Andropoz
Zitat:
Zitat von upload
MENOPOZA GİRERKEN KADINLARIN DİKKAT ETMESİ GEREKENLER
Menopoza girmek ne demektir?
Menopoza girmek yumurtalık (over) fonksiyonlarının azalması neticesinde kadının tamamen adet görmez hale gelmesi demektir. 1 yıl süreyle hiç adet görmeyen kadın artık kesin menopoza girmiş kabul edilir, bundan önce adet düzensizlikleri ve bazı şikayetlerin olduğu dönem ise menopoza geçiş dönemidir.
Menopoz yaklaşırken:
Menopoza girme yaşı ülkemizde yaklaşık olarak 46-48 civarındadır. Menopoza yaklaştığına dair belirtiler hisseden bir kadının kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurması gerekir. (Bkz: menopoza girdiğimi nasıl anlarım?) Kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvuran kadının öncelikle jinekolojik muayenesi ve ultrasonografi, gerekirse menopoza girdiğini netleştirmek için bazı hormon tahlilleri yapılır. Bunların sonucunda menopoz teşhisi konan kadınların kan biyokimya, kolesterol, şeker v.b ölçümleri değerlendirilir, kemik mineral yoğunluğu (BMD) değerlendirilir, meme muayenesi ve gerekirse mamografi, meme ultrasonu gibi tetkikler yapılır, rahim ağzından smear alınır. Menopoza giren kadınların doktorları tarafından farklı bir şekilde belirtilmedikçe en geç yılda bir jinekolojik muayene ve diğer tetkikler ile değerlendirilmesi gerekir.
Menopoza giren kadınlar nelere dikkat etmelidir?
- Öncelikle doktor muayenelerine ve yıllık (veya daha sık) randevularına aksatmadan uymalıdırlar.
- Dengeli ve sağlıklı beslenme konusuna her zamankinden daha çok özen göstermelidirler çünkü bu dönemden sonra kalp damar hastalıkları, kemik erimesi ve diğer bazı sağlık sorunları açısından artış izlenebilir. Menopozda beslenme konusunda ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
- Doktorlarının önerileri doğrultusunda düzenli egzersiz ve spor yapmalıdırlar.
- Menopoza girerken kadınlar hemen korunma yöntemlerini bırakmamalıdır. 50 yaşından önce menopoza giren kadınlar 2 yıl adet görmeyene kadar korunmaya devam etmelidir. 50 yaşından sonra menopoza giren kadınlar 1 yıl aralıksız adet görmeyene kadar korunmaya devam etmelidir. Bu dönemde korunma yöntemleri hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıkayarak ulaşabilirsiniz.
- Aşırı ve uzun süren kanama olması durumunda hemen doktora başvurulmalıdır.
- Menopoz şikayetleri (ateş basması gibi) için doktora danışmadan hiçbir ilaç, bitkisel yiyecek ve içecekler, kürler, otlar, çaylar v.b uygulanmamalıdır.
Menopoza girerken adet düzensizlikleri, aşırı kanama olur mu?
Menopoz dönemi yaklaşırken adet düzensizlikleri olabilir, genellikle adetlerde seyrelme, düzensizleşme olur ancak bazen sık ve aşırı adet kanamaları da olabilir. Her adet düzensizliği menopoz anlamına gelmez, bu nedenle doktorunuza başvurmadan menopozdan şüphelenmemeniz gerekir.
Menopoza girerken veya girdikten sonra hamile kalınır mı?
Menopozun ilk yıllarında çok nadiren olabilecek bir yumurtlama neticesinde gebelik oluşma riski vardır. Bu nedenle belli bir süre daha korunmak gerekir. Bu konu hakkınd ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Menopoza girmek istiyorum?
Bazen hastalar menopozun yaklaştığı yıllarda yaşadıkları sıkıntılar, şikayetler ve adet düzensizlikleri nedeniyle bir an önce menopoza girmek ve bunlardan kurtulmak isterler. Bu amaçla doktorlarına başvururlar. Bu tür durumlarda hastanın şikayetlerini rahatlatmaya yönelik tedaviler uygulanır. Hastanın yumurtalık fonksiyonlarını bir anda bitirecek ve tamamen menopoza girmesini sağlayacak bir ilaç veya tedavi şekli yoktur. Zaman içerisinde hastanın tamamen menopoza girmesi beklenir.
Erken menopoza giren kadınlar ne yapmalı?
Erken mneopoza giren kadınlar için de öneri ve yapılan tetkikler, tedaviler benzerdir. Düzenli doktor kontrolüne devam edilmesi gerekir. Bu hastalar menopoza daha erken yaşta girdikleri için hayatlarının daha fazla kısmını menopozda geçireceklerdir, bu nedenle kemik erimesi (osteoporoz) benzeri risklere daha fazla maruz kalacaklardır. Ancak beslenme ve egzersiz konularında özenli davranarak, gerekirse ilaç tedavileri ile bu riskler minimuma indirilebilir.
|
Andropoz  
Erkeklerin Menopoz Dönemi 50 Yaşından Sonra Başlıyor!
Andropoz, erkeklik hormonu takviyesi ile kontrol altında tutulabiliyor. Andropoza giren erkeklerin bazıları ise yaşadığı süreçten utandığı için doktora gitmek yerine kendini toplumdan soyutlayarak içine kapanabiliyor.
Ani ateş basmalarından cinsel güç kaybına, unutkanlıktan, eklem ve kas ağrılarına kadar bir çok şikayeti de beraberinde getiren andropoz, ileri yaş erkeklerinin önemli sorunlarından biri. İstanbul Özel Hizmet Hastanesi Başhekimi ve Üroloji Bölüm Başkanı Uzm. Opr. Dr. Osman Akalın andropozla hakkında merak edilen soruları yanıtladı.
Haberin devamı
İleri yaş erkeklerdeki testesteron yani erkeklik hormonundaki düşüş, andropoz olarak değerlendirilmektedir. Bu durumda erkeklik hormonu tamamen ortadan kalkmaz. Buna ‘androjen yetersizlik sendromu’ adı verilir. Erkeklerde bu olay kadınlardaki gibi bıçak sırtı bir gelişim göstermemekte sadece erkeklik hormonunun azalmasına bağlı olarak bazı belirtileri de beraberinde getirmektedir.
Andropoz, psikolojik ve bedensel belirtiler ile cinsel yakınmalar ile kendini gösterir. Andropozun psikolojik belirtilerinde; depresif bir ruh hali, sinirlilik, kaygı, motivasyonda azalma ve kronik yorgunluk hissi görülür. Hafıza da olumsuz etkilendiği için unutkanlık problemleri ortaya çıkmaktadır. Hastada var olan bir zihinsel problem andropoz ile tetiklenir.
Bedensel belirtilerinde; ani ateş basmaları, yaygın kas ve eklem ağrıları, uyku ihtiyacının artması, halsizlik, işe konsantre olamama gibi durumlar ortaya çıkar.
Seksüel belirtilerde ise; erkeklik hormonunun düşüklüğü sonrası libido denilen cinsel isteğin azalması görülmektedir. Andropozda ereksiyon problemleri çok sık görülmektedir. Erkeklerde ileri yaşın getirdiği osteoporoz durumları yani kemik erimesi, andropoz ile ortaya çıkan durumlardan biridir.
Genellikle 50 yaşın üzerindeki erkeklerde görülen andropoz, seksüel performansta düşüklüğe bağlı olarak yıpratıcı bir strese neden olmaktadır. İçinde bulunduğu sıkıntıyı agresif hareketlerle dışa vuran hasta, çevresindeki olur olmaz her şeye sinirlenmeye başlar. Bu psikolojik bozukluk ise zamanla kişinin çekilmez bir hal almasıyla devam eder.
Çok basit bir kan tahlili ile erkeklik hormonu düşüklüğü ve oranı tespit edilebilir. Hastanın şikayetleri dinlendikten sonra üroloji uzmanının yapacağı fiziksel muayenede, hastanın testislerinde bir ufalma, kıvamında yumuşama, peniste küçülme, hastanın kas kitlesinde azalma gibi bulgular, andropoz belirtileridir. Sonrasında da kan tahlili ile tanısı konulur.
Erkeklerde andropoz durumunun hangi yaşlarda ortaya çıkacağı her hasta için farklıdır. Bazı erkeklerde 50’li yaşlardan sonra bazılarında ise 80’li yaşlar ile birlikte andropoz belirtileri görülebilir. Andropoz, erkeğin kaçınılmaz sonu değildir, her erkekte ortaya çıkan bir durum da değildir. Her hastada andropoz belirtileri görülmediği için tedaviye de gerek olmayabilir.
Hastaya erkekli hormonu dışarıdan tablet, iğne ya da cilde yapıştırılan yavaş emilimli bantlar ile verilerek andropoz ile ortaya çıkan bedensel belirtilerin düzeldiği, hastanın kendine güven hissinin geri geldiği, fiziksel ve konsantrasyon gücünün arttığı, cinsel arzudaki azalmanın kaybolduğu bilinmektedir.
|