahitle sabit olması halinde ise infaza şahitlerin tamamının hazır bulunması ve ilk taşı onların atması şekliyle başlanır. Böylece herhangi bir şüphe, vazgeçme yanlışlık vb. tüm ihtimallerin ortadan kalkması ve adli hataya düşülmemesi için gerekli önlemler alınmıştır. Hz. Ali"den şöyle dediği nakledilmiştir: "Önce şahitler taş atmaya başlar, sonra devlet başkanı, sonra diğer insanlar" (Zeylai, a.g.e., III, 319 vd.; es-Şevkânî, a.g.e., VII,108). Bekârların zinasında ise değnek cezasına şahitlerin başlaması gerekmez. Çünkü onlar bunun usul ve şeklini bilmeye bilirler ve bu durum zulme yol açabilir.

Recm cezası, ibretli olması için bir meydanda erkek ayakta, kadın ise tercih edilen görüşe göre göğsüne kadar bir çukura sokularak kendisine ölünceye kadar küçük taşlar atılmak suretiyle infaz edilir. Hz. Peygamber"in Gâmidiyeli kadın için, göğsüne kadar bir çukur açtırdığı nakledilir (Zeylaî, a.g.e., III, 325; eş-Şevkânî, a.g.e., VII, 109).

Recmle öldürülen kimse yıkanır. Kefenlenir, cenaze namazı kılınır ve defnedilir. Çünkü Hz. Peygamber, recmedilen Mâiz için Kendi ölülerinize yaptığınız şeyleri ona da yapınız" (Zeylai, a.g.e, III, 320) buyurmuştur.
  #17956  
Alt 24.05.2005, 00:17
Benutzerbild von adnanhoca
adnanhoca adnanhoca ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Simdi Soruna Cevap..

Su anda YERYÜZÜNÜN neresinde olurda olsun "ISLAM DEVLETI" olmadigi icin ISLAM ADINA verilen o öldürme KARARLARI sadece KADINLARA karsi yapilan biur ZÜLÜMDÜR ve baska birsey degildir. RECM (yani Zinadan dolayi öldürme) Cezasinin verilmesin en basli nedeni ISLAM DEVLETININ varligidir. Bu sart yerine gelmedigi icin her tür öldürme ya GELENEKSEL (yani TÖRE CINAYETI) yada ADLI BIR ÖLDÜRME vakaasidir !!!


Saygilarimla....
  #17957  
Alt 24.05.2005, 00:21
eniskaya
 
Beiträge: n/a
Standard Niye bu kadar karisik yapiyorsunuzki

Recm olayi Kuranda degil.. Tevratta yazmakta...

Kuranin tabiri Zina yapan kimseye dayak vurmaktir, yada onu hapsetmektir...

Zaten medeni kanun zinayi hos görmüyor.... eskiden zina yapanlara hapis cezasi vardi...

Amma zinanin zina olarak gecerli sayilmasi icinde 4 tane sahit gerek.... yani onlari sex esnasinda birebir yakalayan 4 tane kisi...

Alles andere zählt nicht... Kuran 4 kisi istiyor.... onun disindakiler gecerli degildir...

Ama bu zamanki ortamda, kimse kimsenin zinasina karisamaz ve karismayada hakki yoktur...

Insanlari zinadan korumak istiyorsan... o halde DINI Kurandaki Dine uyarak yaorumlayip ve insanlara anlatacaksin....

Alles andere ist völliger Blödsinn
  #17958  
Alt 24.05.2005, 00:25
eniskaya
 
Beiträge: n/a
Standard Ben son derece olayi kavrayan birisiyim

ich stehe über den DINGEN... sizler gibi... anlamadan namaz kilmam... sizler gibi, onu bunu Cehenneme yada Cennete sokmam...

Allahtan baskasindan Medet ummam...... nilenle bilemyeni bir tutmam.... dogru insanlarla safstacilari kiyaslamam.....

Ben Kurandaki Dine mensubum.... oradaki DIn baska... senin Dinin baska....

Sen kendini Müslüman kelimesi kullanmakla Cennetlik yasiyorsan... o zaman DINden haberin yok....

Seni kelimeler degil... yaptigin iyilikler kurtaracaktir.... ama sizde Salih Amel olmadigi icin... o yüzden Kelimelere taparak medet umuyorsunuz....
  #17959  
Alt 24.05.2005, 00:26
Benutzerbild von adnanhoca
adnanhoca adnanhoca ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Galvaniye katiliyorum.... o.T.

ohne Text
  #17960  
Alt 24.05.2005, 00:26
eniskaya
 
Beiträge: n/a
Standard Hele hele olmayanin anlama imkani

esittir sifir...

Olsa olsa yine bunu uzmanlar anlar.... 40-50 yil Unide arastirma yapan kisiler.....

Senin onlardan daha iyi anlam ihtimalin = 0
Antwort



Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu