Vaybee!
  |   Mitglied werden   |   Hilfe   |   Login
 
Sie sind hier: Startseite > Vaybee! Forum > Gesellschaft & Soziales


Hilfe Kalender Heutige Beiträge

Antwort
 
Themen-Optionen Thema durchsuchen
  #29281  
Alt 30.08.2006, 15:13
Benutzerbild von peren
peren peren ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Hangi Iran sadece inandigin dinin asli

Kendini kandiramaman icin taptigin kitaptan inciler. Ayni makaleyi assagiyada yazdim, belki gözünden kacar diye burayada tekrar kopyaliyorum. Önemli ayetler ve bilgiler iceriyor bu yazi.
Al bakalim irandaki rejim kaynagini nerden bulmus. Kurandan mi yoksa baska bir yerindenmi (tabiri caiz ise):
Kadinlari hic taninmayacak sekilde olmak üzere yülerini ve her yerlerini kapamalari ve erkeklerle bir arada bulunmaktan kacinmalari, ve gerek görülmedikce evden cikmamalari konusunda Kuran’da yer alan ayetlere "Hicab Ayetleri" adi veriliyor, bunlar genellikle Ahzab suresinin 33 ve 53, 59uncu ayetleriyle Nur suresinin 30 ve 31inci ayetleridir. Bunlara eklenebilecek diger ayetler yaninda Muhammed"in vahy ile indigini söyledigi pek cok hadisler de vardir.
Kadinlari, daha pek kücük yaslardan itibaren adeta zindan alemine tikarcasina örtünmeye zorlayan bu hükümlere göre kadinin her seyi "Avret" sayilmistir. "Avret" sözcügünü bu konudaki anlami kadinin dince görünmesi haram sayilan yerleridir ( sacindan ayak tirnagina varincaya kadar vucudunun tümünü kapsar) amac: iyice örtünmüs olsunlar da hic kimse onlari taniyamasin.
Ahmed Ibn-i Hanbel ve Malik ve Safii gibi Islam üstadlari ve mezheb kuruculari, kadinin ayaklarinin dahi "Avret" oldugunu kabul ettikleri icin; "Ayaklari ciplak olarak namaz kilan kadin, namazi iade etmelidir" demislerdir. (Her ne kadar Ebu Hanife ile Sevriye"nin: "Eger kadin, ayaklari ciplak oldugu halde namaz kildi ise namazin iadesi gerekmez" seklinde konustuklari söylenirse de, Ebu Hanife"den olan rivayetin ikili oldugu, ve bir rivayetinin "Namazin iadesi gerekir" seklinde bulundugu anlasilmaktadir. Ikrime ve Ibn-i Abbas ve diger temel kaynaklarin bildirmelerine göre kadinin vucudunun hic bir yerinin görünmemek üzere örtünmesi gerekir.
Islam kaynaklarinin bildirmesine göre örtünme ile ilgili Hicab ayetleri, güya üc defada ve "üc mertebeyi natik" olmak üzere inmistir ki birincisi söyledir:
"Ey peygamber! Eslerine, kizlarina ve Müminlerin kadinlarina, disari cikarken üstlerine örtü almalarini söyle; bu onlarin taninmamalarini) saglar." (K 33 Ahzab 59 - (Diyanet isleri baskanliginin cevirisinde "Bu onlarin taninmasini ve bundan dolayi incitilmemelerini saglar" seklindedir. Gölpinarli cevirisinde de söyledir:"Bu onlarin taninip incinmemelerini daha iyi saglar.")
Görülüyor ki emredilen sey kadinlarin taninmayacak sekilde giyinmeleridir. Hem de öylesine taninmayacak sekilde giyinmeleri emredilmistir ki, hem ellerinden gayri yerleri görünmemelidir, ve hem de "vucudlarinin karaltisindan kim olduklarinin anlasilmamasi" gerekir. (Bk Sahih-i... I s 140 ve d. ; Ayrica bk Sahih-i..VI s 156 ve Sahih-i..II s 312)
Öte yandan bu emirler hem Peygamber eslerine ve hem de tüm müslüman kadinlara gecerlidir. Bazi kimselerin "Kuranda müslüman kadinlara örtünmesi emredilmemistir" ya da "örtünme emirleri sadece Peygamber esleri icin getirilmistir" seklindeki iddialari temelsizdir.
Ikincisi kadinlarla erkekleri birbirlerinden uzak kilan, her türlü temastan yasaklayan ayetlerdir ki "Harem ile selamligi" ayirmak anlaminda olmak üzere "Irha-yi hicab" diye anilir. Ahzab suresinin 53uncu ayeti buna örnektir:
"Ey inananlar!..Peygamber eslerinden bir sey isteyeceginizde onu perde arkasindan isteyin.." (33 Ahzab 53)
Ücüncüsü ise kadinlarin zaruret olmadikca evlerinden cikmalarini ya da baskalarina bakmalarini ya da ziynetlerini ve süslerini kendi yakinlarindan gayri kisilere göstermelerini yasaklayan ayetlerdir. örnegin Nur suresinde söyle yazilidir:
"Mümin kadinlara da söyle: gözlerini bakilmasi yasak ölandan cevirsinler...Süslerini...acmasinlar. Bas örtülerini yakalarinin üzerine salsinlar. Süslerini kocalari veya babalari, veya kayinpederleri, veya ogullari...veya cariyeleri, veya erkekligi kalmamis hizmetciler veya kadinlarin mahrem yerlerini henüz anlamayan cocuklardan baskalarina göstermesinler.." (24 Nur 31)
Ahzab suresinin 33uncu ayetinde de söyle denmistir:
"Evlerinizde oturun, eski cahiliyyede oldugu gibi acilip sacilmayin" K33:33
Bu ve benzeri hükümleri Muhammed, hic kuskusuz kendi kiskanclik duygularinin kabarmasina vesile olan olaylar vesilesiyle koymustur ki bu olaylar arasinda Hicret5inci yilinda Zeydin esi Zeyneb"e asik olup onunla evlenmesi ve daha sonra esi Ayse"nin Safvan bin Muattal adinda bir delikanli ile sevistigine dair halk arasinda dedikodu yapilmasi (yani IFK olayi), ve bu orada karilarinin "Kazayi hacet" maksadiyla evlerinin disina cikmalarinda sakinca bulunmasi gibi olanlari vardir.
Hele Ahzab suresindeki "Ey mü"minler....Peygamberin eslerinden bir sey isteyeceginizde onu perde arkasindan isteyin." (K 33:53) seklinde hükmü koyarken Zeyneb ile olan iliskilerinin isigi altinda hareket etmistir. Bilindigi gibi ogullugu olan Zeyd"in karisi Zeyneb"e asik olusu Zeyd"i ziyaret icin evine gittigi sirada vukuubulmustur. Zeyd evde olmadigi icin Zeynep, kapida asili bulunan perdeyi acmis fakat aceleye geldigi icin libasini giymeden Muhammed"e gorünmüstü; Zeyneb"in bu yari ciplak hali Muhammed"in hosuna gitmis ve o an ona asik düsmüstür. Ve iste bu tür bir olayin kendi basina gelmesinden korktugu icindir ki yukaridakine benzer hükümler yerlestirmeyi gerekli görmüstür.
Fakat bütün bunlari yaparken ayni zamanda müslüman erkegine de hem kendinden örnekler ve hem de ögütler verirdi. Nitekim inanan erkeklere, bir yandan kiskancligin dinsel bir gercek oldugunu belirtir ve "Kiskanc olmayan kimsenin kalbi terstir" ya da "Tanri ve ben her ikimiz de kiskanciz" der ve diger yandan da sunu söylerdi:
"Kiskanc olmamak icin, kadini yabanci erkeklerle temas ettirmemeli, sokaklarda gezmesine izin vermemelidir; tepeden tirnaga kadar örtunmesine, örtünürken dahi kötü-cirkin giysilere bürünmesine dikkat etmelidir (cünkü böyle giyinirlerse erkekleri cezbetmezler, erkekler de onlara bakmaz)."
Muhammed in bu sözlerini kendisine siar edinen ashab-i kiram"dan Ömer söyle eklerdi:
"Kadinlarinizin sokaklarda gezmesini istemiyorsaniz onlara sevimli (güzel) elbiseler giydirmeyin. Cünkü onlar (kadinlar) güzel, sevimli olmayan elbise ile görünmek istemezler." (Gazali, -1975- II, 122)
Görülüyor ki kiskanclik yüzünden erkegin huzursuz olmamasi icin Muhammed"in buldugu care, kadini erkegin hodgamligina feda etmektir. Bundan dolayidir ki eski Arap yasamlarinda zaten uygulana gelmekte olan gelenegi, temsilcisi bulundugu erkek sinifinin mutlulugunu saglamak maksadiyla daha da katilastirarak uygulamak istemistir. Böylece Seriat yasamlari icerisinde bu gelenek, kadinin kisilik yitirmesi, erkek sinifinin yabanilesmesi ve iki cinsiyetin birbirleriyle temassizligi yüzünden ruhen, fikren ve ahlaken geri kalmasi sonuclarini yaratmistir.
  #29282  
Alt 30.08.2006, 15:47
Benutzerbild von henrymiller
henrymiller henrymiller ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Zafer Bayramimiz kutlu olsun!

TÜRKiYE ÖLMEZ!!!

VATAN BÖLÜNMEZ!!!

TÜRKIYE TÜRKLERiNDiR...NE MUTLU TÜRKÜM DiYENE, TÜRK BAYRAGANIN ALTINDA YA$IYAN BiLENE!
  #29283  
Alt 30.08.2006, 15:57
Benutzerbild von akshalil
akshalil akshalil ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard hehe :-)) senin de kutlu olsun

Hat Turan&TürkmenYücel dein Account gehackt?
  #29284  
Alt 30.08.2006, 16:30
Benutzerbild von xbaburx
xbaburx xbaburx ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard taptıgı kitap degil iman ettigi kitap.

sadece Allaha tapılır.Allahın sözlerine nasıl tapılacak.yalnızca uyulur.asagıda ayeti kerimeleri ayıkladıktan sonra kalan kısımların hicbirisi kaale alınacak cinsten seyler degil.yazdıklarınız bilimum copy pasteleri zihninize kazıyıp Allah ın siz hic dusunmez misiniz lafzı celililini hice saymanın degişik versiyonları.deizmi modern kulturu ve felsefesini bilimini teknigini eleştirince cevap yok salt alay var.her seyiyle yuzbinkere acıklanmıs seylerle islama saldırmakla bunların uzerine ortmeye calısmak var ama akıl namına hardal danesi cevher yok.yoksa kopyaladıgın kaynakları bulur o kaynaklara ithafen yazılmıs kaynakları okurdun.yani burda zaten aynını yapıyoruz.ve zaten her seyiyle curuyor.cevap veremiyorsunuz.eee.ne yapmaya calısıyorsunuz?işinizi.saldırgan alaycı kibirli tutumunuzu tatmin etmek.tatmin oluyor musunuz?kendini kandırmak en buyuk tatmindir.size iyi tatminler
  #29285  
Alt 30.08.2006, 16:46
Benutzerbild von henrymiller
henrymiller henrymiller ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Merci! ;-)

Was mich mich von den Schwachmaten Turan&TürkmenYücel unterscheidet, daß ich trotz meines Stolzes ein Türke zu sein (ohne dabei einen deutschen Alibi-Wirtschaftspasses zu besitzen), besser differenzieren kann und dennoch die Augen nicht verschließe, die komplizierten-real-existierenden-ethnischen und religiösen Probleme unseres Landes zu sehen, ohne dabei gleich als Vatan hain zu gelten!

In meiner politischen Einstellung und/oder-was-auch-immer-Überlegung, habe und werde ich hinsichtlich der verbotene kurdische Separatistenorganisation PKK und deren militanten Zweig "Kurdische Freiheits-Falken" (TAK) nie einen Kompromiss machen! Ohne dabei ein fanatischer Nationalist zu sein, sind beide Gruppierungen für mich eine Terrorbande, deren Wurzeln es auszumerzen gilt! Da halte ich es wie der Ex-Bundeskanzler Helmut Schmidt, der mal sagte: "....der Staat dürfe sich durch Terror nicht erpressen lassen."
  #29286  
Alt 30.08.2006, 16:52
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Senden baska kimse küfür etmiyor...

sen önce kendi kendine haddini bildir, sövüp saymaktan, alakasiz konusmaktan, erkeklik taslamaktan baska birsey yapmiyorsun; sanirim cok kompleksli bir yapin var ki neyse bu beni ilgilendirmiyor gercekten; "biz" (gercekleri söyleyen, en azindan dini elestirmeye cesaret edenler) sadece fikrimizi söylüyoruz ki zaten cogumuz o dinin altinda kalan ailelerden geliyoruz. En güzidar fikirleri beyan etmek birnevi görevimizdir...

außerdem reiß deine Klappe nicht zuweit auf, sonst geb ich dir eins auf dein virtuelles Maul - um in deinem Niveau zu sprechen. Na fühlst du dich nun bedroht oder wechselst du deine Gesinnung? Nein!
Wir mit deinen floskelhaften Drohungen ebensowenig... Mach dir nichts draus
  #29287  
Alt 30.08.2006, 17:12
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard ruhen, fikren ve ahlaken geri kalmak

"Böylece Seriat yasamlari icerisinde bu gelenek, kadinin kisilik yitirmesi, erkek sinifinin yabanilesmesi ve iki cinsiyetin birbirleriyle temassizligi yüzünden ruhen, fikren ve ahlaken geri kalmasi sonuclarini yaratmistir."

Das kann ich nur voll unterschreiben, aus lauter gegengeschlechtlicher Isolation können - besser gesagt - dürfen Fundis islamisch gesehen nicht ein stinknormales Gespräch mit dem Gegengeschlecht führen, wo sie ihrem Gesprächspartner in die Augen schauen. Sie haben deswegen heute Probleme, ein zeitgerechtes normales Leben zu führen, ohne in Verlegenheit zu geraten. ganz zu schweigen von den sexuellen Repressalien, das Selbstbestimmungsrecht über den Körper wird im Islam totgeschrieben, alles ist vordefiniert und totalitär. Die Frau wird weggesperrt und wie ein Tier gehalten. Jemand der Tabus bricht, soll bestraft werden, dann redet man von begrabenen Mädchen, das war vielleicht vor tausend Jahren, wenn man bedenkt, dass bis Anfang letzten Jahrhunderts Frauen nicht mal wahlberechtigt gewesen sind. Schnee von Gestern, gucken wir in die Gegenwart und die Zukunft. Heute leben die Frauen in den westlichen Ländern freier und gleichberechtigter, als in islamischen Ländern. Man diskutiert in diesen noch, wie das wohl gemeint sein könnte, mit dem Vers im Koran, na ihr wisst schon, das Schlagen seiner Ehefrau, die Vorbedingungen, Trennung des Ehebettes, Ermahnung und lauter wirres Zeug. Dann gab"s da noch halbes Erbrecht, natürlich aus einem wichtigen sozioökonomischen Grund ("türlich) und das eingeschränkte Scheidungsrecht und die Halbwertigkeit bei Zeugenaussagen... Ach eigentlich kann man über Frauenunterdrückung im Islam ellenlang berichten, die Fundis werden im Gegenzug auch nicht müde, immer schön die Kausalitäten runterzubeten, die leider mehr ins Mittelalter passen als in die technologische Postmoderne...

---Protestaktion gegen erneute Todesstrafe im Iran -
Der Fall von Malak Ghorbany,
Innerhalb von kurzer Zeit wurde schon wieder eine iranische Frau zum Tode durch Steinigung in der Öffentlichkeit verurteilt. Am 28. Juni 2006 hat ein Gericht von Ourmia (im Nordwesten des Irans) Malak Ghorbany wegen "Ehebruchs" zum Tod verurteilt. Gemäß dem iranischen Recht wird der Ausdruck "Ehebruch" benutzt für jede intime oder sexuelle Beziehung zwischen einem Mann und einer Frau, die nicht verheiratet sind. Der Ausdruck "Verbrechen des Ehebruchs" wird auch dann benutzt, wenn eine Frau oder ein Mädchen angeklagt ist, "mit der Keuschheit unvereinbare Taten" begangen zu haben. Was z. B. auch Vergewaltigung(wie im Falle von Nazanin) mit einbeziehen kann. Die Strafe für "Ehebruch" ist der Tod. Derzeit sitzt Malak Ghorbany im Gefängnis und wartet auf die grausame Vollstreckung dieses Urteils.
  #29288  
Alt 30.08.2006, 17:13
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard ruhen, fikren ve ahlaken geri kalmak

"Böylece Seriat yasamlari icerisinde bu gelenek, kadinin kisilik yitirmesi, erkek sinifinin yabanilesmesi ve iki cinsiyetin birbirleriyle temassizligi yüzünden ruhen, fikren ve ahlaken geri kalmasi sonuclarini yaratmistir."

Das kann ich nur voll unterschreiben, aus lauter gegengeschlechtlicher Isolation können - besser gesagt - dürfen Fundis islamisch gesehen nicht ein stinknormales Gespräch mit dem Gegengeschlecht führen, wo sie ihrem Gesprächspartner in die Augen schauen. Sie haben deswegen heute Probleme, ein zeitgerechtes normales Leben zu führen, ohne in Verlegenheit zu geraten. ganz zu schweigen von den sexuellen Repressalien, das Selbstbestimmungsrecht über den Körper wird im Islam totgeschrieben, alles ist vordefiniert und totalitär. Die Frau wird weggesperrt und wie ein Tier gehalten. Jemand der Tabus bricht, soll bestraft werden, dann redet man von begrabenen Mädchen, das war vielleicht vor tausend Jahren, wenn man bedenkt, dass bis Anfang letzten Jahrhunderts Frauen nicht mal wahlberechtigt gewesen sind. Schnee von Gestern, gucken wir in die Gegenwart und die Zukunft. Heute leben die Frauen in den westlichen Ländern freier und gleichberechtigter, als in islamischen Ländern. Man diskutiert in diesen noch, wie das wohl gemeint sein könnte, mit dem Vers im Koran, na ihr wisst schon, das Schlagen seiner Ehefrau, die Vorbedingungen, Trennung des Ehebettes, Ermahnung und lauter wirres Zeug. Dann gab"s da noch halbes Erbrecht, natürlich aus einem wichtigen sozioökonomischen Grund ("türlich) und das eingeschränkte Scheidungsrecht und die Halbwertigkeit bei Zeugenaussagen... Ach eigentlich kann man über Frauenunterdrückung im Islam ellenlang berichten, die Fundis werden im Gegenzug auch nicht müde, immer schön die Kausalitäten runterzubeten, die leider mehr ins Mittelalter passen als in die technologische Postmoderne...

---Protestaktion gegen erneute Todesstrafe im Iran -
Der Fall von Malak Ghorbany,
Innerhalb von kurzer Zeit wurde schon wieder eine iranische Frau zum Tode durch Steinigung in der Öffentlichkeit verurteilt. Am 28. Juni 2006 hat ein Gericht von Ourmia (im Nordwesten des Irans) Malak Ghorbany wegen "Ehebruchs" zum Tod verurteilt. Gemäß dem iranischen Recht wird der Ausdruck "Ehebruch" benutzt für jede intime oder sexuelle Beziehung zwischen einem Mann und einer Frau, die nicht verheiratet sind. Der Ausdruck "Verbrechen des Ehebruchs" wird auch dann benutzt, wenn eine Frau oder ein Mädchen angeklagt ist, "mit der Keuschheit unvereinbare Taten" begangen zu haben. Was z. B. auch Vergewaltigung(wie im Falle von Nazanin) mit einbeziehen kann. Die Strafe für "Ehebruch" ist der Tod. Derzeit sitzt Malak Ghorbany im Gefängnis und wartet auf die grausame Vollstreckung dieses Urteils.
  #29289  
Alt 30.08.2006, 17:23
Benutzerbild von xbaburx
xbaburx xbaburx ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard aşk-ı memnu (halid ziya uaşaklıgil)

okudun mu?orda BATILILASMIS BİR AİLEDE evin küçük kızının tesetture girme TÖRENİNDEN bahseder.kucuk kız coook memnundur ve kadınlıga attıgı ilk adımın heyecanını yasamaktadır.ben demiyorum halid ziya usaklıgil anlatıyor.romanın içerigi ile ilgili kısa bir bilgi.netten buldum.sizde bulabilirsiniz.

AŞK-I MEMNU
YASAK AŞK 100 YIL ÖNCE DE VARDI

Gençlik Bozuldu Azizim diyenlere ısrarla tavsiye edilecek bir oyun. Yasak Aşk, Burjuva kültürünün gösterişli içi boşaltılmış yaşam tarzı 100 yıl önce de vardı



Halid Ziya Uşaklıgil"in 100 yıl önce kaleme aldığı roman, Siyah Beyaz TV döneminde (1975) büyük yankı uyandıran dizi ve şimdi de tiyatro oyunu. 1900"ler Osmanlısı ya da 1975"ler Türkiye"sinden 2003"lere. Galiba değişen sadece kıyafetler, duygular ve günahlar hep aynı. Türk edebiyatının büyük ustalarından Halit Ziya Uşaklıgil"in romanından uyarlanan Aşk-ı Memnu Osmanlı burjuvazisinin traji-komik hikayesi Oyunda kendisinden daha yaşlı bir adamla evlenen Bihter"in bir konakta yaşadığı büyük sıkıntı, evlendiği adamın neredeyse kendine yaşıt kızının olumsuz tavırları sonucu genç bir adama aşık olması anlatılıyor.

Kadın hareketinin sesini yükselttiği ikinci Meşrutiyet döneminin edebiyat yapıtlarında kadın, bir "birey" olarak işlenmeye başlamıştır. Aşk-ı Memnu, pek çok Osmanlı romanının tersine, kadınlara yüzeysel yaklaşmaz. Bihter"in evliliği ve yasak aşkı arasında yaşadığı çelişkiler, kadın cinselliği gibi "tehlikeli" konuları da içine alacak şekilde işlenmiştir. Aşk-ı Memnu"da romantik aşk ve cinsellik evliliğin karşısında bir tehlike olarak durmaktadır. Romanın sonunda Bihter"in ölümüyle hem bir romantik aşk hem de bir evlilik sona erer. Kadınların kamusal alanda hoş görülebilecek rahat tavırları,onları özel alanın evlilik kurumu tarafından belirlenen ilkelerine ihanet noktasına getirecek bir ÖZGÜRLÜĞE
kavuşturdukları noktada reddedilir.


Eskiden "iffetsizlik" olarak algılanabilecek pek çok eylem Aşk-ı Memnu"nun kadınları için gündelik hayatın parçası haline gelmiştir. Bu da o dönem zihniyetindeki hızlı değişimin ipuçlarını verir. Firdevs hanım ile kızları Peyker ve Bihter , "hafifmeşreplik"leri hoş görülen kadınlardır. Bu "hafifmeşreplik "yasak aşk"a, bir "ihanet"e neden olduğa anda ise, bir ahlakî çöküntü havasına bürünmektedir.
  #29290  
Alt 30.08.2006, 17:23
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Demokratie oder Theokratie?

Natürlich ist Demokratie die beste Lösung für eine freie Gesellschaft, auch wenn sie noch sehr verbesserungsbedürftig ist... Dass Probleme sich nie zu 100% lösen lassen, ist leider eine Tatsache, denen wir als demokratische Gesellschaften immer mit unserer Vernunft und unserem Verstand angehen werden.

Eine Frage:
wieso lebst du in einer Demokratie wenn du so nach einem Leben nach islamischen Regeln trachtest, immerhin ist Saudiarabien oder Iran deinen aufgestellten Wunschvorstellungen näher, als das sehr gehasste und wie in deinem geklauten Artikel dargestellte demokratische System in dem du hier lebst? Bitte erläuter das, sonst gehe ich eher davon aus, dass du ein Heuchler bist, der nur wortgeballte Phrasen ohne einen persönlichen Bezug in die Welt setzt.
Antwort



Forumregeln
Es ist Ihnen nicht erlaubt, neue Themen zu verfassen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, auf Beiträge zu antworten.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Anhänge anzufügen.
Es ist Ihnen nicht erlaubt, Ihre Beiträge zu bearbeiten.

vB Code ist An.
Smileys sind An.
[IMG] Code ist An.
HTML-Code ist Aus.
Gehe zu