Einzelnen Beitrag anzeigen
  #7040  
Alt 13.09.2004, 00:05
eniskaya
 
Beiträge: n/a
Standard Mirac hikayesi ve gercekleri

İslâm dünyasında Recep ayının 27"nci gecesi, "Miraç Gecesi" olarak kutlanır. Hz. Peygamber"in geceleyin Mescid-i Aksâ"ya götürülmesine isrâ, oradan göklere yükseltilmesine de miraç denilir. İsrâ, geceleyin yürütmek demektir. İlk ayetinde bu sıra dışı yürütme olayını anlattığı için İsrâ adını alan surede, "Eksiklikten uzaktır O (Allah) ki, kulunu gecenin bir vaktinde, ayetlerimizden bir bölümünü kendisine göstermemiz için Mescid-i Harâm"dan, çevresini bereketli kıldığımız Mescid-i Aksâ"ya yürüttü" buyurulmaktadır. Kur"ân"da değil, hadis rivayetlerinde anlatılan miracın, Hz. Peygamber"in henüz kendisine peygamberlik görevi verilmeden önce Kabe"nin yanında uyurken gördüğü bir rüya olduğu rivayeti yanında peygamberlik geldikten 18 ay, yahut 5 yıl, yahut 7 yıl, yahut 12 yıl sonra vuku bulduğu rivayetleri de vardır. Hadisçilere göre miracın vaktini gösteren rivayetler, Hz. Peygamber"in kendi sözü değildir. Ne Hz. Peygamber"in kendisi ne de sahabileri, "Miraç Gecesi" diye bir gece kutlamışlar ve o geceye özgü ibadetler yapmışlardır.

Enes ibn Mâlik"in rivayetine göre Peygamber (s.a.v.), henüz peygamber olmadan önce Mescid-i Harâm"da uyurken üç kişi gelmiş, kendisini kaldırıp kalbini zemzem suyuyla yıkamış, içini hikmetle doldurmuş, sonra göklere çıkarmışlar. Her gök halkı, "Hoş geldin, safa geldin" diyerek Hz. Muhammed"i selamlamışlar.


--------------------------------------------
Çelişkilerle dolu rivayetlerde ise Hz. Muhammed Tannsal huzura vardığında elli vakit namazın farz kılındığı, sonra Hz. Muhammed"in yakarmasıyla Allah tarafından elli vaktin beşe indirildiği anlatılır. Allah namazı farz ettikten sonra dünyaya dönmekte olan Hz. Muhammed"in rastladığı Musa"nın önerisiyle Cebrail"e de danışarak beş kez Allah"a dönüp, "Ya Rabbi bunu bizden hafiflet, hafiflet" şeklinde başvuruda bulunması aklın alacağı bir şey değildir.
--------------------------------------------


Allah, verdiği emri, henüz tebliğ edilmeden değiştirmez. Çünkü bunun bir hikmeti yoktur. Allah, bir an sonra değiştireceğini bildiği bir şeyi emretmez. Kaldı ki ruhani bir yükseliş olan miraç olayını yaşayan insan, o esnada beşeri iradesini yitirir, normal düşünce sınırlarını aşar.

--------------------------------------------

Kur"ân"da yüce Allah"ın, bir gece vakti, Mescid-i Harâm"dan Mescid-i Aksâ"ya yürüttüğü kulu Muhammed"in, gittiği yerde Allah"ın harika olaylarına tanık olduğu anlatılmaktadır. Ayetten, bunun uçma falan değil, normal yürüme olduğu anlaşılır. Hz. Muhammed"in, gittiği Mescid-i Aksa"da tanık olduğu harika olaylar ise O"nun manen yüceler âlemine çıkışıdır. Yürümesi normal bedensel bir hareket, Miracı (yüceler âlemine yükselişi) ise ruhsal, mantal bir olaydır. Zaten Buharî rivayetinde bunun bir vizyondan ibaret olduğu anlatılmaktadır.

Allah, bu en büyük ruhani yükseliş bereketinde dünyaya barış ve huzur, insanlığa nur indirsin.



Eski Diyanet İşleri Başkanı
Prof. Dr. Süleyman Ateş

<a href="redirect.jsp?url=http://www.gazetevatan.com/cat/sates.asp?Newsid=35686&Categoryid=29&wid=31&aid=0" target="_blank">http://www.gazetevatan.com/cat/sates.asp?Newsid=35686&Categoryid=29&wid=31&aid=0</a>