Einzelnen Beitrag anzeigen
  #9460  
Alt 10.12.2004, 16:09
Benutzerbild von xpancaro
xpancaro xpancaro ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Kürtce Ibadet :=)))))

Öyle ya! Kolay mı askerlerin kucağında sabah şekerlemesi yapıp, onların istediklyeri fetvaların referanslarını aramak için kutsal kitabı karıştırmak. Hadi madem ana dilde ibadet olur, Kürtler de ana dillerinde ibadet edebilirler diye açıklama yapsana. Bakalım iktidarın ülkücü kadanı ve silahlı kuvvetler seni nereye oturtuyor? Yapamazsın değil mi? Maçan yemez.

Ancak saf Anadolu insanının aklını karıştırmayı marifet sayarsın? Bir de neden hep bu mevzuları Ramazan?da günhdeme getiriyorsun Çıplak müfsit? Geçen sene de içki ile yapılan yemekler haram değildir? buyurmuştun tam ramazanda!

Buyrun Çıplak Müfsit?in hezeyanlarını Din Düşmanı gazetesindeki satırlarından okuyalım:

Anadilde ibadet veya Kur?an?ın çevirisi ile ibadet dediğimizde pratikte bununla ifade edilmek istenen, namaz sırasında Kur?an ayetlerinin çevirisinin okunup okunamayacağıdır.

TEMEL DAYANAKLAR

1. Farsça?dan alarak kullandığımız namaz kelimesini Kur?an?da karşılayan sözcük, saláttır. Salát, kelime anlamıyla dua demektir. Kur?an bu kelimeyi, insan dışındaki varlıklarını dua faaliyetlerini anlatırken tespih kelimesiyle yanyana kullanmaktadır. (Nur Suresi, 41)

O halde, ?Kur?an?ın çevirisi ile dua edilebilir ama ibadet edilemez, mesela namaz kılınamaz? şeklinde bir iddia, bilimdışıdır; Kur?an?dan ve din literatüründen de onay alamaz. Bizzat Peygamberimizin ifadesiyle, ?Dua, ibadetin özü, iliğidir.? Kur?an?ın tercümesi dua ve ibadet maksadıyla okunamaz tezini savunmak mümkündür, bir görüştür; tartışılır. ?Kur?an?ın çevirisiyle dua edilir, fakat namaz kılınamaz? demek ise bilimsel dayanağı olmayan bir tutarsızlıktır; kavramların gerçek anlamını bilmeyen halkı aldatmaktır.

2. Kur?an, ?namaz sırasında okunması gereken metinler? (dua, tespih, tehlil vs.) diye bir şeyi, değil ayrıntılarıyla, ana hatlarıyla bile göstermemiştir. İlahi kitapta, salát sırasında Kur?an?dan bir bölümün okunacağına ilişkin bir beyan da yoktur. Kur?an okumaya veya Kur?an?dan kolaya geleni okumaya ilişkin emirlerin hiçbirinde ?namaz sırasında okuma? kaydı mevcut değildir. Müzzemmil Suresi 20. ayetteki ?Kur?an?dan kolayınıza geleni okuyun? emri, namaz kaydına bağlanmamıştır; mutlak bir emirdir. Bu mutlak emir, surenin başında verilmiş, 20. ayette ise yerine getiriliş şekli gösterilmiştir. Kısacası, Kur?an okumak da Kur?an?ın emirlerinden biridir. Tıpkı namaz kılmak, tıpkı oruç tutmak gibi... Galiba kabul edilmek istenmeyen de budur. Kur?an okuma emri namaza hapsedilip o da ?bir ayet de okusan olur?a bağlanarak Kur?an rafa kaldırılmıştır.
İlerde de göreceğimiz gibi, Şáfiî fıkhının büyük otoriteleri, işte bu gerçekten hareketle, Fátiha?yı doğru-düzgün okuyamayanların onun yerine başka dualar, zikirler okuyabileceklerini hükme bağlayan fetvalar vermişlerdir. Çünkü Kur?an, namazda kendisinden bir parçanın okunması gerektiğini gösterir açık bir emir taşımamaktadır.

Kur?an bünyesinde kaldığımızda bunun anlamı şudur: Kur?an, mesaj ve emirlerinin evrensel-genel oluşuna uygun bir biçimde, salát sırasında nelerin okunacağını, salát emriyle yükümlü müminlerin tercihine bırakmıştır. Tüm insanlığa hitap eden mesaj, yüzlerce renk-desen, meşrep ve karakter arz eden insanlık camiasının, Yaratıcı?ya, yakarışta esas olan bir faaliyette gönüllerinden geldiği gibi yakarmalarına imkán vermektedir. Kur?an?dan bir parçanın okunması gerektiğini işaret yoluyla bile söylemiş olsaydı Şáfiî ekolün büyük imamları (başta İmam Şáfiî) biraz önce değindiğimiz fetvayı asla vermezlerdi.



<a href="redirect.jsp?url=http://www.dindusmanlari.com/turkcenamaz.htm" target="_blank">http://www.dindusmanlari.com/turkcenamaz.htm</a>