Einzelnen Beitrag anzeigen
  #582  
Alt 22.01.2004, 23:33
Benutzerbild von nazliceylanim
nazliceylanim nazliceylanim ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Türk gazeteciligi, rezillikler pesinde..

Öncelikle sunu bir belirleyelim basin ya da genis anlami ile medyanin görev ve sorumluluklari nelerdir?
Milliyet magazin servisi sorumlusu olan zat bir harita cikariyor ve 30 küsur sanatci yada mankenin trafik (nerelere gidip geldikleri) haritasini ortaya koyuyor. Bu harita gördügüm en sacma bir harita. Sanatcinin özel hayatindan bana ne.....

Peki Magazin dünyasi sadece sanatcilarin kiminle düsüp kalktiklarini ve mankenlerin yatak odalarina kadar giren özel hayatlar arsivimi?

Peki bunlar bizi ilgilendirmeyen seyler ise kim okuyor ki gazetelerin birinci sayfalarini bile isgal eder duruma geldiler. Demek ki sanatci olmanin yolu sansasyonel haberlerden geciyor ve herkes büyük merakla onlari takip ediyor. Allah icin hic mi isimiz gücümüz kalmadi. Bana ne ya alemin üc günlük asklari mesklerinden.....

Dünyanin hicbir basini bu kadar lackaliga taviz vermedigi gibi Magazin konularinda bile aydinlaticiligi tercih ediyorlar ve sanatcilarda bu bilincle gündeme girmeyi yegliyorlar. Sayet toplumun gercekten bilmesi gereken olaylar var ise ve bunlar ülke cikarlari ile dogrudan ya da dolayli olarak ilgili ise haber degeri diger haberler göz önünde tutularak gündeme getiriliyor.

Dejeneratif degerler ve ortamlar diyoruz ve bunlari okumak sureti ile evimizde Tv de gece gündüz misafir ediyoruz. Hadi lütfen söyleyin baskalarinin hayati ile igdis keyfi aliyoruz deyin. Bakin ABD ya da hicbir Avrupa ülkesinde bizdeki bu lackalik yok. Var olan bile su bizim Tan, Bulvar vs. türü gazetecilik anlayisinin haberleri ve biz nasil ki icinde anadan üryan resimlerin boy boy yer aldigi gazeteleri biliyor almiyor isek onlarda ayni.
Kabahat bizde prim yapmalarina müsaade ediyoruz.

Ama bir soru sormak istiyorum biz niye ciddi gazete okumuyoruz?

Illaki paparazzi ve magazin olgulari ile dimaglarimizi köreltiyoruz. Olamaz kültür anlayisi. Köprü alti veya Sur dibi sokak insanları gibi onlarla burnumuzu cekiyoruz.

Toplumsal olarak neden bu kadar meyilli olduk bu sapkin hayatlara?
Tedavimiz mümkün mü?
Bizim sanatci dedigimiz insanlara sanatcilik ünvanini kim veriyor?
Kadinin biri cikmis sadece bir sarki ile evimizin bas kösesine oturuyor.
İkinci sarkisinin ismini dahi bilmedigimiz bu kisinin en son geceyi kimin evinde gecirdigini ve yedigini ictigini niye bu kadar merak ediyoruz?


Toplumsal olarak gündemden düsen bir Türkiye’nin gelecegi, gece hayatlarinin spotlari altinda belirlenemez.
Neyi etkilemeye, neyi bozmaya calisiyorlar ve gercek emelleri nedir bu tür habercilik yapan insanlarin?

sevgilerle