Einzelnen Beitrag anzeigen
  #30521  
Alt 24.10.2006, 20:02
unknown
 
Beiträge: n/a
Standard AKP -ABD-AB Teslisi ( Üclüsü )

Tarih boyunca tevhide musallat çok değişik teslis türleri üremiş veya üretilmiştir. Son zamanların en tahripkâr ve en ibret verici teslisi AKP-ABD-AB üçlüsünün oluşturduğudur.



AKP-ABD-AB teslisi, tevhidi boğma ihtirasının en çarpıcı ve şaşırtıcı örneklerinden birine vücut veriyor. Bu teslis, belki de tarihte ilk kez, Hilal’ın Haç’a, tevhidin teslise boyun büküşünün bir meziyet ve hizmet olarak Müslüman kitlelerin önüne çıkarıldığı sürecin ifadesidir.



Bu öylesine yıkıcı ve öylesine damardan giren bir teslis olmuştur ki, sadece siyasal birliktelikle yetinmemiş, İslam’ın en dinsel verilerini araç yaparak Müslüman dindarların ruhlarına, beyinlerine, vicdanlarına girmeye kalkmıştır.Ve ne yazık ki büyük ölçüde de başarılı olmuştur. Dinciliğiyle öne çıkmış büyük basın organlarında ünlü dergilere şu sloganın kapak olduğunu görebildik:



“İsa gelecek, insanlığı kurtaracak. İnsanlık onu bekliyor.”



Peki, Muhammed ne oldu, ne olacak? Hani ‘en son’ o gelmişti, hani son ışık ve son kurtarıcı o idi? Müslüman coğrafyalarda ilk kez rastlanan bu Haçlı meddahlığı, andığımız AKP-ABD-AB teslisinin yaman bir ürünüdür.



Bu havadan ilham alan başka ürünler de var. Son teslisin birinci unsuru AKP’nin dümen suyunda siyaset (veya şeytanet) üreten çevrelerin eşraf takımınca yapılan ‘önemli’ bir toplantıda, AB’ye teslimiyeti eleştirmeye kalkan birine, oradaki hıyanet ve alçaklık eşrafından birince şu ‘muknî ve susturucu’ cevap verilmiştir:



“Biz bu teslimiyeti boşuna tercih etmedik. Ankara’nın şerrinden Brüksel’in şefaatine sığındık.”



Ankara dedikleri, Atatürk Cumhuriyeti ve onun değerleri...O değerlerin sonucu olan nimetleri tepe tepe sömürürken hiç utanıp arlanmadan o değerlerin mimarına küfretmeyi sürdürüyorlar.




Kur’an’daki küfrün esas anlamlarından biri de nankörlük olduğuna göre bu alçaklığın temsilcileri kelimenin en ileri mânâsıyla kâfir değil de nedir? Bu nankör mantık şunu unutmuş görünüyor: Müslümanların kasalarını-keselerini boşaltıp dünyanın en kirli kara para imparatorluğunu CIA desteğiyle kurarken, Brüksel’in değil, Hz. Muhammed’in şefaati öne çıkarılmıştı. Yılar ve yıllar...



Şimdi ne oldu? Şimdi, Bush ve ekibi dünya egemenliğini ellerine aldılar; artık onların şefaatine sığınmak daha garantili, daha verimli bir yol haline geldi. Bu yola girmenin bir tek engeli vardır: Hakka saygılı bir vicdan. O da bu dinci eşraf denen alçaklarda yok. Sığındılar Brüksel’in şefaatine, kaldırıp attılar Muhammed’in şefaatini...