[Milliirade]

"İlk defa Alevi eksenli bir mitingde CHP'nin gölgesi, belirleyiciliği ve etkisinin neredeyse olmadığı bir kitlesel çığlıkla karşılaştık. Bu CHP'den kopuşun bir sinyaliydi. Bu mitingin verdiği özgüven, CHP'nin dışındaki arayışları ciddi şekilde artıracaktır."

Araştırmacı yazar Erdoğan Aydın, dün Kadıköy Meydanı'nda 200 bini aşkın kişinin "Ayrımcılığa Karşı Eşit Yurttaşlık" talebiyle gerçekleştirilen mitingin önemini bianet'e bu sözlerle değerlendirdi.

Aydın'a göre, Cumhuriyet Halk Partililerin (CHP), miting öncesi Kadıköy'de yapılan organizatörler toplantısında, mitingi "AKP'ye karşı ve 29 Ekim Cumhuriyeti sahiplenme" eksenine sokmaya çalıştı. Ancak Mustafa Özyürek ve Berhan Şimşek gibi milletvekillerinin de katıldığı mitingde, "CHP'ye özel bir değer biçilmedi".

"Bunun nedeni, Alevilerin problemlerinin diğer ezilen kimliklerin yaşadığı sorunlarla da ilgili olduğunu farkında. Bu Türkiye açısından çok umutlu bir tablo."

Aydın, bianet'in sorularını yanıtladı:
Mitingi nasıl buldunuz?

Kadıköy'de, 1996'daki 1 Mayıs da dahil, bugüne kadar yapılmış en muhteşem mitingdi. İlk defa, bu kadar yoğun işsizin, emekçi, alt gelir grubundan insanın katıldığı, gerçek anlamda bir emekçi mitingiydi.

Diğer yandan, Kürt hareketinden, Kemalistlere, sosyalistlerden apolitik insanlara kadar çok büyük bir çeşitlilik söz konusuydu. Sokağa rahatlıkla çıkabilmek açısından çok anlamlıydı.

Miting Türkiye'de ezilen tüm kimlik ve sınıfsal konumları içeren eşit bir yurttaşlık talebiyle gerçekleştirilmiş. CHP ve Kemalistler de dahil olmak üzere, Türkiye'nin 80 yıllık yarası olan eşit kimlikten mahrum edilmiş olma durumunun çok net haykırıldığı bir mitingle karşılaştık.

Bu yanı mitingi sadece demokratik değil, demokratik bir Cumhuriyetin inşası açısından da devrimci bir niteliğe kavuşturdu.
Alevilerin artık zamana bırakılamayacak talepleri ne?

Diyanetin ve zorunlu din dersinin kaldırılması, Madımak katliam mekanının bir insanlık müzesi haline getirilmesiydi. Bunlar sadece Alevilerin talepleri gibi görünüyor olsa da. aslında Türkiye'nin kendi tarihiyle bir yüzleşmesi, gerçek anlamda bir demokratik yurttaşlık ve yasallık sürecine yükselmesi anlamında Türkiye'de mağduriyet yaşayan her kesimin taleplerine bir açılım sunuyor.

Alevi Kuruluşları birliği başkanı Tekin Özdil, Pir Sultan Abdal Dernekleri Genel başkanı Fevzi Gümüş ve Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız'ın konuşmalarında Kürt Sorunu'nun, emek sorunun çözümünün, bu topraklarda özgürlük hareketinin öncüleri Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya ve Deniz Gezmiş'i kendi çocukları gibi benimsediler ve onları Pir Sultan Abdal ve Hacı Bektaş'ın yanında, bir saygınlıkla andılar.

Kitlenin en azından yönetici açısından önemli bir katılım gerçekleştirdiyse de CHP'lilerin zihniyetlerine karşıt sloganlara boyun eğmemesi veya onlara ses çıkartmamak zorunda bırakması açısından da çok değerliydi.
Bu CHP'den kopuşun bir sinyali miydi?

Kesinlikle evet. Mitingi düzenleyen arkadaşların önemli bir kesimi, yeni, demokratik, özgürlükçü ve laik bir parti arayışındalar. Bu arayışı, aynı zamanda gerçek bir sosyal devletle bütünleştiren bir yerde duruyorlar. Nitekim, aynı camianın "Nasıl bir Türkiye istiyoruz?" şeklinde çıkardığı broşür de bu arayış ihtiyacının altını çiziyor.

Miting, katılım ve ön plana çıkan sloganlar, bugün CHP'nin tabanının yüzde 80'ini oluşturan Alevilerin CHP'den kopuşu açısından da büyük bir hamle olarak değerlendirilmeli.
Kitlenin CHP katılımcılarına bir tepkisi oldu mu?

Tepki olmadı ama buna karşılık onlara karşılık en küçük bir sempati hadisesi ve tezahürat da olmadı. Artık o CHP yöneticileri orada herhangi bir katılımcı gibiydi.

Onlara özel bir değer biçilmedi ve hatta şunu da biliyorum, aralarında Berhan Şimşek'in de olduğu CHP sözcüleri, bir hafta önce Kadıköy'de mitinge destek olarak gerçekleştirilen toplantıda mitingin AKP'ye karşı ve 29 Ekim Cumhuriyeti sahiplenme eksinine yerleştirmeye çalışırlarken, oradaki katılımcılar ve pek çok yönetici, bu projenin Cumhuriyeti aşan ve Cumhuriyeti demokratik bir Cumhuriyet haline getirmek gibi bir hedefle kendini tanımladığını çok net bir biçimde ifade ettiler. İlk defa Alevi eksenli bir mitingde CHP'nin gölgesi, belirleyiciliği ve etkisinin neredeyse olmadığı bir kitlesel bir çığlıkla karşılaştık.
Alevi taleplerini taşıyabilecek bir parti var mı?

Henüz böyle bir parti yok. Bu talepleri ve diğer ezilenlerin taleplerini de içeren parti arayışlarına dair bir dizi görüşme ve toplantılar Türkiye çapında yapılıyor ve ben bunların şahsen tanığıyım. Ama bu sürecin daha ne kadar süreceğine dair bir şey söyleyemiyorum.

Çünkü farklı farklı arayışlar da var. Kimi arkadaşlar bir Alevi partisini dillendirirken, bazı arkadaşlar da böylesi bir partinin hem Alevilerin hem de demokrasi mücadelesi açısından daraltıcı olacağını, ezilenleri ve emekçileri içeren kucaklayıcı, sosyalistleri, Alevileri, Kürtleri, liberalleri, sosyal demokratları, Türk emekçileri, Sünni emekçileri içeren daha kapsamlı bir proje geliştirilmesinden yanalar.

"Alevi partisi istemiyoruz" sözünü en azından ben başta ABF genel başkanı Ali Balkız ve mitingin organizatörleri pek çok arkadaştan duydum. Bu mitingden sonra bu temas ve arayışların artacağını düşünüyorum. Ama bu mitingin verdiği özgüvenle, CHP'nin dışında ciddi bir arayış kesinlikle aratacaktır.

Bugün Alevilerde ciddi bir AKP tepkisi var, dünkü mitingde de bu dile getirildi, Aleviler, sadece AKP üzerinden tanımlanmak istemediklerini vurguladılar.

Sorunlarının AKP döneminde başlamadığını, her ne kadar AKP'ye karşı çok ciddi bir kaygı ve hassasiyet içeren bir tarihsel belleğe sahiplerse de artık Alevi hareketi sorunlarının sadece AKP'den kaynaklanmadığını, aslında rejimin bütünlüğüyle ilgili bir problem olduğunu ve bu problemlerin aynı zamanda kendi dışlarında diğer ezilen kimliklerin yaşadığı sorunlarla da ilgili olduğunu farkında bir yerde duruyorlar. Bu Türkiye açısından çok umutlu bir tablo oluşturuyor.

Aleviler, AKP açılımlarının aslında zaman kazanmaya ve CHP ve Orduya yönelik avantaj elde etmeye yönelik bir politik atraksiyon olduğunu düşünüyorlar. Nitekim, Alevi çalıştaylarında kendi görüşlerinin yüzeysel düzeyde alındıktan sonra yine Diyanet imamları ve İslamcı ilahiyatçıların belirlediği bir hatta yürüdüğüne çok ciddi tepki veriyorlar.

Alevi sorunun çözümünde muhatabın yalnız ve yalnız kendileri olduğu, madem ki sorunun tarafıdırlar, o halde açılımın ancak kendileri muhatap alınması durumunda halledilebileceği konusunda çok net bir duruşa sahipler. AKP'ye karşı, kimi Alevi milletvekilleri de dahil olmak üzere, bir güvensizlik içerisindeler haklı olarak...

Sadece tarihte yakılmaları, yıkılmaları, sürülmeleri değil şu an izlenen siyasetin ikiyüzlü ve manipülatif olduğunda hareketle de tepkisellik içersindeler. (EÖ)

Bosuna ugrasmayin, Aleviler modernlikten, cagdasliktan, demokrasiden, kadin-erkek esitliginden, insan sevgisinden, ilimden bilimden vazgecmez hic bir zaman. Bunu garantörü Türkiye'de de ancak CHP'dir.

Bu konuda umutlanananlar varsa, hic umutlanmasinlar onlara burdan ekmek cikmaz. Aleviler, ALEVI PARTISI MARTISI KURMAZLAR! Cünkü Alevi partisi su bu yoktur ve ayrimcilik te$kil eder, e$yanin tabiatinda. Ayrimcilikta bütün insanliga kucak acmis bir düsünceye taban tabana zittir.
Gün gelecek, $afi Kürtler ve Hanefi Türkler'de Alevilerin hattina katilacak. Örnekler cok! Aklin yoluda birdir! Ama bu katilim dini temelli degil, dünya görüsü temelli. Yani modernlik yolunda katilacaklar.
Bugün yolda giderken Maghrep yani, kuzey Afrika asilli bir pimi cekilmis patlamaya hazir bir bomba, yolda bir basörtülü ve deri cekektli bir bayani gördügünde basladi cellallenmeye... Yok dein (nicht deine) dein Lederrjake is shayze. Du Schlampe, trag kein Kopftuch. Bist du ein Domina mit Leder.. Gördügünüz gibi bu entegrasyon harikasi ve Artikelleri henüz daha kullanmayan mahlukat, sirf müslüman olarak algiladigi yoldan gecen bir kadina demedigini birakmadi..
Türkiye'nin böyle olmamasi icin aydin sünnilerin alevilere her zamandan daha fazla ihtiyaci var..

Zitat von Milliirade

"İlk defa Alevi eksenli bir mitingde CHP'nin gölgesi, belirleyiciliği ve etkisinin neredeyse olmadığı bir kitlesel çığlıkla karşılaştık. Bu CHP'den kopuşun bir sinyaliydi. Bu mitingin verdiği özgüven, CHP'nin dışındaki arayışları ciddi şekilde artıracaktır."

Araştırmacı yazar Erdoğan Aydın, dün Kadıköy Meydanı'nda 200 bini aşkın kişinin "Ayrımcılığa Karşı Eşit Yurttaşlık" talebiyle gerçekleştirilen mitingin önemini bianet'e bu sözlerle değerlendirdi.

Aydın'a göre, Cumhuriyet Halk Partililerin (CHP), miting öncesi Kadıköy'de yapılan organizatörler toplantısında, mitingi "AKP'ye karşı ve 29 Ekim Cumhuriyeti sahiplenme" eksenine sokmaya çalıştı. Ancak Mustafa Özyürek ve Berhan Şimşek gibi milletvekillerinin de katıldığı mitingde, "CHP'ye özel bir değer biçilmedi".

"Bunun nedeni, Alevilerin problemlerinin diğer ezilen kimliklerin yaşadığı sorunlarla da ilgili olduğunu farkında. Bu Türkiye açısından çok umutlu bir tablo."

Aydın, bianet'in sorularını yanıtladı:
Mitingi nasıl buldunuz?

Kadıköy'de, 1996'daki 1 Mayıs da dahil, bugüne kadar yapılmış en muhteşem mitingdi. İlk defa, bu kadar yoğun işsizin, emekçi, alt gelir grubundan insanın katıldığı, gerçek anlamda bir emekçi mitingiydi.

Diğer yandan, Kürt hareketinden, Kemalistlere, sosyalistlerden apolitik insanlara kadar çok büyük bir çeşitlilik söz konusuydu. Sokağa rahatlıkla çıkabilmek açısından çok anlamlıydı.

Miting Türkiye'de ezilen tüm kimlik ve sınıfsal konumları içeren eşit bir yurttaşlık talebiyle gerçekleştirilmiş. CHP ve Kemalistler de dahil olmak üzere, Türkiye'nin 80 yıllık yarası olan eşit kimlikten mahrum edilmiş olma durumunun çok net haykırıldığı bir mitingle karşılaştık.

Bu yanı mitingi sadece demokratik değil, demokratik bir Cumhuriyetin inşası açısından da devrimci bir niteliğe kavuşturdu.
Alevilerin artık zamana bırakılamayacak talepleri ne?

Diyanetin ve zorunlu din dersinin kaldırılması, Madımak katliam mekanının bir insanlık müzesi haline getirilmesiydi. Bunlar sadece Alevilerin talepleri gibi görünüyor olsa da. aslında Türkiye'nin kendi tarihiyle bir yüzleşmesi, gerçek anlamda bir demokratik yurttaşlık ve yasallık sürecine yükselmesi anlamında Türkiye'de mağduriyet yaşayan her kesimin taleplerine bir açılım sunuyor.

Alevi Kuruluşları birliği başkanı Tekin Özdil, Pir Sultan Abdal Dernekleri Genel başkanı Fevzi Gümüş ve Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız'ın konuşmalarında Kürt Sorunu'nun, emek sorunun çözümünün, bu topraklarda özgürlük hareketinin öncüleri Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya ve Deniz Gezmiş'i kendi çocukları gibi benimsediler ve onları Pir Sultan Abdal ve Hacı Bektaş'ın yanında, bir saygınlıkla andılar.

Kitlenin en azından yönetici açısından önemli bir katılım gerçekleştirdiyse de CHP'lilerin zihniyetlerine karşıt sloganlara boyun eğmemesi veya onlara ses çıkartmamak zorunda bırakması açısından da çok değerliydi.
Bu CHP'den kopuşun bir sinyali miydi?

Kesinlikle evet. Mitingi düzenleyen arkadaşların önemli bir kesimi, yeni, demokratik, özgürlükçü ve laik bir parti arayışındalar. Bu arayışı, aynı zamanda gerçek bir sosyal devletle bütünleştiren bir yerde duruyorlar. Nitekim, aynı camianın "Nasıl bir Türkiye istiyoruz?" şeklinde çıkardığı broşür de bu arayış ihtiyacının altını çiziyor.

Miting, katılım ve ön plana çıkan sloganlar, bugün CHP'nin tabanının yüzde 80'ini oluşturan Alevilerin CHP'den kopuşu açısından da büyük bir hamle olarak değerlendirilmeli.
Kitlenin CHP katılımcılarına bir tepkisi oldu mu?

Tepki olmadı ama buna karşılık onlara karşılık en küçük bir sempati hadisesi ve tezahürat da olmadı. Artık o CHP yöneticileri orada herhangi bir katılımcı gibiydi.

Onlara özel bir değer biçilmedi ve hatta şunu da biliyorum, aralarında Berhan Şimşek'in de olduğu CHP sözcüleri, bir hafta önce Kadıköy'de mitinge destek olarak gerçekleştirilen toplantıda mitingin AKP'ye karşı ve 29 Ekim Cumhuriyeti sahiplenme eksinine yerleştirmeye çalışırlarken, oradaki katılımcılar ve pek çok yönetici, bu projenin Cumhuriyeti aşan ve Cumhuriyeti demokratik bir Cumhuriyet haline getirmek gibi bir hedefle kendini tanımladığını çok net bir biçimde ifade ettiler. İlk defa Alevi eksenli bir mitingde CHP'nin gölgesi, belirleyiciliği ve etkisinin neredeyse olmadığı bir kitlesel bir çığlıkla karşılaştık.
Alevi taleplerini taşıyabilecek bir parti var mı?

Henüz böyle bir parti yok. Bu talepleri ve diğer ezilenlerin taleplerini de içeren parti arayışlarına dair bir dizi görüşme ve toplantılar Türkiye çapında yapılıyor ve ben bunların şahsen tanığıyım. Ama bu sürecin daha ne kadar süreceğine dair bir şey söyleyemiyorum.

Çünkü farklı farklı arayışlar da var. Kimi arkadaşlar bir Alevi partisini dillendirirken, bazı arkadaşlar da böylesi bir partinin hem Alevilerin hem de demokrasi mücadelesi açısından daraltıcı olacağını, ezilenleri ve emekçileri içeren kucaklayıcı, sosyalistleri, Alevileri, Kürtleri, liberalleri, sosyal demokratları, Türk emekçileri, Sünni emekçileri içeren daha kapsamlı bir proje geliştirilmesinden yanalar.

"Alevi partisi istemiyoruz" sözünü en azından ben başta ABF genel başkanı Ali Balkız ve mitingin organizatörleri pek çok arkadaştan duydum. Bu mitingden sonra bu temas ve arayışların artacağını düşünüyorum. Ama bu mitingin verdiği özgüvenle, CHP'nin dışında ciddi bir arayış kesinlikle aratacaktır.

Bugün Alevilerde ciddi bir AKP tepkisi var, dünkü mitingde de bu dile getirildi, Aleviler, sadece AKP üzerinden tanımlanmak istemediklerini vurguladılar.

Sorunlarının AKP döneminde başlamadığını, her ne kadar AKP'ye karşı çok ciddi bir kaygı ve hassasiyet içeren bir tarihsel belleğe sahiplerse de artık Alevi hareketi sorunlarının sadece AKP'den kaynaklanmadığını, aslında rejimin bütünlüğüyle ilgili bir problem olduğunu ve bu problemlerin aynı zamanda kendi dışlarında diğer ezilen kimliklerin yaşadığı sorunlarla da ilgili olduğunu farkında bir yerde duruyorlar. Bu Türkiye açısından çok umutlu bir tablo oluşturuyor.

Aleviler, AKP açılımlarının aslında zaman kazanmaya ve CHP ve Orduya yönelik avantaj elde etmeye yönelik bir politik atraksiyon olduğunu düşünüyorlar. Nitekim, Alevi çalıştaylarında kendi görüşlerinin yüzeysel düzeyde alındıktan sonra yine Diyanet imamları ve İslamcı ilahiyatçıların belirlediği bir hatta yürüdüğüne çok ciddi tepki veriyorlar.

Alevi sorunun çözümünde muhatabın yalnız ve yalnız kendileri olduğu, madem ki sorunun tarafıdırlar, o halde açılımın ancak kendileri muhatap alınması durumunda halledilebileceği konusunda çok net bir duruşa sahipler. AKP'ye karşı, kimi Alevi milletvekilleri de dahil olmak üzere, bir güvensizlik içerisindeler haklı olarak...

Sadece tarihte yakılmaları, yıkılmaları, sürülmeleri değil şu an izlenen siyasetin ikiyüzlü ve manipülatif olduğunda hareketle de tepkisellik içersindeler. (EÖ)

[Milliirade]

Maltepe'den Kadıköy'e gitmek için kadıköy minibüslerine bindim.paramı uzattım. Birden kuzenimin bana anlattığı komik bir şey geldi aklıma. Onu yapayım dedim.kuzenim bana "bir gün otobuse binersen arkadan para uzatırmısın deniklerinde parayı eline al arkana dön ve parayı uzatan adama yok bu para uzamıyo abide dedi."bende bunu yapayım dedim.ve nihayet arkadan bir adam 5 milyon uzattı ve bana delikanlı bir tanae bostancı uzatırmısın dedi.ve ben işte o an dedim.ilk başta kötü bir şey olacağını tahmin etmedim.ve ben adama para yı çekerek yok amca bu para uzamıyo dedim ama bir fazla çekmişim her halde para ortadan ikiye yırtıldı.adam beni biraz bağrımdı ve beni karakola götürdü.ama çok korkmuştum.ben adam tamam ben sana 5 milyonu vereyim desemde adam inat .götürdü beni karakola ve ailem arandı babam geldi karakola ve birde şimdi babama olayı anlattık tabiki ve adama 5 milyonunu verdik ve olay bitti.

Eve gidince kuzenime telefon acıp ağzıma gelen bütün küfürleri saydım ama kuzenim hiç bir şey olmamış gibi kahkaha atıyordu.

Onu sevmiyorlar..
Çünkü O;
31 Mart ayaklanmasını bastırdı !
Trablusgarpta İtalyanlara haddini bildirdi !
Çanakkale'de İngilizlerin oyununu 2 kere bozdu !
İngilizlerin Güney Cephesinde ilerlemesini durdurdu !
Enver Paşa'nın 90.000 askerle yapamadığını elindeki bir avuç askerle yaptı!
7 Düvele meydan okudu !
İngilizlerin 1 yılda Türkler bu cepheyi yıkamaz demesine rağmen tam donanımlı Yunan Ordusunu 14 günde yok edip Başkomutanını esir aldı !
Kapitülasyonları kaldırdı !
Cumhuriyeti kurdu !
Gerici ayaklanmaları bastırdı !
Dünyada ilk uçak satan devletlerden birini kurdu !
Denizaltı ürettirdi !
Savaş gemileri ürettirerek dünyanın en sağlam donanmalarından birini kurdu!
Soyadı kanununu çıkarttı !
Tüm mazlum devletlere örnek olup Emperyalist düzeni bozdu !
Ve son olarak onları en kızdıran şeyi yaptı ;
Türk Kadınını , dünyanın en ileri kadını yaptı !
Dünyadaki çoğu devletten önce seçme ve seçilme hakkı verdi !
O Dünyayı Değiştirdi ! Bu Yüzden Ona Karşılar !

[Bosphorus_]

Zitat von Ask_Sehidi

Bosuna ugrasmayin, Aleviler modernlikten, cagdasliktan, demokrasiden, kadin-erkek esitliginden, insan sevgisinden, ilimden bilimden vazgecmez hic bir zaman. Bunu garantörü Türkiye'de de ancak CHP'dir.

Bu konuda umutlanananlar varsa, hic umutlanmasinlar onlara burdan ekmek cikmaz. Aleviler, ALEVI PARTISI MARTISI KURMAZLAR! Cünkü Alevi partisi su bu yoktur ve ayrimcilik te$kil eder, e$yanin tabiatinda. Ayrimcilikta bütün insanliga kucak acmis bir düsünceye taban tabana zittir.
Gün gelecek, $afi Kürtler ve Hanefi Türkler'de Alevilerin hattina katilacak. Örnekler cok! Aklin yoluda birdir! Ama bu katilim dini temelli degil, dünya görüsü temelli. Yani modernlik yolunda katilacaklar.
Bugün yolda giderken Maghrep yani, kuzey Afrika asilli bir pimi cekilmis patlamaya hazir bir bomba, yolda bir basörtülü ve deri cekektli bir bayani gördügünde basladi cellallenmeye... Yok dein (nicht deine) dein Lederrjake is shayze. Du Schlampe, trag kein Kopftuch. Bist du ein Domina mit Leder.. Gördügünüz gibi bu entegrasyon harikasi ve Artikelleri henüz daha kullanmayan mahlukat, sirf müslüman olarak algiladigi yoldan gecen bir kadina demedigini birakmadi..
Türkiye'nin böyle olmamasi icin aydin sünnilerin alevilere her zamandan daha fazla ihtiyaci var..

Magreb ornegin bayagi dar olmus. Onun alevilikle filan alakasi yok.

Alevilik laikligin teminati olarak gorulemez, aleviler modernigin temsilcisi degildir. Hangi ilimi bilimi getirmisler? Tam tersine aleviler genelde sadece kendi mezheplerine daha sicak ve yakin davranirlar. Kapali toplumdurlar. Aleviligin mezhep oldugu da mechul, zira Islam'dan cok cok daha sonra cikmistir (14. yuzyilda). Islam'in temel ogretilerinin %80'ini uygulamazlar, Hz. Ali namaz kilarken aleviler kilmaz, aleviligin kokeni Şiilik'tir, şii'ler cem evi diye bir sey bilmez, camiiye giderler namaz kilarlar, aleviler gitmez. Siiler Islam'a uygun oruc tutar, aleviler tutmaz. Siiler Kuran okur, aleviler okumaz. Dolayisiyla alevilik felsefesi Turkiye'ye ozgu bir kavramdir. Buradan alevilik karsiti oldugumu cikarmamani umuyorum zira neye inaniyor olduklari benim isim ve alakam degil ama ilim ve bilimle bagdastirman mesnetsiz olmus. Aleviligin ilimle bilimle alakasini anlatir misin?

Alevilikten bahsedip Ataturk'u arac olarak kullanmak da sıkıcı olmaya basladi. Ataturk'u kendi felsefenize alet etmeyin.

[Imogdi]

Zitat von Bosphorus_

Magreb ornegin bayagi dar olmus. Onun alevilikle filan alakasi yok.

Alevilik laikligin teminati olarak gorulemez, aleviler modernigin temsilcisi degildir. Hangi ilimi bilimi getirmisler? Tam tersine aleviler genelde sadece kendi mezheplerine daha sicak ve yakin davranirlar. Kapali toplumdurlar. Aleviligin mezhep oldugu da mechul, zira Islam'dan cok cok daha sonra cikmistir (14. yuzyilda). Islam'in temel ogretilerinin %80'ini uygulamazlar, Hz. Ali namaz kilarken aleviler kilmaz, aleviligin kokeni Şiilik'tir, şii'ler cem evi diye bir sey bilmez, camiiye giderler namaz kilarlar, aleviler gitmez. Siiler Islam'a uygun oruc tutar, aleviler tutmaz. Siiler Kuran okur, aleviler okumaz. Dolayisiyla alevilik felsefesi Turkiye'ye ozgu bir kavramdir. Buradan alevilik karsiti oldugumu cikarmamani umuyorum zira neye inaniyor olduklari benim isim ve alakam degil ama ilim ve bilimle bagdastirman mesnetsiz olmus. Aleviligin ilimle bilimle alakasini anlatir misin?

Alevilikten bahsedip Ataturk'u arac olarak kullanmak da sıkıcı olmaya basladi. Ataturk'u kendi felsefenize alet etmeyin.

bence de ..
ALEVILIK sadece bahane ...aq
tek adres var ...
LAIKLIK ...
din mi evin de uygula ...
burasi ...TC

dikkat et !!!



bu günü @occupy_CHP

dinle seydiniz ..

Kemal hat den Laden für die Jugend freigegeben ..
ich habe alles Live mitverfolgt ...
waren geniale "Stimmen" dabei ..

lang lebe Mustafa Kemal ....

[Imogdi]

die CHP Jugend wird euch alle wegfegen ...

Zitat von Bosphorus_

Magreb ornegin bayagi dar olmus. Onun alevilikle filan alakasi yok.

Alevilik laikligin teminati olarak gorulemez, aleviler modernligin temsilcisi degildir. Hangi ilimi bilimi getirmisler? Tam tersine aleviler genelde sadece kendi mezheplerine daha sicak ve yakin davranirlar. Kapali toplumdurlar. Aleviligin mezhep oldugu da mechul, zira Islam'dan cok cok daha sonra cikmistir (14. yuzyilda). Islam'in temel ogretilerinin %80'ini uygulamazlar, Hz. Ali namaz kilarken aleviler kilmaz, aleviligin kokeni Şiilik'tir, şii'ler cem evi diye bir sey bilmez, camiiye giderler namaz kilarlar, aleviler gitmez. Siiler Islam'a uygun oruc tutar, aleviler tutmaz. Siiler Kuran okur, aleviler okumaz. Dolayisiyla alevilik felsefesi Turkiye'ye ozgu bir kavramdir. Buradan alevilik karsiti oldugumu cikarmamani umuyorum zira neye inaniyor olduklari benim isim ve alakam degil ama ilim ve bilimle bagdastirman mesnetsiz olmus. Aleviligin ilimle bilimle alakasini anlatir misin?

Alevilikten bahsedip Ataturk'u arac olarak kullanmak da sıkıcı olmaya basladi. Ataturk'u kendi felsefenize alet etmeyin.

Merhaba Bosphorus, seninle yazismayi severim. Kimi zaman senin fikirlerine katiliyorum ve kimi zaman da siddetle karsi ciksam bile.
Alevilik genis bir konu. Maghrep'te Alevilik yok diyorsun, alakasi yok diyorsun. Var! Fas kralliginin hanedan ailesi kendisini Alevi hanedani olarak tanitiyor dünya aleme ve kendilerinin 2. Imam Hasan ibn Ali ibn Ebu Talip'ten geldigini belirtiyorlar (Imam Hüseyin'nin büyük abisi)

Gelelim Alevilk ve siyasette. Aleviler kendinlerini her zaman sol camianin icinde ya da kenarinda görmüstürler. Her türlü yenilige aciktirlar. Alevilik Islam'nin ekölüdür ama kesinlikle, kattiyen ve altini bir daha cizerek belirtiyorum Sünnilik degilidir ve sünniligin kurallarini uyma geregini de duymaz yoksa Alevik olamazdi.

Sen diyorsun ki Aleviler Kur'an'nin %80'nine uymuyorlar. Bu konuda bir arastima var mi yoksa kulaktan duyma söylemeri mi buraya aktariyorsun? Alevik sirf Türkiye'ye mahsus bir olay degil. Aleviler Osmanli cografyasinin her bölgesinde görülen bir gercektir. Balkanlar'da Mostar kentinde Sari Saltuk'un türbesi var. Arnavutluk'un yüzde 30'u alevidir. Bulgaristan nüfüsunun yüzde 10 ile 30 arasinda alevi vardir. Tabi bu bölgelere göre degisir.

Alevinin günümüzde Kürdü vardir, Zaza'si vardir, Arnavutu vardir tabi ki Türkü de vardir. Hatta Osmanli 17. yila kadar Bektasi idi. Viyenna seferine iki büyük Bektasi katilmistir. Birisi Kanuni Sultan Süleyman ve digeri de Gül Baba'dir. Ikisinin de kabri Macaristan'dadir.

Osmanli, nam-i diger devlet-ül Aliye, Anadolu'dan örnegin Cerkezlerden, Gürcülerden, Ermenilerden, Rumlardan ve aklima gelmeyen bu topraklarda yasamis diger halklardan tut Balkanlar'da Sirplardan, Bulgarlardan, Rumenlerden vs. Yeniceri ocagina mensup askerleri "secme süzgecinden" sonra Anadolu'ya getirirlerdi ve orda Alevi-Bektasi ailelerine "Türkle$sin" diye 7 sene teslim ederlerdi. Onlarin evlerinde kalirdi, tarla taban gibi islerini görürlerdi.

Inaniyorum ki Alevilerin en büyük düsmani basbakan Erdogan'nin dedeleri bile Alevilerle ayni sofrada yemis icmislerdir. Köpek bile beslendigi eli isiramaz, ama bizim basbakan bir ayri cinsi.. Neyse

Konumza dönelim.Türkiye'de patent yapmis genclerinin aslini neslini bir arastir o zaman rakamlarla Alevilerin modernlige katkisini görürsün.
Benim meselem Alevilik Sünnilik meselesi degil. Benim meselem Türkiye'nin meczuplarin dervislerin, seyhlerin ülkesi olmamasi. Olan ülkleri görüyoruz hepsi "be$" para etmez ülkeler

Neyse, sana da biraz cevap hakki dogsunda monolog modundan diyalog moduna geceriz...

[Bosphorus_]

Zitat von Ask_Sehidi

Merhaba Bosphorus, seninle yazismayi severim. Kimi zaman senin fikirlerine katiliyorum ve kimi zaman da siddetle karsi ciksam bile.
Alevilik genis bir konu. Maghrep'te Alevilik yok diyorsun, alakasi yok diyorsun. Var! Fas kralliginin hanedan ailesi kendisini Alevi hanedani olarak tanitiyor dünya aleme ve kendilerinin 2. Imam Hasan ibn Ali ibn Ebu Talip'ten geldigini belirtiyorlar (Imam Hüseyin'nin büyük abisi)

Gelelim Alevilk ve siyasette. Aleviler kendinlerini her zaman sol camianin icinde ya da kenarinda görmüstürler. Her türlü yenilige aciktirlar. Alevilik Islam'nin ekölüdür ama kesinlikle, kattiyen ve altini bir daha cizerek belirtiyorum Sünnilik degilidir ve sünniligin kurallarini uyma geregini de duymaz yoksa Alevik olamazdi.

Sen diyorsun ki Aleviler Kur'an'nin %80'nine uymuyorlar. Bu konuda bir arastima var mi yoksa kulaktan duyma söylemeri mi buraya aktariyorsun? Alevik sirf Türkiye'ye mahsus bir olay degil. Aleviler Osmanli cografyasinin her bölgesinde görülen bir gercektir. Balkanlar'da Mostar kentinde Sari Saltuk'un türbesi var. Arnavutluk'un yüzde 30'u alevidir. Bulgaristan nüfüsunun yüzde 10 ile 30 arasinda alevi vardir. Tabi bu bölgelere göre degisir.

Alevinin günümüzde Kürdü vardir, Zaza'si vardir, Arnavutu vardir tabi ki Türkü de vardir. Hatta Osmanli 17. yila kadar Bektasi idi. Viyenna seferine iki büyük Bektasi katilmistir. Birisi Kanuni Sultan Süleyman ve digeri de Gül Baba'dir. Ikisinin de kabri Macaristan'dadir.

Osmanli, nam-i diger devlet-ül Aliye, Anadolu'dan örnegin Cerkezlerden, Gürcülerden, Ermenilerden, Rumlardan ve aklima gelmeyen bu topraklarda yasamis diger halklardan tut Balkanlar'da Sirplardan, Bulgarlardan, Rumenlerden vs. Yeniceri ocagina mensup askerleri "secme süzgecinden" sonra Anadolu'ya getirirlerdi ve orda Alevi-Bektasi ailelerine "Türkle$sin" diye 7 sene teslim ederlerdi. Onlarin evlerinde kalirdi, tarla taban gibi islerini görürlerdi.

Inaniyorum ki Alevilerin en büyük düsmani basbakan Erdogan'nin dedeleri bile Alevilerle ayni sofrada yemis icmislerdir. Köpek bile beslendigi eli isiramaz, ama bizim basbakan bir ayri cinsi.. Neyse

Konumza dönelim.Türkiye'de patent yapmis genclerinin aslini neslini bir arastir o zaman rakamlarla Alevilerin modernlige katkisini görürsün.
Benim meselem Alevilik Sünnilik meselesi degil. Benim meselem Türkiye'nin meczuplarin dervislerin, seyhlerin ülkesi olmamasi. Olan ülkleri görüyoruz hepsi "be$" para etmez ülkeler

Neyse, sana da biraz cevap hakki dogsunda monolog modundan diyalog moduna geceriz...

'Fas'ta alevilik yok' dememistim, Magreb orneginin alevilikle alakasi olmadigini soylemistim.

Fas hanedanliginin aleviligi 17. yuzyila dayaniyor, yani asagida belirttigim gibi aleviligin kokeni yenidir, diger mezhepler Hz. Muhammed'in vefatindan hemen sonra ortaya cikmasina ragmen alevilik cok cok sonra felsefik platformda ortaya cikmistir.

Zitat von Ask_Sehidi

Alevilik Islam'nin ekölüdür ama kesinlikle, kattiyen ve altini bir daha cizerek belirtiyorum Sünnilik degilidir ve sünniligin kurallarini uyma geregini de duymaz yoksa Alevik olamazdi.

Alevilik zaten Sunnilik degil.

Islam'in 5 sarti Sunnilik kurali degildir, Islam'in kurallaridir, dolayisiyla musluman oldugunu iddia eden herkesi kapsar:

ISLAMIN ŞARTLARI
1-Kelime-i şahadet getirmek (Eşhedu enlâ ilâhe illallah ve eşhedu enne Muhammeden abduhu ve rasuluhu).
2-Namaz kılmak.
3-Oruç tutmak.
4-Zekat vermek.
5-Hacca gitmek.

http://en.wikipedia.org/wiki/Five_Pillars_of_Islam

Bunlarin hangilerini aleviler yapiyor? Sorgulama amacli sormuyorum, herkesin inanis sekli kendisini baglar.

Zitat von Ask_Sehidi

Balkanlar'da Mostar kentinde Sari Saltuk'un türbesi var. Arnavutluk'un yüzde 30'u alevidir.

Arnavutluk'un %2 kadarini aleviler olusturur.

http://en.wikipedia.org/wiki/Albania#Religion

Bu kucuk miktar da Osmanli zamanindan kalma, sonradan olma degil. Bulgaristan keza.

Aleviligin tarihinden bahsetmissin ama alevilerin ilim-bilimle alakasini sormustum, cunku ilk mesajin direkt onlari aydin ve ilimli bilimli gosteriyordu.

Zitat von Ask_Sehidi

Türkiye'de patent yapmis genclerinin aslini neslini bir arastir o zaman rakamlarla Alevilerin modernlige katkisini görürsün.

Alevilerin aydin, ilimli bilimli insanlar oldugunu soyledin, ben de ilimle bilimle alakalarini sordum, sen de bana 'git arastir' diyorsun, boyle cevap olmaz 'burden of proof' diye bir terim var ingilizce'de, Turkce'sini tam bilmiyorum. Bir nevi ''iddia eden iddiasini kanitlamakla yukumludur'' anlamina gelir.


Muslumanlar mezhepleri ne olursa olsun her sekilde Turkiye'de birlik olmali.

1.) Arnavutluk'un nüfüsünun %30 civari Bektasi-Alevi. Inanmiyorsan Wikipediaya bak.

Evet Islam'in sartlari var. Ancak Islam'da sart var ama sekil yok. Namazin nasil kilindigini bana gösterirmisin? Yani Peygamber efendimizim kildigi namazi Emevi-Yezit namazini degil. Kusuruma bakma ve bundan bir hakaret cikarma. Emevi-Yezit hükümdarlidiginin Islam'a verdigi tahribat her ne kadar iyi niyetli olsamda göz ardi edemem ve dile getirmem lazim.

Ama su da bir gercek Islam'nin sartlari Kur'an'da belirtiliyor ve onlari uygulalayan Kuran'da ki dine göre Müslüman olarak tanimlaniyor.

Fas'ta ki hanedanligin kökeni 17. yila dayaniyor ama o hanedan ailesi kendini alevi olarak tanitiyor.

Aslinda mevzu daha baska daha derin icine bir girdim miydi zor cikarim. Su an bir kac yapmam gereken isim var.

Iddia eden iddasini ispat etsin diyorsun? Bak Haci Bektas ilcesinin cogunlugu alevidir. Ve Türkiye'nin tek hapishanesi olmayan bir ilce sirf Haci Bektas'tir. Insanliga bundan daha güzel bir aydinlik olabilir mi? Suc islenmiyor orda. Ya da yok denecek kadar az.

Örnegin Tunceli, nüfusunun büyük cogunlugu alevidir. Ve ne hikmetse Türkiye'nin okuma yazma seviyesini gecelim üniverste orani en yüksek il Tunceli'dir.

Örnegin bizim köy, hepsi ya ögretmen, ya da doktor, ya mühendis ya da bilim insanidir. Bunlar tessadüf degil. Islam aleminin geri kalisi da tessaddüf degildir... Anlayan o basariya ya da basarisizliga giden mekanizmayi görür.