Einzelnen Beitrag anzeigen
  #793  
Alt 19.08.2007, 18:38
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Anlasma itirafi..

Abdullah Gül’ün ABD Dışişleri bakanı Colin Powell ile yaptığı gizli antlaşmanın yer aldığı Vatan Gazetesi haberi :

Balgat’taki Bakanlık binasının ikinci katındaki odasında görüştüğümüz Abdullah Gül, şimdiye kadar söylemediği veya söyleyemediği her şeyi VATAN‘a anlattı. Bomba gibi açıklamalar yaptı. Gül’ün açıklamaları, Türk dış politikasının bundan sonra izleyeceği rotayı da açıkça gösteriyor. Bakın kimlere ne ne uyarılarda bulundu?

Ortadoğulu liderlere
* “Ankara ile Washington’un 50 yıllık stratejik ilişkileri gelecekte çok daha yaygınlaşıp gelişecektir. Sana şunu açıkça söyleyeyim; Ortadoğu’daki bütün rejimler değişecek. Şeffaflık ve demokrasi egemen olacak. Bu bölgede ekonomik sistemler de değişecek ve piyasa ekonomisi kuralları egemen olacak. Ortadoğulu liderler halklarına demokrasi ve tam özgürlük vermedikçe, sistemlerinin yürümesi mümkün değil. Irak’ta yaşananlar bütün bölge liderlerine örnek olsun.”

* “Bu konudaki görüşlerimi, Suriye ve İran gezilerimde de ayrıca Arap Birliği toplantısında, hatta son gittiğim Pakistan’da Devlet Başkanı Müşerrefe dahil herkese her platformda söyledim. Ortadoğu hak ve özgürlüklerin gelişeceği bir bölge olacak. Biz bu özgürlüklerin olmamasından nefret ediyoruz. Ortadoğu’nun bu duruma gelmesinden bölge liderleri sorumludur. Demokratik açılımlara öncü olmamışlardır. Bölge ancak şeffaf, modern ve serbest piyasa ekonomisinin uygulanması ile kurtulabilir.”

Amerikan yönetimine
* “Ben bu gezileri yapmadan önce, şimdi senin oturduğun koltukta (Eliyle koltuğa vurdu) ABD Dışişleri Bakanı Powell oturuyordu. Onunla 2 sayfalık 9 maddelik bir plan üzerinde anlaştık. Ama ben her yaptığımı kalkıp açıklayamam ki… Powell Suriye’ye giderken de benimle konuştu. Gizli olan bir sürü gelişme var..”

* “Sen benim tezkereyi Meclis’e getirene kadar neler çektiğimi biliyor musun? Bakanlar Kurulu’nda 4 arkadaşımı ne kadar zor ikna ettiğimi biliyor musunuz? Bu süreçte Amerikan yönetimine 4 mektup yazdım. Hepsinde de temkinli olmamız gerektiğini anlatmaya çalıştım. Sonuçta ne oldu? (Eli ile işaret ediyor) Sadece 3 oy Sedat, 3 oy eksik kaldı. Cumhurbaşkanı Sezer’in tutumunu da hatırlayın…”

‘Sizden ders almalıyım’
* “Riyad’daki toplantıya Suudi Dışişleri Bakanı Faysal ve Suriye Dışişleri Bakanı Şara, hatta onlara Kuveyt ve Bahreyn Dışişleri Bakanları da katılmıştı. Toplantıda Irak konusunda, ABD’yi ağır kelimelerle suçlayan bir bildiri hazırladılar. Ben karşı çıktım ve bildirideki ifadeleri değiştirttim. Faruk Şara’ya ‘Bak bu bildiri böyle çıkarsa bunun size hiçbir faydası olmaz. Üstelik zararı olur. Irak’a dikkatle bakın’ dedim. Şara değişime razı oldu. Faysal ise bana geldi ‘Ben bu adamı 20 yıldır tanırım. Nasıl oldu da hemen ikna ettiniz. Sizden ders almam lazım’ dedi.”

* “Bak şimdi, Suriye’nin, ABD’nin İsrail-Filistin barışı için hazırladığı” Yol haritasını “Suriye neden dinamitlemeye kalkışmıyor dersin? Bizim bu konuda oynadığımız çok önemli rol var. Ama dedim ya, her şeyi kalkıp açıklayamıyorum” diye konuştu.

Saldırmakta haksızlar
* Genelkurmay’ın tutumunun eleştirilmesine de karşı çıkan Gül “İnsanlar kalktı Genelkurmay’ın ABD ile ilişkiler konusundaki tutumunu eleştirdi. Sen de eleştirdin. Ama ben onları koruyacağım şimdi.. ABD temsilcisi Halilzad buradan Irak’a geçecekti. Baktık yanında 70 dolayında asker var. Bunlar nedir diye sorduk. Koruma dediler. 70 koruma olur mu diye yeniden sorduk. Halilzad bunların kendisi ile birlikte gidip geri döneceğini söyledi. Ama kendisi tek başına geri döndü. Ne yapacaktı Genelkurmay? Susup oturacak mıydı?” dedi.

Türkiye’deki çevrelere
* Abdullah Gül, Türkiye’deki bazı çevrelerin tutumundan da rahatsız. İnsanların bilmeden yorumlar yaptığını anlatarak, “Bu konuda Türk ve Amerikalı yetkililer arasında şöyle bir fark var; Biz geçmişte yaşıyoruz. Hala tezkeredeyiz. Onlar ise artık geleceğe bakıyor. Artık biz de geleceğe bakmayı öğrenelim. Ama bilip bilmeyen herkes eleştiriyor. Tezkere sonrası Amerikalıların hayal kırıklığını çok iyi anlıyorum.. Sana gelen mesajlar bana da geldi. Ama artık onlar, bunları geride bırakmaya hazır, ama biz değiliz sanki. Ne yapılmak isteniyor?” dedi.

Bundan sonrasına dair
* Amerikan yönetimine Irak’ta normale geçişte bizim ne gibi katkılarımız olabileceğine ilişkin yazılı metin verdiklerini, bunun şu anda incelenmekte olduğunu anlatan Gül, Irak polisinin eğitimi ve insani yardım ekiplerinin gönderilmesini önerdiklerini, Washington’dan cevap beklediklerini anlattı.

* Gül, Türkiye’nin Washington büyükelçiliğindeki diplomat sayısının sadece 9 iken, Fransa’nın 400 olduğunu, bunun da Türkiye için büyük bir ayıp olduğundan söz etti.

* Gül, 6′ıncı Uyum Paketi’nin aynen Meclis’ten geçeceğini söyledi.

* Washington’da yılda 1.5 milyon dolar ödediğimiz lobi şirketinin hiçbir işe yaramadığından da bahsettik.