CHP mahkemeye gitmesin yeter
 

Başörtüsü sorununun çözümü konusunda partiler çalışmalarını hızlandırdı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, "Anayasa değişikliğine gerek yok, yeter ki CHP mahkemeye götürmesin, çözeriz" dedi. BDP, kanun teklifi verdi, MHP'li Vural, YÖK'ün kararının yeterli olmadığını söyledi.


YÖK'ün İstanbul Üniversitesi'nde yaşanan bir olay üzerine gönderdiği yazıyla yeniden alevlenen başörtüsü sorununun çözümü için siyasi partiler olumlu görüş bildirdi. AK Parti, uzlaşmayla çözülebileceğini savunurken, BDP, kanun teklifiyle konuyu Meclis'e taşıdı. BBP ile MHP ise kökten çözüm için anayasa değişikliği yapılması gerektiğini savunuyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, üniversitelerde başörtüsü uygulaması ile ilgili olarak, 'Bunun için yeni bir anayasa değişikliğine gerek yok. Birçok değerli hoca diyor ki bir yasal düzenleme de yapılabilir' dedi.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ OLMADAN ÇÖZÜLÜR
AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Çelik, 'YÖK tarafından İstanbul Üniversitesi'ne gönderilen yazı hatırlatılarak, Hükümetin bu konuda bir adım atıp atmayacağının' sorulması üzerine, konunun başörtüsü ile ilgili değil şapka takan bir öğrencinin sınıftan çıkarılması üzerine gündeme geldiğini söyledi. Hocayla öğrenci arasındaki tartışmanın disiplin konusu olduğunu belirten Çelik, 'Biz öğretmenlere, öğretim üyelerine zabıta görevi veremeyiz, zaptiyelik yaptıramayız. Hocayla öğrenciyi karşı karşıya getiremeyiz. YÖK'ün yaptığı, hoca-öğrenci ilişkilerinin olması gereken boyutun dışındaki bu olayla ilgili yapılmış spesifik bir açıklamadır. İstanbul Üniversitesi'ne gönderilen yazı bundan ibaret' dedi.
Büyük bir adım atarak Anayasa değişikliği yaptıklarını belirten Çelik, bu konuyla ilgili yeni bir anayasa değişikliğine gerek olmadığını belirtti. Çelik, şunları kaydetti:
'Prof. Dr. Ergun Özbudun gibi birçok değerli hoca diyor ki bir yasal düzenleme de yapılabilir. Bu yasal düzenlemeyi CHP Anayasa Mahkemesi'ne götürmezse yeter. Yeter ki CHP buna yanaşsın, samimiyetini ortaya koysun ve biz bu problemi Türkiye'nin gündeminden çıkaralım. İstismar mı istismar da ortadan kalksın, bunun üzerinden birileri siyaset mi yapıyor, o da ortadan kalksın. Ama ortada olan şey şudur, Sayın Kılıçdaroğlu, partisinin içindeki dengeleri hesaba katmadan bir şey söylüyor. Sayın Sav, ağzına bir parça biber sürüyor, ondan sonra da söylediğinden pişman oluyor, dönüyor manevra yapıyor. CHP kendi içinde bu meseleyi henüz çözebilmiş değil, bırakın TBMM'de... Kendi içerisinde bu konudaki farklı görüşleri, muhalefeti ve farklı tutumları CHP daha stabil duruma getirebilmiş değil. Bu açıdan CHP yeter ki Anayasa Mahkemesi'ne böyle bir şey götürmesin, yeter ki bu konuda bir uzlaşmaya varsın, biz önceliği CHP'ye vermeye hazırız. Türkiye'nin gündeminden bu şekilde suni bir şeyi, gerçekten bir haksızlığı da ortadan kaldıralım. Bizim duruşumuz bu.'

bence hic farketmez , basörtülü olsun, olmazsin,herkese okuma imkani olmazi sart! bu da insanhaklarin bir kismi. önyargiliga gerek yok , atamiz yasasaydi bu devirde ayni düsünürdü , yani ileri dünsünclü.

evet haklisin, insanhaklarini uymamak cok kötü. basörtülü olmak niye okumaktan mahrum etsin? Türkiye'de hala kamu kurumlarda basörtü yasagi var. Meclise basörtülü giremiyorlar. Hatta Kamu ile alakalali olmayan bir sürü yerde basörtülü alinmiyor. Sivil toplum örgütleri bile basörtü yasagi koymus.

Atatürkcü düsünce dernegi basörtülü üye kabul etmiyor!!!!
Bu simdi atatürkcü düsünce mi????

bence degil
tamam eskiden Laiklik yaratan atamaz idi, ama o zaman icin -yani ilerlememiz icin- önemli ve sart idi böyle ayrim yapmasi. ama simdiki düsüncelere baksak ve atamizin avrupaya dogru bakisini göz öne alsak, sanirim atamiz icin insanhaklari ön siraya gelirdi bu devirde, yani ben öyle düsünüyorum , kesin birsey bilemem tabiki. bende basörtüye karsi olan bir insanim hele carfaslilara hic sevmem ve benim icin de geri düsünceli bir toplum olarak gözüküyorlar ama her insanin hür olmaya haki var.

Malesef biz Atatürkcüyüz ve biz Atatürkü temsil ediyoruz diyen insanlar basörtüsü düsmani oluyor ve fasizan düsüncelerle dolu oluyor.
Bu insanlar yüzünden Türkiye'de insanlar atatürkten sogudu ve artik sevmiyor.

Atatürkün partisi CHP gitti anayasa mahkemesine basörtüsü yasagin kalkmasini sikayet etti. Bu nasil atatürkcülük???

Ich finde, die Türkei ist sowieso auf dem Weg zu einem religiösen Staat. Ich habe vor einigen Tagen die Gender Gap Report, also die Geschlechter-Gleichstellungsreport von 2010 gesehen, die Türkei ist dort auf Platz 126 unter 134 Länder. 2006 war sie noch auf Platz 105.
Deutschland belegt Platz 13.

Die langsame Transformation zu einem religiösen Staat benötigt noch etwas Zeit, weil es halt graduell verläuft. Bereits zur Zeiten des Kalten Krieges wurde zunehmend die Islamisierung als Gegengift gegen den Kommunismus geimpft. Die Transformation in der Bevölkerung erkennt man daran, dass eine neue Kopfbedeckung wie der Türban entstehen und sich verbreiten konnte. Die Islamisierung der Bevölkerung wurde durch die etlichen Koran- und Imam-Hatip-Schulen und durch religiöse Sekten initiiert und katalysiert. Alle Parteien haben es aktiv oder passiv mitgefördert. Nur eine Frage der Zeit bis der Türban die Grundschule und dann sogar das Kindergarten erreicht.

das höre ich seit 8 jahren. was hat sich denn konkret geändert????

Obwohl die Türkei größere und wichtigere Probleme hat, wird immer wieder die Türban-Angelegenheit ins Bewusstsein der Wähler gerufen. Man muss schon blind sein, um nicht zu sehen dass die Bevölkerung in den letzten zwei Jahrzehnten zunehmend religiöser wurde. Deshalb versuchen sowohl die AKP als auch die CHP und MHP über den Türban Stimmen für sich zu gewinnen. Das wiederum ist ein Indiz dafür, dass dieser religiöser Wählerprofil bestimmend für diese Art von Politik ist. In der Türkei hat bzw. findet eine Transformation statt und wie der jetzige AKP-Minister Ömer Dincer 1995 in Sivas in seiner Rede bereits gesagt hat, die Transformation findet von Unten nach Oben statt. Im Gegensatz dazu fand Atatürks Kultur-Revolution von Oben nach Unten statt. Um auf deine Frage zurückzukommen, die Türkei ist in den letzten 8 ein religiöser Sektenstaat geworden, der wie in einem orwellschen Überwachungsstaat maßlos Telefongespräche abgehört oder nichts gegen illegales Abhören unternimmt, selbst Beweise verfälscht und die Justiz als Waffe benutzt um die eigenen Feinde ins Gefängnisse zu bringen.

Das kopftuchproblem ist ein großes und wichtiges problem der türkei. die türkei ist bemüht allen frauen die gleichen rechte einzuräumen. in einer demokratie hat jeder die gleichen rechte, da ist es egal ob jmd eine mütze oder ein kopftuch hat.
hast du den zahlen oder seriöse quellen die deine aussagen untermauern, oder ist das deine subjektive sicht?
in deutschland wird 3mal mehr abgehört wie in der türkei.
hanefi avci (hat illegal diverse politiker abgehört) wurde letztens verhaftet.
was erwartest du vom staat??? die justiz muss etwas gegen illegale abhörungen unternehmen!!!!!

sag mal wirst du für deine beiträge bezahlt oder so? wieso überhäufst du das forum permanent mit scheisse und nennst dich auch noch diewahrheit?
lauf du erstmal mit einem kopftuch durch die gegend als ob man das mit einer mütze vergleichen könnte, was für ein trottel bist du eigentlich? natur oder angelernt?
ab heute taufe ich dich auf den namen diescheisswahrheit