Degisen hedefler
Muhammed, peygamberlik iddiasiyla ilk ortaya çiktiginda, kendisine güveni fazla olmadigindan olsa gerek, yalnizca Kureys kabilesi ve çevresini hedeflemisti. Kureys Suresi, bu yüzden yazilmistir: "Kureys"e kolaylastirildigi, evet, kis ve yaz seyahatleri onlara kolaylastirildigi için onlar, kendilerini doyuran ve her çesit korkudan emin kilan su evin rabbine kulluk etsinler." (Kureys 1-4) Burada seyahatten bahsedilmesinin nedeni de, Kureys"in önemli kimselerinin kervan sahibi olmasi ile ilgiliydi. Bu kimseleri etrafina çekebilmesi, Muhammed"e büyük bir güç saglayacakti. Muhammed"in bu dönemde yazdigi tek ayet de bu degildir: "Bu indirdigimiz, Mekke ve çevresindekileri uyaran mübarek kitaptir." (Enam 92) ve "Ey Muhammed! Mekke ve çevresinde bulunanlari... uyarman için sana Arapça okunan bir kitap vahyettik." (Sura 7) gibi ayetler de, bu düsüncenin bir sonucudur.
Kisa bir süre sonra, biraz özgüven kazaninca, hemen hedefini büyütür. Kendisinin bütün Arap toplumuna gönderildigini ifade etmek için "Her ümmetin bir peygamberi vardir." (Yunus 47) der. Fussilet suresinde de bu iddiasini yineler: "Bu...Arapça bilen bir milleti uyarman için ayetleri Arapça olarak gönderilmis bir kitaptir." (Fussilet 2-5) "Biz bu kitabi Arapça"dan baska bir dille gönderseydik,...Bir Arap"a yabanci dille söylenir mi? derlerdi." (Fussilet 44) (Bu ayeti okuyunca "Bir Türk"e yabanci dille söylenir mi? diye sormaktan kendimizi alamiyoruz).
En sonunda Muhammed, "Biz seni alemlere rahmet olarak gönderdik." (Enbiya 107) ayetiyle, kendisini bütün dünyaya gönderilmis bir peygamber ilan etmistir.
|