Einzelnen Beitrag anzeigen
  #24564  
Alt 20.09.2005, 18:27
Benutzerbild von roman
roman roman ist offline
Neuer Benutzer
 
Registriert seit: 06.05.2008
Beiträge: 0
Standard Evet doğrudur tek br noktan,

diğer bölümlerini atlıyorum, çünkü yazsam da kavrayableceğini inanmıyorum...

Maddeden Teknolojiyi anlamaktasın sosal bilimlerin bilimsel teknik araştrmasına girerler.

Şu an burada yalınızca parmakların ile harflere basarak klavyende, düşünceni ve hislerini ilettiğin aygıt PC insanlığın o değerli bilimciler ile yarattığı en büyük buluşudur.

İşte o buluş sayesinde insanlık teknoloji döneminin çağını tamamlayıp bilgiçağına adım atmıştır.

Sen öyle bir ülkeden geldin ki, sanayi (teknolojinin yardımı ile) çağını bile yaşamamıştır, ki sen şu an içinde bulunduğumuz bilgi çağının ne büyük bir önemini kavrayabilesin. Sen düşünce yapın ile daha sanayi çağının öncesinde yaşamaktasın, Hamburgun göbeğinde oturmana rağmen.

Bilgi çağı demek insanın tekrar özüne dönmesi demekir.

İnsan denilen canlı düşünen canlıdır, sanayi toplumunun insanı her ne kadar teknolojinin insan yaşamının kaltesini çok yükseltmişte olsa
bile, insanın tam özüne döndürememiş, ama bilgi çağının önünü açmştır.

Nedir düşünen canlı olan insanın özü, düşünerek yaratabilmesi, fiziğini fazla kullanmak zorunda kalmamasıdır yaşamını sağlayabilmesi için...

Kısaca fziksel dönüşüm, gelişim değil,beyinsel, gelişim ve dönüşümdür...

Eğer bu değişim seni rahatsız etmekte ise, senin hem insan olabilme sorunun, hem inanç sorununda vardır.

Çünkü ancak düşünen bir insan yaratıcıdır, amelelik yapan insan değil...

Düşünebilen bir insan ruhun derinliklerine ulaşabilir...

Neden sevgili tanrının onu düşünebilen bir canlı olarak yarattığını araştır.

Düşünmesini bilmeyenin bu tür sorunları olmaz, çünkü başkaları onun için düşünüp yaşamını rahatlaşımıştır, bu yeni çağa kadar...

Bu çağda insanın özünden kaçabilmesine ait açık bir kapı kalmayacak...

Çünkü düşünmeye bir insanın bu çağda asalak olarak yaşayabilmeside noktalanacak...

Gelişmiş insanların arasında mutlu olabileceği bir yeride iş alanıda bulunmayacak...

Tanrı eğer ki görünen ve görüneen tüm evrenin ve evrenlerin yaratıcı ise. Tüm zamanların ve tüm zamansızlıkların en büyük düşünürü ve bilimcisidir.

Umarım insanlığın bu dünyada bile o Tanrıya nasıl adım adım aklaşmaya çalıştığını biraz olsun kavramaktasın.

Aeşin, tekerliğin, buharlı taşıtların, makineleşmenin ve düşünmenin, düşünebien bilgi ile donatılmış insanların. Yoksulluğu, düşmanlığı, ırkçılığı, fanatizmi, cahilliği yok etmiş bilgi çağının bilgili insanlarının Tüm dünyada yalnızca dünyalı ve evrensel olarak uzaya açılmaya başladığı bir dönem doğru ulaşmakta bu yeni çağ...

Eğer ki bir Tanrıya inanıyor isen o Tanrının o insanarının neden düşünen canlılar olarak yaratıldığınada güvenmek ve inanmak zorundasın...

Elbet insanlığın arasında bulunmak istiyorsan...