Allah a Inanmak
" Muhammed her zaman Evangelizm in üstüne cikiyor.O insani Allah saymiyor ve kendini de Allah ile bir tutmuyor.Müslümanlarin Allah dan Baska ilahi yoktur Ve Muhammed O"nun peygamberidir.Burada hic bir Muamma ve sir yoktur. " ( Lev Nikolayevic TOLSTOY )
Sevgili arkadaslar;
Bu günden itibaren sizlere " Tolstoy un itiraflari " adi altinda Allah arayisini Ve müslüman olusunu Kesitler halinde ve sizi SIKMAMAYA özen göstererek bölüm bölüm vermek istiyorum..
Insallah Okuyarak tartisarak Bu Büyük Dahi nin Allah arayisindaki Felsefeyi anlamaya calisiriz.
......." benim dini inanclarimdan kopusum,kültürlü ve aristokrat (soylu ) tabakaya mensup insanlarda nasil olmussa ve simdi de Nasil olmaya devam ediyorsa öyle olmustu.Sanirim bu durum bir cok insan icin ayni seyri takip etmektedir.Yani cevresindeki cogunluk nasil yasiyorsa insan da öyle yasiyor.
Insanlarin büyük bir kismi inanc esaslariyla hic bir ortak noktasi olmayan,hatta cogunlukla ona ters düsen ilkelere bagli olarak yasiyorlar.Inanc ögretisinin yasantimizda pek yeri yoke baska insanlarla olan iliskilerimizde rastliyoruz ona,ne de bizzat kendi yasantimizd onunla iliskimiz oluyor.Inanc esaslarini her hangi bir yerde yasamdan uzakta ve yasamdan bagimsiz olarak kabulleniyoruz.O,herhangi bir zamanda karsimiza cikinca da Yasami icten hic ilgilendirmiyen ve sanki sadece distan bir olaymis gibi karsiliyoruz.
Bir insanin dindar olup olmadigini eski zamanlarda oldugu gibi simdi de o insanin hayatindan ve davranislarindan anlamak oldukca güctür.
Inanc bu gün ya da eski devirlerde olsun hep dis baskilarla ayakta tutulmaya calisilmistir. ve insanlar sonsuz bir güven Duyarak,Yasamlarinda inanca bütünü ile yer verememeislerdir..Inanc bu gün artik bilimlerin ve inanc esaslariyla ters düsen hayat deneyimlerinin etkisi altinda erimektedir,ve erimistir.
Insanlarin büyük bölümü kendisine daha cocuklukta ögretilen dini inanclarin kendisinde hic bozulmadan varligini devam ettirdigini sanir.Oysa ki Bu bu ögretiyi,o inanci coktan kaybetmistir.
Bu durum insanlarin cok büyük cogunlugunda sanirim aynidir.Elbette bizim gibi egitim görmüs insanlardan yani kendi kendine samimi davranan insanlardan bahsediyorum;yoksa inandiklari dinleri dünyevi amaclarina alet eden insanlardan degil.Aslinda bu tip insanlar gercek inancsizlardir;cünkü inanc onlar icin herhangi bir dünyevi amaca ulasmak icin arac durumundadir.Bu ise süphesiz ki asla INANC DEGILDIR. Bazi insanlar bilginin ve hayatin isiginin yiktigi o cürük binanin kalintilarini coktan silip süpürmüs bazilari ise bunu henüz fark edememislerdir.
Evet Allah a inaniyordum;daha dogru söylemek gerekirse Allah i inkar etmiyordum ama nasil bir Allah a inaniyordum,iste bunu anlatamazdim. ( Bu anlatim Burada yazan bir cok arkadasa uyuyor )
Yanlizca kendi adima tek gercek olduguna inandigim seyi,ulastigim bu gercek bilgiyi yazilarimda diger insanlara ögretiyordum.Yani benim simdi sürdürdügüm gibi yasamak gerektigini ve insanin en rahat yasadigi yerin ailesinin yani oldugunu anlatiyordum insanlara.Yasantim böyle sürüp gidiyordu.Fakat yasantimin bu akisa girmesinden bes yil sonra tuhaf bir seyle karsilastim.Bazi anlarda zihnimi birdeb bire kuskular sariyordu.Sanki yasam böyle Anlarda duruyor zaman akmiyordu.Nasil yasamam ne yapmam gerektigini bilmiyor gibi oluyordum.Dengemi yitirdim ve melankoliye düstüm.Fakat bu durum kisa bir süre sonra gecti Yasantimi kaldigi yerden yine eskiden oldugu gibi sürdürmeye baslamistim ki,bu kusku anlari Saha SIK hem de öncekine göre cok daha yogun bir halde tekrar etmeye basladi.Hayatimin durdugu bu anlarda hep ayni sorular ortaya cikiyordu:
NICIN ?..
Peki,ya sonra ne olacak ?...
Baslangicta bunlarin anlamsiz sacma sorular oldugunu düsündüm.Saniyordum ki bunlarin cevaplari belli,ortada olan cevaplari var ve ben cevaplara kolayca ulasacagim her seyden önece bu sorularin cözümü ile ugrastigimda meselenin ortadan kalkacagini düsünüyordum.Fakat bununla ugtrasacak zamanim yoktu.Eger günün birinde canim isterse cevaplari bulabilirim diye düsünüyordum.Ancak sorular gittikce daha SIK ortaya cikmaya basladi,üstelik Bu sorular cevaplarini bulmanin cok güc oldugu sorulardi.Durmadan ayni yere düsen noktalar gibi,bu cevapsiz sorular da kara bir leke halinde toplanip büyüyordu.Bir ic hastalik nedeni ile aci ceken hastanin hali nasilsa benim halimde öyleydi.
Önce Hastanin Önem vermedigi kücük isaretler belirir,sonra bu isaretler daha SIK tekrarlanir ve zamanla kurtulmanin imkansiz oldugu bir istirap haline gelir.Aci giderek büyür ve hasta düsünmeye vakit bulamaz olur.O zaman sunu fark eder ki,kendisinin saglik icinde yasarken pek fazla önemsemedigi sey aslinda dünya da onun icin en önemli seydir:
Yani, ÖLÜMDÜR !..
Burada kesiyorum..
Sözü olan arkadaslari dinlemek istiyorum
Daha sonra devam edecegim..
simdilik Hoscakalin
__________________
|