Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum > Aktuelles


Hilfe Kalender Heutige Beiträge

Antwort
 
Themen-Optionen Thema durchsuchen
  #1  
Alt 03.11.2014, 01:08
Benutzerbild von uno
uno uno ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 17.11.2013
Beiträge: 291
Standard FRANZ JOSEF WAGNER: Liebe Kurden...

Von FRANZ JOSEF WAGNER

bewundernd schaut die Welt zu, wie Ihr gegen die Kopfabschneider mit den schwarzen Fahnen kämpft.

Wer seid Ihr Tapferen?

Ihr seid ein Volk mit den traurigsten Liedern, immer geht es in Euren Liedern um verlorene Liebe und verlorene Heimat. In einem heißt es: Alle Länder spielen Verstecken. Welches Land wird nie gefunden? Kurdistan.

Ihr seid ein Volk ohne Staat. Eure Sprache wurde verboten, Eure Kleidung.

Euer Volk lebte in der Türkei, im Irak, im Iran, in Syrien. Ihr wurdet unterdrückt. Man hat Euch nicht akzeptiert. Ihr wart ein Niemands-Volk. Ihr habt immer kämpfen müssen. Viele von Euch wurden Terroristen.

Vielleicht, ich weiß es nicht, sind die Terroristen von früher heute die einsamen Kämpfer in Kobane. Männer ohne Angst, Männer, die immer gekämpft haben.

Einer der Kämpfer sagte: Meine letzte Kugel hebe ich für mich auf.

Ich lasse mir nicht den Kopf abschneiden.

Was für Helden.

Man kriegt Gänsehaut.

Herzlichst,
Ihr Franz Josef Wagner


F. J. Wagner


__________________________________________________ ________

“Saygıdeğer Kürtler,

Dünya kafa kesen siyah bayraklılara(ISIS) olan savaşınıza karşı donup kalmış durumda.

Sizler kimsiniz ey yiğitler?

Sizler, en acı dolu türkülerin milletisiniz, türkülerinizin konusu hep, yitik aşk ve yitik ülkedir. Bunlardan birinde şöyle deniyor: Tüm ülkeler “saklambaç” oyununu oynuyor. Hangi ülke asla görülmüyor? Kürdistan.

Siz ülkesiz bir milletsiniz. Diliniz, kıyafteleriniz yasaklandı.

Halkınız Türkiye’de yaşıyordu, Irak’ta, İran’da, Suriye’de. Ayaklar altına alınıdınız.

Kabul edilmediniz. Kimsesizdiniz. Hep savaşmaya mahkumdunuz. Çoğunuz terörist oldunuz.

Bilemiyorum, belki de dünün teröristleri bugün Kobani’de savaşan tek savaşçılardır. Korkusuz adamlar, hep savaşan adamlar.

Savaşçılardan biri, “Son mermimi kendime saklayacağım” dedi.

Başımın kesilmesine müsade etmeyeceğim.

Ne yiğitlik.

İnsanın tüyleri diken diken oluyor.

Saygılarımla
F.J. Wagner”
  #2  
Alt 03.11.2014, 08:34
Dadaruhi
 
Beiträge: n/a
Standard

Zitat:
Zitat von uno Beitrag anzeigen
Von FRANZ JOSEF WAGNER

bewundernd schaut die Welt zu, wie Ihr gegen die Kopfabschneider mit den schwarzen Fahnen kämpft.

Wer seid Ihr Tapferen?

Ihr seid ein Volk mit den traurigsten Liedern, immer geht es in Euren Liedern um verlorene Liebe und verlorene Heimat. In einem heißt es: Alle Länder spielen Verstecken. Welches Land wird nie gefunden? Kurdistan.

Ihr seid ein Volk ohne Staat. Eure Sprache wurde verboten, Eure Kleidung.

Euer Volk lebte in der Türkei, im Irak, im Iran, in Syrien. Ihr wurdet unterdrückt. Man hat Euch nicht akzeptiert. Ihr wart ein Niemands-Volk. Ihr habt immer kämpfen müssen. Viele von Euch wurden Terroristen.

Vielleicht, ich weiß es nicht, sind die Terroristen von früher heute die einsamen Kämpfer in Kobane. Männer ohne Angst, Männer, die immer gekämpft haben.

Einer der Kämpfer sagte: Meine letzte Kugel hebe ich für mich auf.

Ich lasse mir nicht den Kopf abschneiden.

Was für Helden.

Man kriegt Gänsehaut.

Herzlichst,
Ihr Franz Josef Wagner


F. J. Wagner


__________________________________________________ ________

“Saygıdeğer Kürtler,

Dünya kafa kesen siyah bayraklılara(ISIS) olan savaşınıza karşı donup kalmış durumda.

Sizler kimsiniz ey yiğitler?

Sizler, en acı dolu türkülerin milletisiniz, türkülerinizin konusu hep, yitik aşk ve yitik ülkedir. Bunlardan birinde şöyle deniyor: Tüm ülkeler “saklambaç” oyununu oynuyor. Hangi ülke asla görülmüyor? Kürdistan.

Siz ülkesiz bir milletsiniz. Diliniz, kıyafteleriniz yasaklandı.

Halkınız Türkiye’de yaşıyordu, Irak’ta, İran’da, Suriye’de. Ayaklar altına alınıdınız.

Kabul edilmediniz. Kimsesizdiniz. Hep savaşmaya mahkumdunuz. Çoğunuz terörist oldunuz.

Bilemiyorum, belki de dünün teröristleri bugün Kobani’de savaşan tek savaşçılardır. Korkusuz adamlar, hep savaşan adamlar.

Savaşçılardan biri, “Son mermimi kendime saklayacağım” dedi.

Başımın kesilmesine müsade etmeyeceğim.

Ne yiğitlik.

İnsanın tüyleri diken diken oluyor.

Saygılarımla
F.J. Wagner”
beim f. j. handelt es sich um den gräßten heuchler in der deutschen medienlandschaft.
abgesehen davon, was ihn nun an den kurden im besonderen interessiert, frage ich mich, was seine Haltung für die vertriebenen in syrien gewesen ist? oder der opfer in der Ukraine? etc.
traurig genug, dass es verlierer-biographien schaffen, angst und schrecken zu verbreiten. fragt sich, wie der westen das wieder gut machen wird/kann? letztlich haben sie sie das Vakuum in dieser Region erst geschaffen....
  #3  
Alt 03.11.2014, 11:33
Benutzerbild von 1insanol
1insanol 1insanol ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 390
Standard

Batililar hava vermeyi arkanizi sivazlamayi cok iyi bilir

Sizlerde zan edersiniz ki bunlar bizim dostlarimiz

Sizi katl edenlerin ve sizlerin elinizdeki silahlarin markalarina bakamayacak kadar gözlerinizi basiretlerinizi harkete gecirmiyorsaniz
arkanizi sivazlayan dostlarinizin(!) oyuncagi olmaya devam edin
  #4  
Alt 03.11.2014, 12:55
Benutzerbild von uno
uno uno ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 17.11.2013
Beiträge: 291
Standard

Sunu anlamiyoruz, yani basimizda bir direnis destani yasaniyor. Ve biz buna göz yummakta israr ediyoruz. Sorun bu.

Icimizdeki kürt dusmanligi toplum olarak bizi dünyanin en barbar cetesi veya örgütü olan ISID'e yakinlastirdi. Dünya göründe tüm Türkiye, AKP araciligiyla ISID isbirlikcisi su an.

FJW'in, bati medyasinda etkili bir isim oldugu süphesiz ancak onun durusundan cok tutumu yani yaptigi analiz bizi ilgilendiriyor. Herif burda tek anekdotta tüm herseyi saydam ve sade bir sekilde özetlemis ve biz halen "pesmerge yemek yidi ve parayi ödemeden kacti" mansetciligi yapan türk akim medyasi etkisinde kobane'ye ve kürtlere bakiyoruz. Daha önceleri de belirttim, su an Türkiye ve Türk Toplumu kitap ve romanlarin o "kötü karakteri" konumunda

insanol, "batililarin sirti sivazliyo ve siz bunun farkinda degilsiniz" diyecegine. Üyesi veya destekcisi oldugun AKP'nin kürt ve ortadogu politikasini elestir bence. Cünkü AKP destegiyle ortadogu cehenneme dönmüs durumda, halk magdur batililar da payda edinebilmek icin ellerini sivazlamaktalar!
  #5  
Alt 03.11.2014, 13:48
Benutzerbild von uno
uno uno ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 17.11.2013
Beiträge: 291
Standard Erdoğan, ‘Kürt karşıtlığı’nı ve dolaylı ‘IŞİD sempatizanlığı’nı Gizlemiyor!

Sunu da bi oku derim;

"Demokrasi özürlü" olan ve bu nedenle Türkiye'nin başta Ortadoğu, dünyanın her köşesinde cazibesini kaybetmesine neden olan kişinin, Suriye'de demokrasi havarisi gibi ortaya çıkması kimse için inandırıcı olmuyor.

İktidar sahipleri, özellikle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu, aksini ne kadar söylerlerse söylesinler, hatta ne kadar bağırıp çağırarak söylesinler; Türkiye’nin uluslararası ağırlığının ciddi biçimde zayıflamış olduğu gerçeği değişmiyor.

Bunun en önemli nedenlerinden biri Türkiye’de giderek genişleyen “demokrasi açığı” ile ilgili. Bir önceki yazımızda gönderme yaptığımız WSJ’nin Türkiye ile ilgili analizinde şu bölüm dikkat çekiyor:

“Türkiye’nin ülke dışındaki nüfuzunun gördüğü hasarın üzerine binen, demokrasisinin eskiden olduğu kadar artık çekici görünmemesi. 2013 yılında İstanbul’un Gezi Parkı’ndaki göstericilerin ezilmesi, İnternet sansürü uygulamaları ve Erdoğan’ın yakınlarını yolsuzluk soruşturmalarından korumaktaki ısrarı, bunların tümü, Türkiye’nin bölgedeki imajına zarar verdi.”

Bizlerin de AKP iktidarı ile ters düştüğü ve giderek Türkiye’nin demokratları ile AKP iktidarı arasındaki makasın açıldığı “ana konu başlıkları” tam da bunlardı.

WSJ analizinde, ayrıca, Birleşik Arap Emirlikleri Üniversitesi’nin siyasal bilimler profesörü Abdülhalik Abdullah’ın bir saptamasına yer verilmiş.

"Türkiye bir süre birçok şey için bir örnekti, ama Arap Baharı sonrasındaki yıllar, Türkiye’nin o imajını paramparça etti” diyor.

BAE’li profesör, bu durumu iki nedene bağlıyor:

“Her şeyden önce, Türkiye taraf tuttu, İslamcılardan ve Müslüman Kardeşler’den yana tavır aldı. İkincisi, Erdoğan, birçok konuda diktatör gibi davranıyor, özgürlükleri ve göstericileri bastırıyor. Arap dünyasının liberalleri Türkiye’yi bir model olarak artık görmüyorlar.”
Erdoğan Türkiye’sinin verdiği imaj, Körfez’den Atlantik’e kadar uzanan geniş alanda, “Türkiye uzmanları” nezdinde aşağı yukarı benzer şekilde değerlendiriliyor. SOAS’tan Prof. Gilbert Achcar bunlardan biri.

SOAS, dünyada Ortadoğu uzmanlığının başında gelen akademik merkezlerden biridir. Londra Üniversitesi’nin Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Okulu olan SOAS’tan, başta Bernard Lewis olmak üzere dünyanın sayılı Ortadoğu uzmanları geçmiştir. İki yıl önce, “Mezopotamya Ekspresi” kitabımın yayınlanması vesilesiyle, SOAS’ta konuşmamı, benim için heyecan verici olayları arasında kaydetmiştim. SOAS’ı yerinde tanıdıktan sonra, kulağım SOAS kaynaklı değerlendirmelere daha da duyarlı oldu

Prof. Achcar ile DW’nin yaptığı Türkiye, Kürtler ve Ortadoğu’daki İslami akımlar ile ilgili söyleşiyi, T24 önceki gün aktarmıştı.

DW’nin “Son gelişmelerin ardından Türkiye bölgede nasıl algılanıyor?” sorusuna şu karşılığı veriyor:

"Erdoğan, Mısır’daki ayaklanmaların başında Kahire'ye gitmişti. Ve orada yaptığı laikliği destekleyen konuşması; Müslüman Kardeşler'i şaşırtırken, bölgedeki Müslümanlara ise laik demokrasinin İslami değerlerle yan yana yürüyebileceğini göstermişti. Bu yaklaşım Türkiye'yi örnek (role model) olarak öne çıkardı. Ancak Türkiye, Müslüman Kardeşler'e verdiği açık destekle bu ayrıcalığını ne yazık ki yitirdi. Çünkü Müslüman Kardeşler'in demokratik değerler yerine şeriat değerlerini hukuka ve sosyal hayata yerleştirmek istediği aşikâr. Dolayısıyla Türkiye büyük ağabeylik rolünü kaybetmiş ve bölgedeki ihtilaflarda sıradan bir oyuncu haline gelmiştir."
Aylardır farklı sözcükler seçerek, ama özü itibarıyla anlatmaya çalıştığımız aynı şeydir.

Bugün itibarıyla, Achcar’ın üzerinde duracağımız ve yine mutabık olduğumuz değerlendirmesi, DW’nin “Ortadoğu kaynıyor, hatta gelişmelerin bölge haritasını değiştirebileceği söyleniyor. Siz bu iddiayı nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna verdiği cevap. Şöyle diyor:

"Bölge haritası bana göre yeniden çizilmez, ama bir istisna dışında: O da Kürtler. Zira bölgede Kürtler Araplarla birlikte çoğunluğu teşkil etmektedir ve Birinci Dünya Savaşı sonrasında Batılı güçler bağımsızlık yerine Kürtlerin başka devletlerin himayesinde yaşamalarını öngördü. Bugüne gelindiğinde ise durum değişmektedir. Değişiklik, Irak'ın bir parçası olan, ama oldukça bağımsız hareket eden Irak Kürt Özerk Bölgesi'nin kurulması ile başladı. Ardından Suriye'deki iç savaşla birlikte Suriye'deki Kürtler de PYD öncülüğünde özerkliğe doğru gitmekte. Bu nedenle Türkiye'de de alarm sirenleri çalıyor. Zira PYD'nin PKK'nın bir uzantısı olduğu biliniyor. Zaten Türkiye'nin Kobani'deki PYD güçlerine yardım etmeme gönülsüzlüğünün altında da bu gerçek yatıyor."

Şimdi de, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın önceki gün Paris’te Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ile ortak basın toplantısındaki şu sözlerini görelim ve yukarıda aktarılanlarla birlikte değerlendirelim:

“… Batı’nın Ortadoğu’ya sergilediği çifte standartlı tutum vicdanları çok derinden etkiliyor… Bu yıl 1. Dünya Savaşı’nın yüzüncü yılını idrak ediyoruz. Ortadoğu’da çizilen sınırlar, yapılan senaryolar, tasarımlar adeta dikişlerini patlatarak küresel sorunlara dönüştü. 1. Dünya Savaşı’nda sadece 1915 olaylarını görmek, onun gölgesinde kalmak vicdanları kanatıyor…

Burada bir konunun üzerinde önemle durmam gerekir. Bu da Kobani meselesidir. Niçin Kobani, niçin İdlib değil, niçin Hama değil, niçin Humus değil, niçin şu anda yüzde 40’ı işgal altında olan Irak değil? Oralara yönelik herhangi bir eylem veya müdahale yapılmıyor da Kobani... Varsa yoksa Kobani. Kobani, bizim ülkemizin sınırı, şu anda Kobani’de zaten insan yok. 200 bin insan ülkemizde bizim misafirimiz, biz onlara bakıyoruz. Şu anda Kobani’nin içinde herhangi bir insan da olmadığına göre, orada sadece 2 bin savaşçı var. Bundan dolayı mı sürekli orası bombalanıyor, bunu anlamak mümkün değil.”

Bugün gelinen noktada halâ Kobani’ye ilişkin gelişmelere ilişkin böyle bir dil kullanan ve Kobani’de IŞİD’e karşı ortaya konulan direnişe sağlanan destekten hissedilir rahatsızlığını yansıtan bu sözlerine bakılınca, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı'nın Ortadoğu’daki gelişme dinamiklerini anlamayı reddettiği sonucuna varıyoruz.

Anlamayı reddediyor ve Türkiye’ye “rüzgâra karşı koşturmakta”, “akıntıya karşı kürek çekmekte” ısrar edeceği izlenimini veriyor.

Suriye’ye ilişkin söylediklerine de bakalım:

“Burada (Suriye’de) bir defa devlet terörü estiren Esed vardır ve Esed’in rejimi var… Esed rejimini karşısına almayan ‘acaba Esed giderse ne olacak’ diye düşünen bir anlayışın IŞİD ile mücadele etmesi mümkün değil. Eğer ‘demokrasi’ diyorsak, ‘demokrasiyle mücadele’ diyorsak, ‘Esed giderse halk ne isterse o olur’ dememiz lazım. Eğer onu savunuyorsak gerçekten demokrasiyi savunuyoruz demektir. Yok demokrasiyi savunmuyor da bir tane otokrat gidecek, onun yerine de bir başka otokrat hazırlıyoruz, bunu düşünüyorum diyorsak, o zaman demokrasiyi konuşmanın hiçbir anlamı yok. Suriye'nin çektiği sıkıntı budur”
Tayyip Erdoğan kimsenin demedikleri üzerinden, “totoloji” ile polemik yapıyor. Ama asıl önemlisi şu:

“Taktik öncelik” olarak IŞİD’ile mücadeleyi tespit etmeyen hiçbir politikanın şansı yok. Dolayısıyla Erdoğan’ın “stratejik hedef”i eş zamanlı biçimde “en acil taktik hedef” olarak koyan Suriye politikasının da hiçbir şansı yok.

“Demokrasi özürlü” olan ve bu nedenle Türkiye’nin başta Ortadoğu, dünyanın her köşesinde cazibesini kaybetmesine neden olan kişinin, Suriye’de demokrasi havarisi gibi ortaya çıkması kimse için inandırıcı olmuyor.

Daha da vahimi, her ağzını açtığında, “Kürt karşıtlığı”nı ve dolaylı da olsa “IŞİD sempatizanlığı”nı gizleyemiyor olması.

Aksine ne söylerse söylesin; anlaşılıyor.

Anlıyorlar…


Zitat:
Zitat von 1insanol Beitrag anzeigen
Batililar hava vermeyi arkanizi sivazlamayi cok iyi bilir

Sizlerde zan edersiniz ki bunlar bizim dostlarimiz

Sizi katl edenlerin ve sizlerin elinizdeki silahlarin markalarina bakamayacak kadar gözlerinizi basiretlerinizi harkete gecirmiyorsaniz
arkanizi sivazlayan dostlarinizin(!) oyuncagi olmaya devam edin
  #6  
Alt 03.11.2014, 15:04
huhusanane
 
Beiträge: n/a
Reden

RTE ......................................

Er ist ein offenes Buch !!

  #7  
Alt 03.11.2014, 21:16
Benutzerbild von SevtapTuran
SevtapTuran SevtapTuran ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 03.03.2014
Beiträge: 1.315
Standard

Kürt sorunu yok!
Sorun cikarmak icin kürtler kullaniliyor o kadar.
Agizlarina Bir damals bal calarak, size devlet kurduracagiz diye, ilimin, bilimin besigi olan bölgelere eski silahlarini dökerek, insanlari birbirine öldürtüyorlar.(
  #8  
Alt 03.11.2014, 21:56
Benutzerbild von uno
uno uno ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 17.11.2013
Beiträge: 291
Standard

yorumunu okurken "küfür etmiim" kararimi bayagi bi zorladin sevtap, bi daha buna benzer salakca bir yorum daha görürsem, göt ve kafa organlarinin yerini karistirip, organlari oturttugun yerlerin yanlis oldugu bilincine varditirim seni.


Zitat:
Zitat von SevtapTuran Beitrag anzeigen
Kürt sorunu yok!
Sorun cikarmak icin kürtler kullaniliyor o kadar.
Agizlarina Bir damals bal calarak, size devlet kurduracagiz diye, ilimin, bilimin besigi olan bölgelere eski silahlarini dökerek, insanlari birbirine öldürtüyorlar.(
  #9  
Alt 03.11.2014, 22:09
Benutzerbild von SevtapTuran
SevtapTuran SevtapTuran ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 03.03.2014
Beiträge: 1.315
Standard

Zitat:
Zitat von uno Beitrag anzeigen
yorumunu okurken "küfür etmiim" kararimi bayagi bi zorladin sevtap, bi daha buna benzer salakca bir yorum daha görürsem, göt ve kafa organlarinin yerini karistirip, organlari oturttugun yerlerin yanlis oldugu bilincine varditirim seni.
Sanada bu yakisir. Nasil Bir terbiye almisin Onu burada gösterdin sadece.
  #10  
Alt 04.11.2014, 05:40
Benutzerbild von uno
uno uno ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 17.11.2013
Beiträge: 291
Standard

Türkiye Meclisinde "Kürt sorunu" basligi altinda bi cok yasa ve özel komisyonlar olusturuluyo, sen kalkmis, sayisi milyonlari asan bir halkin hakkina TECAVÜZ ederek "Kürt Sorunu" yok diyorsun.

Bu sorun yüzünden PKK türüyo, insan ölüyo, köyler yakilip bosaltiliyo, asker ölüyo, esrar ticareti yapiliyo, ülke gerilip yangin yerine dönüyo, sen halen yok diyosun...

üzgünüm ama bu senin fiziksel anlamda erezyona ugradigini, üstüne oturdugun götün yerine kafani kullandigini,kafanin yerine de götünü kullandigini gösterir. Bunu sakin hakaret olarak algilama ;(

Zitat:
Zitat von SevtapTuran Beitrag anzeigen
Sanada bu yakisir. Nasil Bir terbiye almisin Onu burada gösterdin sadece.

Geändert von uno (04.11.2014 um 06:03 Uhr).
Antwort



Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu