Evlilikte sadakatsizliği en çok kimler yapıyor?
Evlilik ilişkisinde aldatılmaktan korkmayan var mı? Peki, aldatma eğilimi hangi durumlarda ortaya çıkıyor biliyor musunuz?
Evlilik, farklı olanla birlikte yaşama ilişkisidir. "Ben"i ve "Sen"i muhafaza ederek "Biz" olabilmeyi başarma halidir aynı zamanda. İyi bir evlilik için sağlıklı bakış açısı ve bazı konularda duyarlı eşler olmayı başarmak gerekiyor.
Günümüzde kadın olsun erkek olsun farketmez, evlilik ilişkisinde yaşanan sadakatsizlik sorunuyla bol miktarda çalışıyoruz. Danışmanlık hizmeti almaya gelen çiftlerden çoğunda "öteki" ilişkisi gelişiyor.
Kadınlarla erkeklerin, evliliklerinde sadakatsizlik yapmalarına vesile olan durumları tespit edebilirsek, bunların tedbirlerini almaya çalışarak, olası üzücü durumlara engel olabiliriz diye düşünüyorum.
Seans pratiklerimden klavyeme takılanları aktarayım istiyorum sizlere...
Öncelikle peşinen söyleyeyim, iyi geçinen çiftlerde, ruhsal/ duygusal ve tensel ilişkinin kalite sınırları içinde yaşandığı evlilik ilişkilerinde aldatma fiili olmaz. Giden, olabilecek tüm yolları denediği için gitmiştir emin olun. Ve her gidişin bir açıklaması, kendine göre nedeni vardır.
Aşağıya sıralayacağım cümleleri uyarı olarak okumanızı tavsiye ediyorum. Zira, okuduklarınızdan yola çıkarak evlilik adımı atarsanız, yuvanızı daha sağlam temeller üzerine atma ihtimaliniz olabilir.
1. Aldatma/aldatılma sorunu yaşayan çiftlerde en fazla dikkat çeken cümle; "Aslında eşimi hiç sevmedim Mehtap Hanım. Ailemin zoruyla evlendim. Çok ısrar ettiler, evlenirsem zamanla seveceğimi söylediler..."
Farklı hayatlarda farklı tecrübelere vesile olur bu durum. Kimi insanlar evlenince sever gerçekten. Kimileri evlendikten sonra asır geçse üzerinden bir türlü sevemez! Hatta eşi dünyanın en iyi adamı/kadını olsa yine de sevemez. Eşini, karşı cins ve özlenen kişi olarak algılayamaz.
Dolayısıyla ne diyoruz? Mümkünse, evlilik öncesi kişilerin kalbinde bir kıvılcım olsun istiyoruz. O midede az da olsa kelebekler kanat çırpmalı bence. Tamamen künt yapı içinde evlilik yapmayın.
2. Eşi tarafından aşağılanan, kadınlık/erkeklik gururuyla oynanan kişiler aldatmaya meyilli oluyor. Bu kişiler eşlerine kendilerini kanıtlamak veya eşlerinden intikam almak için aldatma eylemi gerçekleştiriyor.
Dolayısıyla ne diyoruz? Aman ha birbirinizi aşağılamayın! İnsanız, her anımız birbirini tutmaz, her günümüz laylaylom geçmez elbet. Ancak sorunlar konuşulabilir, bağırıp çağırmadan, hakaret etmeden çözümlenebilir. Evlilikte bazı zorlukların yaşanması, birbirimize hakaret etme hakkını hiçbirimize vermez.
3. Size ilginç gelebilir, çok duyduğum bir aldatma öyküsü; "Benim hiç sevgilim olmadı. Gözümü açtım eşimi gördüm. Zamanla sevdim evet. Ama ilk kez birine aşık oldum. Kalbim onun için heyecan yaşadı. Bu duyguyu hiç yaşamamıştım."
Bazı kişiler evleneceği kimsenin, kendisinden önce hiç kimseyle arkadaşlık veya flört ilişkisi yaşamamış olmasını talep ediyor. Uzaktan bakınca kulağa hoş gelen bu durum, yukarıdaki açıklamalarla kıyaslanınca insanı sarsıyor ne dersiniz?
Dolayısıyla ne diyoruz? Evlenmede önce önemsediğimiz bazı durumların, evlendikten sonra başımıza bela olabileceğini aklımızda tutmamız gerekiyor. Kimseyle görüşülmemesi iyi bir alternatif gibi görünüyorken, aynı durum aldatma ilişkisinin faturası halini alabiliyorsa, eş seçme kriterlerinin tümünü çöpe atma vakti gelmiş demektir. Çok stres yapmayın. Hakkınızda hayırlı olanı dileyin.
4. Seanslarda duymaya alıştığım başka bir gerekçe şu; "Eşim birkaç yıl önce beni aldattı. Çok incindim. Üzerimden atamadım. Aynı acıyı onun yaşaması istedim."
Acıyı dindirmenin yolu olarak deneniyor sadakatsizlik. Ve inat uğruna devreye girebiliyor. İnadın işe yaradığı yer var mıdır bilinmez ama bu algı şeklinin iyi bir yöntem olmadığını söylemek gerekiyor. Birinin yaptığı davranışın aynısını ona yapmak, onunla aynı şeyi yapmak anlamına gelmez, unutmayın! Zira onun şartlarıyla sizin şartlarınız aynı standartları karşılamayacak, dolayısıyla siz yaptığınız sadakatsizlikle vicdan azabı yaşayıp gideceksiniz. Bence denemeyin bile!
5. Eşi cinsel ihtiyaçlarına cevap vermeyen, cinsellikle cezalandıran, kendisine dokundurmayan ve yatağını ayıran kişiler aldatmaya meyilli oluyor. Evlilik, ülkemizde duygusal ve fiziksel ihtiyaçların legal ve çoğu kişi tarafından haram olmayan yollarla karşılanması için yapılıyor. Evlilikte iyi gün olur, kötü gün olur. Bu iyi ve kötü arasında gidip gelen süreçte, mahrem ihtiyaçların silaha dönmesi, ceza için kullanılması, çiftlerde öfkeye dönüyor ve sadakatsizlik için iyi bir altyapı oluşturuyor. Günlük sorunlarla, mahrem ilişkileri birbirine bağlamaya meraklı bir halk olduğumuzu düşünürsek, birilerinin esirgediğini başka yerden alma çabasına da hak vermemiz gerekir. Bence gün içinde sorunlarınız olabilir, bu normaldir. Ancak akşam olunca sarılıp yatmanın bir yolunu bulun. Sofrada yaşadığınız tuz uzatma meselesini, yatak odanıza taşımayın! Bugün yemek, yarın çocuğun okulu, öbür gün akraba düğünü derken yaşadığınız sorunları sürekli mahrem ilişkinize taşırsanız tabii ki koparsınız. Bir sorunu, başka bir alanda sorun oluşturarak çözümleyemezsiniz. Çözümlemeye çalışırsanız, aldatan eş için iyi bir altyapı hazırladığınızı hatırınızdan çıkartmamalısınız.
Evlilikte sadakatsizliği en çok kimler yapıyor diye soranlar için yazmış oldum. Aslında yazacak daha çok başlık var ama yazı uzamasın diye şimdilik bu kadar diyelim. Yazmaya devam edeceğim merak etmeyin.
Sevgiyle kalın...
Mehtap KAYAOĞLU (Psikolojik Danışman &Psikoterapist)
|