Einzelnen Beitrag anzeigen
  #20713  
Alt 26.06.2005, 18:58
Benutzerbild von cagdasturk
cagdasturk cagdasturk ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard TÜRBAN SORUNU

Varsayalım hiç bu sorunlar çözülmeyecek.. Ama ben şunu biliyorum ben mücadeleme aynen devam edeceğim.. Öyle, ?falan paşa şunu demiş de bu iş çözülecekmiş de?, onlara da itibar ettiğim yok.
Bir paşanın yarım ağız söylediği bir sözle, bu sorun çözülüyor da, Anayasal çoğunluğa sahip bir iktidar bu işi çözemiyorsa, istemem kalsın.. Hem zaten bu gün bir paşanın ayaküstü söylediği satır arası, ne söylendiği de tam olarak, net bir şekilde anlaşılmayan bir sözle bahşedilen bir hak, bir başkasının masa başındaki yarım sayfalık açıklaması ile geri alınabilir.

Telefonla evlenenler, telgrafla boşanmayı da kabul etmeli.

Allah (cc) bizi nimetlerini artırarak ve eksilterek imtihan edecek.. Kader de, rızık da, Ecel de onun elinin altında. Aslında hayat bir Müslüman için İman ve Cihaddan ibaret.. Sonucu takdir edecek Allah?tır.

Ne zaman, nerede, kimden dünyaya geleceğimize biz karar vermedik. Onun için bunun sonuçlarına itiraz etme, şikayet etme hakkımız yok. Bu bir ?takdir?dir. Ama biz biliyoruz ki, biz mücadele ederek ?rıza?ya kavuşacağız. Zaferi verecek olan Allahtır.. Bizin zaferimiz ise Rızaya kavuşmaktır..

Bu dünya bir imtihan alanıdır ve gerçek / mutlak iktidar sahibi olan O?dur.. Hayır ve şer onun iradesi içindedir.. O bizi Alemlere rahmet olarak gönderdiği bir peygambere ümmet yaptı. Bizi yeryüzünün varisi kılmak istemektedir. Bizim ellerimizle zalimleri cezalandırmak, mazlumlara yardım etmek istemektedir.. Bize bir kavme olan düşmanlığımızdan dolayı, onlara haksızlık yapmamamızı öğütlemektedir..

Biz sadece nimet verdiğinde değil, zor günlerde de hamdetmek düşer.. Küçük menfaatler karşılığında dinimizden taviz vermemek düşer.

Kurtarıcı beklemeyin. Kurtarıcı yok!

Öyle olsaydı Peygamberler kendi çocuklarını, kavmini kurtarırdı. Peygamberler bile böyle bir yetki ve görevle gelmedi. Onlar sadece bizi kurtuluşa çağırdılar, Bir hidayet rehberi olarak yol gösterdiler, Allaha ve kitaba çağırdılar..

Allahın (haşa) yetmeyen gücüne güç yetirecek, yetmeyen aklına akıl yetirecek, yetmeyen parasına para yetirecek kim var! Kim sizi Allahın elinden alacak. Allahı ikna da edemez,mecbur da bırakamazsınız. Böyle bir yetki ya da gücünüz yok. O görür, bilir, işitir ve hüküm sahibidir..

Nimetlerini azaltarak ve çoğaltarak, bizleri iyi ve kötü günlerde imtihan eder. Teslim olmayın, direnin, sabredin. Zafer sonunda sizin olacaktır,zaferiniz Rızaya ulaşmaksa tabi.
Kendinizi küçük düşürmeyin.Şundan bundan medet ummayın..

Falanın filanın makamına güvenmeyin.. Bunların hepsi olacaktır. Herkes işini yapacaktır, kim doğru bir iş yaparsa karşılığını görecektir, kim yanlış bir iş yaparsa cezasını görecektir. Ama hüküm Allaha aittir. Herşey Allahın iradesine tabidir. Hayır da, şer de. Bizi ondan başka kim azat edebilir ki, tutan o iken..

Ne olur küçük hesaplar yapmayın.. Bizlerle şeytanın ve onun askerlerinin alay etmesine izin vermeyin.. Allahtan isteyin, ona dönün, ve mücadele edin. Teslim olmayın.. O dilediği zaman dilerse birilerinin kalbini çevirir, dilerse size içinizden bir önder verir, güç verir ve çözer..
Bir zamanlar YÖK başkanı Doğramacı, Çağdaş bir örtünme biçimi olarak SİH erkeklerin başlarına giydikleri Türbanı önermişti.. Unuttular, şimdi ?Türban olmasın Eşarp olsun? diyorlar.

Biri çıkıyor ?zaten başörtüsü hiç yasak olmadı? diyor. Sanki biz korkulu bir rüya gördük. Sanki fişleyenler, andıçlayanlar, ikna odaları kuranlar, yargısız infazlar yapanlar onlar değildiler.. Nasıl da gerçekleri böylesine karartabiliyorlar.. Kendilerini çok akıllı, tüm diğer insanları ahmak mı sanıyorlar..

300 yıldır bu böyle. Varsayalım 300 yıl daha sürecek.

Dininizden vaz geçecek ya da bize Rablik (Terbiye edici) ve İlahlık (Hüküm Koyucu) taslayanlarla pazarlık mı yapacaksınız.Yok böyle bir şey. Yoruldunuz, bıktınız mı yoksa. Çok mu acı çektiniz?!. Sizden öncekilerin başına gelenlerin sizin başınıza gelmeden cennete girdirilivereceğinizi mi snadınız yoksa..

Hani Mallarınızla, canlarınızla, sevdiğiniz ne varsa onu fedayı göze almıştınız! Burada bu sorun çözülse bile dünyanın başka yerlerinde benzer zulümler devam ederken susup köşenize mi çekileceksiniz.?

Allahtan istediğiniz şey ve ödediğiniz bedel arasındaki farkı düşünsenize..


Selam ve dua ile.
A.Dilipak