Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
  #31261  
Alt 02.01.2007, 00:33
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Hayir demez :o)

Buralarda tartisildiginda da aciklamistim yine acikliyayim )

Kuran da " Kadinlari Dövün " seklinde bir ayet yoktur.
Peygamberin Sünnetin de de yoktur.

Kadinlar ! Kendinize saygili olun

Fikihlarin Mezheplerin elinde Köle ye dönüsmeyin :

Kadini dövmek :

Simdi Kuran a Bakalim nisa 34.ayete de Iffetsizliklerineden düsmanliklarindan Kusku Duyulan
kadinlara ön görülen cezalar icinde DÖVME yoktur ! daha dogrusu Nisa 34 de öngörülen bir ceza yoktur
alinmasi gereken bazi tedbirler vardir.

DAYAK BIR MÜESSIR FIILI dir: DAYAKDAN TEDBIR OLMAZ CEZA OLUR !

Nisa 34 de ki ** DARB ** kelimesi Kuran da ki kullaniminin disina cikarilarak Bir Oyun oynaniyor ve
kadinin en kücük bir itirazi bile MAHKUM edilerek ERKEGIN DAYAGI ile cezalandiriliyor.Tam bir
yargisiz Infaz..Yargisiz ve SADIST bir infaz Tam Mezhep alimlerine yakisacak bir CINSTEN... Kadin bir
tür köle haline getiriliyor..

Peki dogrusu nedir ? Pek madrabaz mezhep alimlerimizin Icinden "dövün" diyerek ciktiklari isin esasi
nedir .o)

iste:


Önce Nisa 34 de gecen "darb" sözünün Kuran da ki kullanimlarini görelim

1) örnek vermek,örneklerle anlatmak ( ibrahim 24;Nahl 75-76;Rum,28 )

2) gezip dolasmak seyahat etmek ( Nisa 94 Maide 106 )

3) Yol acmak ( taha 77 )

4) uzaklastirmak uzakta tutmak ( zuhruf,5 )

5) Mühürlemek damgalamak tikamak ( Bakara 61 kehf 11 )

Darb sözcügünün "" VURMAK "" anlaminda kullanimlari ise söyle:

6) Yüze ve sirta vurmak : Bu kullanim Vücuh ( yüzler ) ve edbar ( sirtlar ) sözcükleri ile Daima
birliktedir (Enfal 50, Muhammed,24 )

7) elle vurmak: Bu Kullanim ** CAR ** edati ( Ba ) iledir (Saffat,93 )

8) Boyun ve parmaklari vurup ucurmak: bu Kullanim a#nak ( Boyunlar ve benan ( Parmaklar )kelimeleri
ile kullanilmistir (Enfal 12 )

9) Bir alet ile sopa ile vurmak: Bu kullanim da ** CAR ** edati (ba ) iledir ( Bakara 60;A"raf
160;suara,63;Sad,44 )

Nisa 34 deki kullanim vurmak anlamindaki Kullanimlarin Hic birine uymamaktadir

** DARB ** kelimesi burada tasidigi 20 yi askin anlamdan biri olan ** Barindigi yerden Uzaklastirmak
**(Sülasi den kullanim ) ,Yolculuga cikarmak
( If al Kalibindan kullanim ) anlaminda kullanilmistir.
Cünkü diger Kullanimlarin hic biri ayet in amaci ve icerigi ile bagdasmamaktadir..

Özellikle uzaklastirmak anlamindaki kullanim hem icerik hem de filolojik acidan cok uygun
düsmektedir Cünkü Bu kullanimda sülasi fiil ( derabe ) mef ulüne ( tümlecine ) Hic bir edata ihtiyac
duymadan Dogrudan ulasmaktadir ki geleneksel okuyuslara da Tamamen UYGUNDUR !

Buna göre nisa 34 deki "FADRIBUHUNNE" emrinin anlami ** Onlari bulunduklari yerden UZAKLASTIRIN **
OLUR ! )

Kullanimin ** VURMAK ** Anlaminda olmasi filolojik acidan Mümkün görülebilir ama Bu anlamda
alinmasini engelliyecek ** DINSEL KARINELER **,Hatta deliller vardir.

1 ) Kesinlesmis ZINA sucuna dövme cezasi verilmesi

2) IFK olayinda Hz.Aise nin dövülmeyip ikamet yerinden uzaklastirilmasi

3 )Veda Hutbesindeki sözün,Kadinlari dövmeyi kesin ZINA sucu sartina baglamasidir ( her ne kadar
Ulema RECM edip kan icmak istesede )

IFK olayi Bildiginiz gibi Hz.Aise ye ZINA iftirasi atilmistir. ve Olay aciga cikana kadar Ne dayak
atilmis ne attirilmis Babasi Hz.Ebubekir in evinde oturmaya mecbur edilmistir..

Buradan yola cikarsak sevgili Kardeslerim:
Nisa 34 de Kadinin dövülmesini emreden bir beyan yoktur..

Kadinin sedakatsizlik veya iffetsizlik kuskusunu doguracak bir durum varsa:
Olay aciklikliga kavusana kadar Bulundugu yerden uzaklastirma vardir.

ayrica iki tedbir daha var ki Bunda Müsterekiz )

Ögüt vermek ve yatakta yanliz birakmak..

Simdi Mezhep alimlerinin bu Meseleyi KURAN ic dinamiklerini calistirarak cözmemelerine SASTIM
dogrusu.. )

Acaba ARABCA mi Bilmiyorlar KURAN dan mi anlamiyorlar..

Yoksa Niyetleri mi BASKA ??


Öyle Olsa gerek Cünkü sayisiz alimin KURAN dan bu sonucu cikarmamasina Imkan yok..

Öyleyse Kadinlari sindirme gibi bir Düsünce Söz Konusu olabilir.


Pekiii " Kuran Hasa Allah in kitabi degildir diyen Aydinlarimizin Bu ayeti arstirip gercegi Ortaya Cikarmamalarin da sasilacak bir durum var mi ?..

YOK !..
Cünkü Bu Durum Onlarin Isine yariyor )
  #31262  
Alt 02.01.2007, 00:44
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Bi Mukabele roman

Ben de senin yeni yilini Kutlar ve hayirli bayramlar dilerim.

Allah in Katina Gayet tabii dinler ile cikilmiyacak.

Eylemlerle cikilacak.
Ceza veya Mükafat Eylemlere Karsilik verilecek Dinsel kimliklere karsi degil.

Hz. Muhammed ten Baskasi Gayet tabii Cebrail i görmedi.

Fakat Onun Getirdiklerinin Bir benzerini Gerceklestiren de Daha cikmadi.

1400 yil Önce Denizin Karanliklarinda Meydana gelen Ic dalgalarin " TSUNAMI " lerin Hz. Muhammed in Nasil Olupta yazdigini Bu Gün hala kimse Cözemedi. Öyle ya O Cöl de yasiyordu..
Bu Gün Deniz de yasayanlar da Göremiyor )


Bunlar Hep birer Kanit Ve yüzlerce var roman.

Bütün Bunlara sirt cevirerek Hic Bir Vizyon sunmadan " Hayir "demek Samimi degil.

Tekar ediyorum;

Her Birey Inancinda özgürdür.

Fakat Bilmeden kanit-vizyon sunmadan Bir Baska Inanci Elestirmeye kalkmak Akil sahibi Bir Insanin yapacagi Bir is degildir.

Medeni Cesaret ancak bilgi ile ortaya konur.

Cahilce yapilmis bir Cikis ise Cikisi yapan Kisinin sorgulanmasina neden olur ki Sonuclari hepimizi Üzer..

Hoscakal
  #31263  
Alt 02.01.2007, 00:51
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Ayrica:

Bu ayetleri Buraya Yüzlerce kez yazdiginiz söylüyorsunuz.

Yanit alamamaniz Kuran in -Islam in yetersizliginden degil Muhatabinizin Yetersizliginden kaynaklanir,

Kadinlarin Ezilmesi Kuran Kaynakli degil,ILMIHAL-Mezhep ekolleri kaynaklidir.

Kuran da kadin in aleyhine " Miras " dahil olmak üzere tek bir ayet Gösteremezsiniz.

Gösteririm diyene Iste meydan.

Kuran disi Gösterdiginiz Kaynaklar Bizzat Kuran tarafindan RED edilir. ve " MISNA " adi verilir.

Bilin bunu.
  #31264  
Alt 02.01.2007, 01:09
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Pekiiiiiii :o)

Kuran ayetini Kadini " Dövmek-Sindirmek " üzerine uyarliyan Pek Muhterem Ulemamiz ile Ayet in Böyle Uyarlanmasindan memnunluk duyarak " Kadinin Ezilmesine " seyirci kalmayi Yegleyen ve Parmagini dahi oyanatmayan Pek sayin aydinlarimizin ayni Kulvar da at kosturmasina ne buyrulur ?..

"Alan razi Satan razi" bir Görüntü bu..
Hz. Peygamber in 9 yasinda bir kizla gerdege girmesi Yalanina " RAZI " bir görüntü bu..

Ne yazik ki Bu Görüntü Mollalarla Aydin ( ! ) larin türkiye Aleyhine Hallerde de " BIRLIKTELIK " olarak yansiyor Dünyamiza..

Var mi acaba bunun bir ilm-i Hikmeti ?..

)
  #31265  
Alt 02.01.2007, 01:22
Benutzerbild von roman
roman roman ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Acaba Alpi!!!

Bu ayet her tarafa çekilebilen bir ayet. Her kes kendisine göre yorum türetebilir bu ayetten.

Ben bir Tanrı kitabının bu kadar karmaşık yorumlarının içinde bulunabileceğine inanmıyorum.

Sen inana bilirsin o yalnızca seni bağlar benimkisi de beni bağlar.

Lakin bir gerçek vardır ki İslam ülkelerinde kadınlar halen bu kadar aşağılık bir şekilde ezilmekte iseler bunun temeli Dindir.

Bak aşağıda çok farklı seslerinde bulunduğu bir yazıyı bırakıyorum, savunduğun temeller üzerine.

Selamlar...





Kadın ve Dayak


--------------------------------------------------------------------------------

İslam"la ilgili olarak en çok tartışılan konulardan biri de, kocaya karısını dövme hakkının verilip verilmediğidir. Aşağıdaki hadisler bu konu hakkında bir ön bilgi vermektedir.

3273 - Hz. Ömer (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Erkeğe, hanımını ne sebeple dövdüğü sorulmaz."
Ebu Davud, Nikah 43, (2147).

3277 - Amr ibnu"l-Ahvas (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kadınlara karşı hayırhah olun. Çünkü onlar sizin yanınızda esirler gibidirler. Onlara iyi davranmaktan başka bir hakkınız yok, yeter ki onlar açık bir çirkinlik işlemesinler. Eğer işlerlerse yatakta yalnız bırakın ve şiddetli olmayacak şekilde dövün. Size itaat ederlerse haklarında aşırı gitmeye bahane aramayın. Bilesiniz, kadınlarınız üzerinde hakkınız var, kadınlarınızın da sizin üzerinizde hakkı var. Onlar üzerindeki hakkınız, yatağınızı istemediklerinize çiğnetmemeleridir. Istemediklerinizi evlerinize almamalarıdır. Bilesiniz onların sizin üzerinizdeki hakları, onlara giyecek ve yiyeceklerinde iyi davranmanızdır.""
Tirmizi, Tefsir Tevbe, (3087).

3278 - Hakim Ibnu Mu"âviye babası Mu"âviye (radıyallahu anh)"den anlatıyor: "Ey Allah"ın Resülü! dedim, bizden her biri üzerinde, zevcesinin hakkı nedir?"" "Kendin yiyince ona da yedirmen, giydiğin zaman ona da giydirmen, yüzüne vurmaman, takbîh etmemen, evin içi hariç onu terketmemen."
(Ebu Dâvud, Nikâh 42, (2142, 2143, 2144).

Bir çok İslami din adamı, kadının dövülmesi konusunda Allah"ın böyle bir hüküm vermesine inanmanın insan doğasına aykırı olacağını bildiklerinden Kuran’da kadını döv ifadesi bulunan bir ayetin olmadığını, iddia ederlersede Nisa Suresi 34. Ayet bu konuda çok açık bir ifade taşır...
Bu ayetle ilgili olarak herhangi bir meal hatası olduğu zannedilmemesi için aşağıda bir çok farklı mealden alınma örnekler ve tefsirleri verilmiştir....

1- ) Diyanet Vakfı Meali / Nisa 34
Allah"ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün kılması sebebiyle ve mallarından harcama yaptıkları için erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudur. Onun için sâliha kadınlar itaatkârdır. Allah"ın kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını) koruyucudurlar. Baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın; çünkü Allah yücedir, büyüktür.


2- ) Süleyman Ateş Meali /Nisa 34
Allah insanları birbirinen üstün kıldığı ve mallarından harcayıp kadınların geçimini sağladıkları için erkekler, kadınlar üzerinde yöneticidirler..Bundan dolayı iyi kadınlar itaatkar olup, Allah’ın kendilerini korumasına karşılık Allah’ın verdiği başarı ile gizliyi korurlar, kocalarına asla ihanet etmezler.. Hırçınlık etmelerinden korktuğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarda onlara sokulmayın, onları dövün.. Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhinde başka bir yol aramayın.. Allah yücedir büyüktür..

3- ) Ismail Hakkı Izmirli Meali / Nisa 34…
Allah’ın erkekleri kadınlara muraccah tutmasından, erkeklerin mallarını harcetmelerinden naşı erkekler kadınlar uzerinde aile reisidir.. Saliha olan kadınlar buyurultu kabul edenler Allah’ın koruması ile zevcelerinin gaybubetinde onları koruyanlardır. Onların serkeşliklerinden korkarsanız onlara nasihat edin, onları yataklarda yalnız bırakın, dövün, fakat size itaat ederlerse artık onlara yol aramayın. Çünkü Allah yücedir büyüktür.

4- ) Ahmed Davudoğlu Meali / Nisa 34
Erkekler kadınlar üzerine hakim dururlar. Çünkü bir kere Allah birini diğerine üstün yaratmıştır. Birde erkekler mallarından kadınlarına nafaka verirler. Onun için iyi kadınlar itaatkardırlar..Allah onları kocalarının himayesine vermekle muhafaza buyurduğu cihetle onlarda gaybı muhafaza ederler. Geçimsizliklerinden korktuğunuz kadınlara gelince, önce onlara nasihat verin, sonra onları yataklarında yalnız terk edin, yine dinlemezlerse dövün.. Ama size itaat ederlerse kendilerini incitmeye bahane aramayın.. Şüphesiz Allah çok yücedir çok büyüktür..

5- ) Ali Bulaç Meali / Nisa 34
Allah’ın bazısını bazısına üstün kılması ve onların kendi mallarından harcaması nedeni ile erkekler kadınlar üzerinde sorumlu gözeticidir. Saliha kadınlar, gönülden Allah’a itaat edenler, Allah nasıl koruduysa görünmeyeni koruyanlardır. Nusunuzdan korktuğunuz kadınlara önce öğüt verin, sonra onları yataklarda yalnız bırakın.. Bu da yetmezse hafifce vurun. Size itaat ederlerse aleyhlerinde bir yol aramayın, doğrusu Allah yücedir büyüktür..

6- ) Prof.Sadrettin Gümüş-Prof.Yakup Çiçek-Prof.Muhsin Demirci Meali / Nisa 34
Allah’ın insanları birbirinden üstün kılmasından ötürü ve mallarından yaptıkları harcamalardan dolayı erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudurlar.. İyi kadınlar itaat edenler ve Allah"’ın korunmasını emrettiğini kocalarının bulunmadığı zamanlarda da koruyanlardır.. Itaatsizlik etmelerinden endişelendiğiniz kadınlara önce öğüt verin, sonra onları yataklarda yalnız bırakın, nihayet baş kaldırmaları devam ederse onları dövün.. Eğer size itaat ederlerse artık aleyhlerine yol aramayın.. Şüphesiz Allah yücedir büyüktür..

7- ) Ayntabi Mehmed Efendi Meali / Nisa 34
Erkekler, kadınlar üzerine hakimdirler, ( Ailenin reisidirler ). Buna sebeb, Allah Teala’nın erkekleri, kadınlara üstün kılmasıdır. Onlar mallarından da infak etmektedirler. İyi kadınlar, Allah Teala’ya itaat ve aile haklarına riayet edenlerdir. Hakk celle ve a’la, onların haklarını nasıl koruduysa, onlar da gaybı ( Zevcelerinin haklarını, mallarını, namus ve iffetini ve aile sırlarını muhafaza ederler. Serkeşliklerinden endişe ettiğiniz kadınlara evvela nasihat edin. ( Sonra ) yataklarında yalnız bırakın. ( Yine dinlemezlerse yaralamamak şartı ile ) dövün ! Size itaat ederlerse incitmeye yol aramayın. Allahü Azimü’ş-şan ( zulme rıza göstermekten ) münezzeh ve büyüktür..

8- ) Elmalılı Hamdi Yazır. Meali ./ Nisa 34..
Erkekler kadın uzerine idareci ve hakimdirler. Çünkü Allah birini, cihad, imamet, miras gibi işlerde diğerinden üstün yaratmıştır.. Bir de erkekler mallarından harcamaktadırlar.. İyi kadınlar itaatkar olanlar ve Allah’ın korunmasını emrettiği şeyleri kocalarının bulunmadığı zamanlarda da koruyanlardir. Fenalık ve geçimsizliklerinden korktuğunuz kadınlara gelince, önce kendilerine öğüt verin, yataklarından ayrılın, bunlarda fayda vermezse dövün.. Eğer size itaat ederlerse kendilerini incitmeye başka bir bahane aramayın.. Çünkü Allah çok yücedir çok büyüktür..



Elmalı Hamdi Yazır, Hak Dini Kuran Dini, cilt 2 sayfa 518..de, Nisa 34 un tefsirini şu şekilde yapar, "Böyle bir hal karşısında evvela bunlara vaaz ve nasihat ediniz, ikinci olarak yataklarda ayrı terkedilmiş olarak bırakınız, üçüncü olarak hafifçe, kusur, leke ve yara getirmeyecek şekilde biraz döğüveriniz.."
Ayrıca Hakkı Hoca, Ziya Paşa"dan meşhur dizeyi de almayı ihmal etmemiş..
Nush ile yola gelmeyeni etmeli tektir
Tektir ile uslanmayanın hakkı kötektir..

9- ) Yaşar Nuri Öztürk Meali - Nisa 34
Erkekler; kadınları kollayıp gözetici kılınmışlardır. Şundan ki Allah, erkeklerin bazılarını bazılarından üstün kılmıştır. Ve erkekler mallarından bol bol harcamışlardır. İyi ve temiz kadınlar saygılıdırlar; Allah’ın kendilerini koruduğu gibi, gizliliği gereken şeyi korurlar. Sadakat-sizlik ve iffetsizliklerinden korktuğunuz kadınlara önce öğüt verin, sonra onları yataklarında yanlız bırakın ve nihayet onları evden çıkarın, yahut bulundukları yerden başka yere gönderin, yahut dövün. Bunun üzerine size saygılı davranırlarsa artık onlar aleyhine başka yol aramayın. Allah çok yücedir, sınırsızca büyüktür.

Yaşar Nuri Öztürk, bu ayetle ilgili olarak Kuran"daki İslam adlı kitabında aşağıdaki açıklamayı getirir.

Bu ayetteki fadribü kelimesi Kur’an’da kullanılan anlamlarından yanlız bir tanesiyle kayıtlanmış ve emirden hep dövmek çıkarılmıştır. Bütün tevillerini ve yorumlarını kadın aleyhine yapan yaklaşımlardan zaten başka şey beklenemezdi. Oysa ki kelimenin diğer anlamları, ayetin amacını ve düzenlenen konunun maksadını çok daha doyurucu biçimde önümüze koymaktadır. İşin esası şu ki, Kur’an birçok yerde sergilendiği kelam mucizesini burada da sergiliyerek, bir tek kelimeyle birkaç alternatifi birden vermiştir.

Biraz teknik detay verirsek şunları söyleyeceğiz; Fadribü emrinin kökü olan darb kelimesinin 30’a yakın anlamı içinde en önemlilerinden dördü, vurmak dövmek, hurüc(çıkmak), zehab (gitmek) ve dolaşmaktır.(bk. İbn Manzür, Lisanül Arab, darb md.) Ve darb kelimesi Kur’an’da bu anlamların hepsinde kullanılmıştır. (bk. 2/60, 73, 273; 3/156; 4/101; 7/160; 8/12, 50) Durum bu olunca konumuz olan ayetteki emri bu anlamların muhtemel olan herbiriyle değerlendirmek gerekmektedir. Buna göre emri aynı zamanda if’al kalıbından da aldığımızda ifade ettiği manalar şunlar olur:

1-Onları evden çıkarın.
2-Onları bulundukları yerin dışına gitmek zorunda bırakın.
3-Onları dövün.

Kur’an böylece içinde bulunulan duruma ve karşılaşılan şartlara göre bu üç seçenekten birinin kullanılmasını istemektedir. Ve dikkat edilirse ilk iki seçenek, düzenlenen konuda sonuç almak bakımından hem insan psikolojisine hem de hukuk mantığına daha uygundur.
Emri dövmek anlamında almamız durumunda ise şunları söylememiz gerekiyor:
Ayet aile düzenini, toplum ahengini bozucu davranışlar içine giren kadınları düzeltmek için üç aşamalı bir çare getirmiştir. Bunların ilk ikisi (öğüt,yatakta yanlız bırakma) bireysel ve psikolojik, üçüncüsü (dövme) ise maddi yaptırımdır. Burada dikkat edilecek nokta “dövün” emrinin muhatabını iyi belirlemektir. Kadına zulmetmeyi bir tür meziyet gibi gören anlayış, bu emri her kocanın karısını dayağa çekmek serbestisi gibi yorumlamıştır. Bu asla doğru değildir.
Çünkü burada darb (dövme) gibi bir maddi yaptırım vardır. Yani bir had söz konusudur.
Hadlerin uygulanması ise kamu otoritesinin işi ve hakkıdır. Buradaki beyanı kocanın karısını dövmesi anlamında almak bir saptırmadır. Kur’an, bozuk düzen giden kadını hizaya getirmek için önce kocayı seferber etmiştir. Koca, kadına öğüt verecek, sonrada onu yatağında yanlız bırakarak dikkatli olmaya zorlayacaktır. Bu iki aşama bireyseldir. Bu aşamalarda başarı sağlanamamışsa, kamu otoritesi devreye girecek ve insan için en ağır ve aşağılayıcı cezalardan biri olan dövme uygulanacaktır.
Bunun nasıl ve hangi ölçüler içinde, hangi şartlarda uygulanacağına kamu otoritesi karar verecektir. Kur’an’ın genel ruhu ve hukuk mantığı bunu başka türlü anlamamıza müsade etmez.

Yaşar Nuri Öztürk’ün yukarıdaki açıklamasına göre, kadın kocası tarafından değil, kamu otoritesi olarak adlandırdığı, önceden belirlenmiş bir devlet kuruluşu tarafından dövülecektir..
Laik bir ülkede hangi kuruluş bunu yapacaktır..? Kimdir kamu otoritesi..? Cami hocaları mı, Adli makamlarmı, kadılar mı, bunların arasından hangisi kadını dövme hükmünü yerine getirecektir..?
Her kimse bu kamu otoritesi olarak vasıflandırılan kurum, kadının bu şekilde dövülmesi daha da aşağılatıcı bir durum değilmidir..?
Ayrıca, bu tür kamu otoritelerinin sadece şeriatla yönetilen İslami devletlerde olduğu göz önünde bulundurulacak olursa, laik bir düzende hangi kamu otoritesi kadını dövmekle yükümlü olacaktır ? Yaşar Nuri Öztürk burada farkında olmadan, kadını kocanın dayağından kurtarmak isterken, kadına meydan dayağı attırırcasına şeriat düzenine uygun bir yorum getirmektedir.

TABERİ TEFSİRİ ( Cilt 2, Syf- 515, 516)

Erkekler, kadınları terbiye etme, idare etme gibi hususlarda onlar üzerinde hakimdirler. Erkeklerin bu hakimiyeti, Allah’ın, erkekleri vücutça kadınlardan daha güçlü olarak yaratması ve evin geçimini erkeğe yüklemesindendir. Saliha kadınlar kocalarına itaat ederler. Kocaları evlerinde bulunmadığı zamanlarda da namuslarını korurlar. Onların böyle yapması, Allah’ın onları bu şekilde yaratarak korumasındandır. Onlar, kocalarının mallarını boş yere harcamazlar. Size karşı gelmelerinden korktuğunuz kadınlara Allah’ı hatırlatarak, ondan korkmasını söyleyerek nasihatta bulunun. Yataklarından ayrılın. Bunlarda fayda vermezse onları ağır bir şekilde olmamak üzere dövün. Şayet bundan sonra size itaat ederlerse artık onlara eziyet vermek için başka bir yola başvurmayın. Şüphesiz ki Allah yücedir, büyüktür. Kadınlara haksızlık ettiğiniz taktirde onların haklarını sizden alır.

Hasan Basri, Katabe ve İbn-i Cüreyc bu ayetin, karısını döven bir kişi hakkında nazil olduğunu söylemişlerdir. Bu hususta Hasan Basri diyor ki: “Bir adam karısını dövdü. Kadın Resulullah’a gelip kocasını şikayet etti. Resulullah da kocasına kısas uygulamak istedi. Bunun üzerine Allah teala “Erkekler kadınlar üzerine hakimdirler.” ayetini indirdi. Resulullah adamı çağırıp ayeti ona okudu ve buyurdu ki: “Ben bir şey yapmak istemiştim ama Allah daha başkasını diledi.”
Aynı şekilde bu ayet için Menar VI, 74 de, Hz. Peygamber’in, “Ben bir şey istedim ama Allah başka bir şey irade etti. Allah’ın irade ettiği şey en hayırlısıdır” dediği rivayet edilmiştir.. Der..
Buradan da, Peygamber istemediği halde, Allah’ın Kuran’da kadının dövülmesi konusunda irade kullandığı anlaşılıyor..
Zühri bu ayeti gözönünde bulundurarak “Koca ile karı arasında cana kıyma söz konusu olmadıkça kısas yoktur.” demiştir. Yani koca karısını öldürmedikçe, karısını dövmesinden dolayı kendisine kısas yapılmaz.” Demiştir..

Ayrıca Peygamberin bir hadisinde kadının dövülmesi ile ilgili şu ifade vardır..
3273 - Hz. Ömer (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Erkeğe, hanımını ne sebeple dövdüğü sorulmaz."
Ebu Davud, Nikah 43, (2147).
  #31266  
Alt 02.01.2007, 01:38
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Hadisleri geciniz !..:o)

Resul buyurdu ki:
Benden Kuran disinda hic bir sey yazmayin.Kim benden Kuran disinda bir sey yazmissa imha etsin !..
ed-Darimi,Ebu Said den sunu nakleder:

Sahabe Allah in resulünden sözlerini yazmak icin izin istediler ancak onlara izin verilmedi (
Darimi,mukaddime,42 )

Allah resulunden sözlerini yazmak icin izin istedik bize izin vermedi ( Tirmizi,ilm,11;
Müslim,zühd,72 )

Simdi tabloya bir bakalim 9

Ibn Hanbel Müsned ini 750 bin hadisden
Imam Malik Muvatta ini 100 bin hadisden
Buhari Sahih ini 600 bin hadis den
Ebu Davud Sünen ini 500 bin hadis den olusturmustur.

Onlar bu Olusumda SENET dedikleri kisileri esas aldilar.

Ama Buna bakarak SENET kisiler zincirinde Hadiscilerin anlastiklari sanilmasin.Tam aksine birinin Ak
dedigine digeri ayni kuvvetli dellerle KARA diyebilmektedir..

Örnek vereyim:

Hadis konusunda HÜCCET ( Tartismasiz delil sayilan) kisilerden olan Yahya b.Main Imam SAFII gibi bir
zat icin söyle diyor:

Güvenilir bir Ravi degildir !..

Daha ibret verici olan ise Imam SAFII SII likle suclanmistir.Sebep YEZID ve Sürekasini övmemesi ve
divaninda:

Ehlibeyt i sevmek rafizilikse Bütün dünya bilsin ki ben rafiziyim Diye bir beytin Bulunmasidir.

Görüldügü gibi Islam in en büyük tevhid erlerine Hesaplarina uymadigi icin iftira atan Bir Beyinsiz
Guruh un ne ehlisünnetligine ne de SÜNNET savunuculuguna inanilabilinir.


Ayrica Buhari:
Kendi Yazisi ile Hadis in AHAD haber oldugu Senet kisilerin Rivayetinden baska bir sey olmadigini
aciklamistir.

Daha ne olsun ?

Sözlerimi Süfyan es-sevri nin Ölümsüz beiti ile kapatmak istiyorum:

** Hadis de hayir olsaydi Hayrin gittigi gibi giderdi **

Yalan mi ?

Saglami cürügü birbirine karismis Ayrica Peygamber tarafindan yasaklanmis Hadislerin HAYIR
neresindedir ?


**
Ayetlere gelince )

Sundugum Kanit aciktir.
Ayni kaniti Yasar Nuri de dile getirmis yazdigin Gibi..
Ve Hic Kimse itiraz edememistri.

Nesine itiraz edecek ?..

Kullanimlar edatlar ve Sünnet Ortada..

Kuran da Kadini Dövün diye bir ayet yoktur.
Mezhep ekollerinde Kadini Sindirme politikasi vardir.

Ve Bunu " Islam kadinlari eziyor " solagini ile Halinden memnun Bir aydinlik )

Bu kadar.

Siraladigin Ulemanin Bir Kaniti varsa Duymak isterim
  #31267  
Alt 02.01.2007, 01:52
Benutzerbild von roman
roman roman ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Yazıyı anlamak istediğin gibi anlıyorsun

Türkiyenin tanınan en büyük din düşünürleridir bunlar Alpi.

Yazı yeterince açıktır.

Her neyse yine bir anlamı olmayan tartışmalar oluşacak.

Anlayan anlamıştır yazıyı Alpi.
  #31268  
Alt 02.01.2007, 01:57
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Din Düsünürleri ? :o)

Romancigim;

Ben ne anlarsam anlayayim " Din düsünürü " ne düsünürse düsünsün Ayet degismez )

Mucize de burada zaten )

Bak ben sana ve O düsünürlere Kanit sunuyorum ve acikliyorum.

Sen diyorsun ki Onlar Düsünür )

Isterse Dünya düsünsün.

Beyazi gören Siyah dese ne cikar ?..
Iste Kanit !..
Iste Kuran ic dinamikleri !..
Cürüten Düsünür Cürütsün..
Kanit Koyulmussa düsünmek yetmez.

Alternatif kanit Gösterip Cürüteceksin.

Yoksa " Einstein düsündü " desen anlam ifade etmez.

Bilmem anlatabiliyor muyum ?..
Etik olan budur.

Ve Gercek Ortadadir.
  #31269  
Alt 02.01.2007, 02:05
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Cem Karaca nin yalancisiym :o)

Her zamanki köşenizde
Her zamanki barınızın
Önünüzde viski ve havuç
Ve bir eliniz çenenizde
Kaşınız hafifçe yukarıda
Bakışlarınız ne kadar bilgiç
Hiçbirşey üretemeden
Sadece eleştirirsiniz

Sinemadan siz anlarsınız
Tiyatrodan, müzikten
Heykel, resim, edebiyat
Sorulmalı sizden
Ekmeğin fiyatını bilmezsiniz
Ama ekonomi, politika
_______________________________
Karılarınızı döverken siz
Ne kadar bilimselsiniz ?.. ) Ilahi yani..
_____________________________

Bu yaz yine güneydeydiniz
Bol rakı, güneş ve deniz
Herşey bir harikaydı
Ancak yerli halkı beğenmediniz
Burda da, orda da o aynı barlar
Hep o aynı yarım porsiyon aydınlık
Aynı çehreler, aynı laflar
Vallahi hiç değişmemişsiniz

Cem KARACA
  #31270  
Alt 02.01.2007, 02:05
Benutzerbild von roman
roman roman ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Sevgili alpi el insaf!

O cümlenin otuza yakın açıklaması olduğunu ve ağırlığının nereye ait olduğunu yazı çatır, çatır Arap dil bilimi kitabından açıkça ortaya koymuş.

Bunu Kuranı arapçadan çeviren din alimleride yorumlarında o darpı yazmış.

Anlaşılmayan nedir ???

Bu kadar zor mudur bir yanlışlığı kavrayabilmek ve o yanlışlık ile bu kadar zulüm görmesi kadınların. Tekrar ediyorum eğer ki Kuran oynanmamış ise benim açımdan asla bir Tanrı kitabı olamaz, olur diyenlere yalnızca burukça bir saygı duyarım okadar.

Tanrı bir insana bu yetkiyi vermez.
Antwort


Themen-Optionen Thema durchsuchen
Thema durchsuchen:

Erweiterte Suche

Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu