* * *
Yeniden yargılansa Apo suçsuz mu bulunacak?
İsmet Berkan
Türkiye ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi arasında, yani Türkiye ile Avrupa arasında yeni bir çatışma konumuz var. Konu, yeniden yargılanma hakkıyla ilgili.
Bu konudaki teknik detayları, hukuki yorumu Yorum sayfamızda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu"nun kaleminden okuyacaksınız zaten.
...
... konu bu kadar basit değil. Keşke mesele, sadece Öcalan"ın yargılanmasındaki Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"ne uyumsuzluklardan ibaret olsa ve biz de Apo"yu yeniden (ve bu kez düzgün biçimde) yargılayıp bu işin içinden çıksak.
...
2002"de parlamentomuzun AB reformları bağlamında Leyla Zana ve arkadaşlarına yeniden yargılanma hakkını tanımak ama Abdullah Öcalan ve zamanlama açısından onunla aynı durumda olanlara bu hakkı tanımamak için yaptığı cinliğin faturasını bugün ödemeye hazırlanıyoruz.
Sanki Öcalan"ın suçları konusunda bir kompleks içindeyiz, sanki onu Türkiye"de değil bir Avrupa ülkesinde yargılasalar beraat edecek... Oysa bu komplekslere hiç gerek yok.
Öcalan, dünyanın her uygar ülkesinde suçludur, cezası da eğer idam değilse ölene kadar hapiste kalmaktır. Onu yüz defa da yargılasanız, bin defa da yargılasanız bu sonuç değişmez.
Önemli olan yargılamanın teknik anlamda Avrupa standartlarına uygun yapılmış olmasıdır.
Hatırlayın o günleri, Öcalan"ın davasına DGM askeri yargıçla başladı, sivil yargıçla bitirdi. Gözaltı sürelerinde uygunsuzluklar yaşandı. Kendini savunma hakkı bir anlamda kısıtlandı. Öcalan"ı savcılar dışında otoriteler de, görevi kolluk kuvveti ya da adli polislik olmayan otoriteler de sorguladı.
İşte bu gibi hatalar yüzünden Türkiye bugün Öcalan"ı yeniden yargılamak zorunda kalacak ve bu konu durduk yerde sıkıntılara neden olacak.
Gündemdeki milliyetçilik patlamasını da dikkate aldığınızda, yeniden yargılama konusu parlamentoyu da, hükümeti de siyaseten zorlayacak.
Oysa belki sorunu yargı da kendi başına çözebilir. Şimdiden kapıya dayanmış (henüz AİHM, Öcalan için karar vermedi ama vermek üzere) bazı yeniden yargılanma talepleri var. Bu talepler için Anayasa"nın 90. maddesi, yani yasalarla çelişmesi halinde uluslararası sözleşmelerin geçerli sayılması kuralı işletilebilir ve Yargıtay"ın bir içtihadı ya da Anayasa Mahkemesi"nin bir iptal kararıyla konu kendiliğinden çözüme kavuşabilir. Böylece Türkiye bir utançtan ve Avrupa Birliği ile olası bir krizden de kurtulmuş olur.
* * *
<a href="redirect.jsp?url=http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=147492" target="_blank">http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=147492</a>