Kimin usagi bu kanibozuk soysuzlar !?
Su isimlere bir gözatar misiniz lütfen: Amerika’nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson,
Amerikan Savunma Bakan Yardimcisi Paul Wolfowitz, Amerikan Disisleri Bakan Yardimcisi Mark Grossman, Genelkurmay Ikinci Baskani sayin Yasar Büyükanit, Disisleri Bakani ve Basbakan Yardimcisi sayin Sükrü Sina Gürel, Disisleri Bakanligi Müstesari Ugur Ziyal, Washington Büyükelçisi Faruk Logoglu, Devlet Bakani Kemal Dervis ve bir de kim biliyor musunuz?
- Abdullah Gül!
- Ne?
- Evet yanlis okumuyorsunuz, AKP Genel Baskan Yardimcisi Abdullah Gül!
25 yil boyunca Türkiye üzerinde çalistigini agzindan kaçirdigi için CIA Ajani oldugunu tahmin ettigimiz Paul Wolfowitz onuruna, ABD Büyükelçisi’nin verdigi yemekte Abdullah Gül’ün ne isi olabilir? O yemege hangi sifatla katilabilir bu adam?
Aslinda Mister Derwish’in de orada bulunmasini icap ettirecek bir konumu ve sifati yok ama, Amerikalilar’in tam 20 yil boyunca yetistirip Türkiye’ye yolladiklari bu zât, bizim için de sizin için de mâlum oldugundan bugün üstünde durmak istemiyoruz.
Fakat Abdullah Gül; anamuhalefet lideri dahil, hiçbir partinin dâvet ve temsil edilmedigi o
yemege ne maksatla ve kim tarafindan çagrildigini da Amerika’da ne halt ettigini de açiklamak zorundadir.
Bir kez daha kaydedelim ki, MHP’nin direnmesi sebebiyle, hükûmet istenen tâvizleri vermedigi için DSP çökertildi. Bu operasyon yapilirken Abdullah Gül Amerika’da bulunuyordu! Gûya NATO toplantisi için oraya gitmisti ama nasil olduysa, asla yanyana gelmemesi gereken iki karanlik adamla görüsüverdi;
1- Morton Abramowitz
2- ABD Disisleri Bakan Yardimcisi Mark Grossman
Bunlarin ikisi de üst düzey CIA ajanidir! Hattâ su anda dünyanin muhtelif ülkelerindeki Amerikan siyasî operasyonlarinin plânlandigi bir merkez olan Washington Enstitü’de çalisan Abramowitz CIA’nin istasyon sefligini bile yapmistir!
Bu ajanlarla ne isi olabilir Abdullah Gül’ün?
Birçok ülkenin Disisleri Bakani hattâ Basbakan’i bile bu adamlardan randevu alamazken, ampul partisinin tombulu nasil olur da çatkapi dalabilir içeri?
Abdullah Gül, bu sorulara hiçbir zaman cevap vermeyecektir. Veremeyecektir. Ama benim sevgili ülküdaslarim, yukaridaki sualleri ev muhabbetlerinde, kahve muhabbetlerinde, köy muhabbetlerinde, muhataplarina yönelterek seçmeni aydinlatacak ve MHP’nin çelmelenmesini önleyecelerdir.
Öyle saniyorum ki, Recep Tayyip Erdogan’in seçime girmesi hukuken mümkün olmazsa yerine bu ayakli karpuz oturtulacaktir.
Öyle ise Recep Tayyip’de mi Amerika’dan icazetli?
Valla, kelep öyle dolasik ki, buyurun siz çözün:
Kanal D’nin zevzek spikeri Recep Tayyip’e soruyor:
- Davos’taki toplantiya sizi kim çagirdi?
- Bilmiyorum.
Allah, Allah...
Bu nasil olur Tayyip Bey?
Türkiye’den sadece su dönme Disisleri Bakani ile, Türkçe bilmedigi için devlet memuriyetine alinmayan ama su anda Bakanlik koltugunda oturan Tayyibe Gülek’in katildigi uluslararasi bir toplantiya hangi kudret tarafindan niçin dâvet edildiginizi bilmeden nasil katilirsiniz?
Uydurdugunuz bahane akliniza uyuyor mu sizin?
Her ne hâl ise...
Aslinda Recep Tayyip’in siyasî ikbali; ortalikta dolasan bir yigin siyasî curûf gibi Amerikalilar’la izah edilemeyen temaslara basladiktan sonra açilmistir. Daha RP Beyoglu Ilçe Baskani iken, yukarida sözünü ettigimiz Morton Abramowitz ile görüsen Erdogan, daha sonra CIA’nin ünlü istasyon seflerinden Graham Füller’le temasa geçmis, ondan sonra da bakiniz kimlerle birarada bulunmustur:
Amerika’nin Adana Konsolosu Elizabeth Shelton, ABD’nin Istanbul Konsolosu Caroline
Hagins, ABD Büyükelçilik Müstesari Silwer Lawrens ve bir CIA görevlisi oldugu basina intikal eden Kenny Bob. Aslinda yahudi lobisi demek olan Washington’daki Yakin Dogu Arastirmalari Merkezi’yle, Yahudi Millî Güvenlik Iliskileri Enstitüsü’nün kapisinda görünmeyi de ihmal etmeyen Erdogan, bütün bu temaslari hangi sifat ve hangi maksatla yaptigini Türk Milleti’ne açiklamazsa ona oy verenler baltayi dizlerine vurmus olacaklardir.
Ne bu be?
Elinden Kur’an, dilinden hâdis düsmeyecek, solunda haham, saginda papazla dolasacaksin, açtigin televizyon pavyondan beter olacak, ermeniyi maasa baglayip Türk Milliyetçileri’nin üzerine salacaksin. Yürüyünce arkandan takkaler, sariklar, salvarlar harekete geçecek. Islâm dâvâsini bir sandalyeyle takas ettigin halde adin mücahite çikacak.
Galiba Mister Derwish’in günahini aliyoruz biz.
<a href="redirect.jsp?url=http://www.otuken.net/arsiv/haber/2002/kurultayi-alip-kahveye-kosun.html" target="_blank">http://www.otuken.net/arsiv/haber/2002/kurultayi-alip-kahveye-kosun.html</a>
|