Düşman bir iken iki oldu
atalarimiz ne güzel demis gavurdan dost olunmaz diye Kutsal Kitabtada yaziyor gavurlarlan isbirligi yapmayin diye.
Daha düne kadar bir birine küfür eden Gavurlar dün kucaklasip öpüstüler ve birlestiler.
Onlari birlestiren ney acaba terörizimmi cikarmi bunlar para icin analarini bile satan namussuzlardir.
Brüksel"in geçen hafta evsahipliği yaptığı ve Amerikan Başkanı Bush"un katılımıyla gerçekleşen "Avrupa-Amerika Zirvesi"nin en önemli konusu "Ortadoğu sorunu" idi.
Avrupa"nın, Amerika ile masaya oturup bu sorunu tartışması gösteriyor ki; Ortadoğu sorununda gerçekler, görünenlerden çok daha farklı. Sorun Irak sorunu değil. Irak bahanesi ile birçok Arap ülkesine de baskı yapılıyor. Filistin, Darfur bölgesi (Sudan), Lübnan, Suriye... Aslında büyük güçler Ortadoğu"yu aralarında parçalamak, ganimetlerin sahibi olmak istiyorlar. Bu gerek Lübnan eski Başbakanı Hariri suikastı, gerekse demokrasi, insan hakları gibi bahanelerle olsun.
Avrupa"nın Amerika ile, ABD"nin Irak"taki siyasetini güçlendirmek için anlaştığı veya Amerika"nın İsrail"i Filistin"e karşı hareketlerini durdurması için teşvik ettiği gibi başlıkların önünde fazla durmamak gerekir.
Ancak şunu söyleyebiliriz ki, büyükler başkalarının çıkarları için uğraşmıyorlar. Bütün anlaşmaların ana sebebi kendi çıkarları.
Mesele sadece Ortadoğu meselesi de değil; Ortadoğu bir başlangıç, öncelikle maddi bir getirisi olmasa da bölme ve menfaatler elde etmenin ilk adımı.
Özellikle Avrupa bu yolda şimdi sadece manevi kazanç elde edebilecek; yoksa Amerika gibi proje çizip kısımlara ayırma şansı yok. Ancak, açık ki Fransa"nın da Lübnan ve Suriye üzerinde kurduğu baskıların altında bu bölgede nüfuz sahibi olma isteği yatıyor.
BUSH, AVRUPA"YI KANDIRAMADI
Avrupalılar anladılar ki, Amerika bütün dünyaya hükmetmek istiyor. Irak Savaşı Amerika"nın bu yolda olduğunu ortaya koydu. Avrupalılar kendi yardımları olmadan herhangi bir ülkenin böylesine güç bir girişime çözüm bulamayacağını biliyorlar.
Amerika, Avrupa"dan askeri destek görmeden amacına ulaşamayacağı için Avrupa"nın isteklerini de göz ardı edemeyecek. Amerika bugün Avrupa"yı razı ederek yarın Çin"de, Hindistan"da, Rusya"da yapmak isteyeceği müdahalelerde kendisine büyük destek bulmuş olacak.
¥
Avrupa-Amerika zirvesinin ardından akıllara bu zirvede Ortadoğu hakkında ne kararlar alındığı geliyor. Bunların başında da Filistin geliyor.
Filistin problemi artık Arap ülkeleri ile İsrail arasında olan bir problem olmaktan çıkarak Irak"ı işgaliyle Amerika"nın da dahil olduğu bir problem halini aldı. Ancak hesaplar tutmadı ve yeni bir harita çizmek isterken Amerika"nın ve İsrail"in planları ansızın suya düştü.
Öncelikle Şaron 4 senedir benzeri görülmemiş Filistin direnişi karşısında aciz kaldı, diğer taraftan ise Amerika Irak direnişi karşısında hiçbir varlık gösteremez oldu. İşte Amerika"nın Irak, İsrail"in Filistin sahnelerinde başarısız kaldığı noktada Avrupa ortaya çıktı.
AVRUPA DA FIRSAT
KOLLUYOR
Avrupa ne İsrail"in, ne de Amerika"nın bu bölgedeki durumlarını güçlendirmek istiyor, sadece sırası geldi ve hakkını kullanmak istiyor. Avrupa bu fırsatı uzun zamandır bekliyordu, çünkü Amerika"nın tek başına dünyayı yönetmek istemesinden rahatsızdı ve artık bu kibirli ülkenin gururunu kırmanın, dünyanın tek hakimi olmadığını göstermenin, sadece onun siyasetinin geçerli olmadığını kanıtlamanın zamanı gelmişti.
Amerika, Avrupa"ya yakınlaşmak zorunda kaldı. Avrupa da özellikle Fransa, Lübnan ve Filistin konularında Amerika ile yakınlık kurmak isterken bütün Avrupa gözlerini İran"ın kimyasal kaynaklarına ve Irak"ın petrolüne dikti.
Artık bize düşen gözlerimizi açmak, Brüksel"de alınan kararları haftalar sonra Cezayir"de toplanacak Arap Birliği"nde masaya yatırıp bütün Arap başkentlerinin katılacağı bu toplantıda topraklarımızın sınırlarını kendimiz belirleyip, gafletten sıyrılmak.
Çünkü, artık bizlerin geleceğini tedirgin eden sadece Amerika ve İsrail değil. Şimdi yeni bir güç daha bizleri rahatsız etmeye, kaynaklarımıza göz dikmeye başladı; o da Avrupa.
Elkudüs gazetesi/ 25.02.05
Arapça"dan çeviri: Defne Bayrak
Artık Müslümanlar gözlerini açmak zorunda...
"Avrupa-Amerika zirvesinin ardından akıllara bu zirvede Ortadoğu hakkında ne kararlar alındığı geliyor. Avrupa da özellikle Fransa, Lübnan ve Filistin konularında Amerika ile yakınlık kurmak isterken bütün Avrupa gözlerini İran"ın kimyasal kaynaklarına ve Irak"ın petrolüne dikti. Artık bize düşen gözlerimizi açmak, Brüksel"de alınan kararları haftalar sonra Cezayir"de toplanacak Arap Birliği"nde masaya yatırıp bütün Arap başkentlerinin katılacağı bu toplantıda topraklarımızın sınırlarını kendimiz belirleyip, gafletten sıyrılmak. Çünkü, artık bizlerin geleceğini tedirgin eden sadece Amerika ve İsrail değil. Şimdi yeni bir güç daha bizleri rahatsız etmeye, kaynaklarımıza göz dikmeye başladı; o da Avrupa."
|