| | Mitglied werden | | | Hilfe | | | Login | ||||||||
|
||||
Islam daveti ve müslümanlar-2-
Islamin en büyük dinamizmi ; Emri bil maruf nehyi anil münker
Islam, hayattir. Hayatin karsiligi ise fizyolojik manada ölümdür. Bir taraftan hayat, diger tarafta ölüm ! Biri var olmamizin yegane sebebi, digeri yok olmanin adi. Bu gercegi Kuran bize söyle ifade ediyor : ENFÂL SÛRESİ(24) Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah"ın ve Resûlü"nün çağrısına uyun ve bilin ki, Allah kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, onun huzurunda toplanacaksınız. Yaradilisimizin ve hayatta olmamizin tek bir sebebi vardir. O da kulluk ve Allaha ibadet etmektirIbadet ise ALLAH i yüceltmek, hayatimizi onun emir ve nehiylerine göre düzenlemektir ZÂRİYÂT SÛRESİ(56) Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım. Enfal suresinde „HAYAT“ olarak vasiflandirilan sey islamdir. O her ayetinde insana hayat vermekte ve onu canli kilmaktadir. Kurandan uzak olanlarin hali bir ölü gibidir, ki her yaptiklari is onlari hüsrana ve yok olmaya götürür. NEML SÛRESİ(80) Şüphesiz sen ölülere duyuramazsın. Arkalarına dönüp kaçarlarken sağırlara da çağrıyı duyuramazsın Elbette Allah(cc) in ISLAM i hayat olarak tasvir etmesi taesadüfi degildir. ISLAM in uygulanmasi insanlara, topluma ve devlete tam anlamiyla hayat verir, onlari zararlardan korur ve ihtiyaclarini fitratina uygun bir sekilde karsilar. Konumuza dönelim : Emri bil maruf nehyi anil münker Islamin hayatta kalabilmesi icin olmazsa olmazlarin basinda gelir. Ayattte gecen DAVAT lafzi tipki NASIHAT gibi Emri bil mauf nehyi anil münkerin diger bir ifadeleridir. Islama davet etmek, iyiligi emredip kötülükten vazgecirmek en büyük farzlardan biridir. Ancak onun sayesinde Islam canli kalir, hayatta gecerliligini korur ve kötülükler bertrafa edilir. ÂL-İ İMRÂN SÛRESİ(104) Sizden, hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte kurtuluşa erenler onlardır. Burda hayirdan murat ISLAM dir, iylik ALLAH in iyi, kötülükte ALLAH in kötü olarak bize bildirdikleridir. Yoksa kisilerin anlayisina özgü iyilik ve kötülük anlayisi degildir. Bu konuda Resulullah (sav) in su hadis i serifi de bu farzin ehemmiyetini anlamak acisindan cok vurucudur: „Ya iyiligi emreder kötülükten nehyedersiniz, ya da ALLAH(cc) yaptiginiz dualari kabul etmez „ Peki Emri bil maruf nehyi anil münker neleri kapsar ? Iste önemli olan soru budur. Burda misal olarak ickiyi vermek istiyorum. Icki Kuradnda haram kilinmistir. MÂİDE SÛRESİ(9 Ey iman edenler! (Aklı örten) içki (ve benzeri şeyler), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Simdi bir müslüman ickiye karsi nasil hareket etmeli ve bunun boyutu ne olmalidir ? Icki icen bir insana rastladigi zaman onu bundan nehyetmesi ve Allaha kulluga davet etmesi gerekir. Emri bil maruf nehyi anil münker bunu gerektirir. Fakat is bununla da bitmez. Zira Resulullah Bir haram görüldügünde onun fiilen engellenmesini, buna gücü yetmiyorsa diliyle nehyetmesini, buna da muktedir degil ise bugzetmesini ve ordan ayrilmasini emrediyor. Resulullahin hayati buna canli bir örnektir. Esas olan bu haramin engellenmesidir ki bunun karsisindaki engellerin kaldirilmasi da buna dahil oldugu gibi, bu haram a sebep olan unsurlarda buna dahildir. Bu farzi yeruine getiren bir müslüman sadece icki icen kisiyi engellemekle degil, ayni zamanda bu duruma sebep olan, üreten ve bu üretimi mesrulastiran sisteme karsi da harekete gecmelidir. Toplumda haramlarin hakim olmasi ve islamin söz sahibi yapilmamasi yönetimle alakli bir meseledir ve asil cibanin basi bu yönetim ve sistemdir. Hal böyle olunca Davetci icki icen birine davet görevini yerine getirirken daha fazlasiyla bu istenmeyen durumlarin kaynagi olan KÜFÜR SISTEMINI izale etmesi daha elzem ve öncelikli bir davet calismasi olur. Iste böylelikle kendimizi Küfürle bir catisma ortaminda buluruz. Tipki Resulullah ve sahabesi gibi. Ve yine böylelikle davet calismamiz feri ve tali bir calisma olmaktan cikip siyasi bir calisma olur. Halki muhatap aldigi gibi, yöneticileri ve sistemi de muhatap alir ve tüm toplumdaki bozulmalarin hakim olan sistemden kaynaklandigini, korundugunu bilir. O halde müslümanlarin en öncelikli gayesi hakim olan küfür sistemlerini yikmak ve yerine Insanlarin HAYAT bulacagi Islam Nizamini yerlestirmek olmalidir. Tali cözümlerle ugrasmak ve siyasi boyutta calismamak, batakligi kurutmadan sinek avina cikmaya benzer ki asla gayeyi tahakkuk ettiremez. Siyasi bir calismanin nasil olacagi konusu da ayri bir konudur. Fakat burda kastimiz asla ve asla mesru devletlerin catisi altinda bir parti kurmak veya onlara katilmak suretiyle calismak degildir !! Zira bu, Küfürle hükmetmeyi gerektirir ki bu da haramdir. s.a |
|
|||
salak salak yazmay adevam ediyorsun
senin gercek nikin ne?kiz nikiyle girip burada manyak manyak konusmayi bi marifetmi zannediyorsun..ALLAH bilir sen bi erkeksin ve evde etek giyip dolasiyorsundur
|
|
|||
ich weiss schon was :D o.T.
ohne Text
|
|
||||
BUGÜN PICKEL QUETSCHEN YAPTIM
icinden hadis cikti.
Sayin dinci gerici yobaz kardeslerim, yeni hadis-te buhari hazretlerinden rivayet edildigine göre, 1.günde 100 defa domatesten sonra 77 defa da üstüne pickel quetschen yapmaniz gerekiyor. 2.dini konularla alay gecen icinizdeki bazi uyuslari burada cehennemlik ilan ediyorum. 3. pickel quetschen yapanlar düdüklü tencerenin sefaatine nail olma serefine erisecekler, digerleri armenier´larla hasrolunacak. 4. basörtüsü takip, pickellerini peceyle saklamayan kizlarin basörtüleri kabul edilmiyor. 5. abdes almadan önce pickel quetschen yapip, aldiktan sonra 77 defa hüü dost denilecek. birdahaki hadis offenbarunguna kadar bol bol tevbe edin, dediklerimi aynen uygulayin, hü dostlar, fii emanillah.. |
|
||||
BU FORUMDAKILER DINLE ALAY GECIYO
biri haric, hepsinden sikayetciyim, dini konularla alay gecilmez,sonra düdüklü tencereler size sefaat etmez.
eliize belinize dilinize ve yazi yazarken parmaklariniza saip olun, hüüüdostlar 77 erenler sizi korusun fiii emanillah... |
|
|||
Hz. Muhammed bugün yaşasaydı nasıl
giyinirdi ?..
SON günlerde kendisini ilgiyle takip ettiğim bir "dindar yazar"dan söz edeceğim sizlere... Adı: İhsan Eliaçık... Yazılarını iddiasız bir mecrada, "Haber10.com" adlı bir internet sitesinde yayınlıyor. Dindarlığın alışılmış ve yaygın tutumlarına diken batırıyor... Yani... "Rahat kaçıran yazarlar" familyasından kendisi... Kendisiyle ilgili elde ettiğim bilgiler şunlar: İslamcı politik çizgiden geliyor. 80 öncesi Akıncılar örgütünde görev almış. 12 Eylül’de yargılanmış ve Mamak’ta hapis yatmış. Sonra... İlahiyat okumuş... Önceleri "radikal İslamcı" tezleri savunurken, adı konulmamış bir değişim geçirerek, Müslümanlığın kalıplaşmış anlayışlarına itiraz eder bulmuş kendini... * * * İlgiyle okuduğum bu yazar, benim gözümde bir tabu yıkandır. Evet, tabu yıkıyor... Ancak bunu ne popülizm uğruna yapıyor, ne de bir "yaranma duygusu" içine girerek yapıyor. Ayrıca... Alabildiğine "içeride" kalmaya da özen gösteriyor... Dolayısıyla... Onu "tabu yıkma" iddiasıyla ortaya çıkan, ancak daha sonra bizzat kendisi bir tabu haline gelen Yaşar Nuri Öztürk ile mukayese edemeyiz. Zekeriya Beyaz’ı ise geçiyorum... Çünkü arada sadece mahiyet değil, büyük bir derinlik farkı var... * * * Her makalesini ilgiyle okuduğum İhsan Eliaçık, son makalesine "Hz. Peygamber din adamı mıydı?" başlığını atmış. Makalede, "Din adamlığı bir meslek midir? Peygamberler dünyadan ellerini eteklerini çekmiş, yaşlı ve ulu zatlar mıydı? Nasıl giyinirlerdi? Toplum içinde nasıl davranırlardı?" sorularına esaslı yanıtlar var... Bu uzun makalenin her bölümü ilginç... Ancak ben, Hz. Muhammed ile ilgili bölümlerine dikkat kesildim. İhsan Eliaçık, "Hz. Muhammed bugün yaşasaydı hangi kıyafeti giyerdi?" sorusuna bakın nasıl yanıt veriyor: "Her şeyden önce Hz. Peygamber, hiçbir zaman kendine özel bir din adamı kıyafetiyle dolaşmamıştır. Onu içinde yaşadığı toplumdan ayıran özel bir kıyafeti asla olmamıştır. Bu konuda kendini toplumdan ayırmamıştır. Ömrü boyunca Ebu Cehil nasıl giyiniyorsa öyle giyinmiştir. Demek ki Peygamber bugün yaşasaydı, hangi toplumda yaşıyorsa o toplumun genel, yaygın ve makul kıyafeti neyse öyle dolaşacaktı. Onu kıyafet bakımından halkından ayıramayacaktık. Onun bu konudaki sünneti budur." Ne güzel değil mi? İslami kesimin yıllardır tartıştığı "kıyafet" meselesi, bir paragrafta nasıl da etkili, ikna edici ve çarpıcı bir biçimde çözülmüş... * * * Daha önce de yazdım... Yaşar Nuri Öztürk, bu memlekette "dini anlayışta değişim" yaşanmasının önünde en büyük engel oldu. Çünkü... Öztürk, kıvrak zekasıyla ve muazzam bilgi birikimiyle mevcut yanlışlara parmak basarken, alabildiğine hesaplı davrandı. "İçeriden" konuşmadı... Yanlış bulduğu dindarlık tezahürlerine şefkatsiz ve acımasız bir şekilde hücum ederken, dinle ilgisi olmayanlara alabildiğine anlayışlı yaklaştı. Popülerleştikçe ipin ucunu kaçırdı... İpin ucunu kaçırdıkça da hem inandırıcılığını, hem etki gücünü zayıflattı... İşin daha vahimi, İslami kesimden çıkacak her türlü eleştirel yaklaşımın ve değişim talebinin önüne "Yaşar Nuri olgusu" çıkarıldı. Her aykırı çıkış, "Yoksa sen de mi Yaşar Nurileşiyorsun?" takılmasıyla karşılaştı. Böylece cesaret kırıldı... Ben de diyorum ki: "Yaşar Nuri gibi olmamak" adına cesaretini kırmamış, kendine güvenen ve "içeriden" konuşan bir yazar var karşımızda... O yazarın adı: İhsan Eliaçık’tır. Kendisini saygıyla selamlıyorum. Ahmet HAKAN |
|
|||
pickel dedigin beynin olmasin o.T.
ohne Text
|
|
||||
Sevgili alpi
Bu teze göre afrikali ciplak kabiller, bizde yöresel giyisilerimizle Islam`i yasayabiliriz diyebilmeliller:::-----)
Degisenler degissin fakat,Islam Tamamlanmistir!.... A.HAkanda degistigi icin degisim rüzgarlarina kanad aciyor.. Birseydaha var, Cikip size demezlermi ki; Sizin giyisileriniz yöresel kiyafetininizmi?Yoksa HIRISTIYAN VE YAHUIDILERiNMI? ONLARA BENZEMEYIN Islam`in buyrugunudami degisitirdiniz? Ne derler : INANDIGIN GIBI YASAMAZSAN , YASADIGIN GIBI INANIRSIN... ---------------------------------------- BIR MILLET KENDINI DEGISTIRMEDIKCE ALLAH`DA O MILLETI DEGISTIRMEZ. |