Einzelnen Beitrag anzeigen
  #3  
Alt 06.09.2013, 19:50
Benutzerbild von benekalice
benekalice benekalice ist offline
Erfahrener Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 1.595
Standard Mursi kafasindan farki ne Türk Diyanet'inin

Prof. Dr. İZZET ER (Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı): Bizim basında yer aldığı tarzda, "Feminizm ahlaksızlıktır" tarzında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle yaptığımız bir açıklamamız yok. Bahsedilen İslam İlmihali, 2 yıl önce web sitemize koyduğumuz bir kitaptır. Oradaki bilgiler de, haberlerdeki bağlamda verilmemiştir. Biz bunu hoş değerlendirmiyoruz. Kadın haklarının savunulması orada gayriahlaki bir tavır olarak nitelendirilmiyor zaten. Bizim böyle bir açıklama yapmamız da mümkün değil. Diyanet olarak kadın çalışmasında 7 tane müftü muavini çalıştırıyoruz. Aşağı
yukarı 2-3 bin civarında bayan Kuran kursu öğreticimiz var. Biz bunu nasıl söyleriz? Kendi memurumuzu ahlaksız diye nitelendirebilir miyiz? Dolayısıyla kadın haklarını, kadının çalışmasını, kadının insan olarak hayatını devam ettirmesi hususunda çalışmalara destek veren derneklerin çalışmalarını böyle nitelendirmemiz mümkün değil. Basındaki arkadaşlar olayı yanlış bir şekilde, bağlamından kopararak değerlendirmişlerdir. Böyle değerlendirmemelerini temenni ederdik.
Biz kadına karşı şiddetle ilgili, mesela 2006'dan beri yaptığımız faaliyetler içerisinde 5975 vaaz yapmışız. 1280 konferans, 59 panel yapmışız. Bu faaliyetlerin 215'inde kadın haklarını, 71'inde aile içi şiddeti, 144'ünde insan haklarını, 45'inde kız
çocuklarının eğitimini, 144'ünde aile içi iletişimi ele almışız. Üstelik de geçen yıl Antalya'da il müftüleri toplantısında aldığımız bir kararla, kız çocuklarını okutmayan ailelerle görüşerek, onları ikna etmek suretiyle 3 bin 25 kadar da kız çocuğunun masraflarını üstlendik. Halen de onlara burs veriyoruz. Bunları yapan bir kuruluşun bu tür faaliyetleri ahlâksızlık olarak nitelendirmesi mümkün olmaz ve doğru da olmaz. Bunu yapan kişi de insaflı hareket etmiş olmaz.
Tekrar konuyu inceleteceğiz. Başkanımızla konuştuk meseleyi. İncitici ve rahatsız edici kabul edilen ifadeler daha yumuşatılabilir. Ama iyice okumak, konsantre olmak lazım. Oradaki ifadeler, "Kiliseye gidilmesinin yasaklandığı ve İncil'e el sürülmesinin yasaklandığı bir noktada çıkan Feminizm hareketinin çıkış nedeni haklı ise de..." deniyor, "ahlaki ve sosyal bakımdan birtakım olumsuz sonuçlar doğurmaktadır" diye olumsuz sonuçlara odaklanıyor. Orada yazar mesela bana göre haklılık nedenleri üzerinde biraz daha dursaydı, olumsuz sonuçlar tolere edilebilecek konumdaydı. Şahsen, o haklılık nedenlerine biraz daha vurgu yapmalarının faydalı olacağını düşünüyorum. O zaman dengelenmiş olur diye düşünüyorum.
Prof. Dr. BEYZA BİLGİN (İlahiyatçı): Müslüman toplumların bugünkü haline bakarak yargılarda bulunanlar var. Bir de Müslüman toplumlardaki kadın-erkek eşitsizliğinin aslında Kuran'ın içerisinden olmadığını söyleyerek, Kuran'ın yeniden anlaşılmasını isteyen bir kesim var; ben onlardanım mesela. Aydınlar artık aydın müslümanlığı olsun istiyorlar. Tıpkı daha önceki mütefsirlerden bazılarının yaptıkları gibi... Benim elimde şimdi Muhammed Yusuf Ali isimli Hintli Müslüman bir alimden Kur'an tefsiri var. 1953'te öldü, artık yaşamıyor. Bakıyor ki, bütün tefsirlerde erkek üstünlüğü ile ilgili yorumlar var, tefsiri yazıyor. Bu kadar çok tefsir varken, biz niye yanlışa yöneliyoruz?
Niçin, "Kuran'a en uygun hangisidir?" diye araştırmıyoruz? Araştırdığımız zaman, İslam'daki feminizmi irdelemiş oluruz. İki türlü feminizm vardır. Biri, din hesaba katılarak yapılan feminizm. Kadın haklarını savunmak, tamamen Kuran'la beraberdir. Diyanet buna karşı çıkamaz, çıktığını da sanmıyorum. Diğeri de, Kuran'ı hiçe sayarak, "Kuran zaten kadın haklarını vermemiştir, bunu ladini (din dışı) olarak yapabiliriz" diyenler. Aydın müslümanlığı olarak klasik tefsirleri ya da geleneksel söylemleri öne çıkaran tefsirleri biz almıyoruz. Bunlar aydın değil mi? Şüphesiz bunlar ulemadırlar, onlar eskiden yapılmış tefsirleri hala geçerli kılmak istiyorlar.
MEHMET NURİ YILMAZ (DİYANET İŞLERİ ESKİ BAŞKANI) : Feminizmin olumlu ve olumsuz tarafları var. Feminizm, Hıristiyanlığın katı kurallarına tepki olarak doğmuştur. Kadınların hak ve hürriyetini savunması doğrudur. Ama aşırıya giden feminist cereyanlar da var. Bunlar, sınırsız özgürlük, erkek düşmanlığı gibi anlayışlardır. Erkekleri yakan, yok eden kadınlar bile olmuştur O anlamda tabii ki yanlış. Ama sadece kadın haklarını savunmak, eşitliğini, özgürlüğünü savunma noktasında haklılık payları vardır. Karşı çıkılan nokta, kadın egemenliğine dayanan anlayışın doğru olmadığıdır. Sınırsız bir özgürlüğü ve ahlakdışı bir hürriyeti kimse kabul etmez. Türkiye'deki kadın derneklerini onlardan ayırmak lazım.
PINAR İLKKARACAN (Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler): Ben Müslüman toplumlar ve İslam üzerine çok çalışan biri olarak şunu da söylüyorum. Orada söylenen şeyler kesinlikle İslam'a aykırı. İslam'ın feminizme aykırı hiçbir yanı olduğunu görmüyorum. İslam'ı kullanarak kadın haklarına karşı düşmanlık yapılıyor burada. Esas hedef aldıkları, kadının cinsel bağımsızlığı. Ahlaksızlık diye kasdettikleri bu. Kadının cinsel özgürlüğünden anladıkları da, hedef aldıkları da bu. BM de kabul etmiştir; kadın kendi bedeni ve cinselliği üzerinde hak sahibidir. Esas olarak bunu hedef alıyorlar ve Emine Şenlikoğlu da bunu kasıtlı olarak çarpıtıyor. Bundan kadının kendi bedeni ve cinselliği üzerindeki denetimini, sanki evli erkeklerle birlikte olmak, sanki bir sapıklıkmış gibi, çarpıtarak söylüyorlar.
"Kadına karşı şiddet, namus cinayetleri kesinlikle İslami değildir, günahtır, yasaktır" diyen Bardakoğlu'ydu. Tepkinin Ali Bardakoğlu'na yönelmesini yanlış buluyorum. Diyanet'in sitesinde böyle bir şeyin kesinlikle olmaması gerekiyor. Bütün Ortadoğu ve Güney Asya'da, bütün Müslüman ülkelerde çalıştım; son derece tipik... "İslam'da feminizme gerek yoktur, zaten İslam kadın haklarını veriyordur, feminizmin Batı'da çıkmasının nedeni Hıristiyanlığın kadınlara karşı çok kötü olmasıdır" söylemi... Pakistan'da aynı, Endonezya'da aynı, Mısır'da aynı. Diyanet'in buna bir an önce cevap vermesi, özür dileyerek bu yazıyı siteden çıkarması gerekiyor.