Einzelnen Beitrag anzeigen
  #31051  
Alt 29.12.2006, 01:06
Benutzerbild von roman
roman roman ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard İstemeyerek bir daha burnumu sokma,

lıyım. Aslında sık, sık yazılara katılmak istemiyorum. İstiyorum ki yeni, yeni aklı başında, ne istediğini bilen, özgür düşünceye, özgür ruha ve iradeye sahip olabilen fertler yazsınlar.

Hiç bir insan ailesi veya mesleği ve mevkisi veya cinsiyeti veya dini, veya milliyeti, veya vatanı veya rengi ve ırkından dolayı ayrıcalıklı ve özel değildir.

Meşhur bir Anadolu deyimi bulunur bu dünya Kanuniye bile kalmadı.

Duygulu insan duyarlıdır, duyarlı insan dikkatlidir olaylara gözlerini kapatıp bana ne diyemez, derse çok büyük bir vicdan azabına düşer bu gün düşmezse ilerde mutlaka düşer. Vicdanlı olmak insanın Hümanizminin mayasıdır.


İnsan, hayvan ve doğa sevgisi insan olabilmenin, insan olarak var olabilmenin ve gelecek kuşaklara güzel bir dünya ve onun kültürünü bırakabilmenin sorumluluğunu yaratır.

Doğanın biz insanlara hiç bir noktada ihtiyacı yoktur, bizim ona ihtiyacımız vardır.

Burası bir din forumu olabilir bu demek değildir ki insan, doğa ve onun bir bütünü olan hayvan sevgisi ve o ikisini nasıl koruyabileceğimizin tartışmaları yapılmasın. Bütün din kitaplarında hem doğa, hem hayvan sevgisi yazılıdır.

Bir tufan olayını açın Tevrattan okuyun Tanrı nasıl çırpınmaktadır bu her ikisini insanlar aracılığı ile tekrar var edebilmek için.

Adem ve Havvanın cennetten sürülmeside hayvan, bitki ilişkisinin bir örneğidir. (her ne kadar Sex yasağını bu iki ilişki ile yıkarak kovulsalar bile anlatılmak istenen, verilmek istenen bir mesaj bulunur.)

Biz insanlar bulunmadan dünyada, onun doğası da ve onun içinde insan dışında yaşayan bitki ve hayvanlarının yaşamı sürmeye devam edecektir.

Din kitaplarında yazar Tanrı Tufandan sonra Nuha şunu söyler artık sizleri bir daha yok etmeye kalkışmayacağım ve doğada bulunan tüm canlıları size armağan ediyorum onlardan yararlanır der.

Bu demek değildir ki bize sunulan nimetleri bu şekilde kullanalım!!!

İnsan yüreğinde sevgi de bulunur, öfkede, nefrette, intikamda, yaşatmada öldürmede tercih o kişinindir.

Bu demek değildir ki istediğini istediği şekilde yapabilsin. Üç gün sonra Kurban bayramı küçücük çocuklar küçük veya büyük hayvan kesiminde eşlik etmekteler. Bayıltılmadan kesilen her hayvan daha fazla acı duyacaktır ve o çocuklar büyüklerinden ne görüyor ise onu uygulayacaklardırlar bir gün büyüdüklerinde. Sorun toplumsal büyük bir açıklama eğitimidir. Eğitimi olmayan toplum bu tür şiddeti doğal görür. Doğa bilgisi olmayan, hayvan sevgisi kıytırık olan, insan sevgisi uyduruk olan tüm toplumlar şiddetten asla kurtulamaz.

Bütün bu sorunların ne ırkçılık ile, ne Milliyetçilik ile, ne Türkçülük ile bir alakası yoktur.

Bir deli hep aynı taşı hep aynı kuyuya atıyor ve ciddiye alınıp çatır, çatır tartışılıyor arkasından neden bu sayfalarda hep bu tür uygarca tartışmalar olamıyor diye düşünülüyor.

Uygar tartışmalar uygar insanlar ile olur.

Selamlar...