Einzelnen Beitrag anzeigen
  #1  
Alt 22.04.2017, 08:34
Benutzerbild von YigitAdam
YigitAdam YigitAdam ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 13.03.2016
Beiträge: 266
Standard Osmanli ve Kahramanlarimiz

Barbaros Hayreddin Paşa’nın karakteri



Ömrü denizlerde geçen Barbaros Hayreddin Paşa’nın karakteri de denizle özdeşleşmişti. Sulh zamanı, saf-berrak-dingin bir ruh haline sahip olan bu dünyanın gelmiş geçmiş en büyük denizcisi; savaş zamanı, kudretli-kükreyici ve patlayıcı bir ruha bürünürdü.

Hayreddin Paşa’nın Fransa zaferini anlatan eserinde Sandovil, Barbaros’u şöyle anlatır:

“İnce zekâlıydı, nükteyi ve lâtifeyi severdi. Kızdığı zaman ise, sesi ve sözleri birdenbire azamet peyda eder ve pervasızlaşırdı. Cesurdu, tedbirliydi. Harp başlamadan önce, uzağı görür, savaş başladıktan sonra ise çok sert olurdu.”

Barbaros’un karakteri içinde en dikkate değer taraf da; Yaradan’a ve kadere güçlü imanı ile kendisine kuvvet ve kudretle inanmış olması idi... Bu yüzden, Akdeniz’de bir ömür, pervasız dolaşmış, korku nedir bilmemiş, Akdeniz’e sahili olan bütün ülkeleri tir tir titretmişti.

Meşhur Fransız Amirali Jurie de Gravière“Dorya ve Barbaros” isimli eserinde “Preveze” deniz savaşını şöyle anlatır:

“Barbaros Hayreddin, tehlikelerini gizlemediği ‘Yarma Harekâtı’na kalkışmadan önce bir kere daha kaptanlarını topladı ve bu ihtiyar denizcilere şunları söyledi:

“- Her biriniz geminizi savaş hattına koyun. Size verilecek tek bir emrim var: Gözleriniz benim manevramı takip etsin. Kendi hareketinizi, benim hareketime göre ayarlayın.”

Fransız Amiral, Preveze’yi anlatan kitabında, şu satırların altını çiziyor:

“Kapdan Paşa, cesareti derecesinde dindardı. Oruç ve Hayreddin, güverteye asla abdestsiz basmazlardı. Namaz kılmadan hiçbir muharebeye girmezlerdi.

Yarma Harekâtı’na başlamadan, fırtına seviyesinde bir rüzgâr vardı. Barbaros Hayreddin, uzun kumaşlar üzerine yazılmış Kur’an Âyetleri’ni, kadırgasının bordalarını bağlattı. Garip bir tesadüf(!) eseri, rüzgâr birdenbire durdu.”

Barbaros, Kanunî Sultan Süleyman Han tarafından çağrılıp, Osmanlı’ya Kapdan-ı Deryâ yapılmadan önceki yıllarında da, Akdeniz’de dalgalandırdığı sancağında âyetler mevcuttu.

Mekânı cennet ola...