Einzelnen Beitrag anzeigen
  #1  
Alt 23.01.2016, 08:09
Benutzerbild von uno
uno uno ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 17.11.2013
Beiträge: 291
Standard Insan ve Vicdan, Siyaset

sanirim öyle ya da böyle hepimiz insaniz ve bizi var eden vicdanimizi bazen güclendirmemiz gerekiyo, gaddarlasmamizin önünde engel olan tek sey empati kurabilmek.

forumun cüzzamlisi bospho, co-tropfencisi manbe, cola magduru lara'si, 180 okkasi banu, pedofilisi, mustisi veya carti-curtu.. evet insan olmak icin bilmek ve empati kurmak önemli, akp'nin yarattigi tek adam sistemi kaynakli bu savas cigirtkanliginda hepinizin insanliginizi kaybettiginizi görüyorum. insan degiliz, komunisti,sagcisi ya da göt kili(akplisi) bizler görüs pencerelerimizin acilarinin dogrulugu icin mücadele ederken, insanlarin ülkelerin cöken ekonomilerinden kaynakli yönetim zayifliliklari ve bununla iliskili, saglik veya sosyal eksikliklerin vurdugu caresiz insanlar.

hadi ibo'yu ele alalim. ibo baba oldu, bebegini kucagina alarak sevdi,öptü kokladi ve oynadi. ibo zor sart da olsa calisip para kazanabilyiordu ve kazandigi o parayla mutlu bir aile tablosu cizebiliyordu. ibo cok ama cok mutluydu, sonra agir sartlarda is kosullari onun sagligini alarak onu calisamaz hale getirdi. üretime tüm fizigini ve hayatini katan ibo simdi kuru ekmek bulamiyor ac karnini doyurmak icin, o öpüp kokladigi cocuklari yok yaninda, sevdigi kadini.. ibo ölmek istiyor ama cesaret edemiyor.
biz siyaset yaparken ibo gibi, yanlis yönetim sekilleri yüzünden hayatlarini fedâ edenleri heba ettigimizden bir haber habire AKP ya da CHP diye cigir cigir bagirarak en önemli insan olgumuz vicdanimizdan uzak göt göt konusuyoruzsunuz iste.
bu ülkeye ve dünyaya ERMENI DÖLLERI, KÖKÜ KAZINMALI, kafirler, capulcular vesaire diye ötekilestirici tarzda bakip mutluluk ya da huzur insa edebileceginizi saniyorsaniz YANILIYORSUNUZ...

SÖz konusu ibo haberi:
İki çocuk babası, 3,5 yıldır tuvalette yaşam mücadelesi veriyor


Çiğli ilçesi, İstasyonaltı Mahallesi'ndeki umumi tuvalette hayatını sürdüren 47 yaşındaki İbrahim Öztürk, sağlığını ve işini kaybetti. Bel fıtığı ve omuriliğindeki kemiğin düzleşmesi sebebiyle üç kez ameliyat geçirdi. Yuvası dağılan Öztürk, ortada kaldı. Başını sokacak yer ararken, Çiğli Belediyesi'ne ait, kullanılmayan bir umumi tuvalet bularak orada yaşamaya başladı. Sigortası ve Yeşil Kart'ı olmayan Öztürk, en büyük sıkıntısının sağlık olduğunu, çalışamadığı için parası olmadığını, karnını doyurmakta bile zorlandığını anlattı.

"ADRESİM TUVALET DİYORUM"

Yardım için kaymakamlık ve vakfa gittiğinde kendisinden adres istediklerini ifade eden Öztürk, "Gelin görün, adresim tuvalet diyorum, kabul etmiyorlar. Ben ne yapabilirim? 3,5 yıldır burada yaşıyorum. Burası benim sarayım. Bulursam yemek yiyebiliyorum. Karnımı doyurmam için yardım edenlerden Allah bin kere razı olsun. Şu an en büyük sıkıntım sağlığım, sağlığım olsa bunların hiçbiri olmayacak. Takılan platin nedeniyle sağ ayağımın üzerine basamaz hale geldim. Dengemi sağlayamıyorum, sağ ayak üzerine basınca düşüyorum. Çalışmak bir yana çorabımı, ayakkabımı giyemiyorum." dedi.

SAĞLIKLI OLDUĞU ZAMAN ÇALIŞIYOR

Hayatında 3,5 yıl önceye kadar her şeyin normal olduğunu belirten Öztürk, bir sefer çark tersine döndükten sonra her şeyin peşpeşe geldiğini söyledi. Sağlığının yerinde olduğu dönemde bir zımpara fabrikasında çalıştığını kaydeden Öztürk, şunları anlattı: "Her şeyi geçtim de bu ülkede Suriye, Irak vatandaşı kadar değerimizin olmadığını düşünüyorum. Onlara da bir şey diyemiyorum, savaştan kaçıyorlar ama bizim o insanlar kadar bile değerimiz yok. Valiliğe gittim, belediyeye gittim, kaymakamlıktan hiç çıkmadım. Bir seferliğe mahsus 400 TL yatırdılar."

Tuvalette su bulunduğunu ancak elektrik olmadığı belirten Öztürk, soğuk suyla duş aldığını, üşüdüğü zaman da ısınmak için kahvehaneye gittiğini dile getirdi.

"HER ŞEYİ BIRAKIN, 'AÇIM' DİYORUM"

Devletten ümidini kestiğini ifade eden İbrahim Öztürk, "Her şeyi bırakın, açım diyorum. Kalacak yer olarak buraya razıyım, açım diyorum; hattâ Başbakanlık'ı bile aradım. Devletin bu kadar duyarsız kalacağını beklemiyordum. Gerçekten de ben görünmez bir insanım, bunu anladım. İyi günlerimde, bu hale geleceğim hiç aklıma gelmemişti. Gerçekten düşme, düştükten sonra bitiyorsun, her şey senin için tersine gidiyor. Allah, her şeyini alsın ama sağlığını almasın. Sağlığın gittikten sonra yapabileceğin bir şey yok. Çorabımı çıkaramıyorum, o şekilde yıkıyorum. Çorabımı giyme şansım yok. Koltuk değneğimle yürümeye çalışıyorum." sözleriyle yaşadıklarını anlattı.

Kendisine geçici olarak kalması için yer gösterildiğini ancak kaldığı yeri kaybetmemek için gitmediğini belirten Öztürk, çaresiz olduğunu, başını sokacak tuvaletin olmaması halinde sokaklarda yaşayacağını sözlerine ekledi.

kaynak: http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/t...i_veriyor.html