Einzelnen Beitrag anzeigen
  #33012  
Alt 27.05.2007, 16:51
Benutzerbild von roman
roman roman ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard !!

Eser Karakaş

İnanç ve Kemalizm
Din, nihai analizde, bir inanç sistemi ve bu inanç sisteminin doğasının, gereklerinin, ritüellerinin, kamu düzeni, temel hak ve özgürlükler ile ciddi bir çelişme içine girmediği müddetçe, bilimsel yöntemlerle teste tabi tutulmasının bir anlamı yok; zaten inanç sistemlerinin böyle kaygıları da pek yok.

Hz. Muhammed’in Kudüs’ten miracı gerçekleştirdiğine inanırsınız ya da inanmazsınız, bu tamamen bir inanç meselesidir ve miracın bilimsel testi anlamsızdır.

Ama birileri inanç sistemleri dışında, entelektüel kökleri ve referansları tümüyle dünyevi, din dışı ya da ladini bir sistem kurmak istediklerini ya da kurduklarını iddia ediyorlarsa, bu kişi ve kurumların önerilerinin benimsenmesi ya de benimsetilmesi miraç gibi tümü ile inanç dünyasının işi olamaz, bu önerilerin bilimsel yöntemlere göre testi şarttır.

Çağımızın da kanımca en önemli bilimsel test yöntemi her önerinin yanlışlanabilir olduğunun ön kabulüdür; diğer bir ifade ile yanlışlanamayacak bir öneri bilimsel olamaz.


* * *
Bu yazımın Star gazetesinde yayınlandığı gün ise Cumhuriyet gazetesinin birinci sahifesi sanki bu yazdıklarımı teyid etmek için çıkarılmış gibiydi.

Kemalizm, benim bildiğim ya da bana öğretildiği kadarı ile, temel kalkış noktası dinsel hurafelerle mücadele kökenli bir ideoloji.

Kemalizmin bir ideoloji olmadığını söyleyen kemalistler (bu görüş kemalistler arasında çok yaygın) kanımca kemalizme büyük bir haksızlık yapıyorlar zira ideoloji demek özünde sistematik fikirler demek; kemalizm ideoloji değil demek kemalizmin sistematik bir fikirler bütünü olmadığını söylemekle eşdeğer.

Cumhuriyet gazetesinin (20 Mayıs) birinci sahifesinde bir Anıtkabir fotoğrafı mevcut ve altında da 19 Mayıs münasebetiyle Anıtkabir’i ziyaret edenlerin tişörtlerinde Atatürk’ün Damal dağına yansıyan siluetini gösteren fotoğrafların yer aldığı yazılı.

Yani, kökeninde dinsel hurafelerle mücadele olan bir ideolojinin taraftarları senenin bir gününde damal dağına sistematik olarak Ata’nın siluetinin vurduğuna inanıyorlar ve bu tişörtleri giyiyorlar. Yakında Damal Dağı eteklerinde ayin de düzenlenirse hiç şaşmayalım (hafızam yanıltmıyorsa 28 Şubat günlerinde bu da yaşandı).

Temel misyonu dinsel hurafelerle mücadele olan bir ideolojinin taraftarlarının çok eleştirdikleri türbe kültüne ne kadar yakın durdukları da hiç kuşkusuz herkesin dikkatini çekmektedir.

Kemalist ideolojiye çok yakın duran Sayın Cumhurbaşkanı Sezer de 19 Mayıs günü ziyarete gelen gençlere “Nutuk’u rehber alın” nasihatını vermiş (Cumhuriyet gazetesi, 20 mayıs 2007); eski Genelkurmay Başkanı Sayın Hilmi Özkök de canı çok sıkkın olduğu dönemlerde hep Nutuk’u okuduğunu ifade etmişti.

Tüm sorunlara reçete olarak görülen Nutuk kültünün de, kemalistlerin karışı oldukları dinsel referanslı kişi ve kurumların kitap okuma önerilerine ne kadar benzeştiği de sanırım dikkatinizden kaçmıyordur.

Sözün özü
Kemalist ideolojinin yöntemleri, kuruluş felsefesi olarak karşı olduğu dinsel referanslı sistemler ile inanılmaz bir benzeşme arz etmektedir.

Şayet Cumhuriyet, 1923’den günümüze, hurafe olarak değerlendirdiği ve karşı çıktığı değerler sisteminin karşısına yeni hurafelerle çıkmak yerine bilimsel yöntem olarak kuşkuculuğu ve yanlışlanabilirliği getirse idi, Türkiye bugün mayo reklamı yasaklama girişimleri ve muhtıralar arasına sıkışmış bir ülke olmaktan çoktan çıkmış olurdu.

YÖK Başkan Vekili Atatürk ilkelerinin özünün aydınlanma olduğunu söylüyor; öyleyse bizim aydınlanma anlayışımız Ata’nın Damal dağına yansıyan silueti ve türbe kültü.

Acaba bu topraklarda bizler çok şey mi istiyoruz?


Eser Karakaş.

Gazetem Net.