Kuran da özellikle insan haklari aile hayati ile ilgili ayetler SIK SIK maruf ile is görmeyi emreden ifadeler tasimaktadir.
Emr bil Maruf yani Örflesmis olanla Hükümetmek !..
Kamusal ve hukuksal alanda Vahyin köse tasi niteligindeki temel ilkeleri korunmak sarti ile günlük hayatin muamelat denen faliyetlerinin hemen tümü maslahata göre cözülecektir. Kuran in muamelat ile ilgili kurallari daha cok örnekleme ve ufuk acma türündendir.Örnegin Fikihin Ukubat ( Suclar cezalar ) kismindaki suc ve cezalarin büyük cogunlugu ayet ve hadislerle degil,devlet reisinin TAZIR denilen belirlemelerine dayanmaktadir.Yani ÖRF kaynaklidir.
Osmanli Hukukunun tamamina yakini bu türden bir hukuktur.Yani SERIAT dan cok Padisah in iradesinden kaynaklanan ÖRFI bir hukuktur.
Ne yazik ki Bazilari sariga Sakala bakarak onu Din kaynakli hatta bizzat DIN sanmaktadir.
Bu tamamen yanlistir.Dogru olan sudur:
Din hic bir yönetimde SIYASETIN yani yönetici iradenin üstüne cikarilmamistir.
Bazi tarihciler bunun böyle oldugunu acikca söyler.
Bazilari söylemez
Bazilari da oraya buraya egip bükerek söyler.
Kuran ÖRF ü bir HUKUK kaynagi olarak benimsemektedir:
ÖRF ILE HÜKMET !. ( A"raf,199 )
Yanliz sunuda unutmamak gerekir ki KURAN: 51 ayetle dogrudan 100"ü askin ayetle de dolayli olarak atalar örfünü dinlestirmeyi Putperestlik uzantisi olarak görmektedir.
Acaba Bir celiski mi söz konusudur ?
Bence celiski söz konusu degildir !..
Kuran in istedigi sudur:
ÖRF ü bir hukuk kaynagi olarak alabilirsiniz ve almalisiniz !..
Ama örf ü DINLESTIREMEZSINIZ !
Ibadet ve IMAN alanina SOKAMAZSINIZ !
Muamelat alaninda da zaman üstü KILAMAZSINIZ !
ÖRF SÜREKLI DEGISIR !
Cünkü MUAMELAT ve MASLAHAT sürekli degisir.
Bu halde kuran ne ister ?
ÖRF ü IMAN -IBADET ve MAKASID ( temel amaclar ) Alanina sokmayin HUKUK ( Maslahat ve muamelat ) alaninda da ebedi kilmaya kalkmayin.
Siz / Müslümanlar ne yapmaya calisiyorsunuz ?
Tam tersini

)
Vahyin ve Bilimin verileri disindaki tüm kabuller degiskendir; Zamana ve zemine göre yeniden gözden gecirilir degisir.
Peygamberimizin Uygulamalarinin da büyük kismi ÖRF Cümlesindendir.Yani onlarinda Tümü degismez degildir.
Aksini söylemek Allah ile Peygamber,Ilahi ile beseri arasinda fark görmemek olur. Bu DIN in Ruhu TEVHIDE aykiridir !.
Günümüzde DIN üzerinden SIYASET yapmayi bir tür CIHAD olarak algiliyanlarin en büyük yanilgilari BUDUR !!..
Onlar Din mirasi icindeki kabullerle din i esitliyerek gecmis zaman toplumlarinin Hayat standartlarini SERIAT haline getiriyorlar.Bunun sonucu GERCEK DIN ile beseri Kabullerin birbirine karismasi ve ve kabullere yöneltilen ITHAMLARDAN Din in zarar görmesi oluyor.
Islam hic kimseye kendi toplumunun ÖRFÜNÜ din veya HUKUK yapma hakkini vermez.
Bu gercek göz ardi edildigi icindir ki Islam dünyasi Arab örflerinin egemenligine girmis ve bir cok konuda arab örfü ile DIN ESITLENMISTIR !
Sizlerinde sürekli Ortaya sürerek Kutsalligini Ilan ettiginiz SERIAT da KURAN in evrensel yasalarindan cok, yüzyillar icinde olusmus arab ÖRF ve YORUMLARININ bir toplamidir.
Vahyin Insan hayatina sokmak istedigi ve soktugu en hayati degerler INSAN HAKLARI basligi altinda toplanabilecek degerlerdir.
Bu gün Insanlik Camiasinin ORTAK-EVRENSEL kabulü haline gelen degerler yani öncelikle maruflasan degerler Insan haklari ile ilgili kabullerdir !
Insan haklari evrensel bildirgesi bu kabullerin en önemlisidir.
Ne ilginctirki Bu Bu evrensel maruflar bildirgesinin altinda Islam ülkelerinin sadece bir tanesinin imzasi vardir: T Ü R K I Y E !..
Herhalde Bunun ardinda da TEBAA yani Davarliktan insanliga - Vatandasliga gecmis olmasinin tecrübesi yatar.
Hoscakalin