Einzelnen Beitrag anzeigen
  #614  
Alt 27.06.2007, 01:40
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard Cumhurbaskani abdus gül kim !?

Hakkında "sahtecilik" suçlamasından fezleke düzenlenen ilk
cumhurbaşkanı adayı olma özelliğini taşıyan Abdullah Gül "ün, REFAHYOL
döneminde yaptığı şahsi harcamaları Türkiye Kalkınma Bankası"nı
ödettiği ortaya çıktı. Gül, kamuoyunda kayıp trilyon olarak bilinen ve
Necmettin Erbakan "ın mahkûm olduğu davadan dokunulmazlığı nedeniyle
kurtulmuştu. Gül, Kalkınma Bankası"ndan sorumlu Devlet Bakanı olduğu
dönemde de tazminat ödemeye mahkum olmuş ve kamu zararı icra yoluyla
Gül"den tahsil edilmişti. Eşi Hayrünnisa Gül ise türbanı nedeniyle
Türkiye aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi"ne (AİHM) dava açmış,
ancak benzer bir davanın Türkiye lehine bittiği bilgisinin önceden
alınması üzerine dilekçesini geri çekmişti.
Kayıp trilyon sanığı
Abdullah Gül hakkındaki ilk suçlama, kamuoyunda kayıp trilyon davası
olarak bilinen davada geçti. Kapatılan RP"ye 1997 yılında yapılan 1
milyon YTL"lik Hazine yardımının, sahte belgelerle harcanmış gibi
gösterildiği iddiasıyla açılan "kayıp trilyon" davasında, dönemin
Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile birlikte sanıklar arasında Gül de
yer aldı. AKP"den milletvekili olmasıyla birlikte Gül dokunulmazlık
kazanmış oldu. Bu nedenle Abdullah Gül hakkında ceza yargılaması
yapılamadı. Ancak aynı dosya kapsamında yargılanan Necmettin Erbakan
özel evrakta sahtecilik suçundan 2 yıl 4 ay 10 gün hapis cezası aldı
ve siyasi yasaklı hale geldi. Bu nedenle Gül"ün Köşk"e çıkmasıyla
dokunulmazlığının kalkıp kalkmayacağı da tartışılan konular arasında
bulunuyor. Kimi hukukçular, milletvekili dokunulmazlığının
cumhurbaşkanı için geçerli olmadığını ve Köşk"e çıkan kişi hakkında
fezleke olması durumunda yargılanabileceği tezini savunuyor. Abdullah
Gül"ün kayıp trilyon davası nedeniyle TBMM"de fezlekesi bulunuyor.
Gül"ün cumhurbaşkanı olması durumunda kayıp trilyon davasından
yargılanıp yargılanmayacağı gelecek günlerde netleşecek.
Tazminata mahkûm oldu
Abdullah Gül, REFAHYOL hükümeti döneminde devlet bakanı olarak görev
yaptığı dönemde özel harcamalarını kendisine bağlı Türkiye Kalkınma
Bankası"na yaptırdığı gerekçesiyle hakkında açılan tazminat davasında
mahkûm oldu. Gül hakkındaki karar, yaptığı haracamaların "kişisel
ilişkileriyle ilgili olduğu ve görevi gereği olmadığı" gerekçesine
dayandırıldı. 1996 yılının parasıyla 1 milyar 652 milyon liranın
faiziyle Gül"den alınmasına hükmedildi. Zarar Gül"den yasal faiziyle
birlikte icra yoluyla alınabildi.
Fethullahçılar protokole
Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturmasının hemen ardından yurtdışı
temsilciliklerine gönderdiği kripto ile Milli Görüş ve Fethullah Gülen
cemaati temsilcilerinin devlet protokolüne sokulması isteğini iletti.
Kriptoda ayrıca büyükelçilerin cemaat temsilcileri ile temas kurması
talimatı da verilmişti.
Eşi Türkiye"den davacı
Abdullah Gül"le 1980 yılında 15 yaşında evlilik yapan Hayrünnisa
Öztürk , 1998"de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi
Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü"nü kazanmıştı. Hayrünnisa Gül, kayıt
yaptırmaya, kapatılan Fazilet Partisi milletvekili olan eşi Abdullah
Gül, avukatı ve noterle birlikte gitmişti. Ancak Gül"ün türbanlı
fotoğrafı nedeniyle kaydı yapılmamıştı. Karara karşı Türkiye"deki
yargı yollarından sonuç alamayınca 2002"de AİHM"ye gitmişti.
Gül"ün Dışişleri Bakanı olmasının ardından ise eşi, "Dava hakkını bana
kocam değil devlet verdi. Onun başbakan olması benim haklılığımı
değiştirmez. Başvurumu geri çekmeyi hiç düşünmedim" demişti.
Hayrünnisa Gül, Dışişleri Bakanı"nın eşinin Türkiye"den davacı
olmasının yarattığı tartışmalar üzerine ise davasını geri çekmek
zorunda kaldı. Hayrünnisa Gül, kararını şöyle değerlendirmişti:
"Haklılığıma inanıyorum"
"Yapılan, Türkiye Cumhuriyeti devletinin vatandaşlarına tanıdığı,
AİHM"ye başvuru hakkını kullanmaktan ibaretti. Ancak eşimden dolayı bu
davada çift taraflı, yani hem davacı hem davalı konuma gelmiş
bulunuyorum. O dönemde eşim ne başbakan ne de Dışişleri bakanıydı.
Davamı geri çekme kararımın nedeni, yargı kararlarının tartışılmasına
fırsat vermemek, güven ve saygıyı sağlamaktır. Bu konuyla ilgili
benzer davalar zaten AİHM"nin gündemindedir. Esasa ilişkin davayı
açarken haklılığıma olan inancımı halen koruduğumu da belirtmek
isterim."
Tıp öğrencisi türbanlı Leyla Şahin "in Türkiye aleyhine açtığı davayı
AİHM"de kaybettiğine ilişkin ilk bilgilerin AKP hükümeti tarafından
öğrenilmiş olmasının Gül"ün dava dilekçesinin geri çekilmesinde etkili
olduğu belirtilmişti.