Einzelnen Beitrag anzeigen
  #13  
Alt 03.03.2013, 13:08
the_last_time
 
Beiträge: n/a
Standard

@Mülltoni,

senin hakaretlerine, yalanlarina dolanlarina cevap veriyim mi vermeyim mi?
Bak Hz. Ali efendimizin bir sözü var aslini inkar eden haramzadedir diyor. Gelmissin terbiyem müsait degil falan filan, sen istedigin gibi konus, serbetsin. Ancak itin dilegi kabul olsaydi gökten kemik yagardi, Nuttenpreller..

Hz. Ayes'nin evlilik yasinin 18 üzeri oldugunu bende biliyorum, ama sünnilerin israrla niye Hz. Ayse 6 yasindaydi da yok arap iklimi insanlari daha önce büyütürmüste yalanlari ile cocuk tecavüzcülerine kapilari sonuna kadar actilar..

Mesele alevilik sünnilik degil benim kanaatimca. Inancli bir insanin ulasmak istedigi nihai hedef Cenab-i Allah C.C.'dur. O yolun rehberleri de sayin ilahiyatci yazar ve Trabzon'nun gururu Prof. Dr. Yasar Nuri Öztürk gibi,ilahiyatci yazar kürt kökenli, Recep Tayyip Erdogan'nin eski sinif ve dava arkadasi sayin Edip Yüksel gibi, Kayseri'li ilahiyatci yazar ve müslüman-sosyalist olan sayin Recep Ihsan Eliacik gibi insanlarin yolundan gidilmesi lazim. Onlar dinde reform meform istemiyorlar. Onlar Türkiye hakim olan Emevi-Yezit dininin Islam olmadigini söylüyorlar ve dinin aslina dönüsünü istiyorlar...



1) DİNİ BOZMAK, DEJENERE ETMEK İÇİN UYDURMALAR



Din düşmanları, dinimizi yaşanmaz bir şekle sokmak, saçma göstermek ve yıpratmak için birçok hadis uydurmuşlardır. Daha sonra kendileri ve kendilerinden sonra gelen birçok dinsiz de dini yıkma uğraşlarında bu hadisleri kullanmışlardır. İslama olan inançsızlıklarını, kin ve nefretlerini içlerinde gizleyerek, samimi dindar görüntüsünde halkın arasına karışan birçok münafık, her şeyden önce İslam inancını bozmayı ve Müslümanlar’ın kalplerindeki inançlarına şüphe ve tereddütler sokmayı başlıca amaç edinmişlerdi. Bu amaçla akla hayale sığmayan, kafaları bulandıracak, Peygamber’in söylemesine imkan olmayan onbinlerce uydurmayı hadis adı altında Peygamber’e fatura ettiler. Kuran’daki ayetler, daha Peygamber’imiz hayattayken münafıkların nasıl Müslümanlar’ın arasına karıştığını göstermektedir.


Halife Mehdi zamanında boynu vurulmak üzere yakalanan ünlü dinsiz Abdülkerim bin Ebil Avca öldürülmeden önce şu dehşetli açıklamayı yapar: “Siz beni öldürüyorsunuz ama ben dininizde helali haram, haramı helal yapan 4000 hadis uydurdum.” 6000 küsür Kuran ayeti olduğunu düşünürsek, sırf bir kişinin 4000 hadis uydurmuş olmasının açacağı dehşetli tahribi anlayabiliriz. Ahmed bin el Cuveybari, Muhammed bin Ukeşa ve Muhammed bin Temim’in de Hz. Peygamber hakkında 10.000’den fazla hadis uydurdukları söylenir [İbni Hacer, Lisanu’l Mizan]. Zehebi, Ahmed bin Abdullah’ın binlerce hadisi, hadis imamlarına dayandırarak uydurduğunu, Enes bin Malik’in hizmetçisi olduğunu iddia eden Dinar Ebu Mikyes’in de Enes bin Malik’ten duyduğunu söylediği uydurmalarla dolu bir sayfayı naklettiğini anlatır (Zehebi, Mizan). Hadisçilerin kitapları, dini bozmak için kasıtlı yapılan uydurmaların itiraflarıyla doludur. Bu uydurmaların varlığı bellidir. Ama bu uydurmaların bugün meşhur olan hadis kitaplarına karışmadığı neye dayanarak garanti edilebilir? Kuran’da söz edilen, Peygamber yaşarken var olan münafıkları ve bundan sonra iki yüz yıl boyunca çıkan münafıkları, kim nasıl teşhis etmiştir de onların uydurduğu hadislerden kitaplarını korumuştur?



2) SİYASİ AYRILIKLARDAN KAYNAKLANAN UYDURMALAR

Peygamberimiz’in vefatı üzerinden 40 yıl bile geçmeden Hz. Ali ve Muaviye arasında çatışmalar boy göstermiştir. Bu dönemden itibaren İslam âlemi, geriye dönüşü olmayacak bir şekilde siyasi ayrılıkların içine girmiştir. Siyasi olarak ayrılan toplumlar birçok alanda çelişmeyi, birbirine muhalefet etmeyi hüner saymışlar, kendi siyasi fırkalarını destekleyen hadisler uydurmuşlar, kendi siyasal hareketlerine inanmayı “Allah’ın bir farzı” olarak sunmuşlardır. Bu arada kendi liderlerini yüceltip, karşı görüşün liderlerini yerin dibine sokmuşlardır. Halili’nin Er İrşad adlı çalışmasında, Şiilerin Hz. Ali hakkında 300.000 hadis uydurduğu ve Hz. Ali’nin sözlerini nasıl saptırdıkları anlatılır. Bu sayı, Kuran’daki ayet sayısının 50 katı kadardır. Şiilikten ayrılan bir kimse Şiileri kastederek “Allah onların canını alsın, nice hadisleri değiştirdiler” demiştir (Müslim, Sahihi Müslim). Hz. Ebu Bekir’i Hz. Ali’ye üstün sayan ve bunu, mezheplerinin bir şartı gören Sunni görüş ve Hz. Ali’yi üstün saymayı imanın şartına dönüştüren Şii görüş ile onların asırlar süren anlamsız çekişmeleri, bu maddeye güzel bir örnek teşkil etmektedir. Görünen o ki İslam siyasallaşınca, siyasi gücü elinde bulunduranlar, dini, çıkarlarına uygun bir şekilde yapılandırmaktan çekinmemişlerdir.

Geändert von the_last_time (03.03.2013 um 13:50 Uhr).