[uhbarracuda]

slm lar bjimnastikk severler tabe inanmiyacak yine türlü versiyonlar dükülecek bu beni 6S li arkadaslari andiriyor biz seneler evel söylerken kimse inanmiyordu hatta yakin zamana kadar hala inanmiyanlarda var ....
neyse ben size birakiyorum .......

------


Bir kibrit çak kampanyası!

Gazeteciliğimin ilk yıllarında, "bir kibrit çak" kampanyasını izledim. Yani, Beşiktaş para dilendi! Daha sonra Beşiktaş"ı parası yok diye kamp yapmak için otellerin bile kabul etmediğini de bilirim. (Beşiktaş"ı alıp İskenderun"a kampa götürdüm...)
Dahası var. Futbolculara maaş verebilmek için iki efsane isim Hakkı Yeten ve Süleyman Seba"nın Beşiktaş çarşısında bilet sattığının da tanığıyım.
Yani o kötü ve kara günlerde hep oradaydım.
Sayın Başkan çocuktu, belki babası Erdoğan bey anlatmaya utanmıştır.
Beşiktaş borçlular tarafından (Kulüp şirket olmuş Avustralya"ya iplik satmıştı. 80 ihtilalinde kulübün defterlerine el konulmuştu..) tek kelime ile sarılmıştı. Erdoğan Bey Beşiktaş"ın borçlarını üstlendi ve Beşiktaş kurtuldu.
Bu nedenle Beşiktaş şeffaf yönetilsin diyorum ve Sayın Demirören"e soruyorum:
1- Denetleme Kurulu"nun raporlarına göre 31 Ağustos itibarıyla BJK"nin borcu 11 trilyon. A.Ş"nin borcu ise 68 milyon dolar. Beşiktaş"ın gelirleri ise 18 milyon dolar civarında. (Demek ki borç 28 milyon dolar değil..)
2- İnönü"nün yapımı için yapılan anlaşma 2.5 milyon dolar. Ödenen para 3.5 milyon dolar. Fark neden?
3- Fulya projesini şu ana kadar gizli yürütmenin anlamı nedir? (İcra kurulu başkanı Adnan Demir"in hiçbir şeyden haberi bile yok.) Bu eleştiri Beşiktaş"ın sırlarını vermek için yazılmadı. Beşiktaş, Galatasaray gibi olmasın diye yazıldı.

KAZIM KANAT (Bjimnastikk yazari so ganz nebenbei)

Quelle : <a href="redirect.jsp?url=http://www.sabah.com.tr/yaz55-80-124.html" target="_blank">http://www.sabah.com.tr/yaz55-80-124.html</a>

[uhbarracuda]

ya yine inanmiyorlardir titpik 6s paranoyasi hehehehhe onlarda öyleysi simdi eh öh biraz öyle diyenler var

slm ; )

ohne Text

braucht

Besiktas birkac diger kulübünde oldugu gibi bir Anonim Sirkettir. Sport Kulübü olmasi bu durumu degistirmez.

Takima sempatisi veya antipatisi olanlar, her konuda oldugu gibi, sirketin maddi durumu hakkinda da yorum yaparlar. A 25 Milyon der, B 50 Milyon der.

Bunlardan daha önemlisi ve asil dikkate alinmasi gereken resmi aciklamalardir.

En son resmi aciklama yönetim devrinde olmustur ve borclarin 11 Milyon Euro olarak aciklanmistir. Spekule edilen 60 Milyon Dolara yakin borcun imkansiz oldugundan baska, bunu spekule eden kisilerin "keske" leridir bana göre! Alinan oyuncular, ödenen bonservisler ve icraatlara ödenen paralarda asagi yukari bellidir ve bu miktarin toplandiginda 60 Milyon dolara gelmesi bir hayaldir.

[aliconda]

O zaman yönetimden istifa edip gidenlerde böyle durumlarda celiske görüp istifa ettiklerini niye söylediler?

Zaten ilk bu borc söylentilerini (yeni) eski yöneticileriniz aciklamisti?

Kanatli Kazim (ok, gercekten tuhaf birisi) bu trene atlayip arastirmissa niye haksiz oluyor?

Acikca söylüyeyim, Fenerbahce böyle olaylar oldugunda - sevmedigim kisiler tarafindan yazilsa bile - bu yazilarin iyi YARARLI oldugunu düsünüyorum.

Kulüp hemen aciklik getirme mecburiyetinde kaliyor!
Hem muhalefet hemde BÜTÜN Fenerbahce camiasi bir yönden rahatliyor!

Besiktas"taki tuhaf durum, yönetimden cit yok?

Seni düsündürmüyormu?

al"

sebebinden dolayi istifa etmediler.

Üc kisinin istifalari 1. YÖNETME SEKLI (fazla söz sahibi olmadiklarindan) 2. DEL BOSQUE (gönderilmesini isteyenler) olmustur ki ikinci sebep yine ilk sebebe dayaniyor.

Dördüncü kisinin istifasi ise, ayrilan arkadaslari geri kazanma ugruna birsey yapilmadigi, tam aksine "GIDEN GIDER, KALAN SAGLAR BIZIMLEDIR" seklindeki demeclerden rahatsiz oldugu icindir.

[aliconda]

Yinede kulüp yönetmenliginden yakinmadilar mi?!?!??!
Yakindilar!

Birisi yinede borclardan bahsetmedimi?
Bahsetti!

Ehh ?

Yani ya del Bosque icin yada baska nedense istifa etselerdiler bile:
Yinede borc olayina birisi degindi ve öylede gazetenin birisine demec verdi.

Zaten böye kulüp yönetenler borcdada yalan söyleseler sasirirmisin?

yorum.

Lig TVde hepsinin verdigi demecleri izledim.
Hic biri borctan bahsetmemisti.

Ayrica sirf Besiktas Kulübü degil, Türkiye"de tüm kulüblerde yönetim sistemi aynidir.

[aliconda]

***
Süleyman Seba"ya özlem...
Asena Özkan/RADIKAL Gazetesi

Beşiktaş"taki değişim sürecinin başlangıç tarihi; 26 Mart 2000, Siyah-Beyazlı kulübün olağan kongresinde 6220 üye oy kullandı, Serdar Bilgili 2549, Hasan Arat 2327, Nevzat Demir 762, Mehmet Kazancı da 452 oy aldı ve Serdar Bilgili Beşiktaş"ın 31"inci başkanı oldu. Zaten Beşiktaş"ta ne olduysa da bu tarihten sonra oldu!
Sanıyorum yaşı kemale ermiş Beşiktaşlılar, "Seba"dan önce", "Seba"dan sonra" şeklinde iki farklı kavrama sahipler, belleklerinde. Süleyman Seba"dan önce Şeref Stadı"nı ve kol büyüklüğündeki farelerini anımsamaya ve de anımsatmaya gerek yok. Seba"dan sonra; Akaretler"deki kulüp binası ki daha sonra plazalar, Fulya, Çilekli, Akatlar, Pendik, Beşiktaş Koleji ve Ümraniye Tesisleri var.
Ama bunlardan öte Galatasaraylısının da, Fenerbahçelisinin de Beşiktaş Kulübü başkanına ve Beşiktaş"ın kurumsal kimliğine duyduğu saygı var. Beşiktaş"a gönülden bağlılık duyanlar kahroluyorlar gelinen noktadan. Daha kötüsü alınmaya çabalanan yoldan ve de varılmaya çalışılan hedeften son derece mustaripler. Süleyman Seba, Beşiktaş"ı 6 milyon dolar borç ve şu andaki mal varlıkları ile devretti, gözü yaşlı şekilde. Onu üzen; başkanlık koltuğuna veda etmesinden öte, Beşiktaş yandaşının vefasızlığı ve saygısızlığı oldu.
Beşiktaş yandaşını da anlamaya çalışmalı. Neydi istekleri? Elleri titreyen, yaşlı, tutucu başkanın gitmesi, vizyon sahibi (!) gençlerin nöbeti devralmasıydı. İstedikleri oldu. Önce Serdar Bilgili, ardından da Yıldırım Demirören geldi. İkisi de kültürlü, dil bilen, vizyon sahibi genç isim. Peki, Beşiktaş hangi noktaya geldi? Tribünlerin, "Ahmet Dursun, Seba gitsin" şeklinde bağırdığı dönemde Beşiktaş şampiyonluğa oynuyordu, ya şimdi? Beşiktaşlıların en büyük özlemi Avrupa Kupaları"nda başarıydı. Evet, Beşiktaş 16 yıllık Seba döneminde Edirne"nin ötesine gidemedi, peki ya şimdi nereye gidiyor?
Seba"nın vedasının üzerinden yaklaşık beş yıl geçti. Beşiktaş"ta Seba"nın ardından tek bir çivi çakıldı mı? Ümraniye Tesisleri"ni de Beşiktaş"a Seba ve arkadaşlarının kazandırdığını, gider ayak inşaatına başladıklarını anımsatmakta da yarar var kanımca. Üzerine yapılan tesisler mi? 20 yıldır yönetimlere girmeye çabalayan, defalarca başkanlığa soyunup başarılı olamayan zat-ı muhteremin de kulübüne biraz katkısı olsun tabii. Reklamın da bir bedeli olmalı!
Süleyman Seba"nın politikasını kimi zaman eleştirdim, çoğu zaman da imrenerek izledim. Seba döneminde "yönetici" vasfı edinmiş isimler kendilerine uzatılan mikrofonlara gelişigüzel açıklamalar yapamazlardı. Bunun yanı sıra kulübü basamak yapma şansları hiç yoktu. Süleyman Seba ve arkadaşları teknik direktörün değil işine, kılına dokunmazlardı. Reha Muhtar"ın teknik direktör Del Bosque ile arasında geçen diyaloğu okuyunca hem güldüm, hem de aklıma geçmişte yaşanan bir olay geldi. Gordon Milne, Almanya kampına Metin Tekin"i götürmeyince Beşiktaş ciddi şekilde karışmıştı. Takım Almanya"da kampta, Metin Belgrad Ormanı"nda krosta? Ne Seba, ne de bir başkası bunun nedenini Milne"e sorabilmişti. Bizler sorup yanıtı almıştık ama yazmamak kaydıyla! Reha Muhtar ise demiş ki Del Bosque"ye: "Son yabancı hakkımızı kullanıyoruz. Bunu sol tarafta savunma ağırlıklı bir futbolcuyu kullanmak konusunda emin misin? Orta sahada forvete yönelik, savunmanın önünde özellikle bir futbolcu düşünmez misin?" İşte gelinen nokta burası Beşiktaş"ta! Sadece bu kadar mı?
Seba, Beşiktaş"ın içişlerine kimsenin burnunu sokmasına izin vermezdi. Değil "amigo" kılıklıların takımla deplasmana gitmesine, yöneticiler ve futbolcular ile yan yana gelmesine bile izin vermezdi. Zaten bunun için de sevilmezdi! Beşiktaşlıların Süleyman Seba"yı özlediği inancındayım. Seba"nın yarattığı saygın Beşiktaş"ın özlemi, giderek artmakta, ilerleyen günlerde daha da artacağını söylemek için kâhin olmaya gerek yok. Herkes bir kulübün başkanı olabilir ancak camianın özümseyeceği başkan olmak her babayiğidin harcı değil!
***
<a href="redirect.jsp?url=http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=138472" target="_blank">http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=138472</a>

Newell’s Old Boys’un bu sezon Arjantin Ligi’nde şampiyon olmasında büyük rol oynayan Ariel Ortega yine omuzlarda!

Fenerbahçe’ye 3.5 milyon dolar ödeyerek yıldız oyuncuyu renklerine bağlayan Newell’s kulübü, tekliflerin yoğunlaşması üzerine bir açıklama yaparak Ortega’yı 20 milyon dolara satabileceğini duyurdu. Başkan Eduerdo Lopez, “Ariel eski günlerine dönmüştür. Oyuncumuzu transfer etmek isteyenler bu ücreti ödemek zorundadır” dedi.

Ortega’nın şu an Arjantin’in en formda futbolcusu olduğunu savunan Başkan Lopez, Arjantin’den River Plate, Brezilya’dan Corinthians ve İngiltere’den de iki kulübün Ortega’yı transfer etmek üzere kendileri ile temasa geçtiğini belirtti. Eduerdo Lopez, Fenerbahçe’ye 3.5 milyon dolar ödeyerek Ortega’yı transfer etmekle çok akıllı bir yatırım yaptıklarını da sözlerine ekleyip, “Bizi haklı çıkardığı için ona teşekkür borçluyuz” diye konuştu.

Kaynak: fanatik.com.tr

<a href="redirect.jsp?url=http://www.e-kolay.net/fanatik//futbol/fb/Haber.asp?PID=291&HID=9&HaberID=249243" target="_blank">http://www.e-kolay.net/fanatik//futbol/fb/Haber.asp?PID=291&HID=9&HaberID=249243</a>