Israrla Ermeni sorununu,
tartışmaya gönderme yapıyor gibisin, sevgili Özsu.
Ben bu konu ile ilgilenmiyorum, ama konuşulmasından ve tartışılmasından yanayım da. Bu konuda var olabilecek yazıların çok büyük bir kısmını okudum.
Türkiye bu konuyu daha çok uzun bir dönem tartışacak, tartışmalı da.
Sözde Ermeni katliamı cümlesinden öte, Ermeni katliamı iddiası demek çok daha doğru olur.
Ne tartışanlara karşıyım, nede tartışmayanlara.
Bir gerçek var ki 1915,16 yıllarında oldukça üzücü şeyler yaşanmış. Bunu saklamanın, gizlemenin, yok saymanın bir alemi yok.
Almanya Almanya olabildi ise Nazi katliamları ve katilleri ile arasına bir mesafe koyabildiği için oldu.
Enver paşa çetesinin yaptıkları ile ben kendimi bir Türk olarak hem yaşam tarzı, hem zihniyet olarak çok büyük ve sabit bir çizgi koymaktayım.
O tarih ile bu günün tarihi arasında zihniyet olarak fark olmak zorunda.
İnsanların kimliklerinden ve durdukları politik ve sosyal ve uyruk olarak yerden öte, yüreklerinde var olan vicdanın ölçüsüdür benim değer verdiğim.
Ben vicdana çok değer veren bir insanım. Humanist olabilmenin temelidir vicdan sahibi olabilmek.
O tarihleri çok acı dolu tarihlerdirler. O kadar çok şeyler okudum ki, yüreğim de çok büyük bir acı duydum.
Bu konu üzerine ısrarla yazışmaktan kaçınırım, doğrumudur bu yaklaşımım belki değildir, ama yapabileceğim hiç bir şey yok.
Avrupanın pek çok ülkesinde(holokost) yasaları çıkarılmıştır.
İnsan önce vicdanı ile hesaplaşmalı, politik, sosyal ve psikolojik çıkarlarından önce.
Ben çok şeyleri sizlerden farklı düşünüyorum.
Benim değer yargım insana duyalan saygı, sevgi ve onun kutsallığı, mutluluğudur.
Selamlar...
|